Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/371 E. 2023/33 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/371 Esas
KARAR NO : 2023/33

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/06/2022
KARAR TARİHİ : 19/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 10/06/2022 tarihli dilekçesi ile, müvekkil şirket ile davalının ticari faaliyetleri kapsamında, gerçek ve tüzel kişilere içecek satımı ve tedariki gerçekleştirmek suretiyle ticari ilişkisi bulunduğunu, davalının aldığı mal ve hizmete ilişkin müvekkili şirket tarafından, …Fatura Numaralı 20.12.2018 tarihli 2.906,36-TL bedelli fatura, … Fatura Numaralı, 30.04.2020 tarihli 439,50-TL bedelli faturaların düzenlendiğini, müvekkili şirket ile davalı arasında uzun süre gelen ticari ilişkiler çerçevesinde ve önceden kalan bakiyeler ile beraber davalının cari hesabınun 3.345,86-TL olduğunu ve tutarın ödenmediğini, 3.339,64-TL’lik alacağın tahsili amacıyla müvekkili şirket tarafından davalı hakkında İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı icra dosyası ile icra takibi başlatıldığını, arabuluculuk görüşmelerinden bir netice alınamadığını beyanla davalının takibe itiraz ederek durdurduğunu belirterek itirazların iptalini, takiplerin devamına, davalının %20’tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 24/06/2022 tarihli cevap dilekçesi özetle; davaya usul ve esas yönünden itiraz ettiklerini, müvekkili aleyhine ikame edilen icra takibi yetkisiz icra dairesinde işleme konulmuş olduğunu ve açılan iş bu itirazın iptali davası da yetkisiz mahkemede açıldığını, sözleşmenin ifa edileceği yer Üsküdar/İstanbul davacının ikametgahında Ataşehir ‘de olduğunu buna göre de yetkili ve görevli mahkeme yine İstanbul Anadolu Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davacı tarafa hiç bir borcu bulunmadığını ve bahse konu alacağı kabul anlamına gelmemek kaydıyla dava konusu olay 2018 yılında gerçekleştiğinden alacağın zaman aşımına uğramış olduğunu, davacı tarafın delil olarak sunduğu ve müvekkili şirkete borçlu olduğunu iddia ettiği 01.09.2021 tarihli cari hesap ekstresinde de borcun 0 (sıfır) TL olduğu açıkça görüldüğünü, davacı tarafın dava dilekçesi ekinde sunmuş olduğu 01.09.2021 tarihli cari hesap ekstresinde de sunulan iki adet fatura bedelinin ödendiğini … Fatura Numaralı 20.12.2018 tarihli 2.906,36 TL bedelli fatura borcunun müvekkili tarafından 19.1.2019 tarihinde ödenmiş olduğunu, diğer …Fatura Numaralı 30.04.2020 tarihli 439,50 TL bedelli faturanın ise 30.5.2020 tarihinde ödenmiş olduğu açıkça görüleceğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla icra takibindeki işlemiş ve işleyecek faiz ile faiz oranına itiraz ettiklerini, bu yönden de davanın reddi ile davacı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, tüm yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, dosyasına davalı yanca yapılan itirazın İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca iptaline karar verilmesi isteminine ilişkindir.
İstanbul İstanbul…İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilmiş ve incelenmesinde; alacaklısı …Anonim Şirketi tarafından, borçlu … aleyhine 3.339,64-TL cari hesap alacağı üzerinden alacağa takip tarihi olan 08/09/2021 tarihinden itibaren %16,75 avans faizi işletmek kaydıyla tahsili talebi ile icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlunun borca ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz sonucu icra takibinin durduğu, mahkememiz nezdinde görülen davanın İİK.m67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı yetki ilk itirazı ile zamanaşımı definde bulunmuştur. Davalının yetki itirazı taraflar arasındaki ticari ilişkinin sabit olması karşısında alacağın para alacağı( götürülecek borç) niteliğine kavuşması ve davacı ikametgah mahkeme ve icra dairelerinin de yetkili olması, icra müdürlüğü nezdindeki yetki itirazının ise usulüne uygun olmaması ; zamanaşımı defi ise alacak talebinin süresi içinde icra takibine konu edilmesi nedeni ile yerinde görülmemiştir.
Taraf delilleri toplanmasına geçilmiş; tarafların 2018-2020 yıllarına ait karşılaştırmalı BA/BS formları istenmiş, davalının esnaf faaliyetini aşan geliri olup olmadığı, hangi usulde defter tuttuğu hususları sorulmuş yanıtlar dosyamız arasına alınmıştır.
İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odası müzekkere yanıtı dosyamız arasına alınmıştır.
Taraflara arasındaki uyuşmazlığın tespiti bakımından dosya SMMM bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişi 12/12/2022 havale tarihli raporunda özetle;”…Davacı şirketin 2018,2019,2020 ve 2021 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliği taşıdığı, davacının 2018,2021 yılı Yevmiye defterlerinde yapılan inceleme neticesinde, davalı ile olan cari hesap hareketlerini ticari defterlerine usulüne uygun olarak kaydetmiş olduğu, davacının ticari defterlerinde davalı şirket ile cari hesabına ait 3.339,64 TL alacaklı olduğu, davalı şirketin ticari defterlerini işleyen mali müşavirin Covid-19 sebebi ile vefat ettiği, bu nedenle eski kayıtlara ulaşılamadığı bahisle tarafıma ticari defter ve cari hesap kayıtları sunulmadığından davalı kayıtları üzerinde inceleme yapılamadığı, davacı yanın icra takibinden önce temerrüde düşürülecek işlem yapılmadığından, temerrüdün icra takibi ile oluştuğu, icra takip tarihi olan 08.09.2021 tarihi itibariyle davacı yanın davalı yandan 3.339,64TL cari alacağa ödeme tarihine işleyecek faiz hesaplanabileceği, davacı tarafından talep edilen %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı konusundaki kararın münhasıran Mahkemenize ait olduğu…”Şeklinde görüş bildirmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraflarca bilirkişi raporuna beyanda bulunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasına mal alım-satımı çerçevesinde ticari ilişki bulunduğu hususunda ihtilaf bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının ticari ilişki kapsamında sattığı ürünleri davalıya teslim edip etmediği, davacıdan icra takibine konu edilen kadar cari hesap alacağı bulunup bulunmadığı ile takibe yapılan itirazın haklı olup olmadığı noktalarındadır.
Bunların tespiti için bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, bilirkişi raporunda davacının kendi kayıtlarına göre takip tutarı kadar davalıdan alacaklı olduğu, davalının ibraz etmemesi nedeni ile ticari defterlerinin incelenemediği raporlanmıştır.
Davalı defter ibraz etmemesine ilişkin haklı bir mazeret ileri sürmemiş; davacı defterleri HMK 222. Maddesi uyarınca lehine delil olarak kabul edilmiştir.
Davacı usulüne uygun tutulmuş kendi ticari defterleri ile alacağını ispat etmiştir. Bununla birlikte satılan ürünlere ilişkin irsaliyeli faturalar ile teslim olgusu kanıtlanmıştır. Davalı tarafça bunun aksi de ortaya konulamamıştır.
Davalı her ne kadar takip konusu borcu ödediğini beyan etmiş ise de ödemeye ilişkin bir belge sunmamıştır.
Öte yandan davacı tarafça tanzim edilerek davalıya gönderilen faturalara dair davalının usulüne uygun itiraz yahut başkaca ihbar ya da ihtarı bulunmamaktadır.
Davacının icra takibinde takip öncesi faiz talebi de bulunmamaktadır.
Tüm bunlara göre davanın kabulüne; alacak likit olduğundan %20 oranında da icra inkar tazminatına; davacının kötü niyeti ispat edilemediğinden davalının bu konudaki isteminin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile; davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline; takibin takip talebindeki şartlar ile aynen devamına,
2-Hükmolunan alacağın %20’si nispetinde hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı kötüniyet tazminat talebinin reddine,
4-Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 228,13-TL harçtan peşin alınan 80,70-TL’nin mahsubu ile bakiye 147,43-TL harcın davalıdan alınarak hazineye ödenmesine,
5-Davacı tarafça peşin olarak yatırılan 80,70-TL peşin harç ile 80,70-TL başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından tebligat, müzekkere, bilirkişi ve sair giderler için sarfedilen toplam 1.333,75-TL yargılama giderinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Arabuluculuk ücreti olan 1.560,00 TL nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
8-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 3.339,64-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı HMK 341 maddesi uyarınca miktar itibari ile KESİN olmak üzere karar verildi, verilen karar usulen okundu anlatıldı.
19/01/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır