Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/401 E. 2023/90 K. 13.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/401 Esas
KARAR NO : 2023/90
DAVA : Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 24/06/2022
KARAR TARİHİ : 13/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin davalı … A.Ş’den 29.05.2020 tarihinde 2020 model … marka … plakalı aracı satın aldığını, davalı … Grubun ise … markasının Türkiye Distrbütörü olduğunu,, … A.Ş’nin de yetkili servis olduğunu, müvekkili şirkete ait bu aracın 0 km olarak satın alınmış olmasına rağmen ve garanti kapsamında olmasına rağmen alındığı tarihten itibaren kısa bir süre sonra araç tahrik arızası uyarı vermeye başladığını ve servis kayıtlarından anlaşılacağı gibi satın alındığı 29.05.2020 tarihinden itibaren rutin bakımlar haricinden 10’dan fazla kez aynı arıza sebebiyle servise bırakılmak zorunda kalındığını, araçta meydana gelen bu arıza sebebiyle aracın performansının etkilendiğini ve araca ve markaya duyulan güvenin sarsıldığını, serviste kaldığı süre boyunca araçtan beklenen faydanın alınamamasına neden olduğunu, yetkili servis olan davalı … A.Ş’nin aynı arıza sebebiyle aracın teslim edildiği her seferinde farklı farklı işlemler yaparak sorunu çözmeye çalıştığını ancak aynı arızanın kısa süre sonra tekrar ettiğini, taraflar arasındaki satışın ticari satış olduğunu, TTK hükümlerine riayet edilmesinin gerektiğini, TTK atfı ile TBK’na bakıldığında müvekkili şirketin ayıplı aracın ayıpsız misli ile değişimini talep etme şeklinde bir hakkının bulunduğunun anlaşıldığını, müvekkilinin malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi şeklindeki seçimlik hakkını kullanması koşullarının oluşmasının yanında bu talebin hakkaniyete uygun olduğunu, müvekkili tarafından 29.05.2020 tarihinde satın alınan ve ayıplı mal statüsündeki 2020 model … Marka … plakalı aracın davalılar tarafından ayıpsız milsi ile değiştirilmesini, genel hükümlere göre tazminat talep etme haklarının saklı tutulmasını, yargılama giderleri ve karşı vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesi ile, davacı tarafından ikame edilen davada görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğundan davanın usulden reddinin gerektiğini, davacının usulüne uygun ayıp ihbarında bulunmadığını, TTK ve TBK hükümleri gereğince ayıba karşı tekeffül yükümlülüklerini yerine getirmediğini, araçta gizli ayıp veya üretim hatası bulunmadığını, davacının aracının bu zamana kadar kullanılması ve araçtan faydalanması nedeniyle elde ettiği menfaat, davacının aracı ayıpsız misli ile değişim talebinin yasal şartlar taşımadığını gözler önüne serdiğini, bu nedenle taleplerinin reddi gerektiğini, araç değişim talebinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacının garanti süresinin sona ermesine yakın aracın yenisi ile değişimini talep etmesinin dürüstlük kuralına yani Medeni Kanunun 2. maddesine aykırı olduğunu, ayıba yönelik itirazlarının saklı kalmak kaydıyla davaya konu araç üzerinde haciz rehin şerhleri olup olmadığının araştırılmasının gerektiğini, zira üzerinde takyidat bulunan araçlar ile ilgili ayıpsız milsi ile değiştirme veya bedel iadesi talepli davanın açılamayacağını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte araçta davacının kusurundan dolayı oluşan değer kaybı olup olmadığının araştırılmasını, varsa hesaplatılmasını ve davanın kabulü halinde bu bedelin davacıya yükleniltilmesini, davacının öncelikle görevsizlik ve taraf ehliyeti yokluğu nedeniyle usulden reddini, davanın zaman aşımı nedeniyle reddini, davanın öncelikle müvekkili şirket yönünden ayıp ihbar süresi aşımı nedeniyle reddini, mahkemenin kanaatinin aksi yönde olması halinde ise davanın esastan reddini, tüm yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesi ile, davanın süresi içinde açılmadığını, davanın yetkili mahkemede açılmadığını, husumet itirazları bulunduğunu, aracın ayıplı olmadığını, aracın ayıplı olmadığından davacını ayıba karşı sorumluluktan doğan seçimlik hak kullanmasının mümkün olmadığını, ayıba karşı sorumluluktan alıcı lehine doğan seçimlik haklarını kullanılabilmesi için ön koşulun malın ayıplı olması gerektiğini, dava konusu araçta davacı tarafın iddia ettiği gibi bir ayıbın bulunmadığından davacının seçimlik hak kullanmasını haklı gösterecek hukuki ve teknik koşulların oluşmadığını, davacı tarafın ayıp iddialarını kesin bir şekilde reddettiklerini, değişim talebinin haksız ve hukuka aykırı olduğu gibi M.K 2’de belirtilen iyi niyet kurallarına da aykırı olduğunu, feshin satıcı aleyhine doğurduğu sakıncanın alıcı lehine doğurduğu faydadan çok büyük olduğunu, davacı yanın huzurdaki davanın nedeni olarak gösterdiği madde vakıa olsa olsa ücretsiz onarıma yol açacak nitelikte olduğundan davacı taleplerinin reddinin gerektiğini, zaman aşımı, husumet ve yetki itirazlarının kabul edilerek reddini, mahkemenin aksi kanaate ise açıkladıkları nedenlerden dolayı davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesi ile, dava ile iddia edilen ayıbın süresi içerisinde ihbar edilmediğini, söz konusu davada taraflar arasında zaman aşımını uzatacak türde bir sözleşme bulunmadığını, bu nedenle davanın açılma tarihi olan zaman aşımı süresinin ve garanti kapsamının dolmasından sonra olduğunu, araçta üretim kaynaklı veya satıcının kusurundan kaynaklı bir ayıbın bulunmadığını, bu vesile ile davanın reddini talep ettiklerini, bilirkişi incelemesinin üniversitelerin otomotiv kürsüsünden seçilecek 3 kişilik bir heyet tarafından teknik yeterliliği olan bir laboratuvarda bilimsel metotlarla yapılması gerektiğini, davacının aracı kullanmaya devam ettiğini, araçtan faydalanmama söz konusunun olmadığını, araçta değişim talebinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacının garanti süresinin sona ermesine yakın aracın yenisi ile değişimini talep etmesinin dürüstlük kuralına yani M.K 2. maddesine aykırı olduğunu, davacının talebi olan değişim huysusunun müvekkili şirket aleyhine doğuracağı sakınca ile davacı aleyhine doğuracağı faydanın kıyaslanamayacak derecede büyük olduğunu, davacının ancak aracın hukuken teslim ve tescil ettirmesi sonrasında teslim tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini, araçta oluşan değer kaybının hesaplanması gerektiğini, süresinde yapılan bir ayıp ihbarı bulunmadığından dava konusu aracın ayıplı olmadığından davacının taleplerinin hem kanuna aykırı olduğunu hem de haksız olduğundan karşı cevap hakları ve delil sunmak haklarının saklı kalmak kaydıyla haksız ve hukuka aykırı olan davanın reddini, tüm yargılama harç ve giderleri ile ücreti vekaletin davacıya yükletilmesi yönünde karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, ticari satıma konu malın ayıpsız mili ile değiştirilmesi istemine ilişkindir.
Mahkememizin 05/07/2022 tarihli tensip zaptı uyarınca dosyanın duruşması 10/11/2022 tarihine bırakılmış, icra edilen duruşmaya katılan olmamıştır.
6100 Sayılı HMK’ nın 150. Maddesi: ” (1)Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.
(5) İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır.” düzenlemesine havidir.
Davacı taraf mahkememizin 10/11/2022 tarihinde icra edilen duruşmasına katılmamış olup, herhangi bir mazeret de sunmamış, duruşmaya katılan … vekili davacı tarafça takip edilmeyen davayı kendisini de takip etmediğini beyan etmiş, diğer davalı … vekilinin ise mesleki mazeret sunmuş, diğer davalı … ise mazeretsiz olarak duruşmaya katılmamıştır.
Yerleşik Yargıtay uygulaması uyarınca karşı tarafın gelip gelmeyeceğini bilmeden gönderilen mazeret dilekçesi davayı takip iradesi olarak yorumlanamaz. Buna göre mazeret dilekçesi sunan davalı … ‘ nun da davayı takip etmediği kabul edilerek 10/11/2022 tarihli duruşmada taraflarca takip edilmeyen dava dosyası HMK 150/1 maddesi uyarınca dosya işlemden kaldırılmıştır.
Açıklanan nedenlerle dosya işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren 3 ay içinde yenilenmediğinden davanın açılmamış sayılmasına dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava dosyasının işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren 3 ay içinde yenilenmediğinden DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Harçlar Yasasına göre alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 8.104,17 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 7.924,27 TL karar harcının davacıya aidesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Davalılar yargılamada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T’ne göre hesap ve takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL nin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
İlişkin, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile …Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda karar verildi. 13/02/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır