Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2016/149 E. 2019/535 K. 12.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/149
KARAR NO : 2019/535

DAVA : Faydalı Modele Tecavüz , Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 28/06/2016
KARAR TARİHİ : 12/12/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan Faydalı Modele Tecavüz , Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; TPE nezdinde tescilli … no’lu faydalı modele konu buluşun ilk sahibinin dava dışı … olduğunu, bu kişinin kendisini … ticaret unvanı ile ifade ettiğini, …’ın anılan buluşa ilişkin satış, reklam ve pazarlama yetkilerini, tek taraflı bir yetki belgesiyle Davalı …’a 06/04/2011 tarihinde devrettiğini, anılan belgede patente konu ürünün, ticaret unvanı ile birleştirilip “…” olarak ifade edildiğini, 15/07/2011 tarihinde …’ın, …Tic. Ltd. Şti. ile lisans sözleşmesini ve eki protokolü imzaladığını, bu sözleşmeler kapsamında TR … no’lu faydalı model ve … no’lu endüstriyel tasanma ilişkin tanıtım, satış gibi yetkilerin … Ltd.’ye verildiğini, … Ltd. ile davalı … arasında 04/11/2011 tarihinde “İmalat, Montaj Pazarlama Sözleşmesi” imzalandığını, bu sözleşme kapsamında tasarım tescil belgesi ile patent altına alınan faydalı model ürünün yurt içinde ve yurt dışında tanıtımının, satışının, bedelsiz olarak hibe edilmesinin, ürün üzerine reklam alınmasının ve her türlü reklam uygulamasına uygun hâle getirilerek ürünün üretilmesi ve dağıtılması yetkilerinin verildiğini, bu sözleşmenin bazı düzenlemeleriyle getirilen kısıtlamaların çerçevesini genişleten ek protokolün ise 20.04.2012 tarihinde imzalandığını, … Ltd. ile … Ltd. arasında imzalanan sözleşmelerden kaynaklı ihtilafın doğması üzerine … Ltd. (yeni unvanı … Tic. Ltd. Şti. ) tarafından … 10. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye no’lu ihtarnamesi gönderilerek 04/10/2011 tarihli sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiğinin bildirildiğini, akabinde uyuşmazlığın yargıya intikal ettiğini ve … Ltd.’nin … 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında görülen davayı 20/07/2012 tarihinde ikame ettiğini, anılan davanın 2014/201 K. sayılı karar ile reddedildiğini, bu kararın Yargıtay 11. Hukuk Dairesi tarafından kesinleştiğini, anılan kararda …’ın … no’lu tasarım başvurusunun TPE tarafından kabul edilerek tescil edildiğinin, patent hakkının talep üzerine 06.09.2012 tarihinde … Ltd.’ye devredildiğinin, ayrıca …’ın kendi adına tescilli… no’lu patentin tüm hak ve yetkilerini 03.08.2012 tarihinde … Ltd.’ye devrettiğinin teyit edildiğini, devir ve tescil işlemleri sürecinde ve mezkûr davanın ikamesinden bir ay sonra patent sahibi … tarafından lehine yetki belgesi düzenlenen … Ltd.’ye gönderilen … 30. Noterliği’nin … tarih ve .. yevmiye no’lu ihtarnamesi ile … no’lu faydalı modele yönelik herhangi bir tasarrufla bulunulamayacağının belirtildiğini, … Ltd.’nin cevabi ihtarnamesi olan … 19. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye no’lu ihtarnamesine …’ın … Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye no’lu ihtarnamesi ile cevap verdiğini, söz konusu ihtarnamede ticari münasebetlerin ihtilaflar nedeniyle kesilmesi ve ilgili faydalı model haklarının hâlihazırda …’a ait olmaması nedeniyle konusuz kalması nedeniyle geçerli olmadığının belirtildiğini, açıklanan bütün bu dava süreci sonrasında … Ltd.’nin… no’lu faydalı model ve diğer tüm fikri mülkiyet haklarının TPE nezdinde 20.05.2015 tarihinde davacı müvekkiline devredildiğini ve tescil edildiğini, bu devir sonrasında, 29.08.2015 tarihinde “Hak ve Alacak Devir Beyanı” başlıklı tek taraflı bir tasarrufla, 3. kişilere verilen lisans sözleşmelerinden kaynaklanan hak ve alacaklarının yanında fikri mülkiyet haklarından doğan mali haklarla birlikte dava haklarının ve devir ve tescil öncesi lisans sözleşmesinin tarafı ve 3. kişiler tarafından gerçekleştirilen tecavüz eylemlerinden doğan tüm hakların müvekkili şirkete devredildiğini, … tarafından tek taraflı düzenlenen 26.04.2011 tarihli “Yetki Belgesi”nin … no’lu akıllı bank adlı patente ilişkin olduğu ve yurt içi ve yurt dışında ürün satış pazarlama ve reklam satış, pazarlama ve yetkilerini düzenlediği, bu bakımdan imalat ve hibe etmenin bu belgeye konu yetkiler arasında bulunmadığını, … ile … Ltd. arasında imzalanan 17/07/2011 tarihli “Münhasır Yetkili Lisans Sözleşmesi”nin konusunun … no’lu faydalı model ve … no’lu tasarım ile patent altına alman faydalı modeli yurt içinde ve yurt dışında tanıtımı, satışı, bedelsiz hibe edilmesi vb. konular için ürünün üretilmesi ve dağıtımı konularında lisans alan konumundaki … Ltd.’ye münhasır lisans verildiğini, bu sözleşme gereğince lisans verenin 15.07.2011 tarihinden itibaren 10 yıl boyunca lisanstan doğan haklan lisans alandan başkasına vermeyeceğini, aynca kendisinin de ürünün üretimi, satışı, hibe edilmesi gibi tasarruflarda bulunmayacağını taahhüt ettiğini, lisans alanın da “…” ürününe benzeyen veya aynı tanımdaki mamulleri satmaktan kaçınacağını, … Ltd.’nin bu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, … Ltd.’ye münhasır hak ve yetkiler tanıyan bu sözleşme ile buluş sahibi tarafından düzenlenip … Ltd.’ye verilen 26.04.2011 tarihli yetki belgesinin hükümsüz hâle geldiğini, müvekkili davacıya hakları devreden … (…) Ltd. ile … arasında imzalanan ve davalı yanın da imzasım havi sözleşmenin imzalanmasından kısa bir süre sonra, 04.11.2011 tarihinde … Ltd. ile … Ltd. arasında bir lisans sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşme konusunun …numara ile patentlenen faydalı model olduğunu, bu sözleşmede 15.07.2011 tarihli lisans sözleşmesi ve … Ltd. lehine düzenlenen yetki belgesinin sözleşmenin ayrılmaz bir parçası olarak belirtildiğini, ancak yetki belgesinin … no’lu buluş için düzenlendiğini, 15.07.2011 tarihli sözleşmeye lisansa konu … no’lu tasarımın ve patent altına alman faydalı modelin dâhil olmadığını, zira mezkûr sözleşmenin “Sözleşmenin Tanımı” başlıklı düzenlemesinin sınırlayıcı olduğu, aynca … 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında alınan 26.08.2014 tarihli bilirkişi raporunda …no’lu tasanmın sözleşmeye konu olup olmadığının açıkça belirtilmediğinin ifade edildiğini, yukarıda ayrıntılı biçimde belirtildiği şekilde, … Ltd. ile … arasındaki 15.07.2011 tarihli sözleşmeye dayanılarak davalıya lisans verildikten sonra, bu sözleşmeye konu … no’lu faydalı modelin 27.02.2014 tarihinde TPE nezdinde … Ltd.’ye devredildiğini, … Ltd.’nin de 20.05.2015 tarihinde TPE nezdinde yapılan sözleşmeyle ürünün tüm fikri mülkiyet haklarını müvekkiline devrettiğini, bu itibarla müvekkilinin gerek işaret edilen sözleşmeler gerek de 551 sayılı KHK hükümleri kapsamında talep hakkını haiz olduğunu, davalılardan … Ltd. ile akdedilen sözleşmenin 04.10.2011 tarihli olduğunu, anılan davalının faaliyetlerini dava dışı … Ltd.’den saklayarak gizlilik içerisinden yürüttüğünü, bu nedenle 22.12.2011 tarihli Akıllı Bank Üretim Sözleşmesi’nin de … 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasının görüldüğü esnada ortaya çıktığını, bu sözleşmenin dayanağının 06.04.2011 tarihli Yetki Belgesi olduğunu, anılan belgeye konu yetkilerin ise satış, pazarlama ve reklamdan ibaret olduğunu, üretim-imalat yetkisinin bu sözleşme kapsamına girmediğini, bu itibarla davalıların eylemlerinin, devir sonucunda müvekkiline geçen faydalı modele tecavüz teşkil ettiğini, bu hususun yapılan tespitlerle de sabit olduğunu, tecavüzün başkaca kişilerle de gerçekleştirildiğini, bunlara karşı dava hakkının ise şimdilik saklı tutulduğunu, … 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasından verilen ve akabinde kesinleşen kararın, o günkü koşullarda elde edilen delillerle sınırlı olarak değerlendirilmesi gerektiğini, davalıların, anılan sözleşmeler gereğince, aynı ürünü çağrıştıran, benzer sonuçlara ulaşan; benzer ürünleri kullanmama yükümlülüğü altında olduğunu, buna aykırı hareket eden davalıların ise akde aykırılık kapsamında müvekkiline karşı sorumlu olduklarını, davalıların anılan bu eylemlerinin aynca 551 sayılı KHK kapsamında da patent hakkına tecavüz ve ayrıca haksız rekabet teşkil ettiğini belirtmiş, davalı … Ltd.’nin akde aykırılık ve sınai mülkiyet hakkına tecavüz teşkil eden eylemlerinin durdurulmasına, sözleşmeden kaynaklanan 50.000 TL tutarında lisans bedeli ve 30.000 TL manevi tazminat ödemeye mahkûm edilmesine; diğer davalı … Ltd’.nin tecavüz teşkil eden eylemlerinin durdurulmasına ve tecavüzde kullanılan üretim araçları ve mevcut ürünlere el konularak üzerinde müvekkili lehine mülkiyet hakkı tanınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davacı yan arasında herhangi bir ticari ve/veya sözleşmesel ilişkinin bulunmadığını, dosyaya ibraz edilen sözleşmelerin hiçbirinin tarafının müvekkili olmadığını, bu nedenle müvekkili yönünden davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı yanın, davalıların birlikte hareket ederek kendisini zarara uğrattıklarını iddia ettiğini, müvekkilinin olay ile bir ilgisinin bulunmadığım, kaldı ki bu husustaki ispat külfetinin davacı yan üzerinde olduğunu, diğer davalı … Ltd.’nin müvekkili … Ltd.’ye müracaat ile dava konusu bankları üretmek istediğini beyan ettiğini ve 200 adet bank üretimi konusunda siparişte bulunduğunu, müvekkilinin üretim siparişi veren kişinin bu hakkı haiz olup olmadığım sorgulamak yükümlülüğünün bulunmadığını, aksi durumun kabulü hâlinde dahi diğer davalı … Ltd.’nin üretim hakkını haiz olduğunu, bu hakkın kullanılması esnasında … Ltd.’nin sözleşme ihlalinde bulunup bulunmadığının ise müvekkili bakımından bir önem arz etmediğini, dahası, diğer davalı … Ltd.’nin, davacı yanca da beyan edildiği üzere, davaya konu bankları defalarca ürettiğim, bu itibarla diğer davalının hak sahip olup olmadığı noktasında da müvekkilinin şüphelenmesini gerektirir bir hususun bulunmadığını, müvekkilinin davaya konu ürünlerden 260 adet ürettiğini, buna ilişkin olarak fatura düzenlediğini, ancak diğer davalı yanca borcun ifa edilmediğini/ödeme yapılmadığını, dava dilekçesinde müvekkili ve diğer davalı dışında başkaca firmaların da hakka tecavüz ettiklerinin iddia edildiğini, ancak anılan kişilere karşı bir dava açılmadığı gibi bu hakkın saklı tutulduğunu, bu kapsamda davacı yanın tecavüzü gerçekleştirdiği iddia olunan … Ltd. haricinde sadece müvekkiline husumet yöneltmesinin de kötü niyetin bir göstergesi olduğunu, dava dilekçesinde belirtildiğinin aksine, tespit esnasında müvekkili şirket yetkililerinin olay yerinden kaçması gibi bir durumun söz konusu olmadığım, zira anılan kişilerin tespit tarihinde şehir dışında olduğunu, bu durumun davacı yanın da bilgisi dâhilinde olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Diğer davalı …’a dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş herhangi bir cevapta bulunmamıştır.
Dava davacının “…” ve “…” nolu ürünlere yönelik her türlü üretim, pazarlama, hibe, teşhir ve reklam vd. faaliyetlerinin durdurulması talepli davadır.
Mahkememizce 27/04/2017 tarihinde tarafların talep ve itirazlarının değerlendirilmesi yönünden bilirkişi heyeti raporu alınmasına karar verilmiştir.
Mahkememize 30/11/2017 havale tarihi ile sunulan bilirkişi raporunda özetle; dava konusu benzerlik ve ayırt edicilik yönünden değerlendirilen tasarımların, oturma bankı tasarımı olduğu, davacı … davalı yana ait tasarımların benzer oldukları, ufak detaylardaki farklılıkların ise bu benzerliğe engel olmadığı, davalı yana ait ürünlerin de, davacı yana ait … no’lu faydalı model tescilinin koruması kapsamında olduğu, sözleşmeden kaynaklanan lisans bedeli, talep edilen tazminatın varlığı ve miktarına ilişkin hesaplamanın ise heyetin uzmanlık alanı dışında kaldığı, görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Davalı … vekili bilirkişi raporuna karşı yaptığı itiraz dilekçesinde özetle itiraza konu bilirkişi raporunda müvekkiline yönelik olarak herhangi bir değerlendirmede bulunulmadığını, sadece taraf ürünlerinin benzerlik taşıyıp taşımadığı hususunda değerlendirme yapıldığını, buna karşılık diğer davalı … Ltd.’nin üretim hakkı bulunup bulunmadığı ve dosyaya ibraz edilen sözleşmelerin mahiyeti bakımından da değerlendirme yapılarak müvekkilinin sorumlu olup olmadığı hususunda da kanaat bildirilmesi gerektiğini, belirterek yapılamayan tespitler bakımından ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Mahkememizce davalı vekilinin itirazı yerinde görülerek heyete marka ve tasarım hukukunda uzman bir bilirkişi eklenerek ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Mahkememize 05/11/2018 havale tarihi ile sunulan ek raporda özetle; davalı … ile dava dışı … Ltd. arasında akdedilen lisans sözleşmesi uyarınca davalı … Ltd.’nin lisans alan sıfatıyla uyuşmazlığa konu faydalı modelde belirtilen ürünü üretme/ürettirme hakkını haiz olduğu, söz konusu lisans sözleşmesinin feshedildiği, bu fesih tarihinden sonraki … Ltd. kullanımının ise haksız olduğu ve tecavüz teşkil edeceği, her ne kadar … 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasmda verilen kararda, feshin haksız olduğu belirtilmişse de, bu hususun faydalı modeli devralan davacı … Ltd.’ye karşı ileri sürülemeyeceği; ancak … Ltd. ile … Ltd. arasında tazminat istemli bir davaya konu edilebileceği, gerek heyette önceden yer alan bir kısım bilirkişilerce hazırlanan gerek de … 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyasından alman bilirkişi raporunda davalı … Ltd. tarafından diğer davalı … Ltd.’ye ürettirilen bankların tecavüz teşkil ettiğinin belirtildiği, dosyada bu durumun aksini gösterir bir verinin mevcut olmaması nedeniyle bu tespitin hâlâ geçerliliğini koruduğu, diğer davalı … Ltd.’nin meydana gelen tecavüz eyleminde kusurlu olmadığı, zira … Ltd.’nin feshe kadar da olsa lisans alan sıfatıyla hukuka uygun olarak üretim gerçekleştirdiği, kaldı ki davalı … Ltd.’nin üretim siparişine/sözleşmesine konu ürünün herhangi bir sınai mülkiyet hakkına konu edilip edilmediğini ve karşı âkidin/… Ltd.’nin bu hakkı haiz olup olmadığım araştırma yükümlülüğü altında olmadığı, dava dışı … Ltd. ile … Ltd. arasında akdedilen lisans sözleşmesi kapsamında, … Ltd. tarafından … Ltd.’ye ürettirilen bank adedi de dikkate alındığında, SMK m. 151/2-c kapsamında 52.000 TL maddi tazminatın söz konusu olduğu, ancak SMK m. 150/2 uyarınca üretilen ürünlerin sınai mülkiyetin/sınai mülkiyet sahibinin itibarını zedelediği ispat edilemediği, manevi tazminat talebinin takdirinin mahkemede olduğu, görüş ve kanaati bildirilmiştir.
GEREKÇE
Dava davacının devraldığı faydalı modele tecavüz edilmesi nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasıdır. Faydalı modeldeki ürün tasarım olarak da tescil edilmiştir. Bu bakımdan tasarım korumasından da yararlanılmak istenmektedir.
Davacının hak sahibi olduğu tasarım … tescil numarasına, faydalı model ise … tescil numaralarına sahiptir.
Davalıların ürettiği bank ürününün, davacının tasarımı ile benzerlik ve ayırt edicilik yönünden değerlendirildiğinde, tasarımların, oturma bankı tasarımı olduğu, davacı … davalı yana ait tasarımların benzer oldukları, ufak detaylardaki farklılıkların ise bu benzerliğe engel olmadığı, davalı yana ait ürünlerin de, davacı yana ait … no’lu faydalı model ve … tasarım tescilinin koruması kapsamında kaldığı anlaşılmıştır,
Davalı … ile dava dışı … Ltd. arasında akdedilen lisans sözleşmesi uyarınca davalı … Ltd.’nin lisans alan sıfatıyla uyuşmazlığa konu faydalı modelde belirtilen ürünü üretme/ürettirme hakkını haiz olduğu, söz konusu lisans sözleşmesinin feshedildiği, bu fesih tarihinden sonraki … Ltd. kullanımının ise haksız olduğu ve tecavüz teşkil edeceği, her ne kadar … 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasmda verilen kararda, feshin haksız olduğu belirtilmişse de, bu hususun faydalı modeli devralan davacı … Ltd.’ye karşı ileri sürülemeyeceği; ancak… Ltd. ile … Ltd. arasında tazminat istemli bir davaya konu edilebileceği;
Diğer davalı … Ltd.’nin meydana gelen tecavüz eyleminde kusurlu olmadığı, çünkü .. Ltd.’nin feshe kadar da olsa lisans alan sıfatıyla hukuka uygun olarak üretim gerçekleştirdiği, kaldı ki davalı … Ltd.’nin üretim siparişine/sözleşmesine konu ürünün herhangi bir sınai mülkiyet hakkına konu edilip edilmediğini ve karşı âkidin/… Ltd.’nin bu hakkı haiz olup olmadığım araştırma yükümlülüğü altında olmadığı, ayrıca feshe kadar hukuka uygun yapılan üretimin fesihten sonra, kendisine feshin ayrıca bildirilmediği müddetçe, aynı şekilde devam etmesinin güven teorisine de uygun olduğu, ;
Dava dışı … Ltd. ile … Ltd. arasında akdedilen lisans sözleşmesi kapsamında, … Ltd. tarafından … Ltd.’ye ürettirilen bank adedi de dikkate alındığında, SMK m. 151/2-c kapsamında 52.000 TL maddi tazminatın talep edilebileceği, ancak SMK m. 150/2 uyarınca üretilen ürünlerin sınai mülkiyetin/sınai mülkiyet sahibinin itibarını zedelediği ispat edilemediği; sonuçlarına varıldığından maddi tazminat yönünden taleple bağlı kalınarak, manevi tazminat yönünden ise ihlalin davacı tarafta manevi zarara yol açtığı , ihlalde kusurlu olunduğu ile birlikte ihlalin ağırlığı, niteliği ve gerçekleşme şekli göz önüne alınarak kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davalı … Hizmetleri açısından davanın REDDİNE
2-Davalı … yönünden açılan davanın KISMEN KABULÜNE, Davalı …’ın, davacının “…” tescil nolu faydalı model ve “…” tescil nolu endüstriyel tasarım (…) ürününe tecavüz ettiğinin tespitine, tecavüzün durdurulmasına, menine ve ref’ine
3-Maddi tazminat talebinin kabulü ile 50,000,00 TL(Ellibintürklirası) maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikten …’tan alınarak davacıya verilmesine,
4-Manevi tazminat talebinin kısmen kabulü 5.000,00 TL (beşbintürklirası) manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikten …’tan alınarak davacıya verilmesine,
5-Hüküm kesinleştiğinde mahkeme kararının Türkiye çapında tirajı en yüksek üç gazeteden birinde bir kez ilanına,
6-Sair taleplerin reddine
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 3757,05 TL karar harcından peşin yatırılan 1.445,37 TL’nin mahsubu ile kalan 2.311,68 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsiliyle Hazine’ye irat kaydına,
8-Kabul edilen faydalı modele ve tasarıma tecavüzün tespiti, men’i yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı vekili yararına hesap olunan 3.931,00 TL vekalet ücretinin davalı …. San. Tic. Ltd. Şti’den alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
9-Kabul edilen maddi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı vekili yararına hesap olunan 5.850,00 TL vekalet ücretinin davalı …. San. Tic. Ltd. Şti’den alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
10-Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı vekili yararına hesap olunan 3.931,00 TL vekalet ücretinin davalı …. San. Tic. Ltd. Şti’den alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
11-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı …. San. Tic. Ltd. Şti vekili yararına hesap olunan 3.931,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalı …. San. Tic. Ltd. Şti’ne verilmesine,
12-Davalı … hakkında açılan dava reddedildiği, davalının kendisini vekille temsil ettirdiği görüldüğünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili yararına hesap olunan 9.150,00 TL’nin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
13-Davacı tarafından yapılan masraf olarak 2050 TL (bilirkişi+ posta gideri) ve 1.445,37 TL harç (peşin+başvuru) olmak üzere toplam 3495,70 TL yargılama giderinin kabul red oranı yapıldığında 2403,29 TL yargılama giderinin davalı …. San.Tic. Ltd. Sti’den alınarak davacıya verilmesine,
14-Davalı … tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından hüküm kurulmasına yer olmadığına,
15-Davalı… tarafından yapılan 43,30 TL (posta gideri) masrafın yargılama gideri olarak davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine
16-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 12/12/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸