Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/225 E. 2020/373 K. 04.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/225
KARAR NO : 2020/373

DAVA : Tasarım Hakkına Tecavüzün Tespiti, Durdurulması, Önlenmesi
DAVA TARİHİ : 22/05/2015
KARAR TARİHİ : 04/11/2020

Mahkememizde görülmekte bulunanTasarım Hakkına Tecavüzün Tespiti, Durdurulması, Önlenmesi talepli asıl ve birleşen Tasarımın İptali, Hükümsüzlüğü, Sicilden Terkini talepli davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkili firmanın 2000 yılından bu yana arabalara yönelik olarak yedek parça ve aksesuar sektöründe faaliyet gösteren bir firma olduğunu, ürün gamını Türk Patent nezdinde tescilli markalan altında; tescilli tasarımları ile tüketicilerin beğenisine sunulduğunu, ürün çeşitliliği olarak pick-up, suv, jeep, ağır ticari ve hafif ticari araçların her türlü alüminyum, krom ve poliüretan malzemelerden olmak üzere ön koruma barları, yan basamak barları, arka koruma barları, tavan portbagajları, çeki demirleri gibi birçok aksesuar üretimini gerçekleştirdiğini, yurt içinde … A.Ş. … A.Ş. (…), … A.Ş. (…), … A.Ş., … A.Ş., … A.Ş. gibi distribütör firmalar ile çalışmakta olduğunu, Hollanda, Ukrayna, İran, Polonya, Mısır, Cezayir, Rusya, Ingiltere, Finlandiya, İsrail, İsveç, Almanya, Irak, Katar ve Azerbaycan gibi pek çok ülkeye ihracat yaptığını, müvekkili firmaya ait …, … ve … kod numaralı tasarımlarının 554 sayılı KHK kapsamında yenilik ve ayırt edici nitelik kriterlerine haiz tasarımlar olduğunu, davalı firmanın müvekkili firmaya ait tescilli tasarımların ayniyet derecesinde benzerlerini ürettiğini, sair firmaların yaptığı gibi araç aksesuarları bakımından neredeyse sonsuz-sınırsız denilebilecek sayıda tasarım geliştirme açısından seçenek özgürlüğü varken müvekkili firmaya ait tescilli tasarımların taklitlerini üretmekte bir sakınca görmediğini, davalı firmanın, müvekkilinin Türk Patent Enstitüsü nezdinde tescil enirmiş olduğu tasarımlara tecavüz suretiyle adı geçen firmalara ürün satmıştır. Davalının delillerin karartması ihtimaline karşı Sayın Mahkemenizden ihtiyati tedbir talep etme zaruretlerinin hasıl olduğunu, dava dilekçesi ekinde sunulan ürünlerin ayniyet bakımından ortalama tüketici üzerinde İltibasa sebebiyet vereceği açık olduğunu, davalı tarafın müvekkili firmaya ait tasarımları taklit etmek sureti ile ticaret hayatında haksız kazanç elde ettiğini belirterek, davalı firma eylemlerinin, müvekkili firma adına tescil edilmiş olan …, … ve … kod numaralı tasarımlarına tecavüz teşkil ettiğinin tespitine, müvekkili firmanın tasarımdan doğan haklarına karşı tecavüz fiillerinin durdurulması ve önlenmesine, tasarımdan doğan haklara tecavüz suretiyle üretilen ürünlere, bunların üretiminde doğrudan doğruya kullanılan araç-gereçlere el konulmasına, davanın etkinliğini temin için davalının dava dilekçesinde yer alan ve tespit edilebilen sair adreslerinde ki taklit ürünlerine ve bu ürünleri üretmeye yarayan araç vc gereçlere ihtiyati tedbir ile el konulmasına. davanın etkinliğinin sağlanması amacı ile 554 s. KHK ve HMK kapsamında davalının malvarlığına ihtiyati tedbir konulmasına, davalı firma tarafından müvekkili firma adına tescil edilmiş olan endüstriyel tasarımların tanıtıcı katalog ve broşürlerde kullanılması, üretiminin ve satışının yapılması, ticari amaç ile elinde bulundurması, tasarımın uygulandığı ürünlerin depolanması nedenleri ile müvekkilinin uğramış olduğu maddi ve manevi zararların ve yoksun kalınan kazancın tazmini saklı kalmak kaydı ile karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça husumetin yanlış yöneltilmiş olduğunu, davalı tarafından gösterilen şirketin unvanının … olduğunu, tarafın yanlış belirtildiğini, müvekkili davalı şirketin, dava dışı …den fatura karşılığı yedek parça salın almakta olduğunu, davacının iddia ettiği ürünleri üretmediğini, söz konusu ürünlerin kamuya mal olduğunu, yenilik ve ayırt edicilik niteliğe haiz olmadığını, davacı tarafın dilekçesinde …, …, … tescil numaralı tasarımların 554 sayılı KHK’nın aradığı anlamda yenilik ve ayırt edici nitelik kriterine haiz tasarımlar olduğunu iddia ettiğini ancak söz konusu tasarımların yeni olmadığını, davacı taraftan önce piyasada başka firmalar tarafından üretilip, satışa sunulan ürünler olduğunu, bu sebeple davacı tarafın tasarımlarının hükümsüzlüğü gerektiğini, yeni ve ayırt edici nitelikte olmadığını, davacı tarafın … tescil numaralı tasarımının daha önceden kamuya sunulduğuna ilişkin olarak ekte sundukları “…” sitesinin 25 Aralık 2006 tarihinde yayınlanan görsellerinde görüleceği üzere davacı tarafın tescilli tasarımının daha önceden kamuya arz edildiğinin anlaşılacağını, davalı tarafın … tescil numaralı tasarımının yenilik ve ayırt edici niteliğe haiz olamayıp, davacı şirketten önce TPE’de …Tic. Ltd. Şti tarafından 04.11.2011 tarihinde … tescil numarası ile tescil edildiğinin görüleceğini, davacı tarafın taklit edildiğini iddia ettiği henüz tescil edilmemiş olan 15/12/2014 başvuru tarihli… nolu tasarımına ilişkin iddialarını kabul etmediklerini belirtmekle birlikte, iddia konusu ürünlerin müvekkili şirket tarafından ekte sundukları faturada görüleceği üzere… Tic. Ltd. Şti’den alındığını, işbu davada müvekkili şirkete husumet yönlendirilemeyeceğini, davacı tarafın benzer olduğunu iddia ettiği ürünlerin TPE’de … adına 18/06/2014 tarihinde … tescil numarası ile tescil edilmiş olduğunu, davacı şirketin başvurusundan önce tescil edildiğini, bu sebeple davacı tarafın iddialarını yönlendirebileceği husumetin tarafı olmadığımızı belirtmekle, davaya konu tasarımının yeni ve ayırt edici nitelikte olmadığının açık olduğunu, müvekkili şirket tarafından tecavüz edildiği öne sürülen davaya konu yedek parçaların 554 sayılı KHK kapsamında yeni ve ayırt edici tasarımlar olmadığını belirterek öncelikle husumet yönünden aksi durumda esastan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosyada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin tasarımlarının 554 sayılı KHK kapsamında yeni ve ayırt edici nitelik kriterini taşımadığını, davalı şirket tarafından … ve … numaraları ile tescil ettirilen tasarımların başta Tayland, Vietnam, Hindistan gibi birçok uzak doğu ülkelerinde yerleşik şirketler tarafından üretilip dünyanın farklı ülkelerine satışa sunulduğunu, davalı şirketin daha önceden kamuya arz olmuş, yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olmayan işbu tasarımları sanki kendi tasarımlarıymış gibi tescil ettirerek, üçüncü kişilerin Türkiye sınırları içerisinde kullanımını engelleyerek haksız kazanç elde etmeye çalıştığını, bu durumun TMK m.2 gereği Dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, çeşitli sitelerden alınan ekran görüntüleri ile bahse konu tasarımların tescil tarihlerinden önce kamuya arz edildiğini, davalının mevzuat ve uygulamanın zafiyeti sayesinde aldığı endüstriyel tasarım belgelerinin verdiği koruma sayesinde piyasada tekel olabilmek amacıyla kamuya mal olmuş araç aksesuar tasarımlarını kendi adına tescil ettirdiğini ve müvekkili şirket ile diğer şirketlere karşı haksız rekabet teşkil eden eylemlerde bulunduğunu belirterek, … ve … tescil numaralı tasarım tescil belgelerinin iptaline ve hükümsüzlüğü’ne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; Öncelikle açılan davanın, davalı tarafın haksız ve hukuka aykırı eylemlerine hukuki bir yol bulma çabasından ibaret olduğunu, işbu davada davacının asıl dava dosyasında ihbar olunan sıfatı ile yer aldığını, … şahıs firması sahibi ve yetkili olan …isimli şahsın, huzurdaki dava bakımından davacının ortağı ve yetkilisi olduğunu, bahse konu firmalar arasında organik bağ bulunduğunun aşikar olduğunu, davacı yanın müvekkili firma adına … ve … kod numaraları ile tescilli tasarımların tescil edildiği dönemde “yenilik” ve “ayırt edicilik” kriterlerini haiz olmadığı yönündeki iddialarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ve bu iddiaların kabulünün mümkün olmadığını, 554 sayılı KHK m.5 ve m.7 uyarınca tasarımların yenilik ve ayırt edicilik kriterleri değerlendirilirken tasarımcının seçenek özgürlüğünün kapsamının göz önüne alınması gerektiğini, müvekkili tarafından tescil edilen tasarımların yenilik ve ayırt edicilik vasıflarını haiz olması nedeniyle tescil edildiğini ve bahse konu tasarımların müvekkilinin yıllar süren emek ve sermaye sarfı ile bilgilenmiş tüketici nezdinde ayırt edicilik kazandığını, davacı yanın müvekkili tasarımının yeni ve ayırt edici olmadığını yönündeki iddialarının delil listelerinde ve dilekçelerinde yer alan internet sitesi görsellerinden de aşikar olduğunu, bahse konu görsellere ilişkin ekran görüntülerinin de dosyaya sunulduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası, 17/05/2016 tarih, … Esas ve … Karar sayılı birleştirme kararı ile … 4.FSHHM’nin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, yargılamanın birleşen dosya üzerinden devam edilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosyada tarafların belirttikleri deliller getirtilmiş, uyuşmazlığın çözümü teknik bilgiyi gerektirdiğinden bilirkişi raporları alınmıştır.
İlk olarak Endüstri Tasarımı Bölümü Öğretim Üyesi’nden alınan bilirkişi raporunda özetle; 554 sayılı KHK m.7/1’e göre, bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim ile diğer bir tasarımın böyle bir kullanıcıda bıraktığı genel izlenim arasında belirgin bîr farklılık bulunması halinde, o tasarımın ayırt edicilik niteliğine sahip kabul edilebileceği, Aynı KHK m.7/1’e göre ayırt edici niteliğin incelenmesinde ise ilke olarak farklılıklardan çok ortak özelliklerin değerlendirilmesine ağırlık verilmesi ve tasarımcının tasarımı geliştirme açısından ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip bulunduğunun dikkate alınması gerektiğinin belirtildiğini, KHK m.6’ya göre, tasarımların sadece küçük aynntılarda farklılık gösteriyorlarsa aynı kabul edildiği, bu çerçevede asıl davada davacı tarafa ait … numaralı tasarım tescili ile asıl davada davalı tarafa ait ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile ayniyet derecesinde benzer olarak algılandıktarı, davacı tarafa ait … numaralı tasarım tescili ile davalı tarafa ait ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile ayniyet derecesinde benzer olarak algılandıkları, davacı tarafa ait … numaralı tasarım tescili ile davalı tarafa ait ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep İle benzer olarak algılandıkları görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Ticaret Hukuku uzmanı öğretim görevlisi, makine yüksek mühendisi öğretim görevlisi ve makine yüksek mühendisinden oluşan bilirkişi heyetinden alınan 16/01/2017 bilirkişi raporunda özetle; asıl dosyada davacı tarafa ait … nolu tasarım ile 06.12.2016 tarihinde satışı yapılan … model araç koruma elamanı arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığından yeni ve ayırt edici nitelikte olmadığı asıl dosyada davacı tarafa ait …numaralı tasarımın yeni ve ayırt edici nitelikte olduğu ve 554 sayılı KHK madde 48/1 (a) çerçevesinde davalı birleşen dosya davacı tarafın … nolu tasarıma tecavüz suçunu işlediği, davacı birleşen dosya davalı tarafa ait … nolu tasarım tescili talebinin TPE tarafından iptal edilmesinden dolayı yeni ve ayırt edici nitelikte olmadığı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
İtiraz üzerine aynı heyete dosya tevdi edilmiş olup, 29/05/2017 havale tarihli sunulan bilirkişi ek raporunda özetle; davacı birleşen davalı tarafa ait … nolu tasarımın yeni ve ayırt edici nitelikte olduğu, Davacı birleşen davalı tarafa ait … nolu tasarıma, davalı birleşen dosya davacı tarafından tecavüz olmadığı, davacı birleşen davalı tarafa ait … nolu tasarımın yeni ve ayırt edici nitelikte olduğu, davalı birleşen davacı tarafından, davacı karşı davalııya ait … nolu tasarıma, 554 sayılı KHK madde 48/1 (a) çerçevesinde tecavüz suçu işlendiği, davacı birleşen dosya davalı tarafa ait … nolu tasarım tescili talebinin TPE tarafından iptal edildiği ve yapılan inceleme sonucunda davacı birleşen dosya davalı tarafa ait … nolu tasarıma, davalı birleşen dosya davacı tarafından tecavüz olmadığı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce; bilirkişi heyetinin kök raporunda … nolu tasarımın yeni ve ayırt edici olmadığını, ikinci ek raporunda … nolu tasarıma ilişkin yeni ve ayırt edici olduğunu ancak tecavüzün bulunmadığını belirtmesi nedeni ile söz konusu çelişkiyi gidermek üzere yenilik ve ayırt edicilik ile tecavüzün neden oluşmadığı hususunda gerekçesinin bildirilmesi, yapılmış bir hata varsada hatayı gidermesi amacı ile dosyanın yeniden aynı heyete tevdi edilerek ikinci kez ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, heyet üyelerinden Makine Yüksek Mühendisi Öğretim Görevlisinin dosyadan çekilmesi üzerine aynı uzmanlık alanına sahip başka bir bilirkişi atanarak dosyadan ikinci kez ek rapor aldırılmıştır. İkinci kez sunulan ek raporda özetle; … sayılı Endüstriyel Tasarımın yeni ve ayırt edici nitelikte olmadığı, davalı birleşen dosya davacı ürününün karşılaştırılması sonucunda … sayılı Endüstriyel Tasarıma ayniyat derecesinde benzediği ancak yukarıda belirtilenler çerçevesinde tecavüz olup olmadığı mahkemenin takdirinde olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce 11/07/2019 tarihli duruşmada verilen karar gereğince, dosyaya sunulan rapor içeriklerinin çelişkili olduğu, aşamalarda çelişkinin giderilemedeği anlaşılmakla bir marka/tasarım vekili ve üç makine yüksek mühendisi(biri otomotiv sektöründe uzman olmak üzere)’nden oluşan bilirkişi heyetine tevdine, tarafları arasındaki uyuşmazlık konusunun tespiti yönünden özellikle davaya konu tasarımların yönünden hükümsüzlük şartlarının oluşup oluşmadığı, yenilik ve ayırt edicilik unsurlarının bulunup bulunmadığı, (görseller karşılaştırmaları olarak rapora eklenmek suretiyle) hususlarında ayrıntılı ve gerekçeli rapor tanziminin istenmesine, önceki raporlardan farklı kanaate ulaşılması halinde bu hususun ayrıca raporda irdelenmesine karar verilmiştir.
Mahkememize 27/05/2020 havale tarihli sunulan bilirkişi raporunda özetle; Davacı birleşen davalıya ait … sıra numaralı endüstriyel tasarım tescilli “…”, detaylıca yapılan inceleme ve tespitler sonucunda, davacıya ait bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcıda oluşturduğu genel izlenim ile diğer (Davalı ve diğer firmalar) tasarımların böyle bir kullanıcıda oluşturduğu genel izlenim arasında belirgin farklılık bulunmadığından dolayı davacı birleşen dosya davalı ürününün yeni ve ayırt edici nitelikte olmadığı, ayniyet derecesinde benzer olarak algılandıkları ve daha önceden piyasaya arz olunan yukarıdaki ürünleri birebir taklit edilmek sureliyle 02/12/2011 tarihinde endüstriyel tasarım tescilinin yapıldığının anlaşıldığı, davalı ve dava dışı firmaların endüstriyel tasarıma tecavüz ve haksız rekabete neden olunduğunu, Davacı birleşen davalıya ait 02/12/2011 tescil tarihli … tescil numaralı endüstriyel tasarım tescil belgesini gerektirecek özellikte olmayan ve haksız kazanç elde edilmesine yol açan endüstriyel tasarını tescil belgesinin hükümsüz kılınması gerektiğini ve davalı birleşen davacının endüstriyel tasarım tescilli ürünlerin davacı birleşen davalı davalı ürünleri taklit ve tecavüz edilmediği, ayrıca Davacı birleşen davalı ya ait … endüstriyel tasarım tescilli ürünün iptali için 26/03/2012 tarihinde itiraz eden Davalı birleşen davacı davacı firma … A.Ş….’nın itirazına gerekçe gösterilen … sıra numaralı endüstriyel tasarım tesciline genel izlenim itibariyle benzer görüldüğünden dolayı TPE tarafından Davacı birleşen davalının … sıra numaralı endüstriyel tasarımın tescilinin iptaline de karar verildiğini, davacı birleşen davalıya ait 02/12/2011 tescil tarihli …sıra numaralı endüstriyel tasarım tescilli “…” elemana ait belirtilen kanaate daha önceki bilirkişi raporlardaki belirtilen kanaatlerin 16.01.2017 tarihli bilirkişi raporu ile 14.11.2018 tarihli bilirkişi raporları aynı görüşü belirtiklerini, 01.07.2015 tarihli rapor ile 29.05.2017 tarihli bilirkişi raporları farklı görüş belirtiklerini, davacı birleşen davalıya ait 03/10/2012 Tescil Tarihli … Numaralı Endüstriyel Tasarım tescilli olan “…”, yukarıda detaylıca yapılan inceleme ve tespitler sonucunda, Davacı birleşen davalının bu tasarımı bilgilenmiş kullanıcıda oluşturduğu genel İzlenim ile diğer (Davalı ve diğer firmalar) tasarımların böyle bir kullanıcıda oluşturduğu genel izlenim arasında belirgin farklılık bulunmadığı kanaati oluşturduğunu, bu sebeple davacı birleşen davalı ürünün yeni ve ayırt edici nitelikte olmadığı, ayniyet derecesinde benzer olarak algılandıkları ve daha önceden piyasaya arz olunan ve yukarıda açıklaması yapılan davalı birleşen davacı ve dava dışı firma ürünleriyle ayniyet derecesinde benzer olduğunu ve birebir taklit edilmek suretiyle davacı birleşen davalının 03/10/2012 Tescil Tarihli … numaralı endüstriyel tasarım tescilinin yapıldığı anlaşıldığını, davalı birleşen davacı ve dava dışı firmaların endüstriyel tasarım tesciline tecavüz ve haksız rekabete neden olunduğunu, davacı birleşen davalıya ait 03.10.2012 Tescil Tarihli … sıra numaralı Endüstriyel Tasarım Tescil belgesini gerektirecek özellikte olmayan ve haksız kazanç elde edilmesine yol açan endüstriyel tasarım tescil belgesinin hükümsüz kılınması gerektiği, ayrıca Dava dışı … Tic. Ltd. Şti.’ne ait 04.11.2011 tescil tarihli … sıra nolu endüstriyel tasarım tescilli “…’na davalı birleşen davacı … A.Ş. … tarafından 16.08.2012”dc mahkemeye başvurarak itiraz edildiğini ve 14/11/2019 tarihli Mahkeme kararı ile TPE tarafından tescilli ürün yenilenmediği, yine davalı birleşen davacı … A.Ş. … tarafından dava dışı …’a ait 24/04/2012 tescil tarihli … nolu endüstriyel tasarım olan araç yan basamağına 19/08/2015 tarihinde itiraz edildiğini ve 14.11.2019 tarihli mahkeme kararı doğrultusunda TPE tarafından tasarım tescilinin yenilenmediğini, bu durumun davalı birleşen davacının davacının endüstriyel tasarım tescilli ürünlerin, gerek dava dışı firmaların endüstriyel tasarım tescilli ürünleri ve gerekse davacı birleşen davalının dava dışı taklit ettiği firmaların endüstriyel tasarım tescil ürünlerinden daha önce üretildiği ve TPE’den tasarım tescil belgesi alındığını da ortaya koyduğunu, davalı birleşen davacının endüstriyel tasarım tescilli ürünlerin davacı birleşen davalı ürünleri taklit ve tecavüz edilmediği, davacı birleşen davalıya ait … sıra numaralı Endüstriyel Tasarım Tescil “…” elemana ait belirtilen, kanaate daha önceki bilirkişi raporlardaki belirtilen kanaatler olduğu, 16/01/2017 tarihli bilirkişi raporu farklı görüş belirtiğini 16/01/2017 tarihli bilirkişi raporu ile 29/05/2017 tarihli bilirkişi raporu farklı görüş belirterek davalının ürününün, davacının ürününe tecavüz, suçu işlediğine dair görüşleri mevcut olduğunu, ancak 14/11/2018 tarihli bilirkişi raporu ile işbu heyet bilirkişi raporu ile aynı görüşün paylaşıldığını, davacı birleşen davalıya ait 15/12/2014 tescil tarihli … sıra numaralı Endüstriyel Tasarım tescilli “…” detaylıca yapılan inceleme ve tespitler sonucunda davacı birleşen davalı taraftan daha önce piyasada dava dışı … adına 18/06/2014 tarihinde … sıra nolu endüstriyel tasarım tescil numarası ile TPE’de tescil edildiğini, yine dava dışı …’a ait 24.04.2012 tescil tarihli … sıra nolu endüstriyel tasarım tescilli yapıldığını, yine dava dışı …Tic. Ltd. Şii. tarafından üretilen ve davalı birleşen davacı firma … A.Ş. …’ya 04.06.2015 tarihli … nolu faturada “…” elemanı satışı yapıldığını davacı birleşen davalıya ait 15.12.2014 tescil tarihli … sıra nolu endüstriyel tasarım olan “…”, yukarıda açıklandığı üzere davacı birleşen davalıdan önce dava dışı firmalarca endüstriyel tasarım tescili yapılan ve davalı birleşen davacı firmacada üretilen veya dava dışı firmalardan satın alınan ve piyasada kullanılan ürünler olduğu. davacı birleşen davalıya ait 15/12/2014 tescil tarihli … sıra numaralı endüstriyel tasarım tescili olan “…” olan bu tasarımın “…” oluşturduğu genel izlenim ile diğer tasarımların böyle bir kullanıcıda oluşturduğu genel izlenim arasında belirgin farklılık bulunmadığı kanaati oluşturduğunu, bu sebeple davacı birleşen davalı ürünün yeni ve ayırt edici nitelikte olmadığı, ayniyet derecesinde benzer olarak algılandıkları ve daha önceden piyasaya arz olunan ve yukarıda açıklaması yapılan davalı birleşen davacı ve dava dışı firma ürünleriyle ayniyet derecesinde benzer olduğunu ve birebir taklit edilmek suretiyle tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğu, davalı birleşen davacı tarafından tecavüz olmadığı kanaat edildiği, TPE tarafından yapılan inceleme ve değerlendirmede; davacı karşı davalııya ait 15/12/2014 tescil tarihli … sıra numaralı tasarım ile itiraza gerekçe gösterilen … sıra numaralı tasarım genel izlenim itibariyle benzer, … sıra numaralı tasarım ise genel izlenim itibariyle farklı görüldüğü, 554 Sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 5, 6 ve 7.nci maddelerine dayanılarak yapılan itirazın kabulüne ve davacı birleşen davalıya ait … sıra numaralı tasarımın tescilinin iptaline TPE tarafından 17/08/2015 tarihinde oy birliği ile karar verildiği, 13/10/2015 tarih ve … sayılı ve … sayılı kararı ile iptal (İtiraz ile) edilerek davacı birleşen davalının … sıra numaralı endüstriyel tasarım tescil belgesinin hükümsüz kılındığı TPE kayıtları ve daha önce dosyada alınan raporlarla da tespit edildiği, 15/12/2014 Tescil Tarihli … sıra nolu Endüstriyel Tasarım tescilli “…” elemana ait heyetçe belirtilen kanaate daha önceki bilirkişi raporlardaki belirtilen kanaatlerin, 01.07.2015 tarihli rapor farklı görüş belirtiğini. bunun dışında yer alan 16.01.2017 tarihli bilirkişi raporu 29.05.2017 tarihli bilirkişi raporu 14/11/2018 tarihli bilirkişi raporları heyetçe tanzim edilen bilirkişi raporuyla aynı kanaati belirtiklerini ve davacı birleşen davalının 15/12/2014 tescil tarihli … sıra nolu Endüstriyel tasarım tescilli “…” elemanı TPE tarafından iptal edilerek endüstriyel tescil belgesinin hükümsüzlüğüne kanaat edildiğini ve davalının ürünleri davacının ürünlerine tecavüz teşkil etmediği görüş ve kanaatine varılmıştır.
KANAAT VE GEREKÇE
Asıl dava, davalı şirket kullanımlarının davacıya ait …, …, … numaralı tasarım tescillerinden kaynaklanan haklara tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi, üretim araçlarına el konulması ile maddi ve manevi tazminat istemine, birleşen … 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas,… Karar sayılı davası ise davacı adına tescilli …, … numaralı tasarım tescil belgelerinin iptal ve hükümsüzlüğü ile sicilden terkini istemine ilişkin oldukları anlaşılmıştır.
BİRLEŞEN DAVADA HÜKÜMSÜZLÜK İSTEMİNİN İNCELENMESİ
6769 sayılı SMK hükümlerine göre yeni ve ayırd edici tasarımlar belge verilerek korunur. Bir tasarımın aynısı başvuru ve ya rüçhan tarihinden önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılıklar gösteriyorlarsa aynı kabul edilir. Bir tasarımın ayırd edici niteliğe sahip olması, bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim ile karşılaştırılacak diğer tasarımın bıraktığı genel izlenim arasında belirgin bir farklılık olması anlamındadır. Ayırd edicilik değerlendirilmesinde ise kıyaslanan tasarımların farklılıklarından çok ortak özelliklerine ağırlık verilir ve tasarımcının tasarımı geliştirme açısından ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğu dikkate alınır.
Hükümsüzlük sebepleri;
a) Tasarımın yeni ve ayırt edici nitelikte olmaması,
b) Teknik fonksiyonun tasarım şekillendirmesi,
c) Tasarımın kamu düzenine ve genel ahlaka aykırı olması,
d) Tasarımın gerçek hak sahibinin başkası olması,
e) aynı veya benzer başka bir tasarımın sonradan kamuya açıklanmakla birlikte başvuru tarihinin hükümsüzlüğe konu tasarımdan daha önce olması olarak sayılmıştır.
Bir tasarımın yeni olduğunun kabulü için tasarımın aynısının başvuru veya rüçhan tarihinden önce dünyanın hiçbir yerinde kamuya sunulmamış olması gerekir . Küçük ayrıntılar ile farklılık gösteren tasarımlar aynı kabul edilir.
Davalının tescil için müracaat tarihinde yürürlükte bulunan 554 sayılı KHK’nın uygulama şeklini gösterir Yönetmeliğin 8/1-(a)-2. fıkrası, tasarımın görsel anlatımında, marka unsuru taşıyan özellikler var ise, bu özelliklerin sadece markanın tasarım başvurusu sahibi adına tescilli olduğunun kanıtlanması halinde kabul edilemeyeceğini amir bulunmaktaydı; Yönetmeliğin başvuru tarihinde yürürlükte bulunan 9/1-(a) bendi ise “Görsel anlatımın marka unsuru içermesi, tasarım hakkı sahibine marka hakkı sağlamaz” hükmünü içermektedir.
Esasen Yönetmeliğin anılan hükümleri olmasa dahi, bir başkasına ait tescilli marka hakkı veya bir diğer hakkı ihlal eden tasarım başvurusuna olanak verilmemesi hukukun genel ilkeleri gereğidir. Şüphesiz marka sahibinin böyle bir tasarıma izin vermesi tescil engelini ortadan kaldırır.
Dosya ibraz edilen deliller, celp edilen TPE kaydı ile mahkememizce denetim ve hüküm kurmaya elverişli 27/05/2020 havale tarihli rapor içeriği dikkate alındığında ; davacıya ait …ve … numaralı tasarım tescillerinin başvuru tarihi olan 02/12/2011 ve 03/10/2012 tarihleri itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı, raporun 4,5,6 ve 7. sayfalarında hükümsüzlüğe dayanak olarak sunulan web sitesinde yer alan görseller ile yapılan karşılaştırmada davacı birleşen dosya davalısının bu tasarımının bilgilenmiş kullanıcı nezdinde oluşturduğu genel izlenim ile diğer ( davalı ve dava dışı firmalar) tasarımların böyle bir kullanıcıda oluşturduğu genel izlenim arasında belirgin farklılıkların bulunmadığı dolayısı ile davacı/ birleşen dosya davalısı ürünlerinin yeni ve ayırt edici nitelikte olmadığı, ayniyet derecesinde benzer olarak algılandıkları ve daha önceden piyasaya arz edilen davalı / birleşen dosya davacısı ve dava dışı diğer firma ürünleri ile ayniyet derecesinde benzer olduğu sonucuna varılmakla birleşen davada tasarımın hükümsüzlük isteminin kabulü ile davalı tarafa ait …ve … numaralı tasarımların hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerekmiştir.
TECAVÜZ YÖNÜNDEN ASIL DAVANIN İNCELENMESİ
554. Sayılı KHK ‘ ya göre tasarım bir ürünün tümü veya bir parçası veya üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, doku, malzeme veya esneklik gibi insan duyuları ile algılanan çeşitli unsur veya özellikleri oluşturduğu, bütün olarak tanımlanmıştır. Bu tanıma göre, belirlenen tasarımlar yeni ve ayırt edici niteliğe sahip ise tescil edilebilir. Yenilik özelliği değerlendirilirken , bir tasarım arasında sadece küçük ayrıntılarda farklılık varsa o tasarımlar aynı kabul edilir. Ayırt edici özelliği değerlendirilirken, ortak özelliklerinde ki farklılıklar tespit edilerek o tasarıma has özellikler belirlenip, diğerlerinden görsel açıdan yeterince farklı olup olmadığına bakılır. Tescilli tasarımdan doğan hakka tecavüzün tespitinde her iki tasarım arasındaki ortak özellikler belirlenerek, görünümdeki yenilik ve ayırt edicilik özellikleri değerlendirilip, farklılık ve seçenek özgürlükleri karşılaştırılarak değerlendirilmesi gerekir.
Somut olayda yapılan teknik bilirkişi incelemesinde davacı/ birleşen dosya davalısı, davalı/ birleşen dosya davacısı ve dava dışı firmaların ürünlerinin karşılaştırılmasında ürünlerdeki desenler haricindeki diğer öğelerin biçimleri, oranları, yerleşim yerleri ve birbirleri ile ilişkilerinin aynı olduğu, özellikle ana gövde ve üzerindeki çizgi-hatlar, farların yuva yapısı, metalik bölümlerin yerleştirilmesi ve hatlar olarak “ortak özellikler” açısından ayniyat derecesinde benzer olduğu bu sebeple tasarımların sadece küçük ayrıntılarda farklılık göstermesi durumunda aynı kabul edileceği tespit edilmiştir. Nitekim Yargıtay 11. HD’nin 2010/11402 Esas, 2010/11723 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere tasarımlar üzerindeki markasal unsurular dikkate alınmaksızın bilgilenmiş kullanıcı gözü ile kıyaslanan tasarımların farklılıklarından çok ortak özelliklerine ağırlık verilmesi gerekeceği, davacıya ait davaya konu tasarımların bilgilenmiş kullanıcıda oluşturduğu genel izlenim ile diğer ( davalı ve dava dışı firmalar) tasarımların böyle bir kullanıcıda oluşturduğu genel izlenim arasında belirgin farklılıkların bulunmadığı dolayısı ile davacı/ birleşen dosya davalısı ürünlerinin yeni ve ayırt edici nitelikte olmadığı, daha önceden piyasaya arz edilen davalı/ birleşen dosya davacısı ve dava dışı diğer firma ürünleri ile ayniyet derecesinde benzer olduğu ve davacı/ birleşen dosya davalısı tarafından birebir taklit edilmek sureti ile endüstriyel tasarım tescillerinin yapıldığı hem hükme esas alınan 27/05/2020 havale tarihli rapor hem de daha önce aldırılan 16/11/2018 tarihli teknik rapor ile anlaşılmış, hal böyle olunca açıklanan nedenler muvacehesinde davacının tasarımlarının yenilik ve ayırt edicilik özelliklerinin bulunmaması gerekçesiyle asıl davanın reddine, yukarıda açıklanan hükümsüzlüğe ilişkin gerekçeler doğrultusunda da birleşen davanın kabulüne karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklanacağı üzere,
1-Asıl davanın REDDİNE,
a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili yararına hesap olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
b)Davacı tarafından yapılan: 2.700,00 TL bilirkişi ücreti, 166,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.866,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
d)Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
2-Birleşen … 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı davasının KABÜLÜ ile, davacı birleşen dosya davalısı adına TPMK nezdinde tescilli …ve … numara ile tescilli tasarımların hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 54,40 TL karar harcından peşin yatırılan 27,70 TL’nin mahsubu ile kalan 26,70 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsiline,
b)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı vekili yararına hesap olunan 4.910,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
c)Davacı tarafından yapılan: 112,90 TL ve 55,40 TL harç (peşin+başvuru) olmak üzere toplam 168,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
d)Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.04/11/2020

Katip …
¸

Hakim …
¸