Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/722 E. 2018/285 K. 27.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/722
KARAR NO : 2018/285

DAVA : FSEK-İtirazın İptali (361.000,00 TL)
DAVA TARİHİ : 02/08/2017
KARAR TARİHİ : 27/12/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan FSEK-İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket ile davalı şahıs arasında “…” isimli filmin çekimlerinde yönetmenlik yapılması için imzalanmış bulunan bir sözleşmenin bulunduğunu, sözleşme uyarınca tarafların filmin yapım sürecinde öğrenilen bilgilerin sözleşmenin karşı tarafının onayı olmaksızın üçüncü kişilerle paylaşılmayacağını taahhüd eden gizlilik maddesini kabul ettiklerini, davalının ise sözleşmede düzenlenmiş bu hükme rağmen film vizyona girmeden müvekkili şirketin ve filmin yapım sürecinde yaşanılan ticari sır niteliğindeki bir çok bilgiyi basına açıkladıklarını, sözleşmede gizlilik hükmünün de ihlali durumunda tarafların ödeyeceği kabul edilen cezai şart maddesinin bulunduğundan cezai şart bedelinin talebini içeren icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu belirterek, davalının itirazının iptali ile faizi ile birlikte takibin devamına, %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, görev itirazında bulunduklarını, dosyanın görevli Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesine gönderilmesi gerektiğini belirterek esasa ilişkin, müvekkilinin verdiği röportajlara ilişkin hangi hususun “gizli bilgi” olduğunu ve gizlilik ilkesinin ihlaline neden olduğunun açıklanmadığını, müvekkilinin hiçbir şekilde sözleşmenin filmin içeriği ya da film/sözleşme dolayısı ile öğrendiği herhangi bir bilgiyi paylaşmadığını, müvekkilinin yaşadığı bir takım sıkıntılardan bahsettiğini, yaşadığı bu sıkıntıların gizli bilgi kapsamına sokulayamacağını belirterek, davanın reddine, %20’den aşağı olmamak üzere davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Dava, taraflar arasında düzenlenen 5846 sayılı FSEK kapsamındaki hakların devri ve tarafların karşılıklı hak ve sorumluluklarını düzenleyen sözleşmeden kaynaklı cezai şartın tahsili amacıyla yapılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava dosyası, … 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarihli, … esas, … sayılı görevsizlik kararı üzerine mahkememize tevzi edilmiş olup, yargılama yapılmıştır.
Dosyada tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmış, icra dosyası dosyamız arasına getirtilmiş, teknik ve özel bilgi gerektirmesi nedeniyle bilirkişi raporu alınmıştır.
… 6. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklısının … Borçlusunun … olduğu, 361.000,00 TL cezai şart ve 2.581,40 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 363.581,40 TL alacağa ilişkin icra takibi başlatıldığı, borçluun 24/04/2017 tarihinde imzaya, borca ve fer’ilerine itiraz ettiği ve itirazın reddedildiği takibin devamına karar verildiği ve yasal bir yıllık süre içerisinde davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı tarafça sözleşmenin gizliliğe ilişkin hükümlerinin ihlal edildiğinden bahisle cezai şart koşullarının oluştuğu iddiasına dayalı olarak takip yapıldığı anlaşılmıştır. Taraflar arasında düzenlenen sözleşme hükümleri incelendiğinde “Gizlilik” başlıklı 8. maddesine göre; “taraflardan her biri diğer taraf hakkında bu sözleşme ile ilgili ve /veya sözleşmenin ifası dolayısıyla öğrendiği, üçüncü kişilerce yasal yollarla bilinenler dışındaki taraflar arasında gizli olduğu bildirilsin ya da bildirilmesin tüm bilgileri gizli veya ticari sır olarak kabul etmeyi ve bu bilgileri yasal zorunluluklar hariç diğer tarafın yazılı izni olmadan 3. Kişilere vermemeyi açıklamamayı kamuya duyurmamayı veya bu şekilde sonuçlanacak davranışlardan kaçınmayı taahhüt ederler. İş bu sözleşmenin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde bu maddede yer alan yükümlülükler sona erme tarihinden itibaren 5 yıl boyunca yürürlükte kalacaktır.” hükümlerini içerdiği, yine sözleşmenin “Cezai şart ” başlıklı 7. maddesine “taraflardan herhangi biri sözleşmeye aykırı davranırsa yasal tazminat hakları saklı kalmak kaydıyla 100.000 ABD dolarının o tarihte TC Merkez Bankasının efektif dolar alış kuru üzerinden YTL karşılığını karşı tarafa ödemeyi ve bu miktarın fahiş olmadığını ve buna itiraz etmeyeceğini peşinen kabul ve beyan eder.” hükümlerini içerdiği anlaşılmıştır.
Taraflara arasındaki uyuşmazlık davalının yapmış olduğu basın açıklaması ve röportajların sözleşmenin 8. maddesini ihlal niteliğinde olup olmadığı bu kapsamda 7. maddede düzenlenen cezai şart şartlarının oluşup oluşmadığı, sonuç olarak davalının cezai şarta dayalı olarak yapılan takibe itirazının iptalinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
Her ne kadar uyuşmazlık hukuki nitelikte ve bilirkişi raporu almayı gerektirir bir durum yok ise de mahkememizce alınan raporda bilirkişiler, sözleşmenin gizlilik hükmünün açık bir şekilde gizli bilgilerin ne olduğu hususunu belirtmediği gibi maddede belirtilen gizlilik yükümlülüğü sözleşmenin ifasına yönelik tarafların birbirleri hakkında öğrendikleri tüm bilgiler olarak belirtildiğini, davalının röportajlarına bakıldığında ise; bu röportajlarda; sözleşmenin ifasına yönelik gizli ve ticari bilgilerden değil … filminin gişe başarısızlığının prodüksiyon hatası olduğunu, ücretlerin ödenmediğini, çekimde sorunların yaşandığını, piar çalışmasının yeterli şekilde yapılmadığı şeklindeki eleştirilerinden oluştuğu, davalının sözleşmenin 8 inci maddesindeki gizlilik hükmünü ihlal edici bir delile dosya kapsamında rastlanmadığı bu nedenle cezai şart talebinin şartlarının oluşmadığı yönünde rapor tanzim edildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; her ne kadar davacı taraf davalı tarafından sözleşmenin gizlilik başlığında düzenlenen yükümlülüklerini ihlal ettiği, sözleşmedeki cezai şart talep şartlarının oluştuğundan bahisle davalı aleyhine takip yapmış ise de gerek dava dilekçesinde gerekse aşamalarda davalının hangi açıklamalarının sözleşmenin gizliliğini ihlal niteliğinde olduğunu somutlaştırmamış olup, davalı tarafından yapılan açıklamalar dikkate alındığında yapılan açıklamaların sözleşmenin ifasına yönelik gizli ve ticari bilgilerin açıklanmasından ziyade filmin gişe başarısızlığının değerlendirilmesine yönelik eleştirel değerlendirmeler olduğu şu hale göre bu açıklamaların gizlilik hükümlerinin ihlali niteliğinde kabul edilemeyeceği dolayısıyla cezai şart talep şartlarının oluştuğunun kabulünün mümkün olmadığı anlaşılmakla davalının cezai şart tahsil istemine dayalı takibe yaptığı itirazın yerinde olduğuna kanaat getirilmekle davacının sübut bulmayan davasının reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca 4.347,07 TL peşin alınan harçtan 35,90 TL karar harcının düşülmesine, kalanı 4.311,17 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili yararına hesap olunan 27.610,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/12/2018

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır