Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/31 E. 2022/696 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/31 Esas
KARAR NO : 2022/696
DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/01/2022
KARAR TARİHİ : 20/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 13/01/2022 tarihli dilekçesi ile, taraflar arasında yapılan 16.06.2021 tarihli sözleşmeye göre müvekkili şirketin … … restorasyon işi kapsamında … içi wc önünden dükkan altından … Caddesine doğru mini tünel kazılarak …’daki pis su giderinin … Caddesi’ndeki ana hat rögarına bağlanması işini üstlendiğini, müvekkili şirket söz konusu işi eksiksiz bir şekilde tamamlayarak işverene teslim ettiğini, işin süresi içerisinde ve eksiksiz bir şekilde tamamlanmış olması üzerine müvekkil şirket işin tamamlanmasıyla alacağı olan yüzde 50’lik alacağını da tahsil edemediğini, müvekkiline vadeli bir şekilde verileceği sözleşmede vaat edilen alacak miktarının yüzde 50’sine tekabül edecek çeklerin de verilmediğini, müvekkil yapmış olduğu imalata ilişkin hiçbir şekilde alacaklarını davalı taraftan tahsil edemediğini, … İcra Dairesi 2021/… Esas numaralı dosya üzerinden müvekkil şirketin alacağını tahsil edebilmek için ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı şirketçe icra takibine itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, devam eden süreçte 11.11.2021 tarihinde davalı tarafla yapılan arabuluculuk görüşmesi anlaşamama olarak sonuçlandığını beyanla davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, borçlunun bu itiraz başvurusu sebebiyle kötü niyeti sabit olduğunu yasa gereği takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına/kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 01/03/2022 tarihli cevap dilekçesi ile, davacı kadar sözleşme kapsamında üstlenmiş olduğu tünel kazma işini eksiksiz şekilde tamamlayarak müvekkili şirkete teslim ettiğini iddia etse bu iddianın kabulü mümkün olmadığını, söz konusu proje, atık suyunu bir noktadan başka bir noktaya aktarılması, atık suyun uzaklaştırılması amacıyla gerçekleştirildiğini, davacı tarafından bitirilerek teslim edildiği söylenen proje kapsamında tünelde yapılması gereken eğimin ters bir şekilde oluşturulmuş olması sebebiyle yapılan imalat amacına hizmet etmediğini, müvekkili şirketin ayıp oranında bedelden indirim hakkını kullanmayı seçmiş olduğunu buna istinaden taralar anlaşmaya varmış olduklarını daha sonra davacı tarafından haksız bir şekilde sözleşme bedelinin tamamı talep edildiğini, davacının müvekkili şirkete haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi başlattığını beyanla; davanın reddini, müvekkili aleyhine başlatılan …. İcra Müdürlüğü 2021/… E.. numaralı icra takibinin iptalini; icra takibi başlatmakta haksız ve kötü niyetli olan davacının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesini ve yargılama giderleri ile karşı vekâlet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından başlatılan icra takibine davalı yanca yapılan itirazın İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca iptaline karar verilmesi istemine ilişkindir.
….İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas dosyası aslı celp edilmiş ve incelenmesinde; alacaklısı … Limited Şirketi tarafından, borçlu … Anonim Şirketi aleyhine 45.058,00-TL asıl alacak, 8.110,44 TL KDV alacağı olmak üzere yekun 53.168,44 TL üzerinden icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlunun borca ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz sonucu icra takibinin durduğu, mahkememiz nezdinde görülen davanın İİK.m67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalı tarafça icra müdürlüğü dosyasına yetki itirazında bulunulmuş ise de taraflar arasındaki sözleşmenin yetki şartı ve tarafların tacir oluşu ile bu şartın geçerli olarak düzenlendiği dikkate alınarak davalının yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Taraf delillerinin toplanmasına geçilmiş; davacı tarafça taraflar arasında akdedilen 16.06.2021 tarihli “… … … Yapım İşleri Sözleşmesi”nin tünelde yapılan görüntülemeye ilişkin kayıtlar dosyaya sunulmuş, davalı tarafça ise kanalda yapılan işlere ilişkin görüntülemeler ile taraflar arasındaki WhatsApp yazışmaları ve hakediş raporları dosyaya sunulmuştur.
Taraf tanıklarının beyanları mahkememiz huzurunda alınmıştır.
… ne müzekkere ile uyuşmazlık konusu tünel hattı ile ilgili olarak tıkanma kaynaklı temizlik çalışması için başvuru yapılıp yapılmadığı, yapıldı ise bunların tarihlerinin bildirilmesi istenmiş, anılan kurumun 30.06.2022 tarihli müzekkere cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın halli için mali müşavir, mimar, nitelikli hesap uzmanı bilirkişiden oluşan heyetten rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti 16.09.2022 tarihli raporunda özetle; “… Davacı şirketin 2021 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliği taşıdığı, davacının 2021 yılı yevmiye defterlerinde yapılan inceleme neticesinde, davalı ile olan cari hesap hareketlerini ticari defterlerine usulüne uygun olarak kaydetmiş olduğu, davacının ticari defterlerinde davalı şirket ile herhangi bir hesap hareketi görülmediği, davalı şirketin 2021 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliği taşıdığı, davalı şirketin 2021 yılı ticari defter incelemesi neticesinde davacı şirket ile herhangi bir hesap hareketi görülmediği, taraflar arası ihtilafın ticari defterlerindeki cari hesap hareki ine yönelik olmadığı ticari defterleri incelemesi neticesinde davacı ile davalı arasında borç/alacak ilişkisine yönelik cari hareket olmadığı; dava konusu ihtilafın taraflar arasındaki eser sözleşmesi uyarınca davacının amamlayıp tamamlamadığı, yapılan ayıplı olup olmadığı üzerinde toplandığı, heyetimizin teknik bilirkişisi tarafından sözleşmenin ifasındaki hafif kusurun ispata muhtaç olduğu değerlendirmesine bağlı olarak davacının eser sözleşmesinden kaynaklı borcunu gereği gibi yerine getirdiği ve işbu ifa sebebiyle tarafların hakedişi imzaladıkları ve hakedişteki tahakkuk tutarı olan 40.000,01 TL’den davalının sorumlu olacağı; buna karşılık yüce mahkemece eserin ayıplı ifa edildiğinin değerlendirilmesi ihtimalinde ise tarafların imzaladıkları nihai mutabakatın davalı işveren tarafından TTK m. 475 kapsamında kullanılan seçimlik yetki gereğince bedelden indirim talep ettiği ve davacı tarafın da nihai mutabakat ile bunu kabul ettiği; dolayısıyla davalı tarafın dava konusu eserin icrası sebebiyle mutabık kalınan tutarı olan 40.000,01 TL’den davacıya karşı borçlu olduğu; yüce mahkemece taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin dönme sebebiyle sona erdiğinin değerlendirilmesi halinde ise, davacının sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca, yine aynı miktarda tazminat talep hakkının olacağı; davacı yanın davalı yanı noter ihtarnamesi ile temerrüde düşürmediği; davacı tarafından talep edilen 9620 icra inkar tazminatı konusundaki kararın münhasıran sayın mahkemenize ait olduğu kanaatine varılmıştır…” şeklinde mütalaada bulunmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraflarca rapora karşı ayrı ayrı beyanda bulunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında … … restorasyon işine yönelik … içi wc önünden dükkan altından … Caddesine doğru mini tünel kazılarak …’daki pis su giderinin … Caddesi’ndeki ana hat rögarına bağlanması işi kapsamında eser sözleşmesi imzalandığı hususunda ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık; eser sözleşmesi uyarınca davacının üzerine düşen edimleri yerine getirip getirmediği, yapılan işin ayıplı olup olmadığı, bu kapsamda davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı noktalarındadır.
Bunun tespiti için bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş; alınan raporda işin davacı yanca yapıldığı, sözleşme tarihinin 16.06.2021 olduğu, iş tamamlandıktan sonra 01.08.2021 tarihinde taraflarca kanalda kamera ile görüntüleme yapıldığı, alınan görüntüleme raporu sonrası 04.08.2021 tarihinde hakediş düzenlendiği ve mutabakata varıldığı; sözleşme imzalanırken birim fiyat olarak 2,60 TL/MT kararlaştırılmışken hakediş hesaplanırken birim fiyatın 1,95 TL/MT olarak kabul edildiği, yani davalının iddia ettiği ayıba göre tarafların mutabakata vararak hakediş düzenlediği raporlanmıştır.
Gerçekten de dosyaya yansıyan belgelere göre raporlarda da belirtildiği gibi sözleşmeye göre hesaplanması gereken birim fiyat üzerinden davacı yanca indirime gidildiği ortadadır. Davalının talebi üzerine davacı ayıp oranında indirime gitmiştir.
Her ne kadar davalı yapılan işin ayıplı olduğu, kanalın kullanılamadığı, davacının ücrete hak kazanmadığı savunmasında bulunmuş ise de gerek taraflar arasındaki işin kontrolünden sonra yapılan mutabakat gerekse İSKİ’den gelen yazı cevabında kanal tıkanması ile ilgili olarak yazılı başvuru yapılmadığı ancak 3 senede 3 kez tıkanma için şikayet bildirisi yapıldığı hususları birlikte değerlendirildiğinde yapılan işin davalı iddiası gibi kötü ve ayıplı değerlendirilemeyeceği anlaşılmakla davalının bu yöndeki beyan ve itirazlarına itibar edilmemiştir.
Açıklanan nedenlerle bilirkişi raporu ve dava dışı kurum İSKİ’nin cevabı dikkate alınarak tanık …’in aksi yöndeki beyanlarına üstünlük tanınmamıştır.
Taraflar arasındaki mutabakat ve hakedişte KDV dahil 40.000,01 TL üzerinden mutabakata varılmıştır.
Sözleşmede ödemenin hangi tarihte yapılacağı kesin olarak kararlaştırılmadığı gibi davacı yanca davalıya usulüne uygun ihtarname de keşide edilmemiştir. Buna göre davacı davalıyı takip öncesi temerrüde düşürmemiştir.
TTK 1530/7 gereği faiz ancak mal tedarik sözleşmelerinde uygulanabilecek olup, huzurdaki uyuşmazlığa uygulanma yeri bulunmadığından itirazın iptaline karar verilen miktara avans faiz uygulanmıştır.
Sonuç olarak usulüne uygun ve denetime elverişli bilirkişi raporu gibi davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile; Davalının … İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın kısmen iptaline, takibin 40.000,01-TL asıl alacak üzerinden bu alacağı takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hüküm olunan alacağın %20’si nispetinde hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-Alınması gereken 2.732,40 TL harçtan peşin alınan 714,23 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.018,17 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından dava açılırken yatırıldığı anlaşılan 714,23 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 794,93 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafı olmak üzere 4.694,75-TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre hesaplanan 3,531,86-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6100 sayılı HMK.nun 326/2 maddesi gereğince bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL nin kabul red oranına göre 326,97-TL sinin davacıdan, 993,03-TL sinin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
9-Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı lehine hüküm tarihindeki AAÜT 13/3 maddesi uyarınca hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, Taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi, verilen karar usulen okundu anlatıldı.20/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır