Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/294 E. 2018/207 K. 19.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/294
KARAR NO : 2018/207

DAVA : Endüstriyel Tasarım Tecavüzünün Tespiti, Durdurulması, Önlenmesi, Maddi (20.000 TL), Manevi (20.000 TL) Tazminat
DAVA TARİHİ : 15/04/2016
KARAR TARİHİ : 19/07/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan endüstriyel tasarım tecavüzünün tespiti, durdurulması, önlenmesi, maddi ve manevi tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin, hediyelik eşya imal ve ticareti ile iştigal ettiğini, İslam dini için mukaddes bir anlam teşkil eden Allah, Muhammed, Esmaül Hüsna gibi vb. ifadeleri kendi yaratımı formlarda tasarladığı biblo tasarımlarının üzerine yerleştirmesi ve bu şekilde biblolarının sunumuyla sektöründe haklı bir ün elde ettiğini, bu tasarımları TPMK nezdinde … numaralı tescil belgesi koruma altına aldığını, müvekkilinin bazı tasarımlarının ayırt edilemeyecek kadar aynısı olan taklit ve tecavüze konu ürünleri satışa sunduğunu piyasadan öğrenen müvekkilinin, davalıyı … 20. Noterliği’nin … tarihli ihtarnamesini gönderdiğini, 23.06.2014 tarihinde tebellüğ edildiğini, satışın devam etmesi üzerine … 34. Noterliği’nin … tarihli ihtarnamenin gönderildiğini, bu ihtarnamenin de davalı tarafça 08.05.2015 tarihinde tebellüğ edildiğini, … 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Değişik iş sayılı dosyası ile delil tespiti yapıldığını, ihtiyati tedbir karan verilerek tecavüze konu biblo tasarımlarının toplatılmasını talep ettiğini, … 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin dosyası üzerinden 2 kez bilirkişi incelemesi yapıldığını ve davalı şirket nezdinde mahkeme heyeti ile yapılan keşif icrası sürecinde, davalıdan numune örnekler alınmış ve müvekkilin tescilli tasarımları ile bilirkişi tarafından yapılan değerlendirmede, davalı tarafın sattığı bibloların müvekkiline ait tasarımlara tecavüz eder mahiyette bulunduğu yönünde görüş bildirildiğini, hesap bilirkişisi raporu sonrasında satışa sunulan taklit ürünlerin toplatılması için ihtiyati tedbir kararı verildiğini, … 6. icra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile kararın infaz edildiğini, taklit ürünler toplanarak yeddiemine alındığını belirterek … numaralı 1 ve 2 nolu tasarımın ayırt edilemeyecek surette aynısını satışa sunarak müvekkilin tescilli tasarımlarından doğan haklarına davalı tarafından yapılan tecavüzün tespiti ile bu fiillerin durdurulması ve önlenmesine, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000 TL maddi ve 20.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine, üretilen ürünlere ve bunların üretiminde kullanılan araçlara el konulması ve imhasına, hükmün ilanına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, mahkemenin yetkisine itiraz edip, dosyanın yetkili Konya Fikri Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesine gönderilmesini talep ettiklerini, davacının TPE Başkanlığı nezdinde … numaralı olarak endüstriyel tescilini yaptırarak, imalat ve satışını yaptığı ve bu bağlamda müvekkil şirketin satışa sunduğu taklit ve tecavüz mahsulü olarak nitelediği ürünlerle ilgili olarak 554 Sayılı KHK kapsamındaki iddiaların hukuken geçerli olmadığını, tek taraflı olarak yapılmış tespit ve bilirkişi raporlarını kabul etmediklerini, tespite konu dilekçeye müvekkilin iş yerinde olmayan ve satışının yapmadığı 16 tane ürünün tescil belgelerinin eklenmesi suretiyle hedef saptırılarak farklı algı oluşturmak istendiğini, 20.08.2015 tarihinde müvekkilinden alınan 25.00 TL’lik “…” yazan fişin delil olarak gösterildiği raporun keşif tarihinden aylar sonra alındığını, raporda yazılan; davacının tescil ettirdiği ürünlerle, benzer olduğu sayılan ve satışa arz edilen ürünler arasında yapılan karşılaştırmalar sonucunda varılan görüşün yeterli olmadığını, her iki ürünün genel görünüm itibarıyla görsel olarak ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğu, … numaralı biblo tasarım belgesinde hakkı korunan haklara tecavüz sayılacağının kabulünün mümkün olmadığını yapılan karşılaştırılmalarda; TPE sitesindeki görünüm, davacının bilirkişi raporuna konu sunduğu numune ve müvekkilin satışını yaptığı iddia edilenler arasında tecavüzea konu olabilecek kuvvette benzerlik ve açıklık olmadığını, bilirkişinin Arapça bilen ve hüsnü hat alanında uzman olan kişilerinde bulunması gerektiğini, tazminat talebinin çok fahiş olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava 554 sayılı KHK kapsamında açılmış Tasarım hakkına tecavüzün önlenmesi, maddi ve manevi tazminat talepli davadır.
Dosyada tarafların tüm delilleri toplanmış, Konya Asliye Hukuk Mahkemesinden D.İş Dosyası getirtilmiş, özel ve teknik bilgi gerektirmesi nedeniyle bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır.
Davanın açılış tarihi itibarıyla olayda 554 sayılı KHK hükümleri uygulanmıştır.
Davalı vekili hernekadar yetki itirazında bulunmuşsa da 554 sayılı KHK ‘nın 49. maddesi gereği Tasarım hakkı sahibi tarafından, üçüncü kişiler aleyhine açılacak hukuk davalarında yetkili mahkeme, davacının ikametgâhının olduğu veya fiilin işlendiği veya tecavüz fiilinin etkilerinin görüldüğü yerdeki mahkemedir. Hükmünce yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
… 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasında alınan raporda, aleyhine tespit istenene ait ürünlerin tespit isteyene ait … numaralı Tasarım belgesi1 ve 2 nolu biblo tasarımlarından doğan haklara aykırılık oluşturacağı, aleyhine tespit istenene ait olan ürünlerin, tespit isteyene ait … nolu tasarım belgesinde yer alan 1 ve 2 nolu tasarımlardan genel izlenim olarak belirgin bir farklılık arz etmediği, yeni ve ayırt edici olarak nitelendirilemeyeceği ve tespit isteyenin tasarımlarına tecavüz eder nitelikte olduğu, tespit isteyenin, tasarım tescil belgesi ile ilgili olarak KHK’nın 48. maddesi gereği hak sahibi olduğu, aleyhine tespit istenen adresinde tespit olunan ürünlerin, tespit isteyene ait 2007/05229 nolu tasarım tescil belgesinde yer alan 1 ve 2 nolu “…” isimli tasarımları yönünden 554 Sayılı KHK’nin 48 ve 48/A-c maddelerinin ihlali niteliğinde olduğu yönünde kanaat bildirilmiştir.
… 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası kapsamında alınan 07.03.2016 tarihli bilirkişi raporunda da, tespit isteyene ait … numaralı Endüstriyel Tasarım belgesi ve bu belgeye konu olan 1 ve 2 nolu “…” tasarımlarının üretilmiş 26 cm ölçülerindeki ikili takım ürünlerinin, hediyelik eşya satış mağazasında KDV dahil perakende satış değerinin 45,00 TL, teklif ürün olarak satış değerinin ise 25,00 TL olabileceği kanaati belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama esnasında bilirkişi heyeti oluşturulmuş tasarımcı bilirkişilerden rapor alınmıştır.
Davacı tarafa ait …-1 sayılı çoklu tasarım tescili ile davalı tarafa ait ürün görselleri karşılaştırılmış ve raporda “Dava konusu benzerlik ve ayırt edici nitelik yönünden değerlendirilen tasarımlar “…” tasarımıdır. Tasarım, bir kaide üzerine konumlanmış ve stilize edilmiş Arapça yazı olup, yazının grafik stilizasyonu, kaide ile birleşimi ve kaidenin biçimi ile farklılaşmakta ve ayırt edici nitelik kazanmaktadır. Tasarım “Ürününün en üst kısmında ucu üçgene benzer bir çubuk aşağıya doğru düz devam etmekte ve en alt kısmı hafif içe girintili bir şekilde sonlanmaktadır (A). Çubuğun orta ve sağ kısmında W şeklini andıran bir kısım (B) ve sol kısmında ise d şeklini andıran bir parça (C) daha yer almaktadır. Bu parçaların, iç kısımları dolu olup, üzerinde sık çizgiler bulunmaktadır (D). Çubuk şeklinde parça aşağıda, üstü oval gelen ve üzeri sık çizgilerle dolu bir kısımla daha birleşmektedir (E). Çubuk her yerinde sık çizgiler bulunan bölümün üstünden öne doğru bitişik biçimde sona ermektedir. Ürün aşağı doğru oval bir şekilde genişleyerek devam etmekte (F) ve bu kısımdaki parçanın üzerinde sağ ve sol taraflarında papatya (G) ön kısmında da yine ürünün kendi görünüşünü andıran W şekline benzer bir desen (H) daha bulunmaktadır.” Şeklinde tescil belgesinde tariff edilmektedir. Karşılaştırılan tasarımları meydana getiren ve bütüncül algıyı oluşturan yukanda tanımlanan bütün öğeler, gerek biçim, gerekse oran, yerleşim ve birbirleri ile ilişkileri bakımından son derece benzerdir. Tasarımlar arasında bulunan farklar küçük ayrıntılarda olup tasarımlara ayırt edici nitelik kazandırmamaktadır. Davacı tarafa ait … -1 numaralı tasarım tescili ile davalı tarafa ait ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı benzer olarak algılandıkları “ görüşü belirtilmiştir. … – 2 numaralı tasarım tescili ile davalı ürünü karşılaştırılmış ve raporda “dava konusu benzerlik ve ayırt edici nitelik yönünden değerlendirilen tasarımlar “…” tasarımıdır. Tasarım, bir kaide üzerine konumlanmış ve stilize edilmiş Arapça yazı olup, yazının grafik stilizasyonu, kaide ile birleşimi ve kaidenin biçimi ile farklılaşmakta ve ayırt edici nitelik kazanmaktadır. Tasarım tescilinde dava konusu tasarım “Ürünün üst kısmında “j” harfini andıran, yukarıdan düz gelip sola doğru bir kıvrılan bir parça görülmektedir (A), “j” harfine benzer çubuğun gövdesine bitişik sağ tarafta “2” rakamına benzer bir kısım daha bulunmaktadır (B). “2” rakamına benzer şeklin uç kısmından başlayarak çubuğun gövdesine doğru kıvrımlı bir parça devam etmektedir (C). Bu parçanın altında oval biçimde olan her tarafında sık çizgiler bulunan bir kısım bulunmaktadır (D). Bu parçanın alt kısımları katlı olarak devam etmekte (E) ve alt kısmının sağ ve sol tarafında papatya şeklini andıran desen (F) ve orta kısmında ise ürünün kendisine benzer bir kısım yer almaktadır (G). “ şeklinde tariff edilmiştir. Karşılaştırılan tasarımları meydana getiren ve bütüncül algıyı oluşturan yukarıda tanımlanan bütün öğeler, gerek biçim, gerekse oran, yerleşim ve birbirleri ile ilişkileri bakımından son derece benzerdir. Tasarımlar arasında bulunan farklar küçük ayrıntılarda olup tasarımlara ayırt edici nitelik kazandırmamaktadır. Davacı tarafa ait … – 2 numaralı tasarım tescili ile davalı tarafa ait ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmamaktadır. Sonuç olarak davacı tarafa ait … – 1 ve 2 numaralı tasarım tescili ile davalı tarafa ait ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları” görüşünü belirtmişlerdir.
Davacı vekili dosyanın hesaplama yapılmak üzere bilirkişiye tevdii edilerek ek rapor alınmasını talep etmiştir. 6769 Sayılı Kanun’un 151,/2-a maddesindeki yönteme göre tazminat talep edilmiş, söz konusu dönemlere ait davacı gelir tabloları ve bilançoları üzerinde inceleme yapılarak hesaplanması, olası bir zararın ancak davacının kazancı ile doğru orantılı olacağı, davacının zararının aynı zamanda davacının da kazancı olması gerektiği, bu hesaplama yapılırken doğal olarak davacı yanın sunduğu rapordaki maliyet fiyatlarının da dikkate alınacağı, dolayısı ile çekişmeye konu dönemden önceki ve sonraki dönemlere ait davacı yanın ticari defterleri, gelir tabloları ve bilançoları ibraz edilmeden salt dosyadaki belgelerden hesaplama yapılmasının mümkün görülmediği, dolayısı ile dosyadaki mevcut veriler ışığında davacının tazminat talebinin tespit edilemeyeceği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacı yan tarafından 2014, 2015 ve 2016 yılına ait ticari defterler ile bilanço ve gelir tabloları ibraz edilmiş ve 2. ek rapor alınmıştır.
Raporda davacı yanın ticari defterlerinin yasal onaylarının yapıldığı, davacı lehine delil olacağı, davacının 2014 yılı net karının 11.185,57 TL, 2015 yılı net karının 10.667,65 TL, 2016 yılı net karının da 11.418,08 TL olduğu, 3 yıllık mali veriler incelendiğinde; 2014 yılındaki 11.185,57 TL tutarındaki net karın 2015 yılında bir önceki yıla göre azaldığı, TUIK verilerine göre 2015 yılına ait yıllık enflasyon oranı %8,81 oranından davacının yıllık gelirinin enflasyon + bir önceki yıl farkı tutarı kadar (11.185,57- 10.667,65)= 517,92 TL azalmış olduğu, yıllara göre net kar dağıtım tablosunda TUÎK istatistiki verileri de dikkate alındığında davacının 2014 yılındaki 11.185,57 TL tutarındaki karının 2016 senesinin sonundaki değerinin 13.520,97 TL olduğu, aradaki farkın ise 2.704,19 TL olarak tespit edildiği, davacının piyasadaki kendi ürününün pazar kanalındaki eksikliği için de takdiren % 20 oranında ilave yapılması gerektiği ve somut olaydaki kar mahrumiyetinin (16.225,16 TL -11.418,08) 4.807,08 TL olacağı, somut olayın 2014 yılında meydana geldiği, son 3 yıllık mali veriler dikkate alındığında; davacının 2014 yılından itibaren ise gelirinde artış olmadığı, net kar miktarının sabit kaldığı, dolayısı ile enflasyon farkı da dikkate alındığında göz önüne alınması halinde, davacı yanın maddi zararının takdiren 4.807,08 TL olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili yoksun kalınan kazancın yanı sıra fiili zararını da talep etmiş ve dosyaya tecavüzden dolayı yapmış olduğu harcamalardan dolayı belgelerini sunarak tazminat talep etmiştir. Sunulan belgelerinden … 3 Asliye Hukuk Mahkemesinin tespit dosyasındaki teminat olarak yatırılan 720 TL nin davacı tarafından geri tahsil edilebileceği göz önüne alınarak geri kalan 2.127,05 TL lik ödeme belgeleri kabul edilmiş ve 2.127,05 TL fiili zararının davacıya ödenmesi gerekmiştir.
Alınan bilirkişi tespit raporu ve heyet raporu ışığında davalının davacıya ait tasarımları taklit ederek ürettiği ve sattığı biblolar nedeniyle davacının tasarım haklarına tecavüzün gerçekleştiği tespiti, durdurulması ve önlenmesine, davacınınyoksun kalınan kazancı olarak hesaplanan 4.807,08 TL nin de davalıdan alınmasına, hükmolunan tazminata dava tarihinden değişen oranlarda avans faizi yürütülmesine, fazlaya dair tazminat talebinin reddine, Tecavüze konu ürünlere el konularak imhasına, üretimde kullanılan araçlara ilişkin talebin reddine, davacının manevi zararına ilişkin olarak takdiren belirlenen 6.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair manevi tazminat talebinin reddine, davacının hukuki yararı bulunduğundan hükmün ilanına karar verilmesi gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davacı … tarafından davalı şirket aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile,
Davacının … nolu 1 ve 2 nolu çoklu tasarım hakkına tecavüzün tespiti, durdurulması ve önlenmesine,
2-Tecavüze konu ürünlere el konularak imhasına, üretimde kullanılan araçlara ilişkin talebin reddine,
3-Davacı yanın yoksun kaldığı kazanç olan 4.807,08 TL tazminatın ve fiili zararı olan 2.127,05 TL’nin toplamı olan 6.934,13 TL’nin dava tarihinden itibaren itibaren yürütülecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair maddi tazminat talebinin reddine,
4-Davacı yanın manevi zararına ilişkin olarak takdiren belirlenen 6.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair manevi tazminat talebinin reddine,
5-Masrafı davalıdan alınmak üzere yurt çapında yayın yapan tirajı en yüksek üç gazeteden birinde hükmün ilanına,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 883,53 TL karar harcından peşin yatırılan 683,10 TL ve ıslah harcı olan 35,90 TL’nin mahsubu ile kalan 164,53 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsiline,
7-a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı vekili yararına tecavüz talebine ilişkin 3.145,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
b)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı vekili yararına kabul edilen maddi tazminat talebine ilişkin hesap olunan 3.145,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
c)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı vekili yararına kabul edilen manevi tazminat talebine ilişkin hesap olunan 3.145,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
8-a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili yararına reddedilen maddi tazminat talebine ilişkin hesap olunan 3.145,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
b)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili yararına reddedilen manevi tazminat talebine ilişkin hesap olunan 3.145,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan: 1.200,00 TL bilirkişi ücreti, 264,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.464,50 TL’nin -ret ve kabule göre takdiren hesaplanan- 688,31 TL ve 748,20 TL harç (peşin+başvuru+ıslah) olmak üzere toplam 1.166,51 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair verilen karar, hazır bulunan taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okundu, usülen anlatıldı. 19/07/2018

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İmza ile imzalanmıştır.