Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2016/152 E. 2019/486 K. 22.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/152
KARAR NO : 2019/486

DAVA : Endüstriyel Tasarım Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Durdurulması, Önlenmesi, Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 30/06/2016
KARAR TARİHİ : 22/11/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan endüstriyel tasarıma tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması, önlenmesi, maddi ve manevi tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkilinin tekstil sektöründe uzun yıllardır faaliyet gösteren tanınmış bir firma olduğunu, müvekkilinin tasarımı kendisine ait ürünlerin satışını gerçekleştirdiğini, … markası adı altında… (1) nolu tasarıma konu elbiseyi satışa sunulduğunu, tasarıma konu elbisenin ayırt edilemeyecek derecede benzerinin davalılar tarafından üretilip satışa sunulduğunu, dava dilekçesi ekinde sunulan taklit ürünlerin davalıların işyerinden fatura karşılığında alındığını, ayrıca davalılardan …’ın iş yerinde … 4. FSHHM’nin … D.İş. sayılı dosyası ile tespit yapıldığını ve 5 adet taklit ürüne rastlandığını, değişik iş dosyasından alınan 17.05.2016 tarihli bilirkişi raporu ile işyerinde ele geçirilen ürünlerin müvekkilinin tescilli tasarımının taklitleri olduğunun tespit edildiğini, davalının eyleminin aynı zamanda haksız rekabet teşkil ettiğini, açıklanan nedenlerle, tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti ile önlenmesine, davalılardan … firmasından 20.000 TL maddi, 20.000 TL manevi, … firmasından 10.000 TL maddi, 10.000 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davacının huzurdaki davaya konu ettiği tasarımının henüz tescile bağlanmadığını, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun iddialar ile davanın açıldığını, davacı tarafından müvekkili tarafından kesildiği iddia edilen ve mahkemeye sunulan faturada yeterli açıklama olmadığından delil olarak ileri sürülmesini mümkün olmadığını, müvekkilinin davacının ürünü ile üretim ve satış yapmasının söz konusu olmadığını, tespit dosyasından alınan bilirkişi raporunda hatalı değerlendirmeler olduğunu, dava konusu ürünler arasında benzerlik olmadığını, tekstil sektöründe üretilen ürünlerin zorunlu olarak bazı benzer unsurlar taşıdığını, mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılarak ürünlerin anonim hale geldiğinin tespit edilebileceğini, müvekkilinin davacının haklarını ihlal etmediğini, bir an için aksi düşünülse bile tespitte sadece 5 adet ürüne rastlandığını ve zararında bununla sınırlı olduğunu, davacının talep ettiği 20.000 TL maddi tazminatın kabul edilmesinin mümkün olmadığını, manevi tazminatında zenginleşme aracı olarak kullanılamayacağını, tespit edilen 5 adet numune dışında müvekkilinin hiçbir satış ve üretiminin olmadığını, açıklanan nedenlerle, açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyada taraflarca bildirilen tüm deliller toplanmış, Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan tasarıma ilişkin kayıtlar getirtilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmış ve mali müşavir bilirkişiden rapor alınmıştır.
… 4. FSHHM’NİN … değişik iş sayılı dosyasında davalı …’e ait iş yerinde yapılan inceleme sonucunda tekstil mühendisi bilirkişi tarafından sunulan bilirkişi raporunda özetle; Talep konusu tespiti istenen … (1) nolu “Uzun ceket” isimli ürüne Endüstriyel Tasarım açısından yüksek oranda benzer 5 adet ürün tespit edildiğinin belirtildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce alınan 21/09/2017 tarihli heyet raporunda bilirkişiler; davacı adına tescilli … (1) numaralı tasarım ile davalı… firmasının işyerinde yapılan inceleme esnasında tespit edilen elbise tasarımı arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığını, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davalı … firmasının 5 adet giysi dolayısıyla elde ettiği toplam karın 75,05 TL olarak tespit edildiğini, bu miktarın maddi tazminat olarak kabul edilebileceğini, davalılardan … firmasının davacı adına tescilli … isimli… (1) numaralı tasarıma konu ürünü taklit edip satışa sunduğu konusunda dosya içerisinde yeterli delil bulunmadığı” yönünde kanaat bildirmişlerdir.
Davacı vekili 03.11.2017 tarihli rapora itiraz dilekçesinde özetle; Bilirkişilerin sadece davalı …’ın işyerinde tespit edilen 5 adet ürün üzerinden maddi tazminat hesabı yaptığını, toplamda 75 TL maddi tazminatın hesaplandığını, bu değerlendirmenin hakkaniyete ve hukuka aykırı olduğunu, tespit esnasında sadece 5 adet ürün bulunmasının davalının toplamda bu kadar ürün ürettiği anlamına gelmeyeceğini, davalının sadece Şişli’de değil … ve …’de de mağazaları olduğunu, ayrıca hiçbir firmanın 5 tane ürün satmak için kalıp çıkarmayacağını, tespit yapılan mağazada 5 adet ürünün bulunması davalının sadece o miktarın satışı ile sorumlu tutulacağı anlamına gelmediğini, delil tespiti yapılan yerin üretim değil satış mağazası olduğunu, bu nedenlerle bilirkişilerce tazminat miktarının yeniden değerlendirilmesi gerektiğini, davalıların ticari defterleri üzerinde inceleme yaparak gerçek zararın ortaya çıkabileceğini, diğer davalı …’e ait faturanın dosya içeriğine sunulmuş olmasına rağmen bir tazminat incelemesi yapılmadığını, raporda manevi tazminat konusunda da değerlendirme yapılmadığını belirtmiş itiraz edilen hususlarda ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili 30.10.2017 tarihli rapora itiraz dilekçesinde özetle; Tekstil sektöründe üretilen ve satılan ürünlerin zorunlu benzer unsurlar taşıdığını, ürünlerin doğası gereği ve zorunlu benzerlikler dışında davacının tasarımları ile müvekkiline ait ürünler arasında benzerlik olmadığını, zorunlu ve anonim hale gelmiş form dışında bir benzerlik olup olmadığı konusunda bir değerlendirme yapılmadığını, müvekkili tarafından üretilen ürünlerin numune olduğunu, ürünler arasında zorunlu ve anonim hale gelmiş formdan başka bir benzerlik bulunup bulunmadığı konusunda ek rapor alınmasını, heyet tarafından 5 adet ürünün faturasının esas alındığını oysa faturaya konu elbisenin davacı adına tescilli tasarıma konu elbise olup olmadığının belirlenemediğini, ayrıca davacı yanca dosyaya sunulan elbisenin dosyada mübrez fatura ile ilişkilendirilmesinin hatalı olduğunu, bu elbisenin müvekkilden kesin olarak satın alındığının ortaya konmadığını, müvekkili tarafından ürün numuneleri hariç olmak üzere dava konusu elbise ile ilgili üretim veya satış olmadığını bu nedenle maddi tazminatın söz konusu olmadığını ifade etmiş devamında itirazları konusunda ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Tarafların talep ve itirazları doğrultusunda mahkememizce alınan ek raporda bilirkişiler; davacı adına tescilli … (1) numaralı tasarım ile davalı …firmasının işyerinde yapılan inceleme esnasında tespit edilen elbise tasarımı arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davalı … firmasının 5 adet giysi dolayısıyla elde ettiği toplam karın 75,05 TL olarak tespit edildiği, bu miktarın maddi tazminat olarak kabul edilebileceğini, davalılardan … firmasının davacı adına tescilli … isimli … (1) numaralı tasarıma konu ürünü taklit edip satışa sunduğu konusunda dosya içerisinde yeterli delil bulunmadığı, manevi tazminat konusunda takdirin mahkemeye ait olduğu hususlarında kök rapordaki görüşlerini teyit eder mahiyetteki kanaatlerini mahkemeye bildirmişlerdir.
Bilirkişi raporlarında yer alan inceleme ve tespitlerde; davalılardan … firmasının işyerinde tespit edilen elbisenin davacı adına tescilli … (1) nolu tasarımın görselleri ile ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğu, renk tonundaki farklılığın herhangi bir ayırt edicilik katmadığı, bu farkın ise ayrıntıdaki küçük farklılık olarak değerlendirilmesi gerektiği, bunun dışında bütünün görünüşü yönünden tamamıyla benzer olduğu, ürün kimliği bakımından bu tasarımların tamamen benzer veya küçük ayrıntıları nedeniyle, aynı işletmeye ait tek ürünün çeşitlemesi olarak algılandığı, davacı tarafından dosyaya sunulan 22.04.2016 tarihli davalı … tarafından kesilen fatura içeriğinde sadece “…” ibaresi geçtiği için dava konusu ürüne ait olup olmadığı konusunda yeterli kanaatin olmadığı fakat; dosya içerisinde yer alan ve davacı tarafından sunulan taklit konusu ürünün davalılardan … firmasına ait olduğu, dosya içeriğinde davalılardan … tarafından üretildiği iddia edilen tasarıma konu herhangi bir ürün örneğine rastlanmadığı gibi, işyerinde yapılan bir tespitin de söz konusu olmadığı bu nedenle davalılardan …’in davacının dava konusu … isimli … (1) nolu tasarımına konu ürünü taklit ettiği konusunda yeterli kanaate ulaşılamadığı belirtilmiştir.
Dava, 554 sayılı KHK hükümleri uyarınca açılmış endüstriyel tasarım tecavüzü ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması, önlenmesi, maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Dava tarihi itibarı ile uygulanması gereken 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname Madde 3 e göre; Bu Kanun Hükmünde Kararnamede geçen; a)”Tasarım”, bir ürünün tümü, veya bir parçası veya üzerindeki süslemenin, çizgi, şekil, biçim, renk, doku, malzeme veya esneklik gibi insan duyuları ile algılanan çeşitli unsur veya özelliklerinin oluşturduğu bütünü,… c)”Tasarımcı”, korumaya konu olan tasarımı tasarlayan kişiyi,… İfade eder.
Yeni ve ayırt edici niteliğe sahip tasarımlar belge verilerek korunur. Bileşik bir ürünün bir parçası ile ilgili tasarımın kendi yeni ise ve ayırt edici bir niteliğe sahipse ayrıca korumadan yararlanır. (Madde 5)
Tasarımın kullanılması hak ve yetkileri münhasıran tasarım hakkı sahibinindir. Üçüncü kişiler, tasarım hakkı sahibinin izni olmadan koruma kapsamındaki tasarlanan veya tasarımın uygulandığı bir ürünü üretemez, piyasaya sunamaz, satamaz, sözleşme yapmak için icapta bulunamaz, ithal edemez, ticari amaçlı kullanamaz veya bu amaçlarla elde bulunduramaz. (madde 17)
Aşağıda sayılan fiiller tasarım hakkının dışında kalır, a)Özel amaçla sınırlı kalan ve ticari amaç taşımayan fiiller, b)Deneme amaçlı fiiller, c)Ticari uygulamadaki dürüstlük kuralları ile bağdaşır olmak, tasarımın normal kullanımını gereksiz şekilde tehlikeye sokmamak ve kaynak göstermek kaydı ile eğitim veya referans amaçlı çoğaltmalar, d)Yabancı ülkelere kayıtlı olan ve geçici olarak Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde bulunan deniz veya hava taşıt araçlarında bulunan ekipman, bu araçların onarımı için kullanılmak üzere ithal edilen yedek parça ve aksesuarlar ile bu araçların onarım fiili. (Madde 21)
554 sayılı KHK Madde 48 uyarınca aşağıda yazılı fiiller tasarım hakkına tecavüz sayılır; a)Tasarım hakkı sahibinin izni olmaksızın tasarımın aynını veya belirgin bir şekilde benzerini yapmak, üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme akdi için icabda bulunmak, kullanmak, ithal etmek ve bu amaçlarla depolama, elde bulundurmak, b)Tasarım belgesi sahibi tarafından sözleşmeye dayalı lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devir etmek, c)Bu maddenin önceki a ila b bendlerinde yazılı fiillere iştirak veya yardım veya bunları teşvik etmek veya hangi şekil ve şartlarda olursa olsun bu fiillerin yapılmasını kolaylaştırmak, d)Kendisinde bulunan ve haksız olarak üretilen veya ticaret alanına çıkarılan eşyanın nereden alındığını veya nasıl sağlandığını bildirmekten kaçınmak, e)Gasp.
Tasarımdan doğan hakları tecavüze uğrayan tasarım hakkı sahibi, mahkemeden özellikle aşağıdaki taleplerde bulunabilir: a)Fiilin tecavüz olup olmadığının tesbitini; b)Tasarımdan doğan haklara tecavüz fiillerinin durdurulması ve önlenmesi talebi; c)Tecavüzün giderilmesi ve maddi ve manevi zararın tazmini talebi; … g)Tasarımdan doğan haklara tecavüz eden kişi aleyhine verilen mahkeme kararının, masrafları tecavüz eden tarafından karşılanarak, ilgililere tebliğ edilmesi ve kamuya ilan yoluyla duyurulması talebi. (Madde 49)
Tasarım tecavüzü fiilini işleyen kusurlu kişiler tasarım hakkı sahibinin zararını tazmin etmekle yükümlüdür. (Madde 50)
Tasarım hakkı sahibinin uğradığı zarar, sadece fiili kaybın değerini değil, ayrıca Tasarımdan doğan haklara tecavüz dolayısıyla yoksun kalınan kazancı da kapsar. Yoksun kalınan kazanç, zarar gören tasarım hakkı sahibinin seçimine bağlı olarak, aşağıdaki değerlendirme usullerinden birine göre hesap edilir, a) Tasarımdan doğan haklara tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, Tasarım hakkı sahibinin Tasarımı kullanması ile elde edebileceği muhtemel gelire göre, b) Tasarımdan doğan hakka tecavüz edenin, tasarımı kullanmakla elde ettiği kazanca göre, c) Tasarımdan doğan hakka tecavüz edenin, tasarımı bir lisans anlaşması ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması halinde ödemesi gereken lisans bedeline göre. Yoksun kalınan kazancın hesaplanmasında, özellikle tasarımın ekonomik önemi, tasarımdan doğan haklara tecavüz edildiği anda geçerlilik süresi ve tecavüz sırasında tasarıma ilişkin lisansların sayısı ve çeşidi gibi etkenler göz önünde tutulur. (madde 52)
6102 sayılı TTK’nın 54 vd maddeleri Haksız Rekabete ilişkindir. Madde 54- “(1)Haksız rekabete ilişkin bu Kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. (2)Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır.” hükümlerine amridir. Yine TTK Madde 55- (1)Aşağıda sayılan hâller haksız rekabet hâllerinin başlıcalarıdır: a)Dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışlar ve özellikle;…. Madde 56’da “Haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, meslekî itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kimse; a)Fiilin haksız olup olmadığının tespitini, b)Haksız rekabetin men’ini, c)Haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, haksız rekabet yanlış veya yanıltıcı beyanlarla yapılmışsa bu beyanların düzeltilmesini ve tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise, haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhasını, d)Kusur varsa zarar ve zıyanın tazminini, e)Türk Borçlar Kanununun 58 inci maddesinde öngörülen şartların varlığında manevi tazminat verilmesini isteyebileceği düzenlenmiş kararların ilanının talep edebileceği öngörülmüştür.
Tasarımlar ayırt edici nitelik açısından birbirleriyle kıyaslanırken farklı bilgi ve tecrübeye sahip kişilerce değişik şekilde yorumlanabilmektedir. Söz konusu sektörde bilgi ve tecrübe sahibi olan bir kişinin yapacağı kıyaslama ile herhangi bir tüketicinin yapacağı kıyaslama farklı olacaktır. Ayırt edici niteliğin belirlenmesinde ve tasarımların karşılaştırılmasında, ne sıradan tüketici gibi basit ne de ilgili sektörde uzman kişi kadar derin bir değerlendirme gerektirmeyecek şekilde, ürün hakkında temel bilgilere sahip bir kişinin yapacağı değerlendirme anlaşılmalıdır. Söz konusu değerlendirmeyi yapabilecek kişi Kanunda bilgilenmiş kullanıcı olarak yer almıştır. Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcı ne kadar seçenek özgürlüğüne sahipse tasarımı o derece farklılaştırabilir. (Yasemin Şahinler Baykara, Levent Yavuz, Türkay Alıca)
Bilgilenmiş kullanıcı, kural olarak alanında uzman olan bir kişi değil aksine sıradan bir kullanıcının gözden kaçırabileceği ayrıntıları fark edebilecek düzeyde dikkatli ve deneyimli bir kullanıcı olup ürün hakkında önceden beri belli bir bilgi birikimi olan kimsedir. Bu sebeple bilgilenmiş kullanıcı olarak bu tür elbiselerin satıldığı mağazada çalışan satış elemanının ürünler üzerindeki bilgi seviyesinden bahsedilebilinir.
Genel olarak giysi modelleri üzerinde tasarımcının kullanacağı kumaşın renginden, desenlerine, giysi üzerindeki işleme ve baskılardan, kemer-düğme-fermuar vb eklentilere, dikiş noktalarına, kesimlerine kadar pek çok farklı hususta oldukça geniş seçenek özgürlüğüne sahiptir.
Dava konusu giysilerin işlevini yerine getirecek ebat ve formlarda olması gerekliliği (insan vücut yapısına uygun olmak) hariç herhangi bir teknik zorunluluğun bu tür tasarımlar açısından var olmadığı ve seçenek özgürlüğünün tasarımcısının hayal gücü ile sınırlı olacak düzeyde geniş olduğu görülmektedir.
Ayrıca genel piyasa şartlarında tasarımcıların birbirlerinin tasarımlarından etkilenme durumu da söz konusudur. Tasarımcılar birbirlerinin tasarımlarından esinlenerek (ilham alarak) kendi tasarımlarında farklı görselliklere ulaşabilmektedirler. Bu sebeple, birbirleri ile kıyaslanan tasarımların ayırt edici niteliklerinin değerlendirilmesinde ilke olarak farklılıklarından çok ortak özelliklerinin değerlendirilmesine ağırlık verilir ve tasarımcının tasarımı geliştirme açısından ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğu göz önüne alınır.
Somut olaya dönüldüğünde; gerek tespit raporu gerekse yargılama safahatinde alınan kök ve ek raporda davalı iş yerinde tespit olunan ürünler ile davacı adına tescilli … (1) numaralı tasarım arasında bilgilenmiş kullanıcı nezdinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları tespit olunmuş olup izahı yapılan ve dava tarihi itibarı ile uygulanması gereken mevzuat kapsamında davalı eyleminin tescilli tasarıma tecavüz teşkil ettiği, somut iddiaya yönelik olarak yapılan inceleme ve karşılaştırmalar göz önünde bulundurulduğunda davalı firmaca aynı ürünün çalışılmasının izahı yapılan TTK 54 vd maddeleri uyarınca haksız rekabet teşkil ettiği sonucuna ulaşılmıştır.
Maddi tazminat talebi yönünden;
Davacı vekili tazminat talepleri ile ilgili dava dilekçesinde açıklama yaparken davalıların tasarım hakkına tecavüzü sebebiyle, müvekkilinin müşterilerinin yanılmasından dolayı müvekkilinin potansiyel satışlarında kayıp meydana gelmesinden ve davalıların eylemlerinden dolayı müvekkilinin cirosunun düşmesi neticesinde siparişlerin iptal edilmesi nedeniyle uğradığı zararın tazminini talep etmiş olup, talep dikkate alındığında Yoksun kalınan kazancın 554 sayılı KHK’nin 52/a uyarınca “a)Tasarımdan doğan haklara tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, Tasarım hakkı sahibinin Tasarımı kullanması ile elde edebileceği muhtemel gelire göre,” hesaplanması gerekmektedir.
Raporların mali incelemeye ilişkin kısımlarında tespit edilmiş bulunan 5 adet dava konusu giysiye ait davalılardan Mataş tarafından keşide edilmiş … tarihli … No’lu satış faturası, üzerinden yapılan hesaplamaya göre 75,05 TL tazminat hesaplanmış olup davacının itirazları üzerinde davalı defterleri üzerinden yapılan incelemede firmanın genel olarak bayan elbise üretim ve ticaretini yapmakta olduğu, alım faturalarının kumaş ve üretimle ilgili diğer malzemelere, satış faturalarının da “Bayan elbise, Bayan Tunik, Bayan Gömlek, Bayan Trenç ve Bayak Ferace”lere dayandığı görülmüştür. Nitekim davacı tarafından dosyaya ibarz edilmiş olan “Bayan Elbise” açıklamalı … tarih ve … nolu fatura da şirket yevmiye defterine … tarihi ve … yevmiye no ile ve alıcı firma olan…adına kaydedilmiştir. Dava konusu bayan elbise, muhasebe kayıtlarında ayrıca izlenmemekte ve bu nedenle de üretilmiş ve satılmış bile olsa muhasebe kayıtlarından kaç adet satılmış olduğu bilgisine ulaşmanın mümün olmadığının tespit edildiği, yine davalı Mataş firmasının 2016 yılında merkez ve 1 adet şubesi bulunduğu, merkez ve değinilen şubede satış yapıldığı, ayrıca muhasebe kayıtlarından, davalı …’ın yurt içinde aktif 600 adet firmaya mal sattığı, bunların 300 tanesinin aktif olduğunun da belirlendiği, davalı firmanın nakit ve vadeli satışlarının incelenmesinden, 25.000 TL ve üstü ciro yapan alıcı sayısının 102 adet olduğu davalının satış yaptığı merkez ve şubenin de dikkate alınmasıyla, üretilen yeni mamulün 104 adet satış yerinde satışa arz edilmiş olabileceği sonucuna varıldığı, her bir satış yerindeki satış adedi sektörde en az birim olarak benimsenen 6 adet olarak kabul edildiğinde davalı firmaca üretilen ve satışa sunulan dava konusu emtia adedi 104×6=624 olarak tespit edildiği 15,01 TL net kazanç üzerinden yapılan hesaplamaya davacının talep edebileceği tazminatın 9.366,24 TL olarak tespit edildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı sunulan bilirkişi raporları ve izahı yapılan mevzuat kapsamında değerlendirildiğinde; davacının TPMK nezdinde “…” isimli … (1) numaralı tasarımın sahibi olduğu, davalılardan … firmasının işyerinde tespit edilen elbisenin davacı adına tescilli … (1) nolu tasarımın görselleri ile ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğu, renk tonundaki farklılığın herhangi bir ayırt edicilik katmadığı, bu farkın ise ayrıntıdaki küçük farklılık olarak değerlendirilmesi gerektiği, bunun dışında bütünün görünüşü yönünden tamamıyla benzer olduğu, ürün kimliği bakımından bu tasarımların tamamen benzer veya ayrıntılardaki küçük farklılıklar nedeniyle aynı işletmeye ait tek ürünün çeşitlemesi olarak algılandığı, bilirkişi incelemeleri sonucu tespit edilmiş olmakla bu davalı tarafından satışa sunulan ürünlerin davacıya ait çoklu tasarımlardan 1 nolu tasarıma tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, men’ine, durdurulmasına, ortadan kaldırılmasına karar vermek gerekmiş, yine 554 sayılı KHK 50/2-a kapsamındaki maddi tazminat talebi yönünden yapılan mali incelemedeki hesaplama dikkate alınmak suretiyle (esasen bu tür davalarda net zarar tespitinin mümkün olmaması, farazi hesaplamalar doğrudan hükme esas alınabilecek nitelikte değil ise de son yapılan mali inceleme sonrası yapılan değerlendirmenin tam bir zarar tespiti olmamakla birlikte hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun düştüğü, davalının kayıtlarının tam bir zarar tespitine elverişli olmadığı dikkate alındığında tazminat hesaplamasında BK 50. Maddesi gözetilerek değerlendirme yapılması gerektiği, tespit edilen edilen miktar üzerinden takdir yetkisinin kullanılmasının yerinde olacağı gözetilerek) tespit olunan tazminat miktarı üzerinden BK 50. Maddesi de gözetilerek takdiren 9.366,24 TL üzerinden talebin kısmen kabule karar vermek gerekmiş, yine manevi tazminat yönünden yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla eylemin ağırlığı tecavüze konu tasarım sayısı, hak ve nesafet gözetilerek takdiren 5.000,00 TL manevi tazminata hükmolunmuş, davalı … yönünden ise davacı tarafından dosyaya sunulan 22.04.2016 tarihli fatura içeriğinde sadece “Bayan Elbise” ibaresi geçtiği, bahse konu fatura/fişin dava konusu ürüne ait olup olmadığının net bir şekilde tespit olunamadığı, bu davalının sorumluluğu yönünden davacı tarafça kanaat oluşturmaya yetecek delilin dosyaya sunulmadığı anlaşılmakla bu davalı yönünden açılan davaların reddine karar vermek gerekmiş ve hüküm özetinin ilanına karar verilmek suretiyle aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davacının davalı … Şirketi’ne yönelik açmış olduğu endüstriyel tasarıma tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması, önlenmesi, maddi ve manevi tazminat yönelik davalarının REDDİNE,
2-Davacının davalı… İhracat İthalat Pazarlama Ticaret Limited Şirketi’ne yönelik açmış olduğu endüstriyel tasarıma tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması, önlenmesine yönelik davanın KABULÜ ile, davalı tarafından üretilip piyasaya sunulan ürünlerin davacıya ait … sayılı çoklu tasarımdaki 1 nolu tasarıma tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, infazda 21/09/2017 tarihli kök ve 04/04/2018 tarihli ek raporlar ile … 4.FSHHM’nin… D.İş sayılı dosyasındaki 17/05/2016 tarihli bilirkişi raporlarının dikkate alınmasına, raporların hüküm eki sayılmasına,
3-Davacının davalı … Ticaret Limited Şirketi’ne yönelik açmış olduğu maddi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile, 9.366,24 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Davacının davalı … Ticaret Limited Şirketi’ne yönelik açmış olduğu manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile, takdiren 5.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
5-Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin masrafı davalı … Ticaret Limited Şirketi’ne ait olmak üzere traji en yüksek üç gazeteden birinde bir defaya mahsus ilanına,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca peşin yatırılan 1.024,65 TL’den karar harcı olan 981,35 TL’nin düşülmesine, kalanı 43,30 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
7-a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tecavüz/haksız rekabet talebine ilişkin hesap olunan 3.931,00 TL vekalet ücretinin davalı … Limited Şirketi’nden alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
b)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen maddi tazminat talebine ilişkin hesap olunan 3.931,00 TL vekalet ücretinin davalı … Limited Şirketi’nden alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
c)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen manevi tazminat talebine ilişkin hesap olunan 3.931,00 TL vekalet ücretinin davalı … Limited Şirketi’nden alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
8-a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ret edilen maddi tazminat talebine ilişkin hesap olunan 3.931,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalı … Limited Şirketi’ne verilmesine,
b)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ret edilen manevi tazminat talebine ilişkin hesap olunan 3.931,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalı … Limited Şirketi’ne verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan: 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 575,40 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.075,40 TL’nin -ret ve kabule göre takdiren hesaplanan- 1.500,00 TL yargılama gideri ve 1.010,55 TL harç (peşin+başvuru) olmak üzere toplam 2.510,55 TL yargılama giderinin davalı … Limited Şirketi’nden alınarak davacıya verilmesine, kalan giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
11-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair Davacı ve davalı … Limited Şirketi vekillerinin yüzüne karşı, Davalı …’in yokluğunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/11/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır