Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/249 E. 2023/604 K. 02.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/249 Esas
KARAR NO : 2023/604

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/04/2023
KARAR TARİHİ : 02/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 17/04/2023 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında faturalara müstenit açık (cari) hesap şeklinde işleyen bir ticari ilişki mevcut olduğunu, bu ticari ilişki kapsamında yapılan kira sözleşmesine istinadan davalının müvekkili şirkete ait vericileri kullanmakta olduğunu, müvekkilinin verdiği vericilerin kullanılması karşılığında düzenlenen faturalar sonucunda, davalı dönem dönem kira bedellerini ödemediğini, cari hesabının 249,499,70 borç bakiyesi vermesi üzerine davalıya borcu ödemesi için sürekli ikazda bulunmasına rağmen ödeme alınamadığını, davalı düzenlenen faturalarının hiç birine itiraz etmemiş borcun varlığı konusunda da mutabık kalındığını, yapılan tüm görüşmelere rağmen fatura bedellerinin ve dolayısıyla açık hesap borcunun ödenmemesi üzerine, İstanbul …icra Müdürlüğünün …E. sayılı dosyası ile 249,499,70 Tl cari hesap borcu için faizi ile birlikte toplam 279.123,97 TL icra takibi başlatıldığını, 7 örnek ödeme emri konulu tebligat, 02.03.2023 tarihinde tebliğ edilmiş ve 03.03.2023 tarihinde davalı vekili tarafından borca itiraz edilerek takip durdurulmuş olduğunu beyanla; davalının İstanbul …icra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, haksız yere itiraz eden davalının alacağın yüzde yirmisinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 02/05/2023 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davaya usul ve esas yönünden itiraz ettiklerini, usul yönünden davacı taraf delillerini tarafımıza tebliğ etmemiş olduğunu, davacı yana delillerini tarafımıza göndermesi için kesin süre verilmesini talep ettiklerini, tüm itirazları baki kalmak ve hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydıyla mahkeme huzurunda açılan işbu dava süresinde açılmamış ve davacının haksız talepleri zamanaşımına uğradığını, iş bu davanın görevli mahkemede açılmadığını, dava dilekçesinde de görüldüğü gibi taraflar arasındaki uyuşmazlık kira sözleşmesinden kaynaklandığını, kira sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklarda görevli mahkeme sulh hukuk mahkemesi olduğunu, esas ilişkin olarak; müvekkili şirketin davacı yan ile akdedilen sözleşmeden doğan tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, müvekkili şirketin davacı yana ödenmemiş borcu bulunmadığını, davacı turkuvaz aktif sözleşmeden doğan yükümlülükleri yerine getirmemiş ve müvekkil şirketi zarara uğrattığını beyanla; İşbu dava süresinde açılmadığından ve davacının talepleri zamanaşımına uğradığından davacının haksız taleplerinin reddini, huzurda görülen davada görevli mahkemeler sulh hukuk mahkemeleri olduğundan görevsizlik kararı verilmesini, her halükarda şşbu davada gerekli yasal şartlar oluşmadığından haksız ve mesnetsiz davanın reddine, davacı yan haksız ve kötü niyetli bir şekilde Müvekkil aleyhine icra takibi başlatmış olup, İcra İflas Kanunu m. 67/2 gereği söz konusu takip miktarının %20’sinden az olmamak koşuluyla davacı yan aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yanca ödenmesini karar verilmesi talep etmiştir.
DELİLLER:

-İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının UYAP kaydı,
DELİLLER VE GEREKÇE:
Yapılan yargılama, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava, takip talebine itirazın iptaline ilişkindir. İİK m.67’de “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir” hükmüne yer verilmiştir.
6100 Sayılı HMK’ nın 4. Maddesi uyarınca:”.. Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları..” kira sözleşmesinden kaynaklanan davalar Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmektedir.
Yargıtay 3.HD’nin 2021/287 Esas 2021/3719 Karar sayılı ilamında: “…Lokanta, otel, kantin, hastane, okul, dükkan, fabrika gibi iş yerlerinin işletilmek maksadıyla kiraya verilmesinde, reklam panolarının kiralanmasında, taksi kiralarında söz konusu olan ürün kirasıdır (Prof.Dr. Azra Arkan Serim; Hasılat Kirasında Tarafların Hak ve Borçları, İstanbul 2010, s. 3). Yerleşmiş Yargıtay uygulamasına göre de; kira sözleşmesinin, ürün kirasına ilişkin hükümlere tabi olabilmesi için, kiralananın işletme ruhsatıyla birlikte işletme hakkının devredilmiş olması gerekir.Öte yandan, ürün kirasında; kira bedelinin, üründen bağımsız bir bedel olarak kararlaştırılması hâlinde genel ürün (hasılat) kirasından; buna karşılık kira bedeli, ürünün belli bir hissesi ya da bölümü olarak belirlenmiş ise, katılmalı (iştirakli) ürün kirasından söz edilir (6098 sayılı TBK m. 357)…Dava, 6100 sayılı HMK’nın yürürlüğe girmesinden sonra 03/06/2013 tarihinde açıldığına göre, görevli mahkeme sulh hukuk mahkemesidir. Hal böyle olunca, ilk derece mahkemesince; uyuşmazlığın çözümünde sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca asıl ve birleşen davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, taraflarca akdedilen sözleşmelerin hukuki tanım ve yorumunda yanılgıya düşülerek davaların esası hakkında hüküm kurulmas usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir…” şeklinde belirtilmiştir.
Buna göre, taraflar arasındaki somut uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığı, mahkememiz huzurdaki davada görevli olmayıp davaya bakmakla görevli mahkeme İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesi olduğundan ve görev konusu kamu düzeninden dava şartı ve mahkemece re’sen her aşamada gözetilmesi gereken husus olmakla, HMK md 114/1-c ve 115/2 uyarınca aşağıdaki şekilde görev yönünden dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın HMK 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca görev yönünden USULDEN REDDİNE,
2-)Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın görevli olan İSTANBUL NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-)HMK’nun 331 mad. uyarınca Harç, yargılama gideri ve gider avansının görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde talep üzerine harç yargılama gideri ve gider avansı konusunda mahkememizce karar oluşturulmasına,
4-)HMK 20.maddesi gereğince; karar tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtaratına,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.02/10/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır