Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/99 E. 2022/816 K. 05.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/99 Esas
KARAR NO : 2022/816
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/02/2022

BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 2022/… E. SAYILI DOSYASI
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/02/2022
KARAR TARİHİ : 05/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 16/02/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle;dava konusu olayın … Genel Başkanı … …’in Elazığ ziyaretini takip eden muhabir … …, … …’in esnaf ziyareti yapacağı lokantada beklerken kendisinin muhabir olduğunu fark ederek yanına gelen ve şehit yakını olduğunu söyleyen bir şahıs kendisine “… …’e şehitler ve pkk ile ilgili soru sormak istediğini ancak orada bulunan …li şahıslar tarafında linç edilmekten korktuğunu” beyan ettiğini, bunun üzerine müvekkili şirketin muhabiri şahsa ” Bir vatandaş olarak rahatlıkla soru sorabileceğini, kameraların kayıtta olduğu bir ortamda kendisine yönelik bir saldırı olamayacağını” söyleyerek istediği soruları sorabileceğini belirttiğini, muhabir … …’ün video da yer alan kişiyi daha önceden tanımamakta olduğunu ve şahsın yanına gelerek kendisine soru sorması üzerine şahısla muhatap olduğunu, bu sırada olay anında orada bulunan bir şahıs tarafından bu durum gizli ve izinsiz bir şekilde kayda alındığını ve bu kayıt davalı tarafından kurmaca bir şekilde, konuşmanın sadece bir kısmı cımbızlanarak, … muhabiri ilgili şahsı salona getirmekle, kışkırtmakla ve provokasyon kurgusu yapmakla itham edildiğini ifade özgürlüğü kişilere, gerçek dışı bilgi ve suçlamalar üzerinden isnat ve ithamlarda bulunma hakkı vermediğini, iletişim özgürlüğü ve ifade hakkı, gerçekleri çarpıtarak ve hayal mahsulü kurgular yaratarak kamuoyu karşısında müvekkili kötüleyebilme, suç isnad etme hakkını asla ve asla kimseye vermemekte olduğunu beyanla; davalıdan 50.000 TL manevi tazminatın paylaşım ve haber tarihi olan 05.11.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, dava konusu iletinin hukuka aykırılığının tespiti ile masrafı davalıdan alınmak suretiyle kararın, tirajı en yüksek ulusal iki gazetede yayınlanmasını ve tüm yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 09/03/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki uyuşmazlık kişilik haklarına ilişkin olduğunu ve görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, dava konusu olay ticari ilişkiden kaynaklanan bir işlem olmadığını, kişilik haklarının ihlali nedeni ile açılmış manevi tazminat davası olduğunu, aynı yazı nedeni ile daha önce mahkemenizin 2022/… E sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine açılmış derdest dava bulunduğunu, bu nedenle derdestlik itirazında bulunduklarını, … GİK üyesi … … … Genel Başkanı … …’in … gezisinde … İlçesinde esnaf ziyareti sırasında meydana gelen bir olayın videosunu paylaştığını, video ya bakıldığında elinde mikrofon olan şahsın başka bir şahsa “Sen sorunu sor biz kayıt altına alacağız” dediğini, söz konusu şahıs … muhabiri … … olduğu ortaya çıktığını, … Muhabiri yanındaki vatandaşa bunu söylerken videosunun çekildiğini görünce birden sustuğunu ve durumun bu şekilde meydana geldiğini, dava dilekçesinde … …’ün beyanına başvurularak şehit yakınının … …’e soru sormak istediğini ancak linç edilmekten korktuğunu … …’ün de kendisine yardımcı olmak istediği yazıldığını, mahkeme de takdir eder ki … Genel Başkanına defalarca sorular sorulmuş ancak kimse linçe uğramadığını, … Muhabiri … …’ün konuyla hiç ilgisi olmayan ağabeyinin kaybını da olaya dahil etmeye çalışması da sayın mahkemenin dikkatine sunulması gerektiğini, zira … …’ün ağabeyi ile ilgili haberde hiç bir beyan bulunmadığını beyanla; davanın usulden ve esastan reddini ve tüm yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/… E. Sayılı dosyasında davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; dava konusu olayın … Genel Başkanı … …’in Elazığ ziyaretini takip eden muhabir … …, … …’in esnaf ziyareti yapacağı lokantada beklerken kendisinin muhabir olduğunu fark ederek yanına gelen ve şehit yakını olduğunu söyleyen bir şahıs kendisine “… …’e şehitler ve pkk ile ilgili soru sormak istediğini ancak orada bulunan …li şahıslar tarafında linç edilmekten korktuğunu” beyan ettiğini, bunun üzerine müvekkili şirketin muhabiri şahsa ” Bir vatandaş olarak rahatlıkla soru sorabileceğini, kameraların kayıtta olduğu bir ortamda kendisine yönelik bir saldırı olamayacağını” söyleyerek istediği soruları sorabileceğini belirttiğini, muhabir … …’ün video da yer alan kişiyi daha önceden tanımamakta olduğunu ve şahsın yanına gelerek kendisine soru sorması üzerine şahısla muhatap olduğunu, bu sırada olay anında orada bulunan bir şahıs tarafından bu durum gizli ve izinsiz bir şekilde kayda alındığını ve bu kayıt davalı tarafından kurmaca bir şekilde, konuşmanın sadece bir kısmı cımbızlanarak, … muhabiri ilgili şahsı salona getirmekle, kışkırtmakla ve provokasyon kurgusu yapmakla itham edildiğini ifade özgürlüğü kişilere, gerçek dışı bilgi ve suçlamalar üzerinden isnat ve ithamlarda bulunma hakkı vermediğini, iletişim özgürlüğü ve ifade hakkı, gerçekleri çarpıtarak ve hayal mahsulü kurgular yaratarak kamuoyu karşısında müvekkili kötüleyebilme, suç isnad etme hakkını asla ve asla kimseye vermemekte olduğunu beyanla; davalıdan 50.000 TL manevi tazminatın paylaşım ve haber tarihi olan 05.11.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, dava konusu iletinin hukuka aykırılığının tespiti ile masrafı davalıdan alınmak suretiyle kararın, tirajı en yüksek ulusal iki gazetede yayınlanmasını ve tüm yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 09/03/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki uyuşmazlık kişilik haklarına ilişkin olduğunu ve görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, dava konusu olay ticari ilişkiden kaynaklanan bir işlem olmadığını, kişilik haklarının ihlali nedeni ile açılmış manevi tazminat davası olduğunu, aynı yazı nedeni ile daha önce mahkemenizin 2022/… E sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine açılmış derdest dava bulunduğunu, bu nedenle derdestlik itirazında bulunduklarını, … GİK üyesi … … … Genel Başkanı … …’in … gezisinde … İlçesinde esnaf ziyareti sırasında meydana gelen bir olayın videosunu paylaştığını, video ya bakıldığında elinde mikrofon olan şahsın başka bir şahsa “Sen sorunu sor biz kayıt altına alacağız” dediğini, söz konusu şahıs … Elazığ muhabiri … … olduğu ortaya çıktığını, … Muhabiri yanındaki vatandaşa bunu söylerken videosunun çekildiğini görünce birden sustuğunu ve durumun bu şekilde meydana geldiğini, dava dilekçesinde … …’ün beyanına başvurularak şehit yakınının … …’e soru sormak istediğini ancak linç edilmekten korktuğunu … …’ün de kendisine yardımcı olmak istediği yazıldığını, mahkeme de takdir eder ki … Genel Başkanına defalarca sorular sorulmuş ancak kimse linçe uğramadığını, … Muhabiri … …’ün konuyla hiç ilgisi olmayan ağabeyinin kaybını da olaya dahil etmeye çalışması da sayın mahkemenin dikkatine sunulması gerektiğini, zira … …’ün ağabeyi ile ilgili haberde hiç bir beyan bulunmadığını beyanla; davanın usulden ve esastan reddini ve tüm yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı tanığı … …’ün … Asliye Hukuk Mahkemesinde talimatla alınan ifadesinde: “Ben davacı kurumda muhabir olarak çalışırdım. Dava konusu olay meydana geldiğinde … …’e Elazığ’da karşılayıp haber yapacak olan görevli kişi bendim … … Bingöl’deki programını tamamlayıp Elazığ’a gelecekti. Geldiğinde … …’i görmeden … yanıma gelerek sakın provokasyon yapmayın diyerek bize bir beyanda bulundu , ben ne demek istediğini anlamadım. … ilinde bir şehit yakını ile sıkıntı yaşamış ve bizim de bu durumu provake edeceğimizi düşünmüş, benim o esnada şehit yakını ile yaşanılan olaydan dolayı bir bilgim yoktu. Lokantaya giderek … …’in gelmesini bekledim. O esnada haber muhabiri olduğumu bilen bir vatandaş yanıma gelerek şehit yakını olduğunu, … …’e soru soracağını ancak tepki göreceğinden korktuğunu söyledi. Benim bu kişi ile bir ilgim yoktur. Bu kişi ile yapılan görüşmem kayda alınmış olup , kayda alınma olayı ile ilgili de herhangi bir bilgim yoktur. Ben işim gereği orada bulunmaktaydım. Bu kişi ile anlaşma yapıp aynı zamanda kendi videomu çekmem mümkün değildir. Bahsettiğim üzere …’ın şehit yakını ile geçen münakaşasından da haberdar değildim. Kasıtlı herhangi bir eylemim yoktur zaten beni videoya alan vatandaş … …’e soru da sormamıştır. Bilgim görgüm bundan ibarettir ” beyanında bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yapılan yargılama, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava ve birleşen dava, davacının kişilik haklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat talebi ile dava konusu haberin hukuka aykırılığının tespiti ve bu hususun iki ulusal gazete de yayınlanması talebine ilişkindir.
Mahkememizin 12/05/2022 tarih, 2022/… Esas -2022/… Karar sayılı birleştirme kararı ile dosyasının mahkememiz işbu dosyası ile birleştiği anlaşılmıştır.
Temel hak ve özgürlüklerin “sınırsız” (mutlak) olduğunu kabul etmekle birlikte, günümüzde özgürlüğün sahibi olan bireyin tek başına değil, toplumun içinde yaşadığının kabulü gerekir. Bireylerin toplum halinde yaşama zorunluluğu dikkate alındığında, tüm bireylerin mümkün olduğunca özgür biçimde hareket etmesi ancak bununla birlikte belli bir düzenin, dirlik ve esenliğin sağlandığı ortamın oluşması gerekir. Başkalarının özgürlüklerinin gözetilmediği ve kamu düzeninin sağlanmadığı bir ortamda karmaşanın ortaya çıkacağı açıktır. Özgürlük ve düzen bu bakımdan birbirini tamamlayan kavramlardır. Hiçbir temel hak uçsuz bucaksız anlamda sınırsız olmadığı gibi düşünce özgürlüğü, ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü de sınırsız değildir. Özgürlüklerin objektif sınırları her bir özgürlük için farklı olmakla birlikte örneğin düşünce özgürlüğünün başkalarına açıkça hakaret etmeyi ve rencide edici sözleri bünyesinde barındırmadığı açıktır. Anayasa Mahkemesi de örnek kararlarında demokrasinin temel taşlarından biri olan düşünce ve ifade özgürlüğünün barışçıl şekilde açığa vurulmasının ve dış dünyaya ifade edilmesinin önemini vurgulamıştır.
Düşünce ve ifade özgürlüğünün temel bir hak olarak Anayasa tarafından güvence altına alınarak kişilere tanınmış olması da ancak basın özgürlüğü ile desteklenmiş olması halinde gerçek anlamına kavuşacaktır. Basın özgürlüğü Anayasa’nın 28. Maddesinde “Basın hürdür sansür edilemez.” şeklinde ve 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 3. Maddesinde “Basın özgürdür.” denilerek güvence altına alınmıştır. Üstelik Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2018/1519E 2019/3205K sayılı örnek ilamında “AİHM’in yerleşik içtihatlarında, ifade özgürlüğünün sadece kabul edilen, zararsız ya da farklı olan bilgi ya da düşünceler için değil, ayrıca hoşa gitmeyen, sarsıcı ya da rahatsız edici olanlar için de geçerli olduğu ifade edilmekte, kamu yararı bakımından özel bir önem atfedilen basın özgürlüğünün ise bir derece abartıyı ve hatta tahriki bile sınırları kapsamına aldığı belirtilerek, basının okuyucuların ilgisini çekebilme adına sansasyonel ve rahatsız edici ifadeler kullanarak haber yapabileceği ve basın yoluyla bu şekilde görüş açıklanabileceği kabul edilmektedir.” şeklindeki ifadelerle basın özgürlüğünün bir miktar abartıyı dahi barındırabileceği belirtilmiştir.
Somut olayda; asıl davaya konu @Gazete_… isimli twitter hesabında ve birleşen davaya konu www. … .com.tr internet sitesinde yer alan “…’in oyunu ortaya çıktı. … …’e soru tuzağı ifşa oldu” başlıklı haberinde …li … …’in sosyal medya paylaşımına yer verdiği, yapılan haberde Anayasa’nın temel hak ve özgürlükler bölümünde yer alan ve gerekse de diğer kanunlarda yer alan kişilik haklarına aykırı, objektif bilgi vermenin ve eleştirmenin sınırı dışında, hakaret niteliğinde ya da yersiz, onur kırıcı söz ve deyimlerin kullanıldığına dair kanaat getirilmemiş olup aksi düşünülse dahi basın özgürlüğünün içinde bir derece abartıyı taşıyabileceği ve haberin de bu kapsamda değerlendirilebileceği gözetilerek asıl davanın ve birleşen davanın ayrı ayrı reddine verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) Mahkememizin 2022/… Esas sayılı dosyası yönünden;
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Alınması gerekli 80,70TL karar harcından peşin alınan 853,88 TL harcın mahsubu ile bakiye 773,18TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-)Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereği hesap ve takdir olunan 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-)Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
5-)Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına
B) Birleşen Mahkememizin 2022/… Esas sayılı dosyası yönünden;
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Alınması gerekli 80,70TL karar harcından peşin alınan 853,88TL harcın mahsubu ile bakiye 773,18TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-)Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereği hesap ve takdir olunan 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-)Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
5-)Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile … Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 05/12/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır