Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/109 E. 2023/167 K. 10.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/109 Esas
KARAR NO : 2023/167 Karar
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/02/2022
KARAR TARİHİ : 10/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 18/02/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı … şirketinin hakim ortağı … …, … şirketi ortaklarından … …’nın oğlu, … yetkilisi … …’nın ise yeğeni olduğunu, dava dışı … … müvekkili firmaya ulaşarak “… Mah. … Cad. No: …/İSTANBUL” adresinde mukim “… ” isimli otelin satışını yapmak istediklerini bu hususta gayrimenkul satışı için alıcı bulmak konusunda danışmanlık almak istediğini ilettiklerini, bu hususta … … ile yazılı simsarlık sözleşmesi yapılmak istense de kendisi imza yetkisi olmadığını, ancak sözünün senet olduğunu ifade ederek yazılı sözleşme yapmaktan kaçındığını, müvekkili şirket yetkilileri de bu denli büyük mal varlığına sahip bir ailenin kendilerini komisyon bedeli konusunda mahcup etmeyeceğine güvenerek yazılı sözleşme olmaksızın işlemlere başladığını, müvekkili şirketin yetkilileri derhal anılan otele alıcı bulmak için çalışmalara başladığını, nihayetinde 15.02.2020 tarihinde oteli almak isteyen bir firma bulunduğunu, bu firmanın davalı …firması olduğunu, oteli almaya niyetli bir firma bulunması nedeniyle, müvekkili şirket yetkilisi Dilek Arman tarafından kendisine ait … Numaralı telefondan, … …’nın kullanmakta olduğu … numaralı telefona Whatsapp yoluyla yazışma yaparak ulaşıldığını, 17.02.2020 tarihinde saat 17.30’da taraflarla otelde bir toplantı gerçekleştirildiğini, taraflar ilgili evraklara ilişkin yazışmalar ve araştırmalarını tamamlayarak 19.02.2020 tarihinde saat 17.30’da yine müvekkilinin organize etmesiyle ikinci toplantılarını gerçekleştirdiğini, müvekkili şirket yetkilisi, kendisinin muhatabı olan … …’dan süreç içinde aşamalarla ilgili bilgi almak istemişse de … … kendisine taraflar arasında gizlilik sözleşmesi bulunması nedeniyle bilgi veremeyeceğini, işlerin yolunda gittiğini aktardığını, bu şekilde geçen süreçte müvekkili şirketin Temmuz ayına kadar oyalandığını, müvekkili tarafından dava konusu atış bedelinin 15.800.000-USD olduğu öğrenildiğini, Temmuz ayında ise … … tarafından işlerin yolunda gitmediği, çok sorunlar yaşandığı, ödeme yapma durumları olmadığı vb. bahanelerle müvekkili şirketin hak ettiği satış bedelinin %2’sine tekabül eden 316.000-USD komisyon bedelinin ödenmediğini, alıcı konumundaki …firma yetkilisiyle de sürekli iletişime geçtiğini, kendilerinin de yine söz verdiği 100.000 USD komisyon bedelinin ödenmesine yönelik ricada bulunduğunu, işbu davalı tarafça da hiçbir ödeme yapılmadığını, davalı şirketlere … Noterliği’nin 09.11.2020 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide etmişse de sonuç alamadığını, bu nedenlerle; davalılar arasında gerçekleşen gayrimenkul alım-satım işine aracılık hizmeti verilmesi nedeniyle, bilirkişi raporu ile belirlenebilir olduğunda talep arttırılmak üzere şimdilik 20.000,00TL hizmet bedelinin ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilerek, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …İnşaat vekilinin 01/04/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın ”… mah. … Cad. No: …/İstanbul” adresindeki gayrimenkulün alım-satımında aracılık yaptığını iddia ettiğini, dilekçesinde satıcının diğer davalı ” … ” olduğu belirtildiğini, müvekkili firmanın davacı tarafın belirttiği diğer davalılar ‘… A.Ş ve … LTD. ŞTİ’den satın almış olduğu bir gayrimenkul bulunmadığını, buradan da anlaşılacağı üzere davacının yapmış olduğu bir aracılık ve simsarlık söz konusu olamayacağını, davacının satıcıyı dahi tanımadığını, dava dilekçesine ekli olan yazışmaların hiçbiri satıcı ile yapılmadığını, müvekkili ile de karşılıklı yapılmış hiçbir yazışma bulunmadığını, müvekkili firmanın ” … mah. … Cad. No: …/İstanbul” adresindeki gayrimenkulü 23.03.2020 tarihinde mülk sahibi Seyidali … isimli kişiden aracısız olarak satın aldığını, gayrimenkulün satın alım tarihinden yaklaşık 8 ay sonra müvekkil firmaya 09.11.2020 tarihinde … Noterliği’nce … yevmiye numaralı ihtar gönderildiğini, … Noterliği 15 aralık 2020 tarih … yevmiye numaralı cevabi ihtarnamelerinde müvekkil firmanın keşideci ile akdetmiş olduğu herhangi bir sözleşme olmadığı gibi bu satışa aracılık edilmesi veya sözleşmenin kurulmasında bir tellallık hizmetinin olmadığı belirtildiğini, davacı taraf otelin kime ait olduğunu, ne kadar bedelle, hangi tarihte satın alındığını dahi bilmeden bir hizmet verdiğini iddia ettiğini, müvekkili firmanın oteli satın almasından 8-9 aylık bir süre sonra dosyanın davacısı … LTD ŞTİ yetkilisi olan, … … ile otelin alım satım olayından dolayı alacakları olduğunu belirten kişiler ortaya çıktığını, firmalarının yetkilisi bu kişilerle alım öncesi ve sonrası hiçbir görüşme yapmadığı gibi bu kişileri de tanımadığını, bu nedenlerle; eksik yatırılan harcın ikmaline, hukuki dayanaktan yoksun, haksız, usulsüz davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına, vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine ve alacaklarımıza dava tarihinden geçerli olarak yasal faiz uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalı taraflara dava dilekçesi ekli usulüne uygun davetiye gönderilmiş, davalılar yasal süresi içerisinde mahkememize cevap dilekçesi sunmamış ve duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLER:
-Nitelikli Hesap Uzmanı Özcan Günergök’ün 15/12/2022 tarihli bilirkişi raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yapılan yargılama, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, simsarlık sözleşmesinden kaynaklı alacak talebine ilişkindir.
Tapu kayıtları incelendiğinde; dava konusu taşınmazın tamamı dava dışı … adına kayıtlı iken 28/07/2005 tarihinde dava dışı …’ya, daha sonra 23/03/2020 tarihinde davalı … A.Ş’ye satıldığı anlaşılmaktadır.
Türk Borçlar Kanununun 520. Maddesinde: “Simsarlık sözleşmesi, simsarın taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkânının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması hâlinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir…Taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz.” şeklindedir.
Simsarlık sözleşmesi ile simsar ya sözleşmeye aracılık eder ya da taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkanını sağlar. Bu sözleşmenin yazılı yapılması geçerlilik şeklidir. Yazılı olmayan sözleşmeler şekle aykırılıktan dolayı kesin hükümsüzdür.
Somut olayda; taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. Bu nedenle kanunun aradığı geçerlilik koşulu gerçekleşmemiştir. Bu durum davacı tarafın da kabulündedir. Davacı her ne kadar tarafların tacir olması nedeniyle TBK’dan kaynaklanmayan ancak TTK madde 20 uyarınca ücrete kazandığını iddia etmiş ise de; yapılan taşınmaz satışında tarafları bir araya getirenin kendisi olduğuna dair dosya kapsamında somut bir delil de bulunmadığı, dosyada yer alan whatsapp yazışmalarında yer alan isimlerin davalılar ve tapu senedinde ismi bulunan kişiler olmadığı ve davalı Batu İst’inde davacının aracılığını kabul etmediği de dikkate alınarak davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Alınması gerekli 179,90TL karar harcının peşin alınan 341,55TL harçtan mahsubu ile 161,65TL artan harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-)Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davalı …İnşaat A.Ş’ye verilmesine,
5-)Kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-)Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00TL nin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile …Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/03/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır