Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/304 E. 2019/233 K. 31.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/304
KARAR NO : 2019/233

DAVA : Marka Tecavüzü ve Haksız Rekabetin Tespiti, Önlenmesi
DAVA TARİHİ : 10/05/2016
KARAR TARİHİ : 31/05/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan marka tecavüzü ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçeside özetle, müvekkili şirketin giyim ve spor eşyaları, aksesuarları üretimi ile iştigal eden bir firma olduğunu, uluslararası ve ulusal pek çok ünlü firmaya satış yaptığını ve ürettiği … markası ile piyasaya sürdüğünü, … markasının tescilinin 12/12/2017 tarihinde Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde yapıldığını, müvekkilinin bu marka ile ulusal ve uluslararası piyasada tanınmış ve kariyer sahibi olduğunu, müvekkili şirketin tescilli markası olan … adıyla internet ortamında alan adı almak istediğinde davalının http://….com.tr/ alan adını aldığını tespit ettiklerini, alan adının incelenmesinde bayan, erkek, çocuk giyim, iç giyim, spor giyim, pijama, spor giyim, çanta, cüzdan, saat, gözlük, atkı, bere takımı, eldiven, şal, boyunluk, panço vb.olmak üzere müvekkilinin ürettiği ve tescil ettirdiği mal ve hizmetler sınıflandırmasının neredeyse tamamının internet üzerinden ve telefonla siparişle satışının temininin amaçlandığının görüldüğünü, TPMK nezdinde de davalının … markasını 23/02/2007 tarihinde kendi adına tescil ettirdiğini, tescil ettirdiği markanın emtiaları müvekkilinin tescilli markasının emtialarından farklı olmasına rağmen … adıyla kullandığı internet sitesinde müvekkilinin tescilli markasının tescili kapsamındaki mal ve hizmetlerin reklam, tanıtım ve satışını yaptığını ve internet sitesini bu amaçla kullandığını, davalının dürüstlük ilkesine aykırı şekilde kötü niyetli olarak müvekkilinin belli bir üne kavuşmuş markasına ait mal ve hizmetleri sanki kendisi üretip satıyormuş gibi toplumda algı yarattığını, müvekkilinin tescilli markasının tanınmışlığından faydalanarak kendi mal ve hizmetlerini daha geniş kitlelere duyurmak istediğini, müvekkilinin tescilli markasının davalı tarafından alan adı olarak kulanılmasının tescil kapsamındaki mal ve hizmetlerin reklamı, satışının yapılmasının haksız rekabet ve tecavüz teşkil ettiğini iddia ederek, öncelikle davalının internet sitesine erişimin engellenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalının müvekkilinin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetinin tespitine, önlenmesine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, davalının … markasını kullandığı alan adlarının kullanılmasının yasaklanmasına, iptaline ve hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı yanın tanındığı ve bilindiği asıl markasının ” …” olduğunu, şirket merkezlerinin tabelalarında, şirket araçlarının üzerinde, internet sitelerinde bu markanın yazılı olduğunu, davacının tanındığı ve bilindiği, ün kazandığı ürünlerin müvekkilinin internet sitesinde pazarladığı ürünler olmayıp tamamen bayan dış giyimi üzerine olduğunu, müvekkilinin … markasıyla üretim yapmadığını, “….com.tr” alan adlı sanal mağazasında tıpkı “…”, “…”, “…” da olduğu gibi değişik markalara ait ürünlerin satışını yaptığını, müvekkilinin markasının tescilli olduğu 35.sınıf mal ve hizmet sınıfının müvekkiline bu imkanı verdiğini, müvekkilinin internet sitesinde davacıya ait markanın ürünlerinin satışını yapmadığını, müvekkilinin kendi alanında belirli bir müşteri kitlesine ulaştığını, davacının tescilli markasını değil kendisinin davacıdan önce tescil ettirdiği “…” markasını alan adı olarak seçtiğini, müvekkilinin markasının şeklinin dahi davacının markasının şeklinden farklı olduğunu, davacı yanın kendi markalarını bugüne getirinceye kadar sarfedilen emeği korumak isterken müvekkilinin emeğine haksızlık yapmakta olduğunu belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, 556 sayılı KHK ve TTK hükümleri uyarınca açılmış marka tecavüzünün tespiti ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi talebine ilişkindir.
Dosyada tarafların bildirdikleri tüm deliller toplanmış, TPMK kayıtları getirtilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılarak raporlar ve ek rapor alınmıştır.
Türk Patent ve Marka Kurumundan gelen cevabi yazının incelenmesinde, … nolu ticaret-hizmet sınıfında, 24.sınıf; “Dokunmuş veya dokunmamış kumaşlar: Cam elyaf kumaşlar, gaz sızdırmaz kumaşlar; su geçirmeyen kumaşlar, hayvan derisi taklidi kumaşlar; her türlü astarlar, telalar, tekstilden filtre malzemeleri. Perdeler, duş perdeleri, evlerde kullanılan örtüler, muşambadan olanlar da dahil masa örtüleri, yatak örtüleri, çarşaflar, pikeler, yastık kılıfları, nevresimler, koltuk örtüleri, sehpa örtüleri, peçeteler, kumaştan mamül seccadeler, kağıt yatak örtüleri, bohçalar. Yorganlar, elyaflı yorganlar, battaniyeler. Banyo keseleri ve sabunlanma bezleri, el ve yüz havluları, banyo havluları. Kumaştan yapılmış duvar kaplamaları, duvar süsleri. Kumaş mendiller, makyaj çıkartmak için kumaş bezler. Kumaştan yapılmış bayraklar, flamalar, etiketler,” emtialarında, 27. ve 35.sınıf; “Hurçlar, kirli eşya torbaları…Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri.” emtialarında … adına 31/12/2004 tarihinde tescil edildiği, 2014 yılından itibaren de 10 yık süreyle yenilendiği anlaşılmıştır.
… nolu ticaret sınıfında, “…” ibareli, 05 ve 25.sınıf; “Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış giysiler (İç ve dış giysiler): Penye, triko, kot, deri, kağıt vb. .malzemeden giysiler; spor yaparken giyilen giysiler; banyo ve plaj giysileri; iç çamaşırlar, eldivenler. Çoraplar. Ayak giysileri: Ayakkabılar, çizmeler, botlar, terlikler, patikler ve bunların parçaları, spor ayakkabıları ve bunların çivileri, ayakkabı parçaları yani pençeler, topuklar, konçlar, sayalar. Kemerler, pantolon askıları, jartiyerler. Bebekler için bu sınıfa dahil özel eşyalar: Bebekler için tekstilden bezler, bebekler için tekstilden kundak bezleri, zıbınlar, naylon donlar, mama önlükleri (kağıt mama önlükleri hariç). Kravatlar, papyonlar, fularlar, şallar, baş örtüleri, pareolar, geçme elbise yakaları, bandanalar, manşonlar, kol bantları, baş bantları, bileklikler. Başlıklar, şapkalar, bereler, kepler, kasketler.” emtilarında … Limited Şirketi adına 07/06/2005 tarihinde tescil edildiği anlaşılmıştır.
… tescil nolu “…” ibareli, 35.sınıf; “Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler (Ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri dahil). Büro hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık , muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri (ithalat-ihracat acente hizmetleri dahil). Ticari ve sınai ürünler için eksperlik hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri.” emtilarında …Ticaret Limited Şirketi adına 21/08/2013 tarihinde tescil edildiği anlaşılmıştır.
.. tescil nolu ” …” ibareli, 25.sınıf; “Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış giysiler (İç ve dış giysiler): Penye, triko, kot, deri, kağıt vb. .malzemeden giysiler; spor yaparken giyilen giysiler; banyo ve plaj giysileri; iç çamaşırlar, eldivenler. Çoraplar. Ayak giysileri: Ayakkabılar, çizmeler, botlar, terlikler, patikler ve bunların parçaları, spor ayakkabıları ve bunların çivileri, ayakkabı parçaları yani pençeler, topuklar, konçlar, sayalar. Kemerler, pantolon askıları, jartiyerler. Bebekler için bu sınıfa dahil özel eşyalar: Bebekler için tekstilden bezler, bebekler için tekstilden kundak bezleri, zıbınlar, naylon donlar, mama önlükleri (kağıt mama önlükleri hariç). Kravatlar, papyonlar, fularlar, şallar, baş örtüleri, pareolar, geçme elbise yakaları, bandanalar, manşonlar, kol bantları, baş bantları, bileklikler. Başlıklar, şapkalar, bereler, kepler, kasketler.” emtialarında … Ticaret Limited Şirketi adına 19/11/2003 tarihinde tescil edildiği anlaşılmıştır.
Markaların (davacı adına … “…”, … ” …”, … “…”, davalı adına … “…”) halen sahipleri adına geçerliliğini koruduğu, davacının 25.sınıfta tescilli ” …” markasının, davalının 24, 27 ve 35.sınıflarda tescilli “…” markasından yaklaşık 21 ay önce koruma altına alındığı (başvurusunun yapıldığı) ve aynı hizmet ve emtia grubunu içermediği; davacının 05 ve 25.sınıflarda tescilli “…” markasının, davalının 24, 27 ve 35.sınıflarda tescilli “…” markasından yaklaşık 5 ay sonra koruma altına alındığı (başvurusunun yapıldığı) ve aynı hizmet ve emtia grubunu içermediği tespit edilmiştir.
… ibaresinin gerek davacı gerekse davalı tarafın kullanmış olduğu herhangi bir ticari unvan olmadığı tespit edilmiştir.
Davacı vekilinin dava Ön tespit raporunda bilirkişi, “http://….com.tr/ sitesinin sahibinin … olduğu firma iletişim bilgilerinin adres, …, telefon no, … olduğu, internet sitesinde plaj ürünleri, iç giyim ürünleri ile çanta & cüzdan, gözlük gibi çok çeşitli ürün bulunduğu, sitede bulunan ürünlerin farklı markalara ait olduğu, web arşiv kayıtları incelendiğinde sitenin 2012 yılından beri aktif olarak kullanıldığı, … kelimesinin ise Aralık 2012 tarihinden itibaren markalar kısmında yer aldığı, …’nın marka adı olarak bazı ürünlerde ismi yazılmış olsa da daha çok firma web sitesi adı, firma adı veya firma markası şeklinde kullanıldığı görülmüştür.” şeklinde görüş bildirdiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce alınan raporda bilirkişilerce, “Davalı tarafın 31/05/2016 tarihli bilirkişi raporunda tespit edilen kullanımların kendisine ait … “…” markasının tescil edilen mal ve hizmetlerin dışında olduğu, bu sebeple bu kullanımların davacının … tescil nolu “…” ve … tescil nolu ” …” markalarından kaynaklanan marka hakkını ihlal ettiği” hususlarında görüş bildirildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili bilirkişi raporuna itirazında, müvekkili markasını taşıyan ürünlerin davalı internet sitesinde satışının yapıldığını, bu durumun kullanıcı nezdinde satışların müvekkili şirket tarafından yapıldığı intibaını oluşturduğunu, dava konusu alan adı altında reklam edilen malların müvekkili şirkete ait olduğunun düşünüldüğünü, www…com.tr alan adının davalı tarafından kullanılmasının müvekkilinin marka hakkına tecavüz oluşturması yönünden değerlendirme yapılmadığını belirterek, bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu ek bilirkişi raporu alınmasını talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili bilirkişi raporuna itirazında, kendilerinin … markasını ürünlerde kullanmadığını, pazaryeri sağlanması hizmetinin bu marka altında verildiğini, davacı markasının tanınmış bir marka olmadığını, davacının iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağını ihlal ettiğini, … markasından dava ve cevaba cevap dilekçelerinde bahsedilmediğini, bu şekilde bilirkişileri de yanılttığını, bu nedenle bilirkişi raporunun hükme esas alınamayacağını belirterek, bilirkişi raporunu kabul etmediklerini, yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılmasını talep ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan 17/05/2018 tarihli oturum ara karar uyarınca taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilmesi açısından dosyanın ek rapor alınmak üzere bilirkişilere tevdiine karar verildiği ve bilirkişilerin raporunu sunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce alınan ek raporda bilirkişiler, “Davalı tarafın marka tesciline dayalı olarak www…com.tr alan adını aldığı ve kullandığı, bu sebeple hukuken korunan bir hakka dayalı olarak alınan ve kullanılan alan adının davacının marka hakkım ihlal ettiğinin ileri sürülemeyeceği, davacının marka hakkma tecavüz teşkil eden kullanımların daha önce alınan bilirkişi raporuna dayalı olarak tespit edildiği, söz konusu rapora ilişkin takdirin Mahkemenin olduğu,” hususlarında görüş bildirmişlerdir.
İnternet adresinde yapılan satışlarda yer alan marka listesinde … markasının mevcut olmadığı, davalı firmanın 25. sınıfta tescilli olan … markasının yer aldığı, bazı ürün fotoğraflarının üzerinde … ibaresi yer almış olsa bile, ilgili ürünün detay açıklamalarında başka bir markanın isminin yer aldığı, internet sitesinde satışı yapılan ürünlerin, davalı tarafından tescillenen … markasının 24 ve 27. emtia sınıfı grubunda yer almadığı, ancak farklı markalardan ürünlerin bir araya gelerek www…com.tr adresinde satışının ve pazarlamasının yapıldığı görülmüştür.
31/05/2016 tarihli bilirkişi raporunda … markası ile satışı tespiti yapılan 10 kalem polar berenin, www…com.tr adresindeki satışlarının davalının 25. sınıfta tescilli “…” markası ile satışa sunulduğu görülmüştür.
Dosya kapsamında tespiti yapılan Ünisex Polar Bere-Boyunluk ürünlerin davalı tarafından üretilmiş, ya da fatura ile satın alınmış markasız ürünler olup olmadığının bilgisine dosya kapsamı ve internet sitesi üzerinde yapılan incelemelerden ulaşmak mümkün olamamaktadır.
Google Arama motoru ile … ibaresi ile yapılan aramada 1. sayfada https://….com.tr adresine rastlanırken davacı firmanın markası ile ilgili herhangibir uzantıya ilk 10 sayfada rastlanmamıştır. … ibaresi ile yapılan aramalarda internetteki atıfların büyük bir çoğunluğunun ünlü sanatçı … ile ilgili olduğu görülmüştür. … ibaresi ile internet sanal ortamında davacının adresine ulaşımının pek mümkün olmadığı görülmüştür.
… ibaresininde tek başına bir anlamına rastlanmamış olmakla, genel olarak ünlü İtalyan kökenli şarkıcı, sinemacı aktriste yönlendirmenin yapıldığı görülmüştür.
… adresinde yapılan incelemede, hakkımızda sayfasında “2001 yılında doğan … ile kuruluşumuzdan bu yana, yüksek kalite standartlarımızdan ödün vermeksizin, kendini sürekli yenileyen kolleksiyonlara imza attık…” ifadelerinin yer aldığı görülmüştür. Markanın ” …” olarak internet sayfasında yer aldığı görülmüştür.
Davalının … markası ile yapılan Google araştırmasında davacı firmaya yönelik herhangi bir yönlendirmenin yapılmadığı, araştırmanın direk … ibaresi ile yapılmış olduğu sayfalara atama yaptığı, bu sayfalarda da davalının internet sayfasının tanıtımının yer aldığı tespit edilmiştir.
MarkaKHK m.61/a) kapsamında 9. maddenin ihlali marka hakkma tecavüz sayılır. Markanın tescil kapsamına giren aynı mal ve hizmetlerle ilgili olarak, tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin kullanılması MarkaKHK m.9’un ihlali anlamına gelir ve böylesi bir kullanım marka sahibinin marka hakkına tecavüz niteliği taşımaktadır.
Marka KHK m.9’a göre tescilli bir marka ile aynı veya benzer olan ve bu tescilli markanm kapsadığı hizmetlerin aynı veya benzeri hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk üzerinde, işaret ile tescilli marka arasında bağlantı olduğu ihtimali de dâhil, karıştırılma ihtimali olan herhangi bir işaretin kullanılması marka sahibi tarafmdan yasaklanabilir.
Genel kabul gören kanaate göre, başkasına ait bir markanın aynısı veya benzerinin aynı veya benzer hizmetler için ticari bir amaçla iş evrakları ve tabelalarda kullanması marka sahibinin hakkına tecavüz niteliği taşımaktadır.
Marka KHK 9. madde genel olarak, marka sahibinin tescilli markası ile iltibasa neden olacak işaretlerin kullanılmasını yasaklamaktadır. Madde metninden de anlaşılacağı üzere tescilli marka ile aynı veya benzer olan bir işaretin tescilli markanın kapsadığı mal ve hizmetlerde kullanılarak halk tarafından karıştırılma ihtimaline yol açılması, marka hakkına tecavüz olarak nitelendirilmektedir. Ayrıca işaret ile tescilli marka arasında halk nazarında “bağlantı” olduğu ihtimali de “karıştırılma ihtimali” kavramına dâhil sayılmıştır. Karıştırılma ihtimalinde, halkın iki işaret arasında herhangi bir şekilde, herhangi bir sebeple bağlantı kurması yeterlidir. Alıcıların aldıkları ürünlerin başka bir işletmeye ait olduğunu bilmelerine rağmen, iki işletme arasmda ekonomik veya organik bir bağlantı olduğu yanılgısına düşmeleri halinde, karıştırılma ihtimali vardır ve işaretler arasında iltibasın mevcut olduğu kabul edilmektedir.
Bir kelimenin veya işaretin markasal olarak kullanılması, bu işaretin belirli bir işletme tarafından piyasaya sunulan mal veya hizmetlerle doğrudan ilişkili olarak, söz konusu mal veya hizmetleri, diğer işletmelerin mal veya hizmetlerinden ayırt edecek şekilde kullanılması anlamına gelmektedir. Bir işaretin markasal olarak kullanımından söz edebilmek için, mal veya hizmetle doğrudan bağlantılı olarak, ilgili çevrenin ürün ile markayı ilişkilendirmesine olanak verecek şekilde kullanılması gerekmektedir.
Davacıya ait … markasının davalı markalarındandaha önce tescil başvurusunun yapıldığı ve davacının marka hakkının doğduğu anlaşılmaktadır. Davacının markasını giyim ürünleri bakımından tescil ettirdiği görülmektedir. Davalı markası ise ev tekstili ve mağazacılık hizmetleri bakımından tescil ettirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı sunulan bilirkişi raporları ve izahı yapılan mevzuat kapsamında değerlendirildiğinde; davalı markasının 35. sınıfta yer alan mağazacılık hizmetleri bakımından da tescil edildiği, davalının tescilli markası olan “…” ibaresini aynı zamanda internet alan adının ayırt edici unsuru olarak kullandığı, her ne kadar davalı internet sitesinde yapılan tespitte davalı markasının tescil edilmediği emtia bakımından … markasını kullanıldığı ve bu kullanımların davacının … tescil numaralı “…” ve … tescil nolu ” …” markalarından kaynaklanan marka hakkını ihlal ettiği raporlarda değerlendirilmiş ise de dosya kapsamı kullanım durumu dikkate alındığında (… ibaresinin belirtilmesine rağmen kullanılan ürünlere ilişkin markanın içerikte ayrıca belirtildiği tespit olunmuştur) bu kullanımların, geçici süreliğine yapıldığı, sonradan bu tür kullanımlara son verildiği, yine … ibaresinin markasal kullanımdan çok, site ismi olarak kullanıldığı kullanımın dürüstlük kuralına uygun düştüğü, marka tecavüzüne sebebiyet vermeyeceği sonucuna ulaşılmış, yine bilirkişi raporlarında da belirtildiği üzere davalının internet alan adındaki bu kullanım açık şekilde marka tescili kapsamında içerisinde yer alan bir kullanım olduğu, mevcut, hukuken korunan bir hakka dayalı olarak gerçekleşen kullanımlar hukuka aykırı olarak nitelendirilip, yasaklanamayacağı, davanın hükümsüzlüğe dayalı olmadığı dikkate alındığında marka hükümsüzlüğüne ilişkin bir karar alınmaksızın, davalının mevcut markasına dayalı olarak aldığı ve kullandığı alan adının davacının marka hakkını ihlal ettiği sonucuna ulaşılamayacağı kanaatiyle davacının sübut bulmayan davasının reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 44,40 TL karar harcından peşin yatırılan 29,20 TL’nin mahsubu ile kalan 15,20 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsiline,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili yararına ret edilen talepler yönünden 3.931,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 98,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğuna (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/05/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸
Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır