Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/464 E. 2023/155 K. 08.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/464 Esas
KARAR NO : 2023/155

DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/07/2022
KARAR TARİHİ : 08/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde: Dava dışı… Anonim Şirketi ne ait …plaka sayılı aracın müvekkili şirket tarafından … no.lu, 20.08.2020-20,00.2021 vadeli Birleşik Kasko Sigorta Poliçesi “Genişletilmiş Kasko” sigorta örtüsü altına alındığını, söz konusu araç 25.01,2021 tarihinde davalı servise onarım için emanet bırakıldığını ve davalı servis çalışanının test sürüşü amacıyla sevk ve idaresinde olduğu sırada tek taraflı maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını, kaza tespit tutanağına göre bu kazanın oluşumunda dava dışı… sevk ve idaresindeki …plakalı aracın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 52/1.b. (Aracın hızını yol. görüş, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamak) kuralını ihlal ettiğini ve kazanın meydana gelmesinde asli ve tam kusurlu olduğunun sabit kılındığını, işbu kazadan kaynaklı olarak hasarın müvekkili şirkete ihbar edilmesi üzerine gecikmeksizin … no.lu hasar dosyasının açıldığını, hasar aşamasında bağımsız eksper ataması ile aracın ağır hasar işlemine tabi tutulması hususunda rapor tanzim edildiğini ve aracın piyasa rayiç değeri sigortalı ile mutabık kalınarak, aracın hasarlı halinin müvekkili şirkete bırakılması kaydıyla, 1.395.000,00-TL olarak belirlendiğini, sigortalı tarafından imzalanan mutabakatname ve taahhütname suretinin dava dilekçesine eklendiğini, 1.395.000,00-TL rayiç bedel tutarı 01.032021 tarihinde müvekkili şirket tarafından dava dışı sigortalı hesabına ödendiğini, akabinde aracın hasarlı halinin satışının gerçekleştirilmesi akabinde ise 517.200,00-TL sovtaj tahsilatı alındığını, ödenen tazminat tutarı üzerinden sovtaj bedeli düşülmek suretiyle bakiye 877.800,00-TL’nin davalı şirketten rücuen tahsilini talep edilmesinin gerektiğini, müvekkili şirket tarafından ödenen 877.800,00-TL tazminatın davalı şirketten rücuen tahsilinin talep edilmesi zarureti doğduğunu, davalı şirkete rücü başvurusu gerçekleştirildiğini, başvurularına olumlu bir yanıt alınamadığını belirterek davalı şirkete ait menkul ve gayrimenkuller üzerine üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesi amacıyla tebligat icra edilmeksizin ve teminatsız olarak HMK md.389 ve md.392 uyarınca ihtiyati tedbir konulmasını, davanın kabulü ile toplam 877.800,00TL tutarın ödeme tarihi olan 01/03/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; … markasının Türkiye’de yetkili ve resmi tek distribütörü “… A.Ş,” olup, lüks araç ithalatı faaliyetin gösterdiğini, … A.Ş. çatısı alında kurulan müvekkili… A.Ş’nin lüks otomobil servisi hizmeti verdiğini, şirket faaliyeti kapsamında gerçekleşen ve müvekkili şirkete ne kusurlu ne de kusursuz bir sorumluluk atfedilemeyecek olan vakıa nedeniyle dava konusunda taraf olarak gösterilmesinin hatalı olduğunu, davaya konu taleplerin kabul edilebilir bir yanı bulunmadığını, müvekkili şirket nezdinde herhangi bir sorumluluğun söz konusu olmayacağını, davaya bakmaya görevli yetkili mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğunu bu nedenle davanın usulden reddini, müvekkili şirketin … Türk Sigorta Şirketi nezdinde sigorta poliçesinin mevcut olduğunu, poliçe kapsamında rücu taleplerinin muhatabının davacı şirket olduğunu, davacı ve davalı sıfatının birleştiğinin kabulüyle davanın usulden reddini, müvekkili şirkete aracın teslimi esnasında araç maliki tarafından servis formlarının imzalanmış olduğunu, bu formlar gereğince müvekkili şirketin oluşabilecek zararlardan sorumlu olmadığının kabul edildiğini, kaza tutanakları incelendiğinde dava dışı usta…’ın olumsuz hava koşulları nedeniyle aracın sevk ve idaresini kaybettiğini bu nedenle müvekkiline ve sürücüye kusur atfedilemeyeceğini, kaygan zeminde gerçekleşen kazada gerekli trafik levhası konulmadığını, yolun yapısı düzeltilmediğinden … Başkanlığının ve ilgili idarenin kusurunun mevcut olduğunu belirterek davanın usulden reddini, haksız ve kötü niyetli olarak alacak iddiasında bulunan davacı tarafın %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Tarafların sunduğu bili ve belgeler dosyamız arasına alınıp incelenmiştir.
Ön inceleme duruşmasında davalı vekilinin usule aykırı talepleri sonrası oluşturulan ara kararlar ve tutulan tutanak sonrası mahkememiz başkanı davalı vekili tarafından red edilmiş, ancak reddin kötü niyetle yapıldığı değerlendirilerek geri çevril ve yargılamaya devam edilmiştir.
Hasar dosyası örneği ve davalının iş yeri sorumluluk poliçesi örneği davacıdan celbedilip incelenmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen Adli Trafik Uzmanı, Makine Mühendisi ve Sigorta Uzmanından oluşan heyetin hazırladığı bilirkişi raporunda özetle; “dava dışı …plaka sayılı otomobilin sürücüsü…’ın bu trafik kazası olayının meydana gelmesinde %100(Yüzdeyüz) oranında kusurlu olduğunu, dava konusu …plaka sayılı… marka,… tipinde, 2011 model aracın kaza neticesinde gövde sentesi ve gövde bütünlüğü bozulduğundan araçtaki hasarlı olan kısımlar tamir edilse bile fabrikasyon çıkış kullanım emniyeti sağlanamayacağından dolayı can ve mal emniyeti bakımından aracın pert total işleminin yapılmasının uygun olduğunu, araçta kaza tarihi itibariyle meydana gelen gerçek hasar bedelinin 877.800,00 TL olduğunu, dava dışı sigortalı… ve …A.Ş.’ye ait …plakalı aracın bakımı için bırakıldığını, davalı şirkete ait serviste çalışan sürücü… tarafından test sürüşü için trafiğe çıkarıldığı sırada direksiyon hakimiyetini kaybedip bariyere çarpması sonucu meydana gelen tek taraflı kazada aracın pert (tam hasar) olduğunu, kazada tüm kusurun servis çalışanı araç sürücüne ait olduğunu, aracın davalı şirkete ait servise emanet edildiği bir zamanda davalı tarafından özen sorumluluğunu yerine getirmeyip hasara uğramasına neden olduğunu, tazminat ödemesi yaparak halefiyet hakkı kazanan davacı…Türk Sigorta Şirketi tarafından ödenen 877.800,00 TL hasar tazminatının Davalı … A.Ş.’ ye rücu edilebileceğini, davacı…Türk Sigorta Şirketi tarafından davalı …A.Ş.’ adına düzenlenen “… Paket Sigorta Poliçesi” nin özel şartları gereğince Davalı şirket çalışanı tarafından yapılan deneme sürüşünün iş yeri çevresindeki 25 km’lik alan dışında gerçekleşmesi nedeniyle söz konusu poliçenin teminatı kapsamı dışında kaldığını, davacı …Türk Sigorta Şirketi’nin “…Paket Sigorta Poliçesi” kapsamında sorumluluğunun bulunmadığını” mütalaa etmiştir.
Bilirkişi raporu yeterli görülmüş ve itirazlar red edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı nezdinde kasko sigortalı aracın bırakıldığı davalıya ait serviste test sürüşünde kaza yaptığı ve pert olduğu, sigortalıya sovtaj bedeli düştükten sonra kalan zararın ödendiği ve bu nedenle davalıya rucü talebine ilişkindir.
Toplanan belgelerden ve alınan bilirkişi raporundan, hem kasko sigortacısı hem de davalının işyeri sigortacısı olan davacının kasko sigortası kapsamında yaptığı ödeme nedeniyle hasara uğrayan araç malikine halef olduğu, hasarın davalı sigorta poliçesinin öngördüğü 25 kilometrelik sınırın dışında, 61. kilometrede gerçekleşmesi nedeniyle bu poliçe nedeniyle sorumlu olmadığı, dolayısıyla alacaklı ve borçlu sıfatlarının birleşmediği, 25/01/2021 tarihinde Çatalca- Arnavutköy yolunda meydana gelen hasar nedeniyle pert olan kaskolu araç için ödenen hasar bedelinin rayice uygun olduğu, aracın değeri 1.395.000,00TL iken davacı sigortacı nezdinde bırakılan sovtajın bedeli olan 517.200,00TL mahsubu sonrası kalan zarar miktarının 877.800,00TL olacağı anlaşılmıştır.
Davalının çalışanının verdiği zarar nedeniyle ödeme yaparak halefiyet kuralı uyarınca davalıdan alacaklı olan davacının talebinin haklı olduğu, bilirkişi raporu ve dosyadaki belgeler ile iddianın ıspatlandığı, davacının sigortalısına ödeme tarihinin 01/03/2021 olması ve haksız fiilden kaynaklı alacak olması nedeniyle bu tarihten itibaren avans faizi uygulanması gerektiği vicdani kanaat hasıl olmuş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM
1-Davacının davasının kabulü ile, 877.800,00 TL’nin 01/03/2021 tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 59.962,51TL harçtan peşin alınan 14.990,63TL harcın mahsubu ile 44.971,888‬TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 80,70TL başvuru harcı, 14.990,63TL peşin harç, 7.500,00TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 278,75‬TL olmak üzere toplam 22.850,08‬TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 114.558,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
6-Dava açılmadan evvel sonradan haksız çıkan taraftan alınmak üzere suç üstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
İlişkin, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.08/03/2023

Başkan
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Katip
e-imzalıdır