Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/348 E. 2022/790 K. 23.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/348 Esas
KARAR NO : 2022/790
DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ : 01/06/2022
KARAR TARİHİ : 23/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesini özetle: Müvekkilinin 21/07/2014 tarihinde davalı şirketin yönetim kurulu başkanı olduğunu, ayrıca müvekkili 08/08/2014 tarihinde 8627 sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nin 315/316 sayfasında yayınlandığı üzere davalı şirketin sermayesini satın aldığını, … tarihli, … sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nin 335/… Sayfalarında yayınlanan … Noterliği’nin … tarih ve … sayı ile onaylı olağanüstü genel kurul kararı ve …. Noterliği’nin … tarih ve … sayı ile onaylı yönetim kurulu kararı uyarınca müvekkilinin 3 yıl boyunca davalı şirketin yönetim kurulu başkan yardımcısı seçildiğini, ancak müvekkilinin görevinin bitmiş olduğunu, bu süre bitiminden sonra da yönetim kurulu seçilmediğini ve genel kurulun toplanamadığını, davalı şirket borca batık olup buna ek olarak şirket yetkilileri ile ortaklarına da ulaşılmamakta olduğunu, şirketin tescil edilmiş olan mersis adresinde de fiziki olarak bulunmadığını, işbu nedenlerle işletme konusunun da gerçekleşmesi imkansız hale geldiğini, şirketin ticaret sicilinde bulunan en son işlemi 4 Nisan 2017 olup bu da şirketin yönetim kurulu üyesi … ‘un görevinden istifasına ilişkin yapmış olduğu bildirim olduğunu, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi kayıtları incelendiğinde davalı şirketin genel kurul ve yönetim kurulu toplantısı … tarihinde yapılmış olup bu tarihten sonra şirketin herhangi bir faaliyeti de bulunmadığını, şirketin vergi borçlarının bulunmasından ötürü davalı şirketin ticari faaliyetinin şirket amacını gerçekleştirebilecek ya da kar elde edebilecek nitelik ve nicelikte bulunmadığını, davalı şirketin yönetim kurulu başkanı yurt dışına çıkmış olduğu gibi ticari defterleri de yanına götürmesi sebebiyle müvekkilinin davalı şirketin vergi borçları sebebiyle açılan davalardan ötürü mağdur olduğunu, … Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2021/… Esas sayılı dosyasında müvekkilinin yargılandığını, ayrıca davalı şirketin icra dosyaları celp edildiğinde şirketin adresinin boş olduğu ve borca batık olduğunun anlaşılacağını, müvekkilinin … Noterliği’nin 30.03.2017 tarihinde … yevmiye numaralı ve … Noterliği’nin 22/02/2019 tarihinde … Yevmiye No’lu istifanamesinin davalı şirkete sunmasına rağmen ortada fiili bir şirket de bulunmadığından söz konusu tebligatların yapılmadığı gibi Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde işletilemediğini belirterek, davalı … A.Ş.’nin en son KDV beyannamesi verildiği tarihten itibaren feshine, tasfiyesine ve tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini ve yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa tebligat yapılmış ve bir cevap verilmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davalı şirketin sicil kayıtları ve vergi beyannameleri celbedilip incelenmiştir.
Davalı şirketin yönetim kurulunun üç kişilik olduğu, üyelerden her birinin başkanla birlikte müştereken temsile yetkili kılındığı, davacının yönetim kurulu üyesi ve başkan yardımcısı olduğu anlaşılmış, diğer yönetim kurulu üyesi ve başkanın şirketi işbu davada tek başına temsil yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Davacının sunduğu istifa ihtarları dosyamız arasına alınmış ve incelenmiştir.
Davalı şirketin pasif olduğu ve 2017 yılında vergi dairesince vergi kaydının resen terkin edildiği anlaşılmıştır.
Davalı şirketin son sicil işleminin 2017yılında, son genel kurulun ise 2016 yılında yapıldığı ve organ eksikliği olduğu, TTK’nın 530. Madde uyarınca fesih koşulunun oluştuğu, durumun düzeltilmesi için süre verilemediği, zira şirketin adresinin boş ve diğer yönetim kurulu üyelerinin bir cevap vermediği, bir kısmının yabancı olduğu ve yerleşim yerlerinin de bilinmediği anlaşılmıştır.
Davacının şirketin yönetim kurulu üyesi olması nedeniyle kamu borçlarından sorumlu tutulması nedeniyle hakkında davalar açıldığı, işbu davayı açmakta hukuki yaranının olduğu anlaşılmıştır.
Şirketin feshi koşulları oluştuğundan, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Fesihle birlikte şirketin tasfiye işlemlerinin yapılması için bir tasfiye memuru atanması gerektiğinden, davacıya mali yük oluşturmaması için davacının tasfiye memuru olarak atanmasına, tasfiye giderleri ve tasfiye memurunun ücretinin şirketçe karşılanmasına, şimdilik tasfiye işlemlerinin gerektirdiği giderlerin davacı taraça karşılanmasına karar verilmiştir.
Yine, davanın açılmasına neden olan organ boşluğu oluşmasında, ilgili yasal yollara başvurmayan yönetim kurulu üyesi olan davacının da kusuru olduğu anlaşılmış ve yargılama diğerleri davacı üzerinde bırakılmıştır.
Davacı taraf, feshin son vergi beyannamesinin verildiği tarihten itibaren geçerli olacak şekilde verilmesini talep etmiş ise de, bu talebin yasal dayanağının olmadığı, fesih kararının geçmişe yönelik verilemeyeceği, zira şirketin bütün hak ve borçlarıyla bugüne kadar var olduğu, ancak karar tarihi itibarıyla fesih kararı verilebileceği anlaşılmış ve buna dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davacının davasının, kısmen kabulü ile; davalı … ANONİM ŞİRKETİ’ nin TTK 530. Maddesi uyarınca fesih ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak … TC Kimlik nolu davacı … ‘ ın atanmasına, tasfiye memuruna ortaklar kurulunca değiştirilinceye kadar geçerli olmak üzere, şimdilik aylık 10.000,00 TL ücret takdirine ve bu ücretin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafın geçmişe yönelik fesih talebinin reddine,
2-Tasfiye işlemleri için gerekli giderlerin davalı şirketten alınmasına, ancak şimdilik davacı tarafça karışlanmasına,
3-Yeterince harç alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4- Yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
İlişkin gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile … Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/11/2022

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır