Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2016/254 E. 2019/401 K. 03.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/254
KARAR NO : 2019/401

DAVA : FSEK-İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 07/12/2016
KARAR TARİHİ : 03/10/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan FSEK-İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin 5846 sayılı FSEK’in 42.maddesi gereğince kurulmuş bir meslek birliği olduğunu, müvekkili ile davalı borçlu arasında akdedilen 07/05/2009 tarihli Meslek Birlikleri Müzik Eserleri Yayın İzin Sözleşmesinin tarafların karşılıklı edimlerini hüküm altına aldığını, sözleşmenin 5.maddesi ile davalı şirketin mali hak bedeli ödemeyi aynı maddenin 2.bendinde ödemeler karşılığında faturaların KDV eklenerek kesileceği, damga vergisi de dahil olmak üzere sözleşmeden doğan her türlü vergi, resim ve harçları ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, davalının kötüniyetli olduğunu, davalının hangi oranda müvekkiline borcu olduğunu bilmesine rağmen bakiye borcunu ödemediğini, bunun üzerine alacaklarının tahsili için … 32. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalının borca ve imzaya itiraz ettiğini, davalının bu haksız itirazı nedeniyle takibin durduğunu, sözleşmenin 8.maddesinde sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözümünde İstanbul Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili olduğu hususunun düzenlendiğini iddia ederek, müvekkilinin fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla davalı tarafından yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, takibe dayanak yapılan sözleşmedeki imzaların müvekkili şirkete ve yetkililerine ait olmadığını, müvekkilinin davacı yana böyle bir borcunun bulunmadığını, ortada geçerli bir sözleşmenin bulunmadığını, davanın yetkili mahkemede açılmadığını, yetkili mahkemenin … Mahkemeleri olduğunu, ayrıca davanın bir alacak davası iddiası ile tacir olan taraflar arasında açılması nedeniyle görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, davaya dayanak yapılan alacakların zamanaşımına uğradığını, zaman aşımı def’inde bulunduklarını, davacının davayı kötüniyetli olarak açtığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini ve davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
İş bu dava taraflar arasında akdedilen lisans sözleşmesine dayalı yapılan takibe vaki itirazın İİK.’nın 67. Maddesine dayalı iptali istemine ilişkindir.
Dosyada bildirilen tüm deliller toplanmış, icra dosyası dosyamız arasına alınmış, davalı şirket yetkilisine ait imza örneklerine ilişkin, seçim kurulu kayıtları, … Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtları (imza örneklerinin bulunduğu şirkete ait genel kurul toplantı tutanakları ve hazirun cetvelleri), … talimat mahkemesi aracılığı ile davalı şirket yetkilisine ait imza örnekleri dosyamıza getirtilerek, teknik ve özel bilgi gerektirmesi nedeniyle bilirkişi incelemesi yaptırılarak raporlar alınmıştır.
Mahkememizce alınan grafolog uzmanı bilirkişi raporunda, “Tetkik konusu … tarihli Müzik Eserleri Yayın İzin Sözleşmesi aslındaki …AŞ’ne atfen atılı imzalar ile …’e ait mukayese imzalar arasında; tersim tarzı bakımından tetkik konusu imzaların ve mukayese imzaların yazı unsuru içermeyen imzalar olmakla imzaların başlangıcı ve bitirilişi, gramaların örgülenmesi, boyutu, devinim noktaları, işleklik derecesi, ebat, meyil, istikamet, seyir, sürat, istif, kalem alışkanlıkları ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlik bulunmadığı, inceleme konusu 07/05/2009 tarihli Müzik Eserleri Yayın İzin Sözleşmesi aslındaki … Yay.AŞ’ne atfen atılı imzaların dosyadaki mevcut tek bir belgedeki imza örneklerine kıyasla …’in eli ürünü olmadığı kanaatine varılmıştır.” şeklinde görüşünü bildirmiştir.
Davacı vekili bilirkişi raporuna itirazında, dosyada mevcut tek bir belgedeki imza örneği üzerinden yapılan incelemede imzanın borçlu şirket yetkilisinin el ürünü olmadığı kanaatine varıldığını, ancak imza incelemesine kanaat oluşturacak yeterli bilgi ve belgelerin toplanmadan yapılan incelemeyi kabul etmelerinin mümkün olmadığını, davalı borçlunun imza itirazının değerlendirilmesi hususunda imzaya yetkili kişilerin imza ve yazı örneklerinin alınmasını, yetkili kişinin imza örneklerini taşıyan sözleşme tarihi ve güncel tarihli belge asıllarının ilgili kurumlardan istenilerek yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasını talep ettiği, ilgili kurumlardan davalı şirket yetkilisine ilişkin imza örneklerini içerir belgelerin getirtildiği ve talimat mahkemesi aracılığı ile şirket yetkilisinin usulüne uygun imza örneklerinin alındığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan 09/05/2019 tarihli oturum 2 nolu ara kararı uyarınca dosyanın yeniden seçilecek bir grafoloji uzmanı bilirkişiye tevdi edilerek, taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunun tespiti yönünden özellikle taraflar arasında imzalandığı iddia olunan sözleşmedeki imzalar ile dosya içerisine alınan imzaların aynı kişiye ait olup olmadığı hususunda ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmasına karar verildiği ve dosyanın bilirkişiye tevdi edilerek rapor alındığı anlaşıldı.
Alınan raporda bilirkişi, “İnceleme konusu 07/05/2009 tarihli Müzik Eserleri Yayın İzin Sözleşmesi aslında … Yay. AŞ ismine atfen kaşe izleri üzerlerinde bulunan imzaların, mevcut mukayese imzalarına kıyasla adı geçen davalı şirket yetkilisi …’in eli ürünü olmadıkları sonucuna varılmıştır.” şeklinde görüşünü bildirdiği anlaşılmıştır.
İİK.’nın 67. Maddesi “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/1 mad.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibin de haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare: 02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” hükümlerine amirdir.
… 32. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklının …, borçlusunun …AŞ-Radyo Kordelya olduğu, 23.354,11 TL alacağa ilişkin icra takibi başlatıldığı, borçlunun itirazını 7 günlük yasal süre içinde yaptığı, davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı imza incelemesine yönelik bilirkişi raporları ile bir arada değerlendirildiğinde; her ne kadar davacı davalı borçlu ile aralarında akdedildiği iddia olunan 07/05/2009 tarihli Meslek Birlikleri Müzik Eserleri Yayın İzin Sözleşmesine dayalı olarak davalının sözleşme gereği ödemekle yükümlü olduğu lisans bedellerini kötüniyetli olarak ödemediği, bunun üzerine alacaklarının tahsili için … 32. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile başlatmış oldukları ilamsız icra takibine davalı tarafça yapılan borca ve imzaya itirazın iptalini talep etmiş ise de, davalı borçlunun imzaya yönelik itirazlarının değerlendirilmesi yönünden yaptırılan bilirkişi incelemelerinde sözleşmede yer alan imzaların şirketi temsile yetkili kişilere ait olmadığı tespit edilmiş olmakla davalı borçlunun sözleşmeye, sözleşmeye dayalı düzenlenen faturalara ve yine sözleşmeden kaynaklı cari hesaba dayalı olarak başlatılan takipten sorumluluğunun bulunmadığı, itirazında haklı olduğu, her ne kadar davalı kötü niyet tazminatı talebinde bulunmuş ise de davacının yapılan takip yönünden dosya kapsamı itibarı ile kötü niyetli olduğunun kabulünü gerektirir bir durum bulunmadığı anlaşılmakla davacının sübut bulmayan davasının reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca peşin yatırılan 282,06 TL’den karar harcı olan 44,40 TL’nin düşülmesine, kalanı 237,66 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ret edilen miktar üzerinden hesap olunan 3.931,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/10/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır