Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/164 E. 2023/242 K. 04.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/164 Esas
KARAR NO : 2023/242
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/03/2022
KARAR TARİHİ : 04/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
A.Tarafların Talepleri
Davacı vekilinin 16/03/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle: davalı şirkete sigortalı aracın sürücüsünün tam kusuru ile meydana gelen hasar nedeniyle müvekkiline ait araçta 10.000,00 TL değer kaybı meydana geldiğini belirterek şimdilik, değer kaybı alacağı için 100,00 TL’ nin ticari işlere uygulanan en yüksek temerrüt faizi üzerinden ve kaza tarihinden, kabul görmez ise ihtar tarihinden itibaren işleyecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin tarihli cevap dilekçesinde özetle: dava konusu aracın hasar tarihi itibariyle müvekkil şirkete Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesiyle sigortalı olduğunu, kazaya ilişkin olarak 4100822626/2 numaralı hasar dosyası açıldığını, ZMMS Genel Şartlar ek 1.C maddesi gereği dava konusu aracın hasar tarihi itibariyle 165.000 km kullanım mesafesinin üzerinde olması nedeniyle değer kaybı çıkmadığını, sigorta poliçesinin amacının zarar görenin gerçek zararının karşılanması olduğunu, öncelikle kusur oranlarının ve araçta meydana gelen değer kaybının tespit edilmesi gerektiğini, değer kaybının 04.12.2021 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dar Genel Şartlar Ek-1 de verilen hesap yöntemine göre hesap yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
B.Uyuşmazlık, Deliller, Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe
Dava, davacının maliki olduğu araç ile davalıya sigortalı araç arasında meydana gelen trafik kazası nedeni ile davacı aracında meydana gelen değer kaybına ilişkin tazminat davasıdır. Uyuşmazlık davacının maliki olduğu araçta meydana gelen zarardan davalının sorumlu olup olmadığı, kusur oranı, faiz şartlarının, muacceliyet tarihinin, meydana gelen zararın ve değer kaybının hesabına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir. Dava şartlarına ilişkin eksik ve incelenmesi gereken ilk itiraz bulunmadığı anlaşıldıktan sonra tarafların sulh olma imkanı bulunmadığından uyuşmazlık noktaları belirlenip tahkikat aşamasına geçilmiş, deliller toplanıp bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonuca gidilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen makine mühendisi bilirkişi … hazırladığı 23/06/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle;” … plakalı aracın sürücüsü … ’ in 100% oranında kusurlu olduğunu, … plakalı aracın sürücüsü …’ ın kusursuz olduğunu, … plakalı araçta meydana gelen gerçek zararın 8.000,00 TL olduğunu, davalı tarafından
12.03.2020 tarihinde onarımı yapan firmaya ödenen 8.000,00 TL hasar tazminatından bakiye
zarar sorumluluğu kalmadığını,… plakalı araçta, hasar tarihi itibariyle yürürlükte olan hesap yöntemine göre aracın
165.000 km kullanım mesafesinin üzerinde olması nedeniyle meydana gelen değer kaybı
zararı oluşmayacağını, 04.12.2021 tarihinde yürürlüğe giren hesap yöntemin ile 1.419,00 TL
olduğunu mütala etmiştir.
İtirazlar üzerine bilirkişi 31/10/2022 tarihli raporunda özetle; dava konusu trafik kazasında meydana gelen hasarın onarımı
nedeniyle … plakalı araçta meydana gelen değer kaybının hasar tarihi itibariyle 1.200,00 TL
olduğunu mütalaa etmiştir.
KTK’nın 91. maddesiyle de; işletenin aynı Kanun’un 85. maddesinin 1. fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere malî sorumluluk sigortası (Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Malî Sorumluluk Sigortası) yaptırma zorunluluğunu getirmiştir. Hemen belirtmelidir ki, işletenin sorumluluğu hukukî nitelikçe tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunmakla birlikte, işletenin hukukî sorumluluğunu üstlenen zorunlu sigortacının 91. maddede düzenlenen sorumluluğunun ise, sözleşmeye dayalı bir sorumluluk olduğu tartışmasızdır.
Sorumluluk sigortasının konusu, sözleşmede aksine bir hüküm yoksa sigortacının, sigorta sözleşmesinde öngörülen bir olayın gerçekleşmesi nedeniyle zarar görenlere karşı sigortalının sorumluluk riskinin üstlenilerek zarar gören üçüncü kişiye sigorta sözleşmesinde öngörülen miktarda tazminat ödenmesidir.
Sorumluluk sigortası bir yandan sigorta ettirenin üçüncü kişilere verebileceği zararlardan ötürü bu zararların giderilmesi için sigorta ettirenin malvarlığındaki azalmayı önlemeyi amaçlarken, diğer yandan da sigorta ettirenin eyleminden zarar gören üçüncü kişilerin zararlarının giderilmesini hedeflediğinden sorumluluk sigortası, sigorta ettiren ile onun eylemlerinden zarar görenlerin menfaatlerini dengeleyen suigeneris bir sigorta türü olarak kabul edilmelidir (Ulaş, I: Uygulamalı Zarar Sigortaları Hukuku, Ankara 2012 s. 764). KTK’nın 91. maddesi “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere malî sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” ifadesi ile karayolları motorlu araçlar malî sorumluluk sigortası işletenin KTK’nın 85/1. maddesinden kaynaklanan sorumluluğunu poliçe teminatı kapsamında karşılamak amacıyla yapılması zorunludur.
KTK. 85/1. maddesinde yer alan; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işleteni bu zarardan sorumlu olur.” hükmü ile KTK; zarara, motorlu aracın işletilmesinin sebep olması hâlinde, işleten hakkında tehlike sorumluluğunu öngörmüştür. Bu hükme göre, sorumluluk, motorlu taşıt aracının işletilmesine bağlanmıştır. Bu itibarla, zorunlu malî sorumluluk sigortasının sorumluluğu motorlu aracın işletilmesi ile meydana gelen zararlar ile sınırlı tutulmuştur.
KTK’nın 85/1. maddesinde işletenin hukukî sorumluluğunu üstlenen ve sigorta sözleşmesi teminat kapsamında olan tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dâhilinde karşılamakla yükümlü olan sigortaya karayolu motorlu araçlar malî sorumluluk sigortası denilmektedir.
Somut olayda davalı sigorta şirketi, sigortalı aracın üçüncü kişilere verdiği zararın tazmini bakımından sigortalının kusuru oranında sorumludur. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu ile dava dışı sigortalının (… plaka sayılı araç sürücüsü) kazada %100 kusurlu olduğu ve kaza sebebiyle davacının aracında1.200,00TL değer kaybı meydana geldiği anlaşılmakla hazırlanan raporların olayın oluş şekline uygun olduğu, yargısal denetime açık olduğu ve yerleşik içtihatlar doğrultusunda benimsenmiş hesaplama yöntemlerine uygun olduğu değerlendirilerek hükme esas alınmasına karar verilmiş, davacının bedel artırım talebi doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiş, faiz talepleri bakımından ise sigorta başvurusuna verilen olumsuz yanıt tarihi olan 20/04/2021 tarihi temerrüt tarihi olarak kabul edilerek 1.200,00 TL değer kaybı tazminatının 20/04/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte sigorta limitleri dahilinde davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE; 1.200,00 TL değer kaybı tazminatının 20/04/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte sigorta limitleri dahilinde davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 179,90TL harçtan peşin alınan 80,70TL harç ile 18,80TL ıslah harcı olmak üzere toplam 99,5‬0TL harcın mahsubu ile 80,40TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafça yapılan 80,70TL başvuru harcı, 80,70-TL peşin harç, 18,80TL ıslah harcı, 1.000,00TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 148,25TL olmak üzere toplam 1.328,45TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 1.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
6-Dava açılmadan evvel sonradan haksız çıkan taraftan alınmak üzere suç üstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzlerine karşı HMK 341 maddesi uyarınca miktar itibrariyle KESİN olmak üzere karar verildi.verilen karar usulen okundu anlatıldı 04/04/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır