Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/274 E. 2022/341 K. 05.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/685 Esas
KARAR NO : 2022/333
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/11/2019
KARAR TARİHİ : 28/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 11/11/2019 tarihli dilekçesi ile, davalı tarafın işleteni olduğu … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası kapsamında sigortalı olduğunu, davaya konu trafik kazasının, 24/10/2017 tarihinde Ankara ili … ilçesinde meydana geldiğini, maddi hasarlı trafik kazası, davalı tarafın işleteni olduğu … plakalı aracın, sürücüsü … …’in sevk ve idaresinde iken sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybederek … …’in idaresindeki … plakalı araca çarpması neticesinde meydana geldiğini, kaza sonrası kolluk görevlileri tarafından tutulmuş olan 24/10/2017 tarihli kaza tespit tutanağında … plakalı araç sürücüsü … …’in K.T.K’da yer alan 56/1-a maddesinde sayılan, (şerit izleme ve değiştirme kurallarına uyma) kuralını ihlal ettiğinin belirtildiğini, söz konusu kaza tespit tutanağında müvekkili şirket nezdinde sigortalı aracın sürücüsünün alkollü olduğunun belirtildiğini, hasara uğrayıp değer kaybeden … plakalı araç için davalı sigortalı ile müvekkili sigorta şirketi arasındaki Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası poliçesi teminatı kapsamında, 29/03/2018 tarihinde 27.976,49 TL hasar tazminatı ödemesi yapıldığını, müvekkili sigorta şirketinin ödemiş olduğu tazminat dolayısıyla, sigortalısına rücu hakkı bulunduğunu, alacağın tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü 2018/… E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ancak davalının itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla haksız itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 10/12/2019 cevap dilekçesi ile, görev dava şartı yokluğu itirazında bulunarak, müvekkilinin Ret a Car işi yapan bir tacir olduğunu, dava konusu aracı ticari ve mesleki amaçla dava dışı … …’e 05/09/2017 tarihinde kiraladığını ve teslim ettiğini, dava konusu kazanının kiralama işleminden 49 gün sonra 24/10/2017 tarihinde meydana geldiğini ve uzun süreli kiralama olduğunu, dava dışı kiracı … … 24.10.2017 tarihinde Ankara İli … İlçesi sınırları içerisinde sürücü … … olan … plaka sayılı araçla maddi hasarlı trafik kazası yapmış ve kaza sonrası muayene esnasında dava dışı … …’in alkollü olduğu tespit edildiğini ve karşı aracın hasar bedeli olduğu iddia edilen 27.976,49 TL nin davacı sigorta şirketi tarafından araç sahibine ödendiği iddiası ile işbu dava müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, ZMSS poliçesi gereği dava dışı 3. kişiye ödeme yapan sigortacının, ödediği bedeli, alkollü araç kullanımı nedeniyle kendi sigortalısı olan davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkin başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava dosyası … Tüketici Mahkemesi’ nin 2019/… Esas, 2021/… Sayılı görev yönünden usulden red kararı sonrası yeniden tevzi işlemine tabi tutularak mahkememizin yukarıda belirtilen esasına kayıtlanmıştır.
….İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosyası aslı celp edilmiş ve incelenmesinde; alacaklısı … Sigorta Anonim Şirketi tarafından, borçlular … ve … … Aleyhine 27.976,49 TL asıl alacak ve 2.839,80-TL İşlemiş faiz olmak üzere yekun 30.816,29-TL alacağa takip tarihi olan 20/11/2018 tarihinden itibaren %19,50 avans faizi ile birlikte tahsili istemi ile icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlunun borca ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz sonucu icra takibinin durduğu, mahkememiz nezdinde görülen davanın İİK.m67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı cevap dilekçesi ile süresi içinde mahkememiz nezdinde yetki itirazında bulunmuştur.
Sorumluluk sigortası kapsamında ödemede bulunan sigortacının, kendi âkidi olan sigorta ettirene veya halefiyet ilkesi uyarınca üçüncü kişilere karşı açacakları rücu davalarında yetkili mahkemenin hangi yer mahkemesi olacağı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 110. maddesinde düzenlenmiş değildir. Anılan madde ile genel şartların C.7 maddesinde, zarar gören üçüncü kişilerin ve bunların haleflerinin, zorunlu mali sorumluluk sigortacısına karşı açacakları tazminat davaları bakımından bir yetki kuralı getirilmiştir.
Somut olayda, davacı sigorta şirketi kendi sigortalısına karşı rücu davası açmıştır. Buna göre, anılan hükümlerin bu davada uygulanması mümkün olmadığından, yetkili mahkeme bu hükümlere göre değil, HMK’nın genel yetki kuralları çerçevesinde ve özellikle anılan yasanın 9. ve 21. maddelerine göre belirlenecektir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 19.10.2005 gün ve 2005/… esas, 2005/… karar sayılı kararı da bu yöndedir.(Yargıtay 17 HD 2008/1337 E. 2008/2939 K. sayılı kararı)
İİK’nın 50/1.maddesi uyarınca para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümlerinin kıyas yolu ile tatbik olunması gerekmektedir.( İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi’ nin 18/02/2021 tarih 2021/290 Esas, 2021/236 Karar sayılı ilamı)
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; İstanbul Anadolu Mahkemeleri’ nin yetkili olduğu gerekçesiyle yetki itirazında bulunan davalı tarafın ikametgahı Pendik/İstanbul’dur. Bu durumda HMK’nın 6. maddesi uyarınca yetkili mahkeme İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olup davacı tarafından yetkisiz mahkemede dava açılmıştır. Üstelik icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemesi de o yerdeki mahkemeyi itirazın iptali yönünden yetkili hale getirmez. Dolayısıyla davalı borçlu açılan itiazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz edebilir. ( Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’ nin 27/01/2016 tarih 2014/6945 Esas, 2016/1011 Karar sayılı kararı) Açıklanan nedenle davacının davasının usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE, davanın HMK 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca görev yönünden USULDEN REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın yetkili olan İSTANBUL ANADOLU ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nun 331 mad. uyarınca Harç, yargılama gideri ve gider avansının görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde talep üzerine harç yargılama gideri ve gider avansı konusunda mahkememizce karar oluşturulmasına,
4-HMK 20.maddesi gereğince; karar tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtaratına,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/04/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır