Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/554 E. 2023/790 K. 22.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/345 Esas
KARAR NO : 2023/787
DAVA : Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin)
DAVA TARİHİ : 31/05/2023
KARAR TARİHİ : 22/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin fiilen bir ticari faaliyeti olmadığını, tek varlık sebebinin 2B arazisi olması sebebi ile zilyetlik hakkına sahip olduğu … Tapu Müdürlüğünün … Köyü … mevkii … ada 4 parsel sayılı 2.051,20m2 kullanım alanlı, arsa, fabrika binası ve müştemilatının kiralanmasına ilişkin olduğunu, davalı … kendi kardeşi dahil amcalarının ve amca çocuklarına ait şirket hisselerini usulsüz yollarla kendi üzerinde topladığı gibi usulsüz bir şekilde sermaye artırımları yaparak ortakları ve büyük kira geliri olan şirketi zarara uğrattığını, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/… Esas ve 2022/…9 karar sayılı kararı ile müdürlükten azledildiğini, bu nedenle azledilen davalının tasfiye memuru olarak da kalmasının mümkün olmadığını, Fabrika binasının olduğu … Mah. … Ada 4 Parsel’de kayıtlı toplam 2051 metrekare arsa 2B arası olup, bu arsa Milli Emlak Müdürlüğü tarafından … ne devredildiğini ve belediye tarafından hak sahiplerine satışı gerçekleştirildiğini, hak sahibinin tasfiye halindeki davalı şirket olduğunu, davalı, şirketi zarara uğratarak mahkeme kararı ile müdürlük görevinden azil edilen tasfiye memurunun söz konusu taşınmazın satın alma iş ve işlemleri yaparken, şirketi borçlandıracağını veya hak kaybına neden olma olasılığının çok yüksek olduğunu, telafisi imkansız zararların doğmasının muhtemel olduğunu, şirketin sahip olduğu taşınmazı üçüncü kişilere fiilen devretme ihtimalinin nedeniyle ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini beyanla, Tasfiye Memuru davalı …’in şirketle ilgili yapacağı tasfiye işlemlerinin durdurulmasına, davalı Şirketin ticari defter ve kayıtlarına elkonularak muhafaza altına alınmasına, davacı … veya Mahkemece resen belirlenecek bir kişinin davalı şirkete kayyum olarak atanmasına, taşınmazın tapu kaydına “davalıdır” şerhi konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevabında: Tasfiye Halinde … Ticaret Ltd. Şti.’ne husumet yöneltilmesi mümkün olmayıp bu davalı açısından öncelikle davanın husumet nedeni ile reddini talep ettiğini, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/… Esas sayılı dosyası ile … Ticaret Ltd. Şti.’nin feshi ve tasfiyesine ve şirket ortağı ve müdürü olan …’in tasfiye memuru olarak tayinine karar verildiğini, bu dosyanın celbi gerektiğini, tasfiye sürecinin başlamasından itibaren, tasfiye süreci hukuka ve prosedüre uygun olarak yürütülmüş olup anılan hususun yargılama sırasında ortaya çıkacağını, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/… Esas ve …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/… Esas sayılı dosyalarında hatalı tespit, inceleme ve değerlendirmeler ve dolayısıyla hatalı kararlar verildiğini, bunların da incelenmesi gerektiğini, şirkete ait fabrikanın aylık KDV dahil 22.000,00 TL üzerinden kiraya verilmesinin, kiraya verilme tarihi itibari ile rayice uygun olduğunu, çünkü kiraya verilen yerin tapusuz olması, şirketin işgaliye bedeli ödeyerek hak sahibi olduğu bir yer olması, bu nedenle kiralayan kişinin ruhsat alamaması, kiracının kiralanan yerde çevre düzenlemesi ve ilave depo yapmış olması hususları da göz önüne alındığında ve değerlendirildiğinde, kiranın kiraya verilme tarihi itibari ile rayice uygun olduğunu ortaya koyacağını, bunun bilirkişi marifetiyle tespiti gerektiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce 03/08/2023 tarihli ara kararı ile, davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebi yerinde görülerek tedbiren kayyım atanmasına karar verilmiştir.
Davalı vekili, 07/08/2023 tarihli dilekçesi ile mahkememizin ihtiyati tedbir kararına itiraz etmiştir.
Davalı tarafın itirazı üzerine mahkememizce taraflar davet edilerek 13/09/2023 tarihinde ön inceleme ve mürafaa duruşmasında dinlenmiş, belgeleri ibraz edeceğini beyan eden davalı tarafa süre verilerek itiraz konusunun ara karar ile değerlendirilmesine karar verilmiştir. Davalının sunduğu belgelerden, yeni bir durum olmadığı ve şirketin tasfiyesine yönelik belgeler olmadığı, rutin çağrı kağıtları olduğu görülmüş, Mahkememizin 04/10/2023 tarihli ara kararı ile ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmiştir.
Toplanması gereken ve esasa etkili belgeler toplanmış bilirkişiden rapor rapor alınmıştır.
Davalı duruşmada; “tasfiye için gerekli işlemleri yaptım ilanları yaptım, taşınmazı alış opsiyonlu yeni bir kiracıya kiraladım 6 ay- 1 yıl içinde satın alacaktı, ağustosta süresi doldu, satışı yaptım , ancak bu davada atanan kayyım kararı dolayısı ile satış işlemleri durduruldu, normalde bu yeri satıp şirketin tasfiyesini tamamlayıp kapatacaktım. İBB buranın tapusu için 18.000.000,00 TL istemektedir. Ayrıca yüksek miktarlarda ecrimisil istemektedir. Bunların hepsinin belgelerini sunacağım.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizce görevlendirilen mali müşavir bilirkişi raporunda özetle ; A) Dava dışı “… Ltd. Şti” ile Tas. Hal. … Ltd. Şti. tasfiye memuru Sn. … arasında 25.08.2022 tarihli Protokolde -… ve Tic. Ltd. Şti.’ne herhangi bir kira borcu olmadığını ve tarafların birbirini ibra ettiği” yer almakla beraber paylaşılan mizanlarda takip edilen … Tic, Ltd. Şti. 205.572,88 TL olarak borçlu gözükmektedir. Mizanda yer alan tutarda Dava dışı … firmasından herhangi bir Alacak bulunmamaktadır ve tasfiye memuru “Depoya yapılan yer karşılığı” Alacaktan vazgeçmiş olduğu protokolde yer almaktadır. B) Muhasebe sisteminde 360 Nolu “Ödenecek Vergi Ve Fonlar” hesabında toplam borç 2.635.20 TL ve 7440 sayılı kanun kapsamında yararlanılan Vergi Yapılandırmasına ait 368 hesapta “VAD. GEÇ. ERT. VEYA TAKS. VERGİ VE Dİ. YÜ hesabında takip edilen bakiye SIFIR olarak yer almıştır. 24 Mayıs 2023 tarihinde yapılandırma kapsamında olan ve olmayan tüm vergi borçları ödenerek kapatılmıştır. 197,85 TL Vergi borcu olup 2023 yılına aittir. … Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/… E. Dosya ile Tasfiye işlemli açılan dava dosyası, T.C. İstanbul BAM 14. Hukuk Dairesi ve T.C. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi ilamı sonrası 26.01.2022 tarihinde kesinleşmiştir. 10.04.2022 tarihinde kesinleşme şerhi yazısı olup ilk dava tarihinden sonraki döneme ait bilgi ve belgeler talep edilmiş olmakla beraber tasfiye memuru Sn. … tarafından telefonla ( … – …) tarafım aranarak paylaşılan 2021 – 2022 ve 2023 mali verilerinin haricinde “Sayın Mahkemenin görevlendirmesi dışına çıkıldığı paylaşılarak” 2014 – 2020 dönemine ait belge verilmeyeceği iletilmiştir. Tasfiye Halindeki şirketin Kira geliri olup, Tasfiye durumunda Gelirden fazla giderin yapılma olanağı olmayacağından ve parasal hareketler (Banka kayıtları – Cari Hesaplar) paylaşılmadığından paranın tahsil ve kullanımları tespit edilememiştir. Ortaklar Cari Hesabında … ve … adına 2021 dan önce tasfiye halindeki şirketin adı geçen ortaklardan alacakları olduğu ve Şirketin Ortaklardan Alacakları için kanunen faiz yürütmesi gerekirken, cari hesap incelememde borçlu olan ortakların cari hesaplarına faiz yürütülmediği ve/veya faiz için fatura düzenlenmediği tespit edilmiştir. Muhasebe sisteminde Ortaklar Cari Hesabından kaynaklı olarak davaya konu şirkete borçlu olan ortakların üzerinde gözüken borç tutarlarının, hangi nam ve ad altında ortaklara borç verildiğinin belirlenemediği, D) Davaya konu şirketin 2021 -2022 – 2023 defterlerin Açılış ve kapanış (2023 mali yıl devam etmektedir.) kayıtlarının Kanun öngördüğü süreler içinde yapıldığı, E) 2021 yılında Davaya konu şirketin Diğer Olağandışı Gider ve Zararlar (-) olarak 278.325,30 TL tutarı zarar olarak yazmasından kaynaklı 2021 yılı (-) 211.363,89 TL Zarar tutarı ile Kurumlar vergisi beyannamesini Mali idareye beyan ettiği, Davaya konu şirketin 2021 yılı içinde bu boyutta zarar edebilecek bir faaliyeti olmadığından ilgili belgenin Kayyum kanalı ile incelenmesi tavsiye edilmektedir. F) Tasfiye memurlarının yerine getirmesi gereken görevler Türk Ticaret Kanunu’nun ilgili maddelerinde belirtilmiştir. Tasfiye memurları kural olarak kendilerine kanun ile tanınmış yetkileri bizzat kullanır ve bunları üçüncü kişilere devredemez, tasfiye memurları görevlerine başlar başlamaz, Şirket’in tasfiyenin başlangıcındaki durumunu incelerler. Şirket mallarına değer biçmek için uzmanlara başvurarak, Şirket’in malvarlığına ilişkin durumu ile finansal durumunu gösteren bir envanter ile bilanço düzenler ve genel kurulun onayına sunar. (Mevcut paylaşımlarda Ortaklar Genel Kurulu toplantıya çağrıldığına dair taşfiye memuru Sn. … tarafından herhangi bir belge sunulmamıştır.) Envanter ve bilançonun genel kurulda onaylanmasından sonra, tasfiye memurları Şirket’in envanterde yazılı bütün malları, belgeleri ve defterlerine el koyar. Tasfiye haline giren Şirket için, alacaklılarının daveti yapılır ve bu kişiler alacaklarını tasfiye memurlarına bildirmeye çağrılırlar. Tasfiye memurları, alacaklı oldukları Şirket defterlerinden veya ilgili belgelerden anlaşılan ve yerleşim yerleri bilinen kişilere taahhütlü mektupla, diğer alacaklılara ise Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ve Şirket’in internet sitesinde birer hafta arayla yapılacak üç ilanla şirketin sona erdiğini bildirilir ve alacaklarını istemeye davet edilirler. (Mevcut paylaşımlarda Alacaklıların “Alacaklarını Bildirmeye” çağrıldığına dair taşfiye memuru Sn. … tarafından herhangi bir yazılı belge sunulmamıştır. 10.04.2022 tarihi esas alınırsa Alacaklıların “Alacaklarını Bildirmeye” çağrılması en geç 10.04.2023 tarihine kadar bu şirket özelinde tamamlanmış olması önem arzetmektedir.) Tasfiye memurları, hesap verilebilirlik ilkesi bağlamında, tasfiyeyi 1 yıl içinde bitirememişlerse, “tasfiyenin uzun sürmesi halinde her yılsonu” tasfiyeye ilişkin finansal tabloları hazırlayacakları gibi, tasfiye sonunda tasfiye hakkında kesin bilançoyu düzenlemek ve genel kurula sunmak, soruları cevaplamakla yükümlüdür. (Mevcut paylaşımlarda tasfiye memuru Sn. … tarafından 10.04.2023 ve veya sonrasında yapılmış ortaklar genel kurulu ile bu genel kurulda sunulmuş tasfiyeyle ilgili finansal tabloların dava dosyasında yer almadığı,) Tasfiye sırasında elde edilen paralardan Şirket’in süregelen harcamaları için gerekli olan kapsam dışında kalan paraları bankaya, Şirket adına yatırırlar. (Mevcut paylaşımlarda 30.09.2023 tarihi itibari ile tasfiye halindeki şirketin Bankada 36.537,98 TL parası olduğu kaydı olarak yer almaktadır.) G) T.C. … Belediye Başkanlığı Emlak Yönetimi Dairesi Başkanlığı, Emlak Şube Müdürlüğü 09.09.2022 tarihli Borç Bildirim yazısında 2022 yılı için aylık 82.040- TL aylık Ecrimisil bedeli belirlenirken aynı yer, 25.08.2022 tarihinde Dava dışı “… Ltd. Şti” ile Aylık 37.500,00TL’a kira sözleşmesi yapılmış olmakla birlikte (ilk bir yıllık dönem için) 2022/ Eylül 2023 / Ağustos aylarında KDV Hariç 18.644,07 TL ve KDV Dahil 22.000,00 TL olarak fatura düzenlenmiştir. Eylül 2023 ayından itibaren “ … İnşaat”a KDV Hariç 48.837,50TL ve KDV Dahil 58.605,00 TL olarak fatura düzenlenmiştir. Ecrimisil bedelinin çok çok altında “… İnşaat” la Kira sözleşmesi imzalanırken o zamanki aynı bölgedeki kira rayicinin sayın Mahkeme kanalı ile tespit edilmesi durumunda, tasfiye memuru Sn. … tarafından “Kiraya vermeden” kaynaklı davaya konu şirketi zarara uğratıp uğratmadığı daha doğru ve sağlıklı olarak tespiti kuvvetle muhtemeldir.” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Şirketin zilyet olduğu taşınmaz kayıtları celbedilip incelenmiş, incelenmesinde, malikin … olduğu, beyanlar hanesinde binanın davalı şirketi ait olduğu ve şirketin zilyet kaydının bulunduğu, buy yerin Orman Kanunu 2B maddesi kapsamında orman sınırı dışına çıkarılmış bir yer olduğu anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Tasfiye memuru olarak mahkemece atanan davalının görevini kötüye kullandığından bahisle tasfiye memurluğundan azli ve kayyum tayinine ilişkindir.
Taraflar arasında ve şirketle ilgili, …. ATM 2014/… Esas sayılı red edilmiş Genel kurul kararlarının iptali davası, … ATM 2014/… Esas genel kurul kararlarını iptali davası olup derdest olduğu, … ATM 2014/… Esas sayılı şirketin feshi davası ve kabul ile kesinleşerek davalının tasfiye memuru olarak atandığı dosya olduğu, …. ATM 2018/… Esas sayılı Pay devrinin iptali davası olduğu kabulle sonuçlandığı, …. ATM 2010/… Esas sayılı şirket müdürü olan …’in azli davası olduğu ve kabulle kesinleştiği dosyalar olduğu, bunlar dışında başkaca ceza ve hukuk dosyalarının da olduğu, taraflar arasındaki güven ilişkisinin bittiği görülmüştür.
… Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/… esas sayılı dosyasının örneği getirtilmiş, incelenmesinde, şirket müdürü …’in azline karar verildiği ve kararın 09/09/2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Alınan bilirkişi raporu ve dosyadaki belgelerden, tasfiyesine karar verilen şirketle ilgili mal varlıklarının ve borçların tasfiyesi gerekirken, davalının tasfiye halindeki şirketin taşınmazını tekrar kiraya verdiği, tasfiye yerine mevcut durumun sürdürülmeye çalışıldığı,…tarafından istenen evrimisilin çok çok altında ve üstelik taşınmaz üzerindeki yapıyla birlikte şirketin zilyet olduğu taşınmazı kiraya verdiği, taşınmazı satmak ve borçları ödemek için gerekli işlemleri yapmadığı, bu konularda ortakların çağrılmadığı, bilirkişiye de yeterli belge vermediği, ortaklar arasında mevcut güven sorunu olmasına rağmen davalı …’in bu şekilde devam etmesinin haklı yanı olmadığı, tüm ortakların menfaatine ve tasfiye amacına uygun işlem yapmak üzere bir kayyım atanmasının gerektiği vicdani kanaate ulaşıldığından, davanın kabulüne dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davacıların davasının KABULÜ İLE: Davalının davalı şirketin tasfiye memurluğundan alınmasına, yerine tasfiyeyi yürütüp sonuçlandırmak üzere tedbiren kayyum olarak atanmış olan mali müşavir …’ in tasfiye memuru olarak atanmasına,
2-Karar kesinleştiğinde tescil ve ilanına kesinleşinceye kadar tedbir talebinin devamına, kayyıma aynı şekilde aylık net 15.000,00TL ücret verilmesine, ücretlerin davalı şirketten karşılanmasına,
3-Alınması gerekli 269,85 TL harçtan, peşin alınan 179,90 TL’nin mahsubu ile 89,95 TL’nin davalılardan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Yargılama gideri olarak davacının harcadığı 6.009,00 TL’nin ve 359,80TL peşin harçların davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacının yatırdığı 30.000,00TL kayyım ücretinin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İlişkin gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile … Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.22/11/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır