Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/827 E. 2023/573 K. 20.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/827 Esas
KARAR NO : 2023/573
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/12/2022
KARAR TARİHİ : 20/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket adına şirket yetkilisi … ile müvekkili arasında “Alan Adları ve Web Sitesi Devir Sözleşmesi” başlıklı sözleşme düzenlendiğini, sözleşmenin 1 numaralı maddesinde belirtilen sözleşme kapsamındaki müvekkili şirketin talep ettiği hizmetlerin davalı şirket tarafından yapılacağına dair anlaşma sağlandığını, hizmet karşılığında davalı şirkete 472.000,00 TL ödeme yapıldığını, davalı şirketten sözleşme kapsamındaki hizmetin gerçekleştirilmesinin beklendiğini, müvekkili şirkete taahhüt edilen www….turkiye.com.tr ve www……..com alan adlarının müvekkili şirketine trasfer edildiği davalı şirket tarafından bildirildiğini, müvekkilinin yaptığı araştırma sonucu sözleşmenin 1 numaralı maddesinde belirlenen www….turkiye.com.tr alan adının müvekkili şirket adına kayıtlı olmadığını öğrendiğini, müvekkili şirketin bu durumla ilgili … ile iletişime geçtiğini, yapılan görüşme sonucunda sözleme ile domainin sadece kullanım haklarının müvekkili şirkete geçtiğini, site isminin devrinin tamemen müvekkili şirkete geçmesinin bu sözleşme ile mümkün olmadığını belirttiklerini, yani … isimli firmanın, sözleşme kapsamındaki alan adlarının müvekkili şirkete trasferi için noter onaylı resmi marka devir sözlemesinin mevcudiyeti halinde alan adlarının müvekikli şirkete transfer edileceğini belirttiklerini, müvekkilinin davalı şirket yetkilisi ile iletişime geçtiğini, müvekkili şirketin 10-15 gün davalı şirket tarafından durumun düzeltileceği hususları bildirilerek bekletildiğini, davalı şirketin marka başvurusu yaptıklarını ve başvurunun red edildiğini ve marka kulanım hakkının sona erdiğini, müvekkili şirketin bu aşamadan sonra sözleşme kapsamında belirtilen alan adlarını uhdesine alamadığı gibi kullanma yetkisinin de elinden alındığını, sözleşmenin 1 numaralı maddesinde belirtilen alan adlarnın … Kurumuna sözleşme tarihinden önce davalı şirket yetkilisi … tarafından başvuru yapılmış ve bu başvuruların başkanlık tarafından 31.10.2019 tarihinde kısmen red edildiğini, 29/10/2020 tarihli karar ile tamamen red edildiğini ancak bu bilgilerin müvekkili şirketten gizlendiğini, devire hazır haldeymiş gibi müvekkili şirketle anlaşıldığını ve ödemesini peşin olarak aldıklarını, davalı şirket tarafından sözleşmenin gereğinin yerine getirilemediğini, bu nedenle peşin ödenen sözleşme bedelinin ödenmesi için ihtar keşide ettiklerini ancak ödeme yapılmadığından …. İcra Müdürlüğünün 2022/… esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını ve arabuluculuğa başvurduklarını, ancak itiraz sonucu icra takibinin durdurulduğunu beyanla, davanın kabulüne, itirazın iptaline ve takibin devamına, müvekkilinin zarara uğraması ve daha sonra telafisi mümkün olmayan zararların oluşması ihtimaline binaen ihtiyati haciz taleplerinin dava değerinin üzerinden teminatsız olarak kabulüne, ihtiyati haciz talebi kabul edilmemesi halinde ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacının ihtiyati haciz talebi mahkememizce teminat karşılığında kabul edilmiş, itiraz üzerine mahkememizce yapılan mürafaada itiraz red edilmiş, bunun istinafı sonunda istinaf mahkemesince istinaf talebinin reddine karar verildiği görülmüştür.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı yan ile davalı şirket arasında bir sözleşme imzalandığını ve müvekkili şirketin o tarihe kadar e-ticaret sektöründe hizmet verdiği alan adlarının devri ve bu sitelerde kullanılan e-ticaret yazılım altyapısının devri, devirlerin akabinde de 1 ay süreyle … tarafından yürütülen e-ticarete ilişkin desteklerin davacı şirket yetkililerine sağlanması hususunda anlaşıldığını, Müvekkili şirketin aynen sözleşmede belirtildiği gibi sözleşmenin akabinde alan adlarını ve kullanıma ilişkin tüm yetkileri davacı şirkete devretmiş, ardından 1 aydan daha uzun bir süre gerek telefonla, gerekse whatsapp üzerinden hem tüm ticari ağını hem de tecrübelerini davacı şirket yetkililerine aktardığını, problem yaşadıkları her mecrada verilmesi gereken yetkileri kendilerine verdiğini, sözleşmesel sorumluluğunu fazlasıyla yerine getirdiğini, her iki alan adının da içeriğinde dünyaca tanınmış bir teknoloji firması olan … isimli firmanın ismi geçtiğini, bu alan adlarının müvekkili tarafından satın alınmasında herhangi bir yasal problem olmadığı gibi alan adlarının devri hususunda da yasal bir engel bulunmadığını, ancak ilgili alan adlarının marka tescillerinin yapılmasının … firmasının iznine veya itirazlarına bağlı olduğu, hatta hayatın olağan akışında ilgili firmanın kendisi haricinde başkaları tarafından yaptırılmasının hukuken mümkün olmadığı hususunun sıradan bir vatandaş tarafından dahi bilinebilecek bir durum olduğunu, bu kapsamda davalı şirket yetkilisi alan adlarının sahibi olduğu dönemde gerekli başvuruları yaparak hukuken hak kazanmaya çalıştıysa da ilgili kurum tarafından başvuruları reddedilmiş olup bunu sağlayamadığını, bu nedenle de davacı firmaya alan adlarının satışını gerçekleştirdiği sırada bu durumu başvurulara ilişkin ekran görüntülerini göndererek ve sözlü olarak söyleyerek bildirdiğini, ayrıca yazılı sözleşmeye de marka tescilinin devredileceğine ilişkin hiçbir hüküm koydurtmadığını, yalnızca alan adlarının devri ve e-ticaretin devamlılığına ilişkin bir süre destek verilmesi hususunda anlaşma sağlandığını, davacı şirket ilgili alan adlarını devralmış, sözleşmede belirtildiği üzere müvekkili şirket ve yetkilisi …’den 1 aydan daha uzun süreyle ciddi anlamda destek almış ve ilgili alan adları üzerinden uzun süre ticaret yaparak gelir elde etmeye devam ettiğini, 31.07.2021 tarihinde yine benzer bir isme sahip olan “www….turkiye.com” isimli alan adını da … com isimli site üzerinden satın alarak müvekkilinden devraldığı sistemi bu alan adına entegre ettiğini, böylelikle davalıdan devraldıkları alan adlarına ihtiyaçları kalmadığını, iddia edildiği üzere … firmasıyla da kullanım hususunda sıkıntılar yaşadıkları için çareyi sanki olmayan olaylar gerçekleşmiş gibi yansıtarak, kendileri basiretli birer tacir değil de adeta konu hakkında hiçbir bilgisi olmayan sıradan vatandaşlarmış, marka tesciline ilişkin başvuru süreçleri kamuya açık değil de gizli birer bilgiymiş ve kendilerine bildirilmemiş gibi davranarak ve davalı şirketi dolandırıcılıkla suçlayarak dayanaksız ve hukuki temelden yoksun iddialarla paralarını iade almak için şanslarını denediklerini, kaldı ki davacı yanın dava dilekçesinde belirttiği üzere kendi iradeleriyle … firmasıyla anlaşma yaparak sözleşmeye konu alan adlarının kullanılmayacağı hususunda anlaşma sağladıklarını, bilindiği kadarıyla alan adlarına ilişkin kullanım haklarını tamamen kaybettiklerini, www….turkiye.com.tr alan adı transferi www……..com alan adı transferi Jetteknoloji altyapısı ile kiralanan site altyapısının anlaşmasının ve admin panelinin devri hususunda anlaşmaya varmışlar ve buna binaen devrin gerçekleştirildiğini, davacı şirket yetkilileri yaşadığı en ufak bir problemde dahi …’e ulaşmış, … de tüm bilgisi, çevresi ve tecrübesiyle davacı şirket yetkililerine destek sağladığını, taraflar arasında imzalanan 01.02.2021 tarihli “Alan Adları ve Web Sitesi Devir Sözleşmesi”nin 1. ve 2. maddelerinde tarafların yükümlülükleri ve tam olarak devrin konusun ne olduğu açıkça belirtildiğini, buna göre müvekkilinin sözleşme bedelinin tarafına ödenmesinin hemen ardından 03.02.2021 tarihinde sözleşmede belirtilen “www….turkiye.com.tr” ve “www……..com” alan adlarının davacıya devri için derhal www…..com sitesi üzerinden gerekli başvuruları yapmış ve devrin gerçekleştiğini, uzatmayarak ilgili alan adlarının ilgili devir sonrasında da davacı şirket yetkilisi … ve davalı şirketin o dönemde vekaleten yetkilisi halihazırda sahibi olan … arasında geçen Whatsapp konuşmalarında …, … ‘i “…” markasının ismini ve logosunu marka haklarını ihlal eder şekilde kullanmamalarının iyi olacağını birkaç kez belirtildiğini, davalı şirket yetkilisi …, davacı yanın iddia ettiğinin aksine www….turkiye.com.tr alan adını sözleşmenin kurulmasından 2 gün sonra davacıya devrettiğini, akabinde davacı şirketin www.hepsiburada.com adlı pazar yeri sitesi üzerinde sıkıntı yaşaması ve talep etmesi nedeniyle … Noterliği üzerinden marka tescil başvurusuna ilişkin haklarını devir alabilmeleri için davacı şirketin bir diğer ortağı olan …’a 27.04.2021 tarihinde 1705 yevmiye nosuyla marka tescil haklarının devrine ilişkin yetki verdiğini, davacı şirket yetkilisi … Tükek, dava konusu sözleşme kapsamında www….turkiye.com.tr ve www……..com alan adlarını, bunlara ilişkin kiralık e-ticaret yazılımını, online satış için gerekli tüm iletişim kanallarını ve satıcı bilgilerini davalı müvekkilinden devralmış akabinde bu alan adları üzerinden ticaretini uzun bir süre devam ettirdiğini, ardından 31.07.2021 tarihinde “www….turkiye.com” isimli alan adını da www…. .com isimli site üzerinden satın alarak müvekkilinden devraldığı sistemi bu alan adına entegre ettiğini, böylelikle davalıdan devraldıkları alan adlarına ihtiyaçları kalmadığını, hem bu durumu hem de davacının www….turkiye.com.tr’nin devir alınamadığı yönündeki iddialarını çürütür ve savunmalarını ispat eder nitelikte 20.08.2021 tarihinde davalı tarafından alınmış olan internet sitesi ekran görüntülerinde www….turkiye.com.tr ve … tarafından sonradan satın alınan www….com adlı alan adının aktif bir şekilde kullanıldığı ve her iki alan adının da aynı internet sitesine yönlendirildiği açıkça görülebildiğini, davacı şirket her ne kadar alan adlarının devri için ödemiş olduğu paranın kendisine iadesini talep etmekteyse de, kabul anlamına gelmemekle birlikte bu talep haklı görülecek olsa dahi, davacının davalı şirketten devraldığı alan adlarını davalı şirkete iade etmesi imkansız hale geldiğini beyanla, Mahkememizce verilen 11.01.2023 tarihli ihtiyati haciz kararının ve 16.01.2023 tarihli tavzih kararının kaldırılmasına, davanın reddine, davacı aleyhinde %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Tarafların sunduğu bilgi ve belgeler dosyamız arasına alınıp incelenmiştir.
Bildirilen tanıklar mahkememizce dinlenmiştir.
Davalı yetkilisi mahkememizce isticvap edilmiş, davacı yetkilisi dinlenmiştir.
Davalı şirket yetkilisi … isticvabında: “Ben davalı şirketin kurucu sahibiyim daha sonra kayınvalideme devrettim ve davacı taraf ile devir anlaşmalarının yapıldığı tarihte kaynanama vekaleten işlemleri yaptım. Daha sonra ocak 2023 yılında tekrar şirketi devir aldım ve şuan yetkilisiyim, 2020 yılında … isimli ürünleri internetten satmaya başlamıştım başka ürünlerde satıyordum ancak … markasının sabibi ile bir anlaşma yapmadan …türkiye.com.tr ve …türkiyemarket.com isimli alan adlarını satın aldım ve bu site üzerinden … ürünlerini sattım, pandemi dönemi bitip asıl işim olan yazılım konusuna yoğunlaşınca bu internet sitelerini satma kararı aldım … net internet sitesinde bunları ilana çıkardım, davacı taraf bizimle iletişime geçti bu tip alan adlarını alıp sattığını ve bunları bildiğini söyledi. Kendileri ile anlaştık devirleri yaptım. Marka başvurumun red edildiğine dair ekran görüntülerini de mesaj ile kendilerine bildirdim, kendileri de bunu gördüklerini söylediler, burada önemli olan internet site adı değil sabip olduğu müşteri ve iş çevresidir. Önemli bilgiler içermektedir. Bu bir büfenin satılması gibidir. Oradaki bilgilerin tek başına ekonomik değeri vardır. İnternet sitesine indirgenmesi doğru değildir. Sitenin adı daha sonra değiştirilebilir. Orada yapılan ticaretin hacmi ve karlılık oranı gibi veriler vardır. Ürünlerin nereden alınıp nereye satıldığına dair toptan ve perakende müşteri bilgileri vardır. Ben kendilerine bu konuda devirden bir ay süreyle destek vereceğime söz vermiştim. Bana bu süreçte davacı taraf sorular sordu bende bilgilendirme yaptım. Ben …a logosu kullanmadım kendileri devir aldıktan sonra kullandılar bende kendilerini uyardım. Kullanmamaları gerektiğini söyledim onlar birşey olmayacağını söylediler. Devir sürecinde beni hep davacı taraf yönlendirmişti, devirden sonra da kendilerinin marka başvuru hakkımı devir etmemi istemeleri üzerine şarköy noterliğinden bu hakkımı devir ettim. Bu işlemi benden ilk devirden yaklaşık 2,5 ay sonra istediler ancak pandemi nedeni ile noter devir işlemi gecikti. Başından beri marka tescil başvurumun red edildiğini ikimizde biliyorduk. Davacı taraf daha sonra başka birinden …turkiye.com uzantılı internet sitesini de alıp kullandı. … tarafından daha önce bize marka haklarını ihlal ettiğimiz iddiası ile bir ihtarname gelmedi. Şarköy noterine başvurduğumda marka başvuru hakkımı devir ettiğimi notere bildirdim içeriğinin nasıl yazıldığını bilmiyorum , bu siteler üzerinden başka büyük markaların ürünlerinide satıyordum. Ama … nin logosunu kullanmadım.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık … beyanında: “Ben yazılım ile ilgili merakım oludğu için biraz bilirim davalı taraf yetkilisi … bey ile birlikte görüştük, davaya konu internet sitelerini … net isimli internet sitelerinde satışta gördük, bu nedenle irtibata geçtik, bize kullanım haklarını devir etti, yanlış hatırlamıyorsam 10-12 ay bize destek verecekti, devir aldıktan sona 6 ay kadar kullandık, devirden sonra marka hakkını sürekli devir etmesini davalıdan istedik ama kovit bahanesi ile erteledi en son devir olmadı, iletimişimimiz koptu, şarköy noterliğinden sadece kullanım devri için belge düzenlendi, marka devri yoktu, davalı tarafın marka devri olmadığına ilişkin yazışması benimle olmadı, bu markanın çinli bir firmaya ait olduğunu biliyorduk ancak …turkiye.com.tr ve …….com isimli internet sitelerini davalı bir sorunu olmadığını söylediğinden devir aldık, siteleri devir aldıktan sonra müşteri bilgileri vardı, ancak toptancı bilgileri tam verilmediği için sıkıntı oldu ve davalı ile iletişimimiz koptuğu için toptancı bilgilerini alamadık. ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı şirket yetkilisi … beyanında: “Davalı yetkilisi … internet sitelerini devir etmeden …nin logosunu 2 yıl süre ile kullanmıştı, bize devir aşamasında kaldırmıştı, daha sonra biz kullandık kendisinin uyarısı üzerine de kaldırdık. Com.tr uzantılı internet sitesinin alan adının devri için ….com firması bizden …’ ün kimlik fotokopisini ve devir sözleşmesini istedi kendisinden istedik. Ancak hastayım toplantılardayım gibi bahanelerle devir yapmadı ve bunu tescil edemedik. 2,5 ay kadar bizi oyaladı sonrada iletişimi kesti. … firması ilk anlaşmamızdan bir gün sonra yaptığımız başvuru üzerine bu belgeleri istedi. Davalı 1 ay süre ile destek verecekti %70 inde taleplerimize cevap vermedi” şeklinde beyanda bulunmuştur.
… İcra Müdürlüğünün 2022/… esas sayılı takip celbedilip incelenmiş, 472.000,00TL asıl alacak ve 50.000,00TL işlemiş faiz üzerinden takibin başladığı, davalının süresinde itirazı üzerine takibin durduğu ve eldeki davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce atanan mali müşavir, nitelikli hesaplama uzmanı ve bilişim uzmanından oluşan bilirkişi heyetinden alınan raporda özetle; ” Davalının internet sitesi ile ilgili teslimleri yapmış olduğunu, www….turkiye.com.tr ve www…com alan adı transferi ve marka başvurusunun yapılmış olduğu dönemlerde, …’nin bu tescillere itiraz ettiği, davacının …’nin yetkili bir satıcısı olmadığı, akabinde de …’nin alan adını, markasından doğan haklar neticesinde kendi üstüne aldığını, www….turkiye.com.tr’nin alan adı geçmişine bakıldığında 2021 yılında alan adının … üstünde olduğu, ardından 2022 yılında alan adının …’nin kontrolüne geçtiği, tarafların …’nin yetkili satıcısı olmadan, marka ve alan adı içinde … ibareli kullanımlar yaparak marka tescil ve alan adı başvuruları yapabileceklerini düşünmelerinin hayatın olağan akışına ve rekabet koşullarına aykırı olduğunu, davalının gerek kusurlu gerekse de kusursuz imkansızlık hükümleri uyarınca davacının ödemiş olduğu bedeli iade etmesi gerektiğini, davacı şirketin icra takip tarihi itibariyle 472.000,00 TL anapara alacağına ek olarak 49.899,45 TL faiz alacağı bulunduğu, toplam alacağının 521.899,45 TL (472.000,00 TL+49.899,45 TL) olduğu,” bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu mahkememizce yeterli görülmüş ve itirazlar red edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, internet site adlarının devir sözleşmesinden kaynaklı ödenen bedel ve faizin iadesi istemli icra takibine yönelik itirazın iptaline ilişkindir.
Yapılan ödeme miktarı ve sözleşmeyle ilgili bir ihtilaf bulumamaktadır.
Alınan bilirkişi raporu ve taraf beyanlarından, davalının yetkisiz bir şekilde … markasını kullanarak izinsiz internet alan adını açtığı ve bunları satışa çıkararak davacıya satıldığı, marka tescil başvurusunun yetkili marka sahibinin itirazı nedeniyle red edildiği, davalının bunu bildiği sabit görülmüştür.
Tarafların whatsapp yazışmalarından, daha devrin başından itibaren sıkıntılar yaşandığı, davacının davalıdan istediği desteğin sağlanmadığı, davacının devir aldığı alan adları yüzünden sorun yaşadığı, tanık anlatımlarından ve … Noterliğinin 24/04/2021 tarihli vekaletnamesinden anlaşıldığı üzere davalının davacıyı uzun süre oyaladığı, 01.02.2021 tarihli Alan Adları ve Web Sitesi Devir Sözleşmesi’nden uzun süre sonra devir için vekaletname verdiği anlaşılmıştır.
TPMK tarafından 31/10/2019 tarihinde davalının tescil istemini red ettiği, bundan davacının bihaber olduğu anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki 01.02.2021 tarihli Alan Adları ve Web Sitesi Devir Sözleşmesi’nin, davalının yetkisiz olarak açtığı marka ismi içeren alan adlarının devrini içerdiği, alan adı devri mümkün olsa da, marka sahibinin rızasının olmadığı ve bunun yasaya aykırı bir eylem olduğu, dava dışı marka sahibine karşı haksız eylem olduğu ve hukuka aykırı olduğu, dolayısıyla sözleşmenin hukuk düzeninde icrası ve korunmasının mümkün olmadığı, davalının yetkisiz olduğunu davacının bilmesinin de sözleşmeye geçerlilik kazandırmayacağı anlaşılmıştır.
Hukuken korunması mümkün olmayan alan adı devrinin ve buna dayanarak yapılan ödemelerin sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca tasfiyesi gerekmektedir. Herkes aldığını iadeyle yükümlü ise de, devir edilen alan adlarının davalı kusuru nedeniyle elden çıkarıldığı, alan adlarının davalıya iadesinin mümkün olmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda, davacını yaptığı ödemeyi faiziyle birlikte geri alma hakkı vardır.
Taraflar arasındaki 01.02.2021 tarihli Alan Adları ve Web Sitesi Devir Sözleşmesi’nin 5. Maddesi ile davacının fesih ve iptal hakkı tanıdığı anlaşılmaktadır.
Davacının sözleşmeden dönme hakkını kullandığı, bu durumda yöptığı ödemeyi faiziyle birlikte geri alma hakkı olduğu, bilirkişi tarafından hesaplanan ödeme miktarı 472.000,00TL’ni takibe kadar ki faizinin 49.899,45TL olduğu, böylece toplam miktarın 521.899,45TL yönünden itirazın iptaline ve davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, red edilen kısmın davanın kabul edilen kısmı içinde çok küçük bir miktarı oluşturduğundan hakkaniyet gereği ve HMK’nın 327/1. Maddesi gereği yargılama giderinin tamamının davalıya yükletilmesine karar vermek gerektiği vicdani kanaat hasıl olmuş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
Mahkememiz kısa kararında faiz miktarı 49.899,45TL yerine klavye hatası nedeniyle 42.899,45TL olarak yazılmış ise de, bunun bir maddi hata olduğu ve resen düzeltilmesi mümkün olduğu anlaşıldığından, gerekçeli kararın hüküm kısmı buna göre düzeltilmiştir.
HÜKÜM :
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE; Davalının …. İcra Müdürlüğünün 2022/… esas sayılı takip dosyasına yönelik itirazının 472.000,00 TL asıl alacak ve 49.899,45 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 521.899,45 TL yönünden iptaline takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacağa takipten itibaren avans faizi uygulanmasına, geri kalan kısma ilişkin talebin reddine,
2-İtiraz haksız ve alacak likit olduğundan %20 üzerinden hesaplanan 104.379,90 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 35.650,95 ‭TL alınması gerekli harçtan, davacı tarafça peşin yatırılan 6.304,46 TL harcın mahsubu ile bakiye 29.346,49 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Kabul edilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 79.065,92 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Zorunlu Arabuluculuk başvurusu nedeniyle harcanan 1.560,00TL’nın davalıdan alınarak hazineye ödenmesine,
6-Davacı tarafından tebligat, müzekkere ve sair giderler için sarfedilen toplam 10.006,00 TL yargılama giderinin ve davacının peşin yatırdığı 6.304,46 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalının yaptığı masrafı kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
9-Yatırılan teminatın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
İlişkin, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile … Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/09/2023

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır