Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/793 E. 2020/75 K. 05.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/793
KARAR NO : 2020/75

DAVA : Marka (Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 28/12/2017
KARAR TARİHİ : 05/02/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Maddi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkili Şirket …’ın Türkiye’deki ilk mağazasını 2007 yılında açtığını ve 2013 yılında ise online satış kanalı … hayata geçirdiğini, müvekkili şirketin, İstanbul’da 14 adet mağazası olmak üzere Adana, Ankara, Antalya, Aydın, Bursa, Denizli, Eskişehir, Gaziantep, İzmir, İzmit, Kayseri, Samsun, Malatya, Mersin, Konya, Kahramanmaraş ve Şanlıurfa’da toplam 53 mağazası bulunduğunu, müvekkili şirketin tescilli seri markaları olduğunu, bu markalar içerisinde 10 tanesinin ”…” ibarelerini aynen barındırdığını, müvekkilinin Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde ilk marka başvurusunu 1995 yılında yaptığını ve günümüze kadar fiilen kullanmaya da devam ettiğini, müvekkili firmanın bilinen ve tanınan logosunun ise, kırmızı harflerle ”…” kelimelerinin yazılmasından ve iki kelime arasında … benzer bir işaretin yer almasından oluştuğunu, müvekkiline ait ”…” markasının Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tanınmış marka olduğunu, davalının … sitesi üzerinden müvekkilinin marka hakkına tecavüz edecek fiillerde bulunduğunu ve tüketiciyi yanıltarak satış yapıp haksız kazanç sağladığını, bu internet sitesi üzerinden, müvekkiline ait tescilli markayı ve marka logosunu kullanarak bilgilenmiş tüketiciyi dahi yanıltacak şekilde satış yaptığını, müvekkiline ait internet sitesiymiş gibi satış gerçekleştirerek müvekkilinin tanınmışlığından faydalandığını, haksız kazanç elde ettiğini ve müvekkilinin itibarının zedelenmesine neden olduğundan bahisle, müvekkilinin satışlardan elde edeceği kârdan mahrum kaldığını, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL’nin ticari faizi ile davalıdan tahsiline, http://…/ internet sitesinin kapatılmasına, satışa konu edilen ürünlere el konulmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacının dilekçesinde iddia ettiği eylemlerin gerçekleştirildiği http://…/ adlı internet sitesinin müvekkil firma ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını, müvekkili firmanın ana iştigal konusunun e-ticaret olduğunu ve firmaya ait resmi internet sitesinin ise “…” adlı site olduğunu, sitenin domain kaydının firma yetkilisi …’a ait olduğunu, davacı tarafın kendi firma adının kopyalandığını belirttiği internet sitesinden sipariş verildiğini ve gönderilen kargoda gönderici olarak müvekkili firmanın adının yer aldığını ve bu sebeple sitenin müvekkiline ait olduğunu iddia ederek davayı açtığını, davacının bu haksız iddiası üzerine, müvekkil firmanın belirtilen “…” adlı internet sitesine verilen sipariş kayıtlarının incelendiğini, müvekkili firma tarafından belirtilen sitede satışa sunulan … marka hoparlörün, 21.12.2017 tarihinde, … sipariş no ile alıcı … tarafından, … ” adresine kapıda ödeme olarak sipariş verildiğini, ilgili siparişe konu ürünün de kargoya verilerek alıcı adresine gönderildiğini, yani, müvekkilinin yaptığı satışların hepsini kendi internet sitesi olan “…” adresinden yaptığını, davacının, http://…/ adlı internet sitesinden sipariş verdiği ve bunun üzerine müvekkil firmadan ürün gönderildiği iddiasının abes olduğunu, müvekkile ait internet sitesine verilen sipariş gereği, müvekkilinin kendi ekranına düşen siparişe ilişkin ürünü, ilgili alıcı adresine gönderdiğini, bu nedenle davacının dava dilekçesinde beyan ettiği tespitlerin hatalı olduğunu ve müvekkili ile ilgili olmadığını, müvekkilinin davacı firmanın ünvanı adı altında herhangi bir internet sitesi üzerinden satış yapması söz konusu dahi olamayacağını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
YAPILAN YARGILAMA VE TOPLANAN DELİLLER
Dava, 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında açılmış markaya tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi ve tazminat talepli davadır.
Mahkememizce verilen 10.01.2018 tarihli ihtiyati tedbir kararı ile;”…Davalıya ait olduğu bildirilen http://…/ adlı internet sitesine ERİŞİMİN ENGELLENMESİNE…” dair karar verilmiştir.
Dosyada tarafların bildirdikleri tüm deliller toplanmış, bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır.
Tarafları arasındaki uyuşmazlık konusunun tespiti yönünden özellikle dava dilekçesinde belirtilen sitenin kime ait olduğu, davalı adına kaytlı olup olmadığı, davalının siparişe yönelik itirazları dikkate alınarak siparişin bu site üzerinden yönlendirme yapılarak verilip verilmediği verildiğinin tespiti halinde davalı eyleminin marka tecavüzü olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususlarında alınan 14.11.2019 tarihli bilirkişi raporunda;”… Mevcut deliller ışığında … url adresli web sitesinin sahibinin davalı şirket olup olmadığını tespit etmek mümkün değildir. Ancak buna karşın mevcut deliller ve dosya kapsamı doğrultusunda yapılan incelemede, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu m. 29/1(a) hükmünün. Kanunu’nun 7. maddesine yaptığı atıf dolayısıyla davacıya ait tescilli markalara karşı … url adresli web sitesi aracılığıyla tecavüz eyleminin oluştuğu; açıklanan neden i le davacının 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu m. 150 hükmü gereği, uğradığı zararın tazminini talep etme hakkı olduğu; ancak yine yukarıda açıklandığı üzere mediamarkt.world url adresli web sitesinin sahibinin davalı şirket olup olmadığı mevcut delillerle tespit edilemediğinden bu zarann davalıdan istenip istenemeyeceği belirlenememiştir…” sonuç ve kanaatinin bildirildiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacının markasının … internet sitesi adresinde kullanılıp, buradan davacının ürün satışı yaptığı izlenimini oluşturularak ticari amaçla kullanıldığı anlaşılmıştır. Bu husus 6769 sy. SMK’nın m.7/3-d’de sayılan ihlal halini oluşturmaktadır.
Ancak yapılan araştırmada ve alınan bilirkişi raporunda … internet adresini davalının kullandığı kanıtlanamamıştır. Şöyle ki, davalının kayıtlarının incelenmesinde böyle bir husus tespit edilememiştir, söz konusu internet alan adının dava dışı … şirketi tarafından … isimli bir şahsa sunucu kiralama hizmetiyle kiralandığı ve ihlal eylemini bu şahsın kullanımında iken gerçekleştiği anlaşılmıştır. Davalının kendisine ait başka bir hesabı olduğu ve bunun üzerinden işlemlerini gerçekleştirdiği, … isimli şahısla bir ilişkisinin ortaya konulamadığı, kaldı ki bu fiilin failinin … olduğunun anlaşıldığı ve haricen … isimli kişinin bu tür fiillerle iştigal ettiğinin mahkememizin başkaca dosyalarından da anlaşıldığı, kargo üzerindeki bilgilerin gerçeği yansıtmadığı, bu bebeple davalının dosyada pasif husumetinin bulunmadığı görüldüğünden davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40 TL karar harcından peşin yatırılan 31,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 23,00 TL karar harcının davacıdan tahsil edilerek Hazine’ye irat kaydına,
3-Davalı yargılamada kendini vekil ile temsil ettirdiğinden reddolunan marka hakkına tecavüze ilişkin talepler yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre tespit olunan 4.910,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davalı yargılamada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, reddolunan maddi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre tespit olunan 1.000,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 05/02/2020

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır