Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/408 E. 2022/785 K. 21.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/408 Esas
KARAR NO : 2022/785 Karar
DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 31/01/2013
KARAR TARİHİ : 21/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 31/01/2013 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davalı … ‘nin … müşteri nolu … mukavele no ile su abonesi olduğunu, müvekkilinin, 28/04/2009 tarihinde kartlı su sayacının takılmasından itibaren, kartlı su sayacı kullandığını, müvekkili şirketin ayrıca, kendi sınırları içerisinde ruhsatlı ve izinli olan su kuyusu bulunduğunu, bir kısım su ihtiyacını da, bu kuyu suyundan karşıladığını, yine zaman zaman dışarıda tankerle su satan kişi ve şirketlerden su satın aldığını, müvekkili şirketin, aynı zamanda ortakları aynı olan kardeş şirketinin bulunduğunu, bu şirketin Çorlu’da faaliyet gösterdiğini, üretimin büyük bölümünün …’da yapıldığını, davaya konu işyerinde daha çok numune ürünler üretildiğini, üretim hacminin çok küçük kapasite ile yapıldığını, davaya konu faturanın, davalı …’nin 31/12/2012 hesap kesim tarihli 30/01/2013 son ödeme tarihli … fatura numaralı 181.750 TL tutarlı kaçaksu faturası olduğunu, bu faturanın 25/01/2013 tarihinde ulaştığını, gelen faturada su bedeli olarak 93.235,80 TL, geçmiş dönem borcu olarak da 88.515 TL göründüğünü, müvekkili şirketin 2009 yılından beri kartlı su sayacı kullandığını, kullanacak olduğu su için önceden bedelini ödeyerek kontür satın aldığını ve ücretini ödediği suyu kullandığını, kartlı su sayaçlarının özelliği gereği, başkaca su kullanma ihtimalinin mevcut olmadığını, müvekkili şirketin su borcunun veya gecikmiş dönem borcunun olma ihtimalinin bulunmadığını, davalı kurum görevlilerinin, hasmane tutum içerisinde olduklarını belirterek, 30/01/2013 son ödeme tarihli faturada gösterilen 181.750 TL borçlu olmadığının tespitine, haksız faturanın iptaline, haksız olarak talep edilen miktarın %40’ı oranında davalı tarafın kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 09/05/2013 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili idare elemanlarınca, sözleşmenin kurulu olduğu dava konusu mahalde … nolu sözleşme tesisatında çekilen fotoğrafların karşılaştırılması neticesinde, mühürlerin takılış tarihi olan 06/12/2012 tarihinde çekilen fotoğrafta görünen mührün takılış ve görünüş şeklinin, 15/12/2012 tutanak tarihinde çekilen fotoğraflarda görünen mühür durumunun vaziyetinin farklı olduğunu, telin gerdirme sonucu açıldığının bariz olarak görüldüğünü, tutanak tarihinde çekilen fotoğraflarda net bir şekilde görülen yangın hortumunun, ne amaçla kullanıldığının davacı tarafa sorulması gerektiğini, mührün takıldığı tarihte, vida ve somunların gevşek bırakılmadığını, mührün takıldığı tarihte çekilen fotorğraflarda gevşek olmadığının görüldüğünü, sayaç rekor vidasının da, sol tarafta fazla sıkıldığının müvekkili kurumun ekipleri tarafından mührün takıldığı şekli ile uyuşmadığını, sayacın, sök tak yapıldığının kanıtlarından biri olarak görüldüğünü, bilirkişi raporunda, kartlı sayaç ile kontrol sayacı arasında oluşan m3 farkının gözden kaçırıldığını, sayaçlarda herhangi bir arıza bulunmamasına rağmen, kartlı sayaç ile kontrol sayacı arasındaki m3 farkının nereden, nasıl oluştuğunu abonenin açıklayamadığını, emniyet mührü vurulmasına rağmen, kontrol sayacının bir tarafı sökülerek, kaçak bağlantı yapmak suretiyle oluşmuş bir m3 farkı olduğunun bariz şekilde belli olduğunu, m3 farkının, başka bir şekilde oluşma ihtimali olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
-Mali Müşavir … ‘den oluşan bilirkişi heyetinin sunduğu 07/11/2022 tarihli bilirkişi raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yapılan yargılama, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava, davacının 31/12/2012 hesap kesim tarihli 30/01/2013 son ödeme tarihli 16894447351 fatura numaralı 181.750,00TL faturanın yanlış olduğundan bahisle davalıya borçlu olup olmadığının tespitine ilişkindir.
Mahkememizin 2019/… Esas – 2021/… Karar sayılı dosyasında: “.. davacı aleyhine düzenlenen … fatura numaralı 181.750,00TL faturanın 107.209,18TL olması gerektiği, davalı idarenin 74.540,82TL fazla hesap çıkardığı bu nedenle davacı talebinin bu fazla kısım yönünden haklı olup, davanın kısmen kabulüne..” şeklinde karar verilmiştir.
Tarafların temyiz talebi neticesinde Yargıtay … HD’nin 2021/… Esas – 2022/… Karar sayılı ilamında: “…Somut olayda; davacının, davalı şirketin su abonesi olup, tarife grubunun ise “sanayi” olduğu, 15/12/2012 tarihli kaçak tespit tutanağı ile sayacın devre dışı bırakılması suretiyle kaçak su kullanıldığının tespit edildiği, tutanağa istinaden kaçak tahakkuk işlemi yapılarak 181.750 TL bedelli faturanın tahakkuk ettirildiği, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise; davacının kaçak su kullandığı belirtilip, kaçak tespit tarihinden önce davalı şirket çalışanları tarafından yapılan son işlem tarihi belirlenmeden; kaçak su kullanma süresi doğrudan 90 gün kabul edilip, yine kontrol sayacının çapı dikkate alınarak, yönetmeliğe aykırı olacak şekilde kaçak tahakkuk hesaplamasının yapıldığı anlaşılmaktadır. Rapor, bu haliyle hüküm kurmaya elverişli değildir. Hal böyle olunca mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular çerçevesinde, davacının kaçak su kullandığı dikkate alınarak, önceki bilirkişiler dışında seçilecek konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyetinden, davalı şirketin davacı taraftan isteyebileceği kaçak tahakkuk bedelinin tespiti noktasında, … Tarifeler Yönetmeliği çerçevesinde hesaplamayı içerir,Yargıtay ve taraf denetimine elverişli rapor alınmak suretiyle, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş…” gerekçesiyle kararı bozmuş ve mahkememizce yeniden yargılama yapılmak üzere gönderilmiştir.
Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda, Mahkememizce resen görevlendirilen Mali Müşavir …, Nitelikli Hesap Uzmanı … … ve makine Mühendisi … …’den oluşan bilirkişi heyetinin sunduğu 07/11/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…dosya muhteviyatındaki bilgi, belge ve iddialar, tarafların beyanları, dava konusu su sayacına ait bilgi belge ve tutanaklar ve Yargıtay … Hukuk Dairesinin 2021/… Esas No, 2022/… Kararıyla vermiş olduğu bozma gerekçeleri göz önünde bulundurularak sayın mahkemenizin 2019/… esas numarasıyla sonuçlandırarak 12-04-2021 tarihinde almış olduğu hükme esas aldığı ve Bilirkişi heyeti jeoloji mühendisi …, makine mühendisi …, mali müşavir …’un 08-02-2021 tarihli bilirkişi raporuna iştirak edilmediği, davacı … nin tahakkuk ettirmiş olduğu 15.12.2012 tarih,… nolu KDV dahil 181.750 TL kaçak su tahakkuk faturasının 2560 sayılı 2012 yılına ait … tarifeler yönetmeliğinin 46-1/2/3 , 47-2/4/10/11 ve 48/1 maddelerine uygun olarak hazırlandığı ve bilirkişi heyetimiz tarafından mutabık kalındığı, davalı … San.Ve Tic. Ltd.Şti.nin tahakkuk ettirilen 181.750 TL(KDV dahil ) tutarındaki cezalı kaçak su faturasını ödemesi gerektiği,…” yönünde kanaat bildirilmiş, işbu bilirkişi raporu dosya içeriğine toplanan delillere uygun ve karar vermeye elverişli bulunduğundan, mahkememizce verilen kararda dikkate alınmış ve davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70TL karar harcının peşin alınan 3.103,85TL harçtan mahsubu ile 3.023,15TL artan harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 28.262,50TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. Maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır