Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/285 E. 2019/34 K. 24.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/285
KARAR NO : 2019/34

DAVA : Marka Hakkına Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Durdurulması, Önlenmesi, Giderilmesi, Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 29/03/2016
KARAR TARİHİ : 24/01/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması, önlenmesi, giderilmesi, maddi ve manevi tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili adına TPMK nezdinde … tescil nolu “…” ibareli, … tescil nolu “…” ibareli ve … tescil nolu ” …” ibareli marka tescillerinin bulunduğunu, … ibareli markanın tekstil sektöründe bilinen bir marka olduğunu, Google arama motoruna girildiğinde davalı tarafından müvekkilinin markasının yönlendirici işaret olarak kullanıldığını, davalı tarafından müvekkiline ait … ibareli markanın adwords olarak kullanıldığını, davalı yana ait sitenin ilk sırada çıkarken müvekkiline ait sitenin ikinci sırada çıktığını, aramanın cep telefonları ile yapılması durumunda en üstte koyu harflerle “… …’da” şeklinde davalının reklamının çıktığını, tüketici tarafından müvekkiline ait markanın internette yapılan aramada davalıya ait internet sitesine yönlendirme yapılmasının davalı tarafın müvekkili markası üzerinde haksız kazanç sağlama amacında olduğunun açıkça görüldüğünü, davalının sadece internetten satış yaptığını, davalının ticaretinin sadece ve sadece internet kullanıcılarına yönelik olduğunu, müvekkilinin yıllardır emek ve para harcayarak, ayırt edicilik kattığı ve TPMK nezdinde tescilli “…” markasına iltibas oluşturacak şekilde müvekkilinin markasının bilinirliğinden faydalanmasının müvekkiline büyük zarar verdiğini ve sahip olduğu şahıs şirketinin ticari itibarını zedelediğini belirterek, öncelikle davalıya ait … isimli internet sitesinde müvekkilinin … markasından doğan haklarının ihlal edilip edilmediğinin tespitini talep ettiklerini, dava sonuçlanıncaya kadar marka ihlali ve haksız rekabet teşkil eden fiillerin durdurulmasına, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına ve her türlü markasal kullanımın yasaklanması ve engellenmesine, ürünlere ilişkin üretildikleri, satıldıkları, piyasaya sunuldukları ve ticari amaçlarla bulunduruldukları yerlerde toplanması ve el konulmasına, davalıya ait … alan adlı internet sitesinde … markasına ilişkin ibarelerin kaldırılmasına, mümkün olmadığı takdirde erişimin engellenmesine ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesine, müvekkilinin tescilli marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, durdurulmasına, önlenmesine ve tecavüzün giderilmesine, davalının her türlü markasal kullanımının yasaklanmasına ve engellenmesine, markaya ilişkin ürünlerin üretildikleri, satıldıkları, piyasaya sunuldukları ve ticari amaçla bulunduruldukları yerlerde toplanması, bu ürünlere el konulması, karşı tarafa ait işyerinde markanın kullanıldığı tabela ve diğer bütün tanıtım vasıtalarının kaldırılmasına, imha edilmesine, müvekkilinin yoksun kaldığı kazancın hesaplanarak fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline ve hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya yapılan usulüne uygun tebligata rağmen süresinde cevap dilekçesini sunmadığı, yargılama safahatında davanın reddini savunduğu anlaşılmıştır.
Dava, 556 sayılı KHK hükümleri uyarınca açılmış marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması, önlenmesi, giderilmesi, maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Dosyada tarafların bildirdikleri tüm deliller toplanmış, TPMK ve davalıya ait ticaret sicil kayıtları getirtilmiş ve ticari defterler bilirkişi incelemesine esas olmak üzere dosyamıza sunulmuş ve raporlar alınmıştır.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen tescil belgelerinin incelenmesinde, … tescil nolu “…+Şekil” ibareli ve 25.sınıfta tescilli olduğu, … tescil nolu “…” ibareli ve 25 ve 35.sınıflarda tescilli olduğu, … tescil nolu ve 25.sınıfta tescilli olan markaların sahibinin davacı … olduğu anlaşılmıştır.
30/03/2016 tarihinde düzenlenen tensip tutanağının 17.maddesi uyarınca tespit yaptırılmak suretiyle bilirkişiden rapor alınmasına, rapor sunulduktan sonra ihtiyati tedbirin değerlendirilmesine karar verildiği, bilirkişinin sunduğu raporunda, Google aramalarında … markasının … sitesine link veren bir sayfada bulunmamasının bu sözcüğe sahip bir sayfanın şu anda ve yakın zamanda bu sitede yer almadığını gösterdiğini belirtmiş olduğu, mahkemece rapor sonrası değerlendirilen ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiği, davacı vekilinin tespit raporuna itirazı sonrası alınan ek raporda, … anahtar sözcüğünün yazıldığında … sitesinin Google Adwords reklamı olarak görüntülendiğini, dolayısıyla bu sitenin anahtar kelimelerinde … sözcüğünün vermiş olduğunu, reklam görünürlüğünün söz konusu sitenin yönetici veya sahibi tarafından belirli gün ve saatlerde kaldırılıp tekrar verilecek şekilde düzenlenebileceğini belirttiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce resen seçilen bilirkişi heyeti raporunda, 11/04/2016 tarihli ek bilirkişi raporuna temel teşkil eden inceleme tarihinde davalının web sitesinde sadece “…” kelimesinin yönlendirici kod (keyword) olarak tanımlanmış olduğu ve Google adwords reklamında davalının üst sırada yer almasının nedeninin “…” kelimesinin olduğu, Türk Dil Kurumu kayıtlarına istinaden “…” kelimesinin Fransızca kökenli “…” anlamına gelen bir cins isim olduğuna, davalının Google arama motorunda üst sıralarda görünebilmek için kendisine ait … isimli internet sitesinde “yönlendirici kod” olarak kullandığı “…” kelimesi ile davacıya ait TPMK nezdinde tescilli “…” ibareli markasını ihlal etmediği ve bu kullanımı nedeniyle TTK kapsamında da haksız rekabete sebebiyet vermediğine dair görüş bildirdikleri anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporuna yapılan itirazlar doğrultusunda heyete muhasip bilirkişi eklenerek ek rapor alınmasına karar verildiği, sunulan ek raporda bilirkişilerin önceki görüşlerini tekrar ettikleri ve muhasip bilirkişinin davalının ticari faaliyetine başladığı yıllara ilişkin gelir tablosu ve bilançolarının ibrazı halinde tazminata ilişkin hesaplama yapılacağının belirtildiği anlaşılmıştır.
MarkaKHK 61. maddesinin (a) bendine göre, marka sahibinin izni olmaksızın markayı 9. maddede belirtilen biçimlerde kullanmak marka hakkına tecavüz olarak nitelendirilmiştir.
Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 9. maddede belirtilen biçimlerde kullanmak. Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilmeyecek derecede benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek, markayı veya ayırt edilmeyecek derecede benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak veya bir başka şekilde ticaret alanına çıkarmak veya bu amaçlar için gümrük bölgesine yerleştirmek, gümrükçe onaylanmış bir işlem veya kullanıma tabi tutmak veya ticari amaçla elde bulundurmak fiilleri tecavüz oluşturur.
Tescilli bir markanın, sahibinin izni olmadan, internette yer alan bir sitenin alan adı veya sitenin anahtar kelime veya diğer tanımlayıcı etiketleri içerisinde kullanılması da marka hakkına tecavüz olarak değerlendirilebilmektedir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar davacı taraf TPMK nezdinde adına kayıtlı olan … tescil nolu “…” ibareli, … tescil nolu “…” ibareli ve … tescil nolu ” …” ibareli markalarının google ‘da yönlendirici işaret olarak – adwords olarak kullanıldığı, yapılan aramada davalının reklamının çıktığı, davalının bu şekilde kullanımlarının adına kayıtlı tescilli marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinden bahisle tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, durdurulmasına, önlenmesi ve tecavüzün giderilmesi ile maddi ve manevi tazminat istemiyle iş bu davayı açmış ise de yapılan bilirkişi incelmesi sonucunda “davalının web sitesinde sadece “…” kelimesinin yönlendirici kod (keyword) olarak tanımlanmış olduğu ve Google adwords reklamında davalının üst sırada yer almasının nedeninin “…” kelimesinin olduğu, Türk Dil Kurumu kayıtlarına istinaden “…” kelimesinin Fransızca kökenli “giyim ve süs eşyası satılan dükkan” anlamına gelen bir cins isim olduğuna, davalının Google arama motorunda üst sıralarda görünebilmek için kendisine ait … isimli internet sitesinde “yönlendirici kod” olarak kullandığı “…” kelimesi ile davacıya ait TPMK nezdinde tescilli “…” ibareli markasını ihlal etmediği ve bu kullanımı nedeniyle TTK kapsamında da haksız rekabete sebebiyet vermediği” yönlendirmenin dava dışı google un reklam uygulamalarından kaynaklı olduğu anlaşılmakla (davacının tazminat hesabı yönünden inceleme yapılması talebi usul ekonomisi ve dosya kapsamı dikkate alındığında esasa etkili olmayacağı dikkate alınarak reddolunmuştur.) davacının sübut bulmayan davasının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davacının markaya tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi ve giderilmesine yönelik davasının REDDİNE,
2-Maddi ve manevi tazminata yönelik açılan davaların REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca peşin yatırılan 187,86 TL’nin karar harcı olan 44,40 TL’den düşülmesine, kalanı 143,46 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
4-a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili yararına ret edilen tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi ve giderilmesine yönelik davası yönünden 3.931,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
b)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili yararına ret edilen maddi tazminat davası yönünden 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
c)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili yararına ret edilen manevi tazminat davası yönünden 3.931,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/01/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸
Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır