Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/119 E. 2022/147 K. 25.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/439 Esas
KARAR NO : 2022/106

DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 03/08/2021
KARAR TARİHİ : 14/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 03/08/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalılar ile müvekkili arasında … A.ş. ile yapıldığını, şirket daha sonra tam bölünme kararı alarak … A.Ş. – … A.Ş. Ve … A.Ş. Olarak bölündüğünü, tam bölünme kararı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinin 27.10.2016 tarih 9185 sayısında yayınlandığını, 11.10.2016 tarihinde tam bölünme planı sözleşmesinin 15. maddesi çerçevesinde bölünen … A.Ş. Nin Tam bölünme işlemi kapsamında, bölünen şirketin taraf olduğu dava, icra takipleri ve şüpheli alacaklar … A.Ş.’ne devir ve temlik edildiğini, … A.Ş. ile davalılardan …Tic. Ltd. Şti. arasında 17.09.2014 tarih, … numaralı genel faktoring sözleşmesi imzalandığını, diğer davalı …’nın da sözleşmede müteselsil kefil olduğunu, kefalet limiti 350.000,00-TL olduğunu, taraflar arasında imzalanan faktoring sözleşmesine dayalı olarak Davalı … Ltd Şti. …. Ltd. Şti. Den olan 310.000,00-TL alacağını … A.Ş. ye temlik ettiğini, temlike dayalı olarak keşidecisi … Ltd. Olan 18.12.2014 tarih … sari nolu 150.000,00-TL ve 25.12.2014 tarih, … seri nolu 160.000,00-TL lık iki adet çeki ciro ederek şirketlerine teslim ettiğini, çekler üzerinde …’nın da avalist olarak imzası bulunduğunu, çeklerin ödenmediğini, bunun üzerine davalılara … 16. Noterliğinden … tarih … yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesi keşide edildiğini, davalılar hesap kat ihtarnamesine … 14. Noterliğinden keşide ettikleri … tarih … numaralı cevabi ihtarnameleri ile itiraz ettiklerini, sonraki aşamada davalılar aleyhine ödenmeyen temlike konu iki adet çek … 7. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takibe konduğunu, çek bedellerinin de tahsil edilemediğini, davalıların … 6. İcra Hukuk Mahkemesine müracaat ettiklerini ve mahkeme … Esas… Karar 10.06.2021 günlü kararı ile … 7. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takibinde İİK 71/2 maddesi yollaması ile İİK 33/a maddesi gereğince davacı borçlular yönünden İcranın Geri Bırakılmasına karar verdiğini, davalıların zamanaşımı itirazını ileri sürerek takiplerin durmasına neden olduğunu, taraflar arasında imzalanan faktoring sözleşmesi gereği davalıların müvekkili şirkete 310.000,00-TL borçları bulunduğunu, bu nedenlerle, davalarının kabulü ile 310.000,00- TL alacaklarıın hüküm altına alınarak, hesap kat ihtarı tarihi olan 04.10.2014 tarihinden işleyecek ticari faizi ile davalılardan tahsili ile müvekkiline verilmesine karar verilerek, dava masraf ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 25/10/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça arabuluculuk şartı yerine getirilmediğini, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A maddesine göre, TTK’nın 4. maddesinde belirtilen tüm ticari davalar ile diğer özel kanunlarda yer alan ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olduğunu, davacı tarafın dava dilekçesin de ve eklerinde arabuluculuk tutanağı bulunmadığı gibi bu yönde herhangi bir beyanı da bulunmadığını, iş bu davanın dava şartı yokluğundan usulden reddi gerektiğini, bölünme nedeniyle faaliyet izni sona eren dava dışı … A. Ş.’nin faktoring sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının davacı şirkete geçmesinin ve davacı şirketin faktoring sözleşmesine dayanmasına yasal olanak bulunmadığını, davacı tarafın alacağına dair talepleri 5 yıllık zamanaşımına tabi olup dava konusu sözleşmesinin temelini teşkil eden faturanın diğer davalı … Ltd. Şti. ile dava dışı …Ltd. Şti arasında ki eser sözleşmesinden kaynaklandığını, bu sözleşmeyi temel alan Factoring sözleşmesinin kat edilmesi tarihinden itibaren yaklaşık olarak 8 yıllık zaman geçmiş olmakla zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davalı müvekkili …’nın faktoring sözleşmesinde müteselsil kefil olma iradesi oluşmadığını, davalı müvekkil … faktoring sözleşmesinde sözleşmede yer alan genel işlem şartları ve müşterek müteselsil kefilin sorumlulukları hakkında bilgilendirilmediğini, anlamları, aleyhine doğurabileceği sonuçları hakkında bilgilendirilmediğini, davacı taraf, temel ilişkinin borçlusu durumunda ki …Ltd. Şti’ne karşı herhangi bir hukuki girişimde bulunmadığını, doğrudan kefil konumunda ki müvekkil ve temlik eden diğer davalı aleyhine işlemlere girişmesi yasal düzenlemeye aykırı olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere dosyada ki alacak kalemleri arasında açık rakamsal farklılıklar bulunduğunu, davacı tarafın faiz talebi de ve başlangıç talebi usule açıkça aykırı olduğunu, bu nedenlerle, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilerek, yargılama giderleri ile ücret-i vekâletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
-… 6. İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas Sayılı dosyası aslı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yapılan yargılama, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava, davacının Faktoring Sözleşmesinden kaynaklı alacak talebine ilişkindir.
01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 03/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5’inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre;
“Madde 5/A – (1) Bu kanunun 4’üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, dava konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6235 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 3’üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen cümle ile,
“Dava şartı olarak arabuluculuk,
Madde 18/A – (1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılmadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
Davacı vekilinin 27/09/2019 tarihli dilekçesinde belirttiği Asliye Hukuk Mahkemesine başvurmuş olmanın arabuluculuk dava şartını ortadan kaldırıp kaldırmayacağı ya da arabuluculuk dava şartının sonradan tamamlanıp tamamlanamayacağı hususudur.
6100 sayılı HMK’nın dava şartlarının İncelenmesi başlığını taşıyan 115. Maddesi “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.
Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.
Dava şartı noksanlığı, mahkemece, davanın esasına girilmesinden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve fakat hüküm anında bu noksanlık giderilmişse, başlangıçtaki dava şartı noksanlığından ötürü, dava usulden reddedilemez.” şeklinde düzenlenmiştir.
Dava şartları, davanın esası hakkında inceleme yapılabilmesi ve karar verilebilmesi için varlığı veya yokluğu mutlaka gerekli olan şartlardır.
Arabuluculuğa başvuru yapılıp arabuluculuk görüşmelerinden sonuç alınamadığına dair son tutanağın dava açılırken evvel dosyaya ibrazı dava şartı olarak düzenlendiğinden, dava devam ederken bu eksikliğin fark edilmesi neticesinde giderilmesi mümkün değildir. Arabuluculuk sürecinin dava açılmadan önce başlatılması ve tamamlanması gerekir. Arabuluculuk dava şartı noksanının dava derdest iken giderilmesi hukuken ve mantıken mümkün olmamakla HMK’nın 115. Maddesinin 3. Fıkrası kapsamında davacıya dava şartı noksanını gidermek üzere süre verilmesi mümkün değildir.
Bu düzenlemeler ışığında dava dilekçesinin incelenmesi neticesinde; davanın 7155 sayılı Kanunun 26. Maddesinde belirtilen yürürlük tarihi olan 01.01.2019 tarihinden sonra açıldığı, davanın tazminat davası olduğundan zorunlu arabuluculuk durumunun söz konusu olduğu ve davacının arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açtığı anlaşılmakla 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun m.18/A-f.2 hükmü gereğince davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davanın Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A, 6325 sayılı Kanunun 18/A-2, Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİ İLE USULDEN REDDİNE,
2-)Alınması gerekli harç 80,70TL olup peşin alınan 5.294,03TL harçtan mahsubu ile artan 5.213,33TL harcın kararın kesinleşmesi halinde davacı tarafa iadesine,
3-)Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde BIRAKILMASINA,
4-)HMK madde 333 uyarınca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan bakiyesinin karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine,
5-)Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’nin 6.maddesi uyarınca hesap ve takdir olunan 15.075,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-)Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00TL nin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/02/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır