Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/506 E. 2023/227 K. 28.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/506 Esas
KARAR NO : 2023/227
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/08/2022
KARAR TARİHİ : 28/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 17/08/2022 tarihli dava dilekçesi özetle; müvekkili ile davalı arasında ticari iş kurulduğunu, takip dayanağı cari hesap ekstresi tahsil edilemediğinden müvekkili şirket adına … İcra Müdürülüğü 2020/… esas sayılı dosya ile icra takibi başlattıklarını, davalı tarafın kısmi itiraz ederek toplam borcunn 18.796 TL olduğunu ikarar ettiklerini, kapak hesabı yapılarak 23.698,14 TL ödediklerini, ancak kalan bakiye için itiraz ettiklerini ve takibin durdurulduğunu bu nedenlerle öncelikle davalının mal kaçırma amacıyla kaçma girişimlerinin olması sebebiyle teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini ve itirazın iptalini %20 den aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 05/10/2022 tarihli dava dilekçesini özetle; Davacı tarafça …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas numaralı dosyasına yönelik yapılan itirazın iptali talepli olarak açılmışsa da dosyanın evveliyatı hakkında bilgi verilmediğini, Dosya ilk olarak 2017 yılında 2017/… Esas numaralı dosya ile ikame edilmiş olup dosya borçlusu olarak müvekkil’in gösterildiğini, davacı tarafça usule aykırı şekilde yapılan tebligat sonucunda söz konusu icra takibi kesinleştirilmiş ve haciz işlemi uygulandığını, Haciz mahallinde alacaklı/davacı tarafa karşı … … tarafından istihkak iddiasında bulunulması ile icra dosyasının mevcudiyeti öğrenildiğini, devam edilen süreçte icra dosyasına itiraz edildiğini, itirazın yanı sıra …. İcra Hukuk Mahkemesi 2018/… Esas 2018/… Karar sayılı dosyası üzerinden usulsüz tebligat şikayetinde bulunulmuş, mahkeme tarafından şikayetin kabulü ile tebligatın usulsüz yapıldığı tespit edilmiş ve öğrenme tarihi itiraz tarihi olarak değiştirildiğini, söz konusu karar 25/05/2018 tarihinde istinaf edilmeksizin kesinleştiğini, yapılan söz konusu itiraz kısmi bir itiraz olup müvekkil tarafından davacıya karşı borçlu olunan miktar kabul edilmiş ve ödemesi gerçekleştirildiğini, Davacı tarafın haksız ve fahiş olan diğer taleplerine karşı ise itiraz edilmek suretiyle takip bu yönüyle durdurulduğunu, yapılan bu kısmi kabul ve ödeme davacı tarafın da kabulünde bulunmakta olduğunu, Müvekkil tarafından borçlu olunan miktarın ödemesi gerçekleştirilmiş olup bakiye kısıma dair müvekkilin davacıya karşı bir borcu bulunmadığını, söz konusu borç ilişkisi üzerinden 5 yılı aşkın bir süre geçmiş olması nedeniyle zaten borç talebi zaman aşımına uğradığını, davacı tarafça müvekkil aleyhine başlatılan icra takibine karşı, yasal borç miktarı dosya hesabına uygun bir şekilde ödendiğini, Davacının talep ettiği bakiye miktara yönelik ise müvekkilin bir borcu bulunmamakta olup kötü niyetli olarak söz konusu takibe devam edilmeye çalışılmakta olduğunu belirterek, Tebligatın usulsüz yapılmış olması nedeniyle öğrenme tarihinin 05/10/20222 olarak kabulü ile cevap dilekçemizin kabulüne, Davanın konusu hakkında belirsizliğin ortadan kaldırılması amacıyla davacı vekiline muhtıra gönderilmesi, davanın konusunun itirazın kaldırılması olması halinde görevsizlik kararı verilmesine, İtirazın kaldırılması / iptali davaları için İİK’da belirtilen 6 ay ve 1 yıllık süreler içerisinde davanın ikame edilmemiş olması nedeniyle davanın usulden reddine, Müvekkilin borçlu olmadığı ve zamanaşımı itirazlarımızın gözetilerek davanın esastan reddine, Yargılama masraf ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, ….İcra Dairesinin 2020/… esas sayılı dosyasında yürütülmekte olan takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talepli davadır.
Davanın itirazın iptali davası olması sebebi ile öncelikle itirazın yapıldığı icra dosyasının UYAP çıktısı mahkememiz dosyası arasına alınmış, yapılan incelemede …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyası ile mahkememiz dosyasının taraflarının aynı olduğu, icra dosyasında borçlu olarak yer alanın dosyamızda davalı konumunda olduğu, dosyamız davacısının alacaklı, olduğu, davalı tarafından süresinde ve geçerli bir şekilde borca dair itiraz dilekçesi sunulduğu görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir.
İcra İflas Kanunu’ nun 67. Maddesi uyarınca itirazın iptali davası için hak düşürücü süre bir yıldır. Süre ödeme emrine itirazın alacaklıya veya vekiline Kanun’un 62/2. maddesi çerçevesinde tebliğinden itibaren başlar.
Somut olayda, davaya konu takibe borçlu tarafından 13/02/2018 tarihinde itiraz edilmiş, itiraz davacı alacaklı yana tebliğ olunmamıştır. Akabinde davacı 09/12/2020 tarihinde itirazın iptali davası ikame etmek amacıyla arabuluculuğa başvurmuştur. Borca itiraz dilekçesi davacı alacaklıya tebliğ olunmadığından alacaklı davacının borca itirazdan haberdar olduğu tarihi arabuluculuğa başvuru tarihi olarak kabul etmek gerekir. Arabuluculuk süreci 05/01/2021 tarihinde anlaşamama ile sonuçanmıştır.
Arabuluculuğa başvuru, dava açmak için kanunda öngörülmüş süreleri durdurur. Bu nedenle arabuluculuk sürecinde geçen sürenin itirazdan haberdar olma ile başlayan br yıllık sürenin sonuna eklenmesi gerekir.
Somut olayda davacının borca itirazı öğrendiği tarih 09/12/2020 olarak kabul edildiğinde itirazın iptali davası açması amacıyla kanunda öngörülen hakdüşürücü süre09/12/2021 tarihinde dolacaktır. Arabuluculukta geçen 27 günlük sürenin bu tarihe eklenmesi gerekir. O halde davacının İİK 67. Maddesi gereğince itirazın iptali davasını 10/01/2022 tarihine kadar ikame etmesi gereklidir. Oysaki eldeki dava 17/08/2022 tarihinde ikame edilmiş olup hakdüşürücü süre geçtikten sonra açılmıştır. Hakdüşürücü süre, dava şartı olup mahkemece resen gözetilmelidir. Bu nedenle hakdüşürücü süre içerisinde açılmayan bu davanın reddi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın hak düşürücü süre nedeniyle REDDİNE;
2-Alınması gerekli 179,90 TL karar harcının davacının peşin yatırdığı 500,16 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 320,26 TL harcın karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına
4-A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 9.200,00₺ vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Arabulucu ücreti olan 1.320,00 TL’nin davacı taraftan alınarak Hazineye irat kaydına,
6-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, … Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/03/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır