Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/673 E. 2020/127 K. 19.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/673
KARAR NO:2020/127
DAVA:Marka Hakkına Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Durdurulması,
DAVA TARİHİ:13/10/2017
KARAR TARİHİ:19/02/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka Hakkına Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Durdurulması davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … tanınmış markası ihlal edilen müvekkilinin … Grubunun ana şirketi olduğunu, uluslararası alanda tanınmış ve Türkiye’nin itibarlı şirketlerinden olduğunu, müvekkili şirketin sayısız tanınmış markanın sahibi olduğunu, müvekkilinin “…” ibareli markasının TPMK’da … tarih … no ile tanınmış marka belgesini haiz olduğunu, müvekkili ile davalının hiçbir bağlantısı olmadığını, davalının müvekkiline ait “…” ibareli markasını ticaret ortamında, dükkanında, tabelasında ve internet adresinde haksız ve hukuksuz olarak kullandığını, sahte ilanlarla tüketiciyi yanılttığını, hem tüketiciye maddi zarar hem de müvekkiline maddi ve manevi zarar verdiğini, kendisini … Yetkili Servisi olarak tanıttığının tespit edildiğini, … internet adresinde yaptıkları tespitte, müvekkilinin … markasının hem yurtdışı bir kaynaktan alan adı-internet adresi olarak alınmış olduğu hem de internet adresi içeriğindeki yayınlarında davalının kendisini … servisi olarak tanıttığını, işyeri tabelası yanında kendi unvanı yanında dikkat çekici bir şekilde … markasını kullandığını, tüketicilerin tabelanın bu hali ile … yetkili tamir servisi izlenimi uyandırdığını, davalının marka kullanımının müvekkilinin mağazalarındaki marka kullanımı şeklinde olduğunu, davalı yanın haksız, hukuka aykırı ve kötüniyetli bir şekilde müvekkili şirketin marka haklarına tecavüz etmekte olduğunu, tüketiciyi de yanıltarak haksız kazanç sağladığını belirterek, davalının hukuka aykırı haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin ve marka hakkına tecavüzün tespitini, durdurulmasını ve men’ini, müvekkilinin tanınmış ve seri markalarının esas unsuru “…” ibaresinin davalının işyeri adından çıkarılmasını, işyeri adının değiştirilmesini, tescil edilmişse sicilden terkinini, … şeklindeki alan adının yurt dışı kaynaklı olduğundan alan adından ve içerikten … ibaresi çıkarılmasının mümkün olmaması halinde alan adına erişimin sürekli olarak engellenmesini, hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı adresine yapılan tebligatlar iade dönmüş, yapılan kolluk araştırması neticesinde tespit edilen adrese usulüne uygun yapılan tebligata davalı tarafından herhangi bir cevap bildirilmediği görülmüş, 19/02/2020 tarihli duruşmaya katılan davalı servis yetkilisinin, Su tesisatçısı olduğunu, herhangi bir yeri olmadığını, daha önce …’da çalıştığını, arkadaşlarının bir yer açtığını, telefon numarasının kendi üzerine olduğunu, internet sitesi adresi açtıklarını bilmediğini, ancak kendisinin kullanmadığını, telefonla çağrılma üzerine işe gittiğini, herhangi bir markaya tecavüz durumunu kabul etmediğini belirtmiş davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava 6769 sayılı SMK hükümleri kapsamında açılmış, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, engellenmesi, “…” ibaresinin işyeri unvanından kaldırılması, sicilden terkini, internet sitesinin erişime engellenmesi talepli davadır.
Davada tarafların bildirdiği tüm delilleri toplanmış, özel ve teknik bilgi gerektirmesi nedeniyle bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Mahkememize 30/11/2017 havale tarihi ile sunulan bilirkişi raporunda özetle; tespit ve tedbir isteyen yana ait “… markasının Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tanınmış marka olarak koruma altında olduğunu, aleyhine tespit istenen davalının dava dilekçesinde belirtilen “… Mah. … Cad. No:… …-….” adresinde bulunmadığını, ayrıca daha önce de bu adreste faaliyet göstermediğini, davacı tarafın tanınmış “…” markası ile davalı tarafın … adresindeki internet kullanımında yer alan “…” ibaresinin ayırt edilemeyecek denli benzer olduğunu, bu sebeple iltibas yarattığını, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında düzenlenen marka hakkına tecavüz hükümlerine aykırı bir fiil işlenmiş olduğunu ve haksız rekabet oluşturduğunu, aleyhine tespit istenen davalı tarafın işyeri adında yer alan “…” ibaresini markasal olarak kullanıldığı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
GEREKÇE
Davacı, neredeyse herkesçe bilinen seramik markası …’nın yine aynı ibare ve şekilli tanınmış … markaları vardır. Davalı tamir ve bakım hizmeti vermektedir. Davalı taraf bu hizmeti verirken internet ortamında bilirkişi raporunda tespit edilen davacı markalarına ait ibareyi kullanmaktadır. 6769 sy. SMK m.7/5 gereği marka sahibi üçüncü kişilerin ticari hayatın olağan akışı içinde dürüstçe kullanımına katlanmak zorundadır. Davalı tarafın kullanımı ağırlıklı olarak davacının markasına özgülenmiş ve sanki davacının yetkili servisi olduğu izlenimi verircesinedir. İnternet sitesinin adı, logosu, renkleri, düzenlenişi, davalının davacı ile yakından bir bağı olduğu izlenimi vermektedir. Halbuki davalının böyle haklı bir bağı bulunmamakta olup, basit bir tesisat tamirciliği işi yapmaktadır. … marka ürünü olup da tamire gereksinenler, internet üzerinde araştırma yaptıklarında davalıyı sanki yetkili ve donanımlı bir servis imiş gibi algılayabilirler. Nitekim bu gibi kötü niyetli fiiller ülkemizde sıkça yapılmakta olup, bilgili bir servis hizmeti alacağını sanan tüketiciler yaygın olarak mağdur olmakta, zarar görmektedir. Bu sebeplerle davalının kullanımının dürüstçe olmadığı, SMK m.7 ve m. 29gereği davacının marka hakkına tecavüz ettiği ayrıca TTK m. 54 gereği başkasının iş ürünleri ile karıştırılmaya yol açacak davranış nedeniyle haksız rekabette bulunduğu kanaatine varılmış ve davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜNE, davalıların… adresindeki davacının markasında kullanma şeklinin davacının … markasına tecavüzün ettiğinin tespitine, tecavüzün men-ine ve ref’ine, aynı zamanda haksız rekabet teşkil ettiğinin de tespitine, haksız rekabetin durdurulmasına, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına,
Davalının davacının markasına tecavüz edecek şekilde kullanımlarının bulunduğu her türlü iş evrakı, kartvizit, katalog gibi tanıtımlarının önlenmesine varsa bu şekildeki evrakların imha edilmesine,
… alan adına erişimin engellenmesine,
Hükmün Türkiye çapında yayın yapan tirajı en yüksek üç gazeteden birinde bir kez ilanına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 54,40 TL karar harcından peşin yatırılan 31,40 TL’nin mahsubu ile kalan 23,00 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsiline,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı vekili yararına hesap olunan 4.190,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan: 600,00 TL bilirkişi ücreti, 196,40 TL posta gideri olmak üzere toplam 796,40 TL 62,80 TL harç (peşin+başvuru) olmak üzere toplam 859,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair tarafların yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.19/02/2020

Katip …

Hakim …