Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/747 E. 2023/166 K. 10.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/747 Esas
KARAR NO : 2023/166
DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/12/2021
KARAR TARİHİ : 10/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 24/12/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ile davalı arasında akdedilen 06.03.2020 tarihli Asansör Tesis Sözleşmesi uyarınca, müvekkil şirketin “… Sk. No: … //İstanbul” adresinde bulunan mağazası için 1 adet yolcu/yük ve 2 adet yük
asansörünün komple yeni tesis işi davalı tarafından üstlenildiği, sözleşme uyarınca asansörün 45 gün içerisinde teslim edileceğinin kararlaştırıldığı, aksi halde mücbir sebepler dışında, 10 günden daha
uzun bir süre bu sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerin yerine getirilmemiş olması
halinde, müvekkil şirketin üç gün önceden yazılı olarak bildirmek kaydıyla sözleşmeyi tek
taraflı ve haklı sebeple fesih hakkı olduğunun kararlaştırıldığı, davalının sözleşme ile taahhüt edilen
süre içerisinde söz konusu işi tamamlayıp teslimini gerçekleştiremediği, bu nedenle davalıya ihtarname çekilerek, toplam 327.000,00 TL
tutarındaki ödemenin üç gün içerisinde iadesi talep edildiği, davalı tarafça işbu ihtarnameye
cevap verilmediğinden ve herhangi bir ödeme de yapılmadığından arabulucuya
başvurulduğu, sözleşme ile taahhüt edilen süre içerisinde işin eksiksiz olarak tamamlanıp
teslimi gerçekleştirilmediği, gecikme sebebi olarak ileri sürülen gerekçenin sözleşmeye
aykırı olması, gecikme hususunda yüklenicinin herhangi bir ihbarının olmaması ve
işi 10.10.2020 tarihinde teslim etmeyi taahhüt ettiği halde yine de yerine getiremediğini belirterek, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla şimdilik
20.000,00 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan
tahsiline, HMK 323. Md. gereği yargılama gideri kabul edilen ihtarname masrafları toplamı
503,84 TL ile dava yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 14/02/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; “Müvekkil Şirket … ile davacı Şirket arasında akdedilen 06.03.2020 tarihli
Asansör Tesis Sözleşmesi uyarınca, Müvekkili şirket sözleşmede belirtilen şartlarda 1 adet
yolcu/yük ve 2 adet yük asansörünü temin ve tesisini taahhüt ettiği, sözleşme sonrası 1 adet
630 kg. 8 kişilik asansör iptal edildiği, müvekkili şirket sözleşme ile üstlenmiş olduğu
taahhütlerini eksiksiz yerine getirdiği, asansörlerin çalışmakta olup 2 senedir davacı firmanın
kullanımında olduğu, davacı şirketin, ödemelerin tamamını
gerçekleştirdiği, Türk Ticaret Kanunu’nun 21. Maddesinin ikinci fıkrasına göre, bir fatura alan
kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda
bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayıldığı, davacı şirketin mücbir sebep iddialarını kabul etmediği ve sözleşmeyi haklı
olarak fesih ettikleri gerekçesiyle asansör tesis için ödenen 327.000,00 TL’nin iadesini talep
ettiklerini, davalı müvekkilin, “cam kabini” tedariğinde yaşamış olduğu sıkıntı, cam kabinin
bulunamamış olması olmadığı, zira cam kabin bulunup, takıldığı, davacı tarafta cam
kabini sözleşmeyi fesih iradesi beyanına rağmen kabul ettiğini, taraflar
arasında imzalan sözleşme 06.03.2020 tarihli olduğu, bilindiği üzere Mart ayından itibaren
covid-19 hızla yayılmış ve bu nedenle birçok idari tedbir alındığı, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin mücbir sebep maddesi gereği cam kabinin geç tesliminden dolayı Müvekkili şirketin hukuki sorumluluğu bulunmadığını, bu durumun davacı şirkete sözleşmeyi haklı fesih
hakkı vermediğini, müvekkilinin, davacı şirketi mağdur etmemek adına geçici kabin takarak
asansörlerin davacı tarafından kullanılması sağladığını, sonrasında
sözleşmesel taahhüdü olan “cam kabinin” montajını gerçekleştirdiğini belirterek, davacı tarafından yapılan feshin haksızlığına ve davacının tüm
alacak/tazminat talepleri yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
-Makine Mühendisi … , Mali Müşavir … ve Nitelikli Hesap Uzmanı … ‘ün sunduğu 23/07/2022 tarihli bilirkişi kök raporu ve 21/12/2022 tarihli bilirkişi ek raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yapılan yargılama, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava, davacının dava konusu sözleşmenin feshinden kaynaklı cezai şart alacak talebine ilişkindir.
Taraflar arasında 06/03/2020 tarihli Asansör Tesis Sözleşmesi imzalandığı, bu sözlemeye göre davalı şirket 1 adet panaromik yolcu asansörünü sözleşmeyi takip eden 60 gün içinde ve 1 adet yolcu asansörünü ise 45 gün içinde olmak üzere 2 adet asansörü teslim edecektir. Sözleşmenin feshi için; yüklenicinin mücbir sebepler dışında 10 günden daha uzun bir süre bu sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmediği takdirde, işveren durumu 3(üç) öncesinden karşı tarafa yazılı olarak bildirmek kaydıyla sözleşmeyi tek taraflı olarak fesh hakkına sahiptir. İşveren sözleşmeyi haklı nedenle fesih ettiği durumda uyarıya gerek kalmaksızın yüklenicinin teminatı gelir kaydedileceği belirtilmiştir.
Asansörlerin gecikmeli teslimi hususunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf, davalının pandemi sebebiyle malzeme temin edemediği ve bu yüzden gecikme yaşandığı ve bu hususun mücbir sebep sayılıp sayılmayacağı konusundadır.
Makine Mühendisi … , Mali Müşavir … ve Nitelikli Hesap Uzmanı … ‘ün sunduğu 23/07/2022 tarihli bilirkişi kök raporu ve 21/12/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle;”…-İncelenen davacı şirketin 2020, 2021 yıllarına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin TTK hükümlerine göre yasal süresi içinde tasdik edildiği 6102 sayılı TTK md. 64/3 gereğince usulüne uygun tutulduğu, İncelenen davalı şirketin 2020-2021 yıllarına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdikleri ile elektronik beratların yasal süresi içinde TTK hükümlerine göre tasdik edildiği ve onaylarının alındığı, 6102 sayılı TTK md. 64/3 gereğince usulüne uygun tutulduğu, Taraf ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda davacı şirketin davalı şirkete 3.400,00 TL borçlu, davalı şirketin aynı miktarda alacaklı olduğu, tarafların kayıtlarının birbirini doğruladığı, Sözleşme kapsamında 2 adet asansör bedelinin KDV dahil 330.400,00 TL olduğu, davacı şirket tarafından davalı şirkete 327.000,00 TL ödeme yapıldığı, Sayın Mahkeme’ce tarafların taleplerinin kabul görmesi halinde temerrüt tarihi olan 20.11.2020 tarihinden dava tarihi olan 24.12.2021 tarihine kadar davacı şirketin yapmış olduğu ödemelerden kaynaklı 327.000 TL alacak için işlemiş faiz miktarının 58.031,30 TL, davalı şirket tarafından davacı şirketten alacağı olan 3.400 TL’ için talep edilen takas def’i için işlemiş faiz miktarının 603,38 TL olduğu” yönünde kanaat bildirilmiştir.
Somut olayda; malzeme temininden kaynaklı bir problem olduğu anlaşılmakla; bu durumun davalı borçludan kaynaklanmadığı anlaşılmıştır; ancak taraflar arasında münakit Asansör Tesis Sözleşmesi’nde “Süre Uzatımı ve Mücbir Sebep” başlıklı maddesi uyarınca “Kullanılacak malzemelerin bulunamaması mücbir sebep olarak kabul edilmez…” hükmü bulunduğundan; taraflar arasında münakit sözleşmede de “Sözleşmenin Feshi” başlıklı maddesi uyarınca “Yüklenici mücbir sebepler dışında, 10 günden daha uzun bir süre bu sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmediği takdirde, işveren durumu 3(üç) gün öncesinden karşı tarafa yazılı olarak bildirmek kaydıyla Sözleşmeyi tek taraflı ve haklı sebeple fesih hakkına sahiptir.” hükmü de dikkate alındığında davacının ödemiş olduğu bedelin iadesinde haklı olduğu ancak davacı tarafından kısmi açılan davada dava değerinin ıslah ile artırılmaması üzerine taleple bağlı kalarak davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın KABULÜ ile;
20.000,00TL’nin temerrüt tarihi olan 20/11/2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-)Alınması gereken 1.366,20TL harçtan peşin alınan 341,55TL harcın mahsubu ile bakiye 1.024,65TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-)Davacı tarafça yapılan 59,30TL başvuru harcı, 341,55TL peşin harç, 3.000,00TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 109,30TL olmak üzere toplam 3.504,15TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-)Davacı yargılamada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre tespit olunan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-)Davalı tarafından yapılan masrafın kendi üzerinde bırakılmasına,
6-)Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00TL nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
7-)Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile … Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/03/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır