Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/17 E. 2018/59 K. 20.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/17
KARAR NO : 2018/59

DAVA :Marka Hakkına Tecavüzün ve Haksız rekabetin Tespiti, Men’i, Refi
DAVA TARİHİ : 01/02/2017
KARAR TARİHİ : 20/03/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, men’i, refi talepli davanın yapılan açık yargılamasının sonunda,
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: … Tic. Ltd.Şti. ve … Porselen ve … Ltd. Şti’ hakkında, … 3 FSHHM’nin … D.İş dosyasında delil tespiti yaptırdıklarını, müvekkilinin tanınmış 35. sınıf mağazacılık alanında tescilli “…” markasının izinsiz olarak davalı tarafından kullanıldığını, bu ibarenin 8-21. sınıflarda dava dışı … Mutfak Eşyaları … Ltd. Şti tarafından kullanıldığını, …’nin 1999 yılından beri davacıya, … nin 2014 yılından itibaren, … nin 2015 yılından beri davalı … firması adına kayıtlı olduğunu, … alan adına giriş yapıldığında … alan adlı sanal mağazaya yönlendirme yapıldığını, diğer davalı … firmasının sanal mağazanın işletmecisi olduğunu, müvekkilinin ev tekstili konusunda …’nin lider kuruluşlarından birisi olduğunu, … internet sitesini 1999 yılından beri müvekkilinin sanal mağaza olarak kullandığını, … tescil numaralı … markasının 16, 24, 35, 38 ve 41. sınıflarda l2.05.2005 tarihinde, … tescil numaralı … markasının 20, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 35 ve 37. sınıflarda tescil edildiğini, -35.08 sınıfta yer alan mağazacılık hizmetlerinin müşterilerin elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için, malların bir araya getirilmesi hizmeti olduğu müvekkili şirketin … sanal mağazasında …, … gibi markalı ürünleri de sattığını, dava dışı davalının grup şirketlerinden ..Ltd. Şti ile müvekkili arasında … 1. FSHHM’nde görülen … Esas sayılı dosyasında müvekkili şirketin mağazacılık sektöründe … markasını kullandığı ve bu kullanımın hukuka uygun kullanım olduğunun tespit edildiğini, … 3. FSHHM’nin … D. İş dosyasında durumun tespit edildiği şekilde, davalıların … ibaresini mağazacılık alanında ticari etki yaratacak şekilde kullandığını, karşı tarafın 35. sınıfta herhangi bir tescilinin bulunmadığını, marka hakkı olan kişinin markayı alan adı olarak kullanabileceği, karşı tarafın zücaciye alanında tescilli … markası bulunmadığını, davalı grup şirketlerinden olan dava dışı … Mutfak firmasının zücaciye alanında tescilli markası olduğunu, karşı tarafın sanal mağazasına giren kişinin müvekkili şirketin sanal mağazasından alışveriş yaptığını düşündüğünü, müvekkilinin … ve … nolu … markasına tecavüz teşkil ettiğini, davalı alan adlarının silinmesi gerektiğini belirterek davalıların markaya tecavüzlerinin önlenmesi, tecavüzün önlenmesi ve men’i için dava konusu olan … ile … alan adlarının iptalini, tecavüz ile davalı şirketlerin elde ettiği net kazancın hesaplanarak, şimdilik 10.000 TL’ye hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile müvekkilinin grup şirketlerinden olan diğer davalı … Mutfak Eşyaları …Ltd. Şti arasında 2010 yılından beri devam eden uyuşmazlık bulunduğunu, bu uyuşmazlığın temelinin davacı tarafın ev tekstil sektöründe tescil ettirdiği ve kullandığı … markasını zücaciye sektöründe de kullanmak istemesi olduğunu, … ibaresinin zücaciye sektöründe çok uzun zamandır müvekkili adına tescilli olarak kullanıldığını, davacı tarafın bunu bilmesine rağmen müvekkili aleyhine haksız davalar açtığını, TP’deki davacının, marka ihlali ve kötüniyetin asıl davacı tarafından yapıldığını, davacının TPMK da yaptığı itirazların reddedildiğini, davalılardan … Ev Aletleri Ltd. Şti ile … Porselen… Ltd. Şti ve dava dışı … Mutfk Eşyaları Ltd Şti’nin grup şirketi olduğunu, … ibareli markaların dava dışı … Mutfak adına tescilli olduğunu, ürünlerin pazarlanmasının da davalılar üzerinden olduğunu, davalıların … Mutfak firmasının muvafakatı ile markaları kullandığını, … Mutfak… şirketinin … ibaresini 07, 08, 11 ve 21. sınıflarda tescil ettirdiğini, davacının müvekkillerinin bu sınıflarda … markasını kullanma hakkı olsa da 35/8 (yeni sınıflandırma 35/05) açısından kullanamayacağını iddia ettiğini, 35.05 hizmetinin müşterilerin elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için malların bir araya getirilmesi hizmeti olduğunu, bu hizmetin süpermarket, hipermarket gibi perakende veya toptan mağazacılık hizmeti olduğunu, malı üreten bir işletmenin ürettiği malı satmasının doğası gereği ve ticari faaliyetin zorunlu sonucu olduğu, bir malın üreticisinin o malı satmak için ayrıca 35.08 sınıfta marka tescili etmesine gerek olmadığını…,”, bir marka altında üretilen malların satımı için ilgili emtia sınıfında yapılan tescilin yanı sıra 35.08 sınıfta tescil yaptırmasının zorunluluğu bulunmadığına ilişkin hususun 2001/2 sayılı tebliğ döneminde TPE tarafından yayımlanan Eylül 2004 tarihli “Marka ve Coğrafi İşaret Başvurularının Hazırlanması ile ilgili Bilgiler ve Gerekli Belgeler” kitapçığında da yer verildiğini,… 3. FSHHM’nin … D. İş sayılı dosyasına sunulan bilirkişi tespit raporunda müvekkilinin kendi … markasının tescilli olduğu emtialar açısından satış yaptığının görüldüğünü, müvekkilinin markasının tescilli olduğu emtialar açısından 35.08 açısından bir marka tesciline gerek olmadığını, müvekkilinin ürettiği ve üzerinde marka tesciline hak kazandığı emtiaları mağaza ve sanal ortamda satışını yapabileceklerini, davacı tarafın bugüne değin açtığı davaların tarafların markaları arasında karıştırılma ihtimali olmadığı gerekçesiyle reddedildiğini, buna ilişkin Ankara 2 FSHM ’ nin 2013/242E-237K, Ankara 2 FSHHM’nin 2016/249 E 2017/3 K, Ankara 3 FSHM’nin 2014/160 E 2014/96 sayılı kararları örnek gösterilerek; müvekkilinin uzun yıllardır züccaciye sektöründe faaliyet davacı ile yan yana faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin uzun süreli tescilli kullanımının tüketici nezdinde davacı firmadan ayrı bir firma olduğu ve ayrı bir marka olduğunun bilindiğini, davacının haksız marka başvurularına müvekkili tarafından itiraz edildiğini ve TPMK tarafından davacıya ait başvuruları reddedildiğini,… numaralı … … ve … numaralı … Weddıng ibareleri için 8,11,21 ve 8,11,21. sınıfları içerir şekilde 35.sınıfta başvuru yapıldığını itirazlann değerlendirme aşamasında olduğunu, davacı tarafından müvekkilinin başvurulanna yapılan itirazların reddedilmesi neticesinde davacı tarafından YİDK iptal davası açıldığını bu markalann; 2010/67905 numaralı … mutfakların baş tacı, 2010/24924 numaralı … şekil, … numaralı … mutfakların baş tacı, … numaralı Yuvanızın baş tacı marka başvurusuna karşı davacının itirazlarının reddedildiğini, YİDK iptal davası neticesinde yapılan yargılamada müvekkilinin 7, 8 ve 21. sınıflarda markasal hakkı olduğunu; davacı tarafın internet satışlarına senelerdir sessiz kalarak hak kaybına uğradığını, müvekkilinin “…”, “…” ve “….com.tr” olmak üzere üç tane internet sitesi olduğunu, yaklaşık 2 senedir “…” ve “….com.tr” internet sitesine girildiğinde “…” internet sitesine yönlendirildiğini, müvekkilinin 2009 yılından bu yana ürünlerinin tanıtım ve satışını “…” ve “….com.tr” sitelerinden yaptığını belirterek müvekkili aleyhine açılan haksız ve hukuka aykırı davanın reddini talep etmişdir.
GEREKÇE
Dava 556 sayılı KHK hükümleri uyarınca açılmış marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin davasıdır.
Dosyada tarafların bildirdikleri tüm delilleri toplanmış, bilirkişi incelemesi yapılarak rapor alınmıştır.
Davacı davalı adına … ve … alan adlarının tescil edilmesinin müvekkili şirketin alan adını ihlal ettiğini, sözkonusu alan adlarının müvekkilinin alan adının ayırt edilemeyecek kadar aynısı olduğunu, markanın dava dışı davalının grup şirketlerinden … Mutfak firmasına ait olduğunu, davalıların … alan adını 09.06.2014 yılında aldığını, şimdiye kadar hakkı olmadığını bildiği için mağazacılık alanında kullanmadığını, taklit ve tecavüzleri arttırarak birden bire mağazacılıkta kullanmaya başladığını belirtmektedir.
Davacı davalı şirketlerin müvekkili şirketin sanal mağazasını kullandığı tescilli markasının aynısın ve karıştırılma ihtimaline yol açacak kadar benzerini kullanmak suretiyle hasız rekabet fiilini işlediğini iddia etmektedir.
Davacının … alan adı, TP nezdinde … numara ile 16, 24, 27, 35, 38 ve 41. sınıflarda tescilli, … tescil no ile 20, 22, 23, 24, 25, 26,27, 35 ve 37 sınıflarda tescili markaları bulunmaktadır. Davalının kullandığı alan adları … ve … dir. Davalı markası … numara ile 08 ve 21. sınıflarda tescillidir. Tarafların … ibareli markaları ayrı sınıflar ile ayrı sektörde korunmakta ve kullanılmaktadır.
Ankara 2. FSHHM’nin 05.11.2015 tarihli 2010/184 Esas ve 2014/347 sayılı Yargıtay onaması ile kesinleşen kararında; davacının … Outlet ibareli marka başvurusunun reddedildiği, davacının YİDK kararına karşı açtığı davanın da reddedildiği anlaşılmaktadır. Mahkeme davalının … ibaresini 21. sınıfta yer alan ürünler bakımından kullanım önceliğinin bulunduğunu, 35/6 sınıfta hizmet marka tescili olmasa da ürünlerini mağazacılık faaliyeti ile ticaret mevkiine koyabileceği, sonradan bir başka kişinin mağazacılık hizmetinde 21.sınıf ürün ticareti yapmasının davalının marka tescilinden doğan haklarına zarar vereceğini belirterek davayı reddetmiştir.
Davacı davalının 45. sınıfı içerir şekilde davacı markasının tescilli olduğu sınıflar da dahil olacak şekilde … sayı ile …ev ibareli marka başvurusu yaptığını, kötü niyetli olduğunu, davacının zücaciye sektöründe … markasını kullandığını, ancak google arama motoruna … çatal veya bıçak olarak girildiğinde, ilk sırada çıkan … sitesinin davacı tarafa ait olduğunu, yönlendirme kodları ile davacının internet sitesine yönlendirme olduğunu, bunun marka ihlali olduğunu,… 1 FSHM’nin … E. sayılı dosyasında bilirkişi raporunun hatalı olması sebebi ile hatalı karar verildiğini, davacının kötüniyetli marka ihlali yaptığını belirtmektedir.
… Ev Aletleri … Ltd.Şti. nin … ve … alan adlarını alması ve dosyada … Porselen …. Ltd. Şti.’nin bu alan adlarını sanal mağazada kullanması, … alan adının … web sayfasına yönlendirilmesi ile davalıya ait alan adlarının kullanımının davacı marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin bulunup bulunmadığı, davalının elde ettiği kazancın hesaplanması için mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır.
… ibaresi davacı adına … numara ile Tanınmış marka statüsüne alınmıştır. Ayrıca bu ibare davacı adına çeşitli sınıflarda tescillidir. Aynı şekilde davalı firmanın da … ibaresinin çeşitli sınıflarda pek çok tescili bulunmaktadır. Davalı tarafın … ibareli ilk markası 1997 yılından beri koruma altındadır. Davacının tanınmış … markası ile davalının www.tac.com.tr alan adında kullanılan … kelime markası birebir aynıdır. Davalının kullandığı … alan adında esas ve ayırt edici unsur … ibaresidir. Bu ibare davacının tescilli “…” markası ile ayırt edilemeyecek kadar benzerdir.
Marka sahibi, markası hangi sınıflarda tescil edilmişse markasının başkası tarafından kullanılmasını ve tescilini önleme yetkisi, o mal veya hizmetler ve onlarla benzer olan mal ve hizmetlerle sınırlıdır.
Davacı … markasını yoğun olarak ev tekstil ürünlerinde kullanmakta ve markası bu alanda tanınmıştır. Davalı … markasını zücaciye ürünlerinde kullanmaktadır.
Davacı taraf 35. sınıfta … markasının tescilli sahibidir. Davacı taraf dosya kapsamındaki belgeler ve internet sitesinde zücaciye ürünlerini … markası altında satış pazarlamasını yapmaktadır. Davacı farklı markalı ürünleri bir araya getirmek suretiyle internet sayfasında satışını gerçekleştirmektedir. Davalı ise internet sitesinde kendi ürettiği züccaciye ürünlerini … markası altında satış pazarlamasını yapmaktadır.
Davalının … ibareli markaları 1997 yılından beri …, … ve … numaraları ile TP. nezdinde 08 ve 21. sınıflarda tescilli olduğu ve davalı tarafın markasını koruduğu sınıflarda markasını kullanıldığı görülmektedir. Davalı tarafın 35. sınıfta marka korumasının olmaması markasını internet alan adı olarak kullanılmasına engel teşkil etmemektedir. … marka sahibi davalı markasını 08 ve 21. sınıflarda korumakta, koruduğu sınıflarda üretim, satış, pazarlama ve internet satışı yapma hakkına sahiptir. Davalının internet satışı için ayrıca 35. sınıfta tescil almasına ihtiyaç duyulmamaktadır. Marka sahibinin markasını koruduğu sınıflara ilişkin üretim, satış, internet ortamında satış yapma hakkı bulunmaktadır.
Davacı davalının karıştırılmaya yol açan hareketler yaptığını, -… den alışveriş yapanlar davacı müşteri hizmetlerine şikayette bulunduklarını, paraziter kullanım olduğunu, sayfaların karıştırıldığını, ihtilafın 2010 yılında çıktığını bunun sebebinin zücaciye ürünleri değil, davalının 2010 a kadar siyah beyaz marka kullandığını, sonra davacı markasına yaklaştığını, ve davaların açılmaya başlandığını, -Dava konusunun 8 ve 21 sınıflardaki hak sahipliği olmadığını, 35. Sınıfta tescili olmamasına rağmen 35 de kullanılması olduğunu, 8 ve 21. sınıflarda siyah beyaz marka ile hak sahibi olduğunu, kırmızı gri marka ile hak sahibi olmadığını beyan etmişlerdir.
Davalı vekili 11. HD’ nin 2015/12678E, 2017/729 K 13.02.2017 tarihli kararının yanlış yorumlandığını, 2011/84502 sayılı marka ile ilgili bir karar olduğunu, tüm … markalarını ilgilendirmediği, logoda kırmızı renk olması nedeniyle böyle karar verildiği, markanın tescilden önce 2004-2005 yıllarından beri kullanıldığını ve taraflar arasında ihtilaf çıkmadığını, verilen pek çok mahkeme kararında davacının tanınmış olmasının kriter olmadığını, her iki firmanın farklı sektörlerde faaliyet gösterdiğini, davalının markayı ilk defa 1997 yılında davacının ise 1984 yılında tescil ettirdiğini ve kullanıldığını, kendi sektöründe davalının da tanındığını, sektörde iki ayrı firma olarak bilindiklerini, her iki tarafın markasının esas unsuru … olsa da emtiaların farklı olduğu, marka faklı sınıflarda tescil edilir istisnasının tanınmışlık olduğunu, ancak davacının tanınmışlığının davalıya karşı ileri sürülemeyeceğini, davacının … numaralı …ev marka başvurusunun kötüniyetli olduğunu, davacının amacının markayı zücaciye sektöründe kullanmak için davalıyı sindirmeye çalışarak dava açtığını, arama motoruna … bıçak yazınca direk davacının tac sayfasına yönlendirme olduğunu, müvekkilinin 1997 yılından beri … markasını tescilli olarak kullandığını, 2004-2005 yılından itibaren renksiz olan logosunu kırmızı ile renklendirdiğini ve kullandığını, davacı tarafından bu kullanıma karşı 5-6 yıl sonra dava açıldığını, bütün marka başvurularına itiraz edildiğini, sessiz kalma yoluyla hak kaybı olduğunu beyan etmişlerdir.
Davalı Vekili 01.06.2017 tarihli dilekçesinde; Ankara 2 Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’ nin 2016/73 Esas sayılı dosyasında verilen gerekçeli kararı sunmuş kararda; müvekkiline ait başvurunun tescilinin davacının markalarıyla iltibasa sebebiyet veremeyeceğini, haksız yarar sağlamayacağını, itibar ve ayırt edici karakterine zarar vermeyeceği gerekçe gösterilerek davacının davasının reddedildiğini, -Ankara 2 FSHHM’ nin 2016/316 Esas sayılı dosyasında bilirkişi raporunu sunarak raporda; müvekkilinin kendi sektöründe … ibareli marka kullanımının haklı olduğunu, müvekkilinin 07,08,11,21. sınıflarda hak sahibi olduğunu, mal ve hizmetler açısından iltibas riskinin ve tescil engelinin bulunmadığını beyan etmişlerdir.
Ankara 2 Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’ nin 2016/316 Esas sayılı gerekçeli kararını dosyaya sunarak; davanın davacı lehine sonuçlandığını, Yargıtay 11 HD’ nin 2015/12698 sayılı kararını dosyaya sunarak; Yargıtay’ m iki yeni kararında ibarelerin farklı sınıflarda kullanılması halinde dahi, davalı markasının müvekkili markası ile iltibas yarattığını beyan etmişlerdir.
Davalı vekili 16.08.2017 tarihli dilekçesinde özetle; Ankara 2 Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’ nin 2010/184 Esas 2014/347 sayılı 05.11.2015 tarihli kararında; müvekkilinin 21.sınıfta … ibaresini kullanma önceliği olduğunu, bu ürünlerin ticaretini yaptığı mağazasında ve iş evrakında … ibaresini kullanma hakkının bulunduğunu, davacının 35. sınıfın içinde 21. sınıfı tescil ettirmesinin müvekkilinin … ibaresini mağaza ismi olarak kullanmasının yasal olarak kabul edildiğini ve bu kararın Yargıtay tarafından onandığını belirtmiştir.
Davacı tarafından davalının bayisine … 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde … Esas sayılı dosyasında dava açıldığı, davacı tarafın Tedbir talebinin reddedildiğini, gerekçe olarak ; “davalının faaliyet alanının mutfak eşyalarının satışına ilişkin olduğu … ibaresinin dava dışı 3. şahıstan lisans sözleşmesiyle kullanılmakta olduğu, davalının kullanımının … ibareli mutfak eşyalarının satışına ilişkin mağazada markasal olarak kullanımı olduğu, 35. Sınıfta tescilli bulunmasa dahi tescilli ürünlerin satışında kullanılması sebebiyle mağazacılık sektörüne ilişkin bir kullanım olmadığının belirlendiğini, dosyaya sunduğu hukuki mütalaayı sunarak; “… Ltd’ nin kendi tescilli markalarını taşıyan ürünleri bizzat veya yetkilendirdikleri üçüncü kişi yada kişiler eliyle ticaret mevkiine koymasının ve satmasının ayrı bir hizmet niteliğinde olmayıp onun ticari faaliyetinin sonucu olduğunu, davalının marka kullanımının davacının markasının tescilli olduğu mal ve hizmetlerde 35.05 de olmadığını, davacı markasına tecavüz olmadığının mütalaada belirtildiğini beyan etmişlerdir.
SMK md. 6/1 maddesinde belirtilen nispi red sebepleri değerlendirilirken, ilgili sektördeki ortalama tüketici algıları dikkate alınır. Halk tarafından karıştırılma ihtimalinde ölçü ise, bu işin ilgilisi veya uzmanı değil, tüketici olan halkın olduğu göz önünde tutulacaktır. Karıştırılma ihtimalinde önemli olan husus, halkın bu iki işaret arasında herhangi bir şekilde herhangi bir sebeple bağlantı kurmasıdır. Burada işitsel veya görsel bir benzerlik ve hatta genel görünüş açısından “umumi intiba” olmasa bile, halk tarafından iki marka arasında bir bağlantı kurulması ve hatta çağrıştırması dahi karıştırılma ihtimali için yeterli bir ölçü olarak kabul edilmelidir.
Marka hakkına tecavüz sayılan fiiller SMK 7. maddesine atıf yapılmak suretiyle 29. maddesinde düzenlenmiştir. 6769 sayılı SMK madde 29’ a göre, Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7 nci maddede belirtilen biçimlerde kullanılması ve yine madde 29/b’ ye göre Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edilmesi marka hakkına tecavüz sayılmaktadır. Marka hakkı sahibinin markasına zarar vermeye yönelik tüm fiilleri engelleme hakkı vardır. Marka hakkına tecavüz de bunların başında gelir. Marka hakkına tecavüzün varlığı için Sınai Mülkiyet Kanun’ da belirtilen eylemlerden birinin gerçekleşmiş olması ve somut olayda bu eylemin hukuka uygunluk sebeplerinden birinin bulunmaması gerekir
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’ nun 7.maddesinde ise; arka tescilinden doğan haklar münhasıran marka sahibine aittir. Marka sahibinin, izinsiz olarak yapılması hâlinde, aşağıda belirtilen fiillerin önlenmesini talep eder. a) Tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması. b) Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması, c) Aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye’de ulaştığı tamnmışlık düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması halleri düzenlenmiştir. 6769 sayılı SMK’nın yukarıdaki ilgili maddeleri genel olarak, marka sahibinin tescilli markası ile iltibasa neden olacak işaretlerin kullanılmasını yasaklamaktadır. Madde metninde de belirtildiği üzere; tescilli marka ile aynı veya benzer olan bir işaretin tescilli markanın kapsadığı mal ve hizmetlerde kullanılarak halk tarafından karıştırılma ihtimaline yol açılması marka hakkına tecavüz olarak nitelendirilmektedir. Ayrıca işaret ile tescilli marka arasında halk nazarında “ilişkilendirme” olduğu ihtimali de “karıştırılma ihtimali” kavramına dahil sayılmıştır. Marka sahibi tescilli markası ile bağlantı kurulması ve veya karıştırılma olasılığı taşıyan markaların aynı veya benzer mal ve hizmetlerde kullanılmasını önleme yetki ve hakkına sahiptir.
Taraflar markalarını uzun yıllardır piyasada kullanmaktadır. Bu sebeple ortalama tüketici kitlesi davalının markasını zücaciye sektöründe kullandığını, davacının markasının ev tekstil sektöründe kullandığını anlayabilecek durumdadır. Ayrıca TPMK’nın internet sitesinde yapılan araştırmada … ibaresinin farklı sınıflarda başka firmalar adına da tescilleri bulunmaktadır. Markalar taraflarca farklı sınıflarda Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde korunmakta ve farklı alanlarda kullanılmaktadır. Bu sebeple karıştırılma ihtimali olmadığı kanaatine varılmıştır. Dosyadaki delillerden tarafların markalarının esaslı ve ayırtedici unsurunun … ibaresi olduğu, markalann benzer olduğu ancak faklı sınıflarda piyasada uzun yıllardır birlikte kullanıldığı, bu sebeple tüketici nezdinde karıştırılma ihtimali olmayacağı sebebiyle marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturmadığı kanaatine varılmıştır.
Toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu, Ankara 2 FSHHM’nin 184 esas sayılı dosyası ışığında;davacı tarafa ait “…” markasının ev tekstil sektöründe Tanınmış olduğu ve kullanıldığı,davalı taraf adına tescilli “…” ibaresi ile davalının www.tac.com.tr ve … alan adlarının zücaciye sektöründe 08 ve 21. sınıfında tescilli ve uzun zamandan beri kullanıldığı,davalının … markasının 08 ve 21. sınıflarda korumakta olduğu, korunduğu bu sınıflarda üretim, satış, pazarlama ve internet satışı yapma hakkına sahip olduğu, davalının internet satışı için ayrıca 35. sınıfta tescil almasına ihtiyaç bulunmadığı, her iki tarafın markalarında yer alan … ibaresinin benzer olduğu ancak faklı sınıflarda farklı sektörlerde korunmaları ve kullanılmaları sebebi ile iltibas oluşturmayacağı anlaşılmakla açılan davanın reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı … Aş. Tarafından davalılar aleyhine açılan marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, men’i ve refi talepli davanın reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 35,90 TL karar harcından peşin yatırılan 31,40 TL’nin mahsubu ile kalan 4,50 TL bakiye karar harcının davacıdan tahsiline,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalılar vekili yararına hesap olunan 3.145,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı tarafın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup anlatıldı.20/03/2018

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı