Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/383 E. 2023/472 K. 14.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/383 Esas
KARAR NO : 2023/472

DAVA : Tazminat (Ticaret Şirketi Yöneticisi Sorumluluğundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/06/2022
KARAR TARİHİ : 14/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; Davacının, davalı ve dava dışı … ile birlikte … Ltd. Şti.’ ni 27/07/2007 tarihinde kurduklarını, ortaklarından her üçünün de şirketin müdürü ve 1/3 olmak üzere eşit pay sahibi olduklarını, müvekkili müdürler kurulu başkanlığını yaptığında taraflardan Sefa ve …’ in kendi aralarında anlaşarak yasa dışı usulsüz işlemler yapma, şirketin içini boşaltma ve mal kaçırma yoluna gittiklerini, davalı ve dava dışı ortakların firma paralarını sahte faturalar ile başka firmalara aktardığını, müvekkilinin buna itiraz ettiğini ve akabinde savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu, savcılıkta yapılan soruşturmada vergi dairesi kurumunca tam inceleme yapıldığını ve 2017 sonuna kadar 9.899.874,76 TL sahte fatura tespit edildiğini, ortakları hakkında ceza dosyasının devam ettiğini, naylon faturalar için davalı hakkında sahtecilik ve dolandırıcılık bürosunca soruşturma başlatıldığını, davalının hissesini eski ortak …’e muvazalı bir şekilde devrettiğini, bununla ilgili tapu iptali ve tescil davası açılarak muvazaalı devredilen taşınmazların tekrar ortak olunan şirket olan …adına tescil edilmesini istediklerini, mahkemece yapılan işlemin iptaline karar verildiğini, İstanbul …Asliye ticaret mahkemesinde bilirkişi raporunda firmanın adeta yağmalandığının ortaya çıktığını, raporda davalının müdürlük yetkilerinin kaldırılması gerektiği firmaya yönetim kayyumu atanması gerektiğinin açıkca belirtildiğini, davalının yetkili ve müdür sıfatı ile ortak olunan şirkete ait bulunan taşınmazları kendi ve eski ortak üzerine muvazalı şekilde devrettiğini, dava konusu olan …firmasına ait Üsküdar’da bulunan taşınmazın da göstermelik bir bedelle devrettiğini, doğrudan genel kurul kararı almadan, bilgileri ve onayları dışında bu işlemlerin yapıldığını, davalının ortağı oldukları firmada 40 milyon USD üzeri hileli ve muvazalı işlem yaptığını ve firmanın iflas haline geldiğini, hacizlerle karşı karşıya kaldıklarını, bu nedenlerle müvekkilinin ortağı olduğu …Mühendislik şirketine ait bulunan dava konusu İstanbul İli, Üsküdar İlçesi, …Ada,… Parsel … Blok Kat:2 B.B. No: 4 olan taşınmazın, bilgileri dışında, bedelinin çok altında ve harhangi bir ortaklar kurulu kararı olmadan 3. Kişiye mal kaçırma ve şirketi zarara uğratma kastı ile devretmiş olması ve taşınmazın satış değeri ile gerçek değeri arasında açık ve aşırı bir fark olması, bu fark nedeni ile de şirketin zarara uğraması nedeniyle zararın tespitini ve davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının iş bu dava bakımından aktif dava ehliyetinin bulunmadığı, davacının hain Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması bağlantısı olduğundan şüphelenildiği ve 17/10/2017 tarihinde Ortak kurulu kararı ile davacının müdürlük yetkisine son verildiği, yapılan şikayet üzerine davacının …C.Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu nezdinde … soruşturma numarası ile derdest olduğunu, bir limited şirket ortağının şirketi temsile yetkili olmaması veya şirket yönetiminde yer almaması halinde şirket temsilcilerinin üçüncü kişilerle gerçekleştirdiği işlemler bakımından üçüncü kişilere karşı talep ve dava hakkı bulunmadığını, davacının, dava konusu gayrimenkullerin muvazaalı olarak devredildiğine yönelik ispata elverişli herhangi bir delili dosyaya ibraz etmediğini, davada eksik harç yatırıldığını, dava konusu uyuşmazlık bakımından ihtiyati tedbir şartlarının oluşmadığını, davacının iddia ve taleplerinin gerçeği yansıtmadığını beyanla, ihtiyadi tedbir talebinin ve davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
İstanbul İli, Üsküdar İlçesi, … Ada, … Parsel… Blok Kat:2 B.B. No: 4 olan taşınmazın tapu kayıtları ve satış senetleri dosyamız arasına alınıp incelenmiştir.
Mahkememizce, görevlendirilen harita mühendisi ve gayrimenkul değerleme uzamanı bilirkişi raporunda özetle ; “dava konusu İstanbul İli, Üsküdar İlçesi, Burhaniye Mahallesi, tapuda …ada,…parsel, 312/61674 arsa paylı, … Blok 2. Kat, … nolu çatı arası piyesli konutun tamamının şirketçe satıldığı 05/12/2018 tarihinde 6.338.889,00 TL tapu beyanı ile satıldığı, sonrasında 25/02/2021 tarihinde 7.500.000,00 TL tapu beyanı ile el değiştirdiği, dava tarihi itibarıyla rayiç değerinin 50.400.000,00 TL olduğunu ” bildirmiştir.
Mahkememizce, görevlendirilen mali müşavir bilirkişi raporunda özetle ; “…Mühendislik şirketinin 2018 yılı e defter mükellefi olup, incelemeye ibraz edilen 2018 yıllarına ait elektronik ortamda tutulan yevmiye ve kebir defteleri ile envanter defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, delil vasfına haiz olduğunu, 05/12/2018 tarihi itibariyle şirketin toplam malvarlığının 8.934.711,13 TL olduğunu, 11/12/2018 tarihinde satılan dairenin şirketin mevcut malvarlığının %64 olduğunu, şirketin aktif toplamının 31/12/2018 tarihi itibariyle 58.025.778,82 TL, mevcut mal varlığının 3.618.973,26 TL aktif toplam içinde %06 olduğunun görüldüğünü, 11/12/2018 tarihinde satıldığı satış bedelinin 6.900.000,00 TL olduğunu, tutarının tamamının banka havalesi ile tahsil edildiğini, şirketin 2018 yılı bilanço zararının 32.364.934,88 TL olduğunu, şirketin zararının ticari faaliyetlerinden kaynaklandığını, gayrimenkulün rayiç bedelden 5.426.326,11 TL düşük bedelle satıldığından şirketin zarar ettiğini,” bildirmiştir.
Rapora itirazlar mahkememizce yerinde görülmemiş ve red edilmiştir.
Davacı taraf talep artırım dileksi sunarak, talebini, taşınmazın dava tarihindeki değeri ile satış senedindeki değer arasında oluşan 44.011.111,11TL’ye yükseltmiş ve zarar tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile şirkete ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Talep artırım dilekçesi davalıya tebliğ edilmiştir.
Davacının adli yardım talebi mahkememizce kısmen kabul edilmiş, eksik peşin harç ve bilirkişi ücretinden muaf tutulmuştur. Böylece, adalete erişim hakkının önünde peşin harcın ve bilirkişi ücretlerinin engel olmaması sağlanmıştır. Davalının adli yardım talebinin kabulüne dair karara itirazı mahkememizce yerinde görülmemiştir.
Taraflar arasında, başka taşınmazla ilgili açılan tapu iptali ve tescil davasının İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1156 esasında kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu taşınmazın şirketin iki yıl önce başka taşınmazlar için atadığı vekil tarafından satıldığı anlaşılmıştır. Alan kişinin ise 25/02/2021 tarihinde sattığı, ondan sonra ise 20/082021 tarihinde bir başkasına satıldığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davalının yetkilisi ve tarafların ortak olduğu şirket adına kayıtlı bir adet taşınmazın usulsüz satışı nedeniyle şirkete zarar verildiği iddiası ile TTK’nın 553 maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir.
TTK’nın 555. maddesinde, şirketin uğradığı zararın, şirket ve her bir pay sahibinin isteyebileceğini, şirketin zararının şirkete ödenmesini isteyebileceği düzenlenmiştir.
Eldeki davada, davacının pay sahibi olarak yönetici sorumluluğu davası açtığı, TTK’nın 553 ve 555. Maddelerine göre tarafların dava ve husumet ehliyetinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Alınan bilirkişi raporundan ve tapu kaydından, şirkete ait iken 05/12/2018 tarihinde davalı tarafından satılan İstanbul İli, Üsküdar İlçesi,… Ada, … Parsel … Blok Kat:2 B.B. No: 4 olan taşınmazın karşılığında şirkete 6.900.000,00TL ödendiği, oysa bilirkişi tarafından tespit edildiği üzere satış tarihindeki piyasa değerinin 11.815.215,00TL olduğu, aradaki 4.915.215,0TL’nin şirketin zararı olduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu taşınmazın piyasa değeri ile satış değeri arasındaki fark, kabul edilebilir bir ticari indirim veya acil satış değerine etkisi olamaz. Davalının bu denli bir farkla düşük bedelle sattığı taşınmaz nedeniyle şirkete zarar verdiği ve bunun davalının sorumluluğunu gerektirdiği açıktır. Bu nedenle davacının tazminat talebi mahkememizce haklı görülmüştür.
Mahkememizce haklı görülen tazminat talebinin miktarı yönünden yapılan değerlendirmede ise, taşınmazın satışı ile şirket zararı oluştuğu, satış anındaki gerçek zararın tespiti ve tahsili gerektiği, taşınmazın sonradan değer kazanması veya kaybetmesinin şirket zararı olarak değerlendirilemeyeceği ancak zarar tarihinden itibaren faiz istenebileceği, faizle karşılanmayan bir zarar var ise v bu zarar davalıya yansıtılabilirse bunun ayrı bir talep konusu olduğu, bu nedenle satış tarihindeki rayiç değer ile alınan bedel arasındaki zarara hükmetmek gerektiği kabul edilmiştir.
Davaya konu İstanbul İli, Üsküdar İlçesi, … Ada,… Parsel … Blok Kat:.. B.B. No: … olan taşınmazın satıldığı 05/12/2018 tarihindeki piyasa rayiç değeri ile şirkete ödenen 6.900.000,00TL arasındaki fark mahkememizce şirket zararı olarak tespit edilmiş ve satış tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte ödenmesine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır. Bu nedenle davacının talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. İşin ticari iş olması nedeniyle davacının en yüksek mevduat faizi talebi yerinde görülmeyip, avans faizine hükmedilmiştir.
Davacı vekili, davacı ile aralarındaki sözleşmeye göre belirlenen yüzde on oranında vekalet ücretine HMK’nın 329. Maddesi uyarınca hükmedilmesini talep etmiş ise de, bu talebin kabulüne yönelik kötü niyeti ıspatlar delil sunulmadığı gibi, tazminat davası olması nedeniyle de bu talep mahkememizce kabul edilmemiştir.
Mahkememizce davanın kısmen kabul edilmesi ve hükmedilen tazminatın şirkete ödenecek olması nazara alındığında, TTK’nın 555/2. Maddesi uyarınca davalıya yükletilemeyen yargılama giderleri ile vekalet ücretinden şirketin sorumlu tutulması gerektiği vicdani kanaat hasıl olmuş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE; 4.915.215,00 TL’nin 05/12/2018 olan devir tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak İstanbul Ticaret Sicilde kayıtlı …Mühendislik Taahhüt Ticaret Limited Şirketi’ ne verilmesine,
2-Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 335.758,33 TL harçtan peşin alınan 170,78 TL’nin mahsubu ile bakiye 335.587,55‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Kabul edilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 286.304,30 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Reddedilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 286.304,30 TL vekalet ücretinin …Mühendislik Taahhüt Ticaret Limited Şirketi’nden alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacının Adli Yardım talebi kabul edildiğinden suç üstü ödeneğinden karşılanan 7.500,00 TL bilirkişi ücretinin, işin niteliği gereği yarısı olan 3.750,00 TL’nin davalıdan alınarak, geri kalan 3.750,00TL’nin …Mühendislik Taahhüt Ticaret Limited Şirketi’nden alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından sarfedilen toplam 291,75 TL yargılama giderinin işin niteliği gereği yarısı olan 145,87TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafça peşin ödenen 170,78 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Arabuluculuk ücreti olan 1.560,00 TL’nin, işin niteliği gereği yarısı olan 780,00 TL’nin davalıdan alınarak, geri kalan 780,00TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
9-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,

İlişkin gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Başkan
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Katip
e-imzalıdır