Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/653 Esas
KARAR NO : 2022/98
DAVA : Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin)
DAVA TARİHİ : 12/11/2021
KARAR TARİHİ : 09/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesi ile; … Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Ltd. Şti’ne karşı …. İş Mahkemesinin 2016/… E. Sayılı dosyası ile hizmet tespit davası açtığını, dava safahatında davalı şirketin tasfiye edildiğini, tasfiye memuru olarak … ‘ın atandığını, ancak tasfiye memurunun vefat ettiği için şirket ile yapılacak işlemlerde taraf bulunamadığından … BAM … Hukuk Dairesinin 2021/… E. Sayılı dosyası ile bu davayı açması için kendisine süre verildiğini belirterek, …nün sicilinde kayıtlı … Ltd. Şti unvanlı şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına ve tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında; İhyası istenen müflis şirketin iflas ve tasfiye sürecinin devam ettiğini, hükmi şahsiyetini kaybetmediğini, ticaret sicilden terkin edilmediğini, bu nedenle davacının ihya davası açmakta hukuki yararının olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Şirketin incelen sicil dosyasından, tasfiye aşamasında olduğu, henüz tasfiyenin kapatılmadığı, tüzel kişiliğinin devam ettiği ancak tasfiye görevlisi … ‘ın vefat ettiği görülmüştür.
Mahkememizce incelenen sicil kaydından, şirketin iki ortaklı olduğu, her birinin %50 ortak olduğu, diğer ortağın … olduğu, vefat eden ortak ve tasfiye görevlisi …’in eşi olduğu görülmüş ve kendisine tebligat yapılmıştır.
Temsilci sıfatıyla tebligat yapılan … vekili cevap dilekçesi ile; Aynı davacı tarafından aynı şirketin ihyası için daha önce … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/… E. Sayılı dosyasıyla dava açıldığını ve akıbetinin kendilerince bilinmediğini, davanın derdestlik sebebi ile reddi gerektiğini, dava dilekçesi “temsilci” sıfatıyla müvekkili …’a tebliğ edilmişse de, ticaret sicil kayıtlarında da görüldüğü üzere, …’ın tasfiye memuru veya şirket temsilcisi olmadığını, huzurdaki davayla ilgisi bulunmadığını, Ticaret Sicili kayıtlarında da görüldüğü üzere … Ltd. Şti. ünvanlı tüzel kişilik ticaret sicilinden terkin edilmediğinden huzurdaki ihya davası açmakta hukuki yarar bulunmadığını, …’ın davada taraf sıfatı bulunmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, tasfiye memuru vefat eden şirketin tarafı olduğu davada taraf teşkili ve tebligat eksiklerinin giderilmesi için şirkete mahkemece tasfiye görevlisi atanması istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan incelemede, ihyası istenen şirketin … İş Mahkemesi’nin 2016/… E. Sayılı dosyasından davacı olduğu, davacının dosyamız davacısı olduğu, şirketin tasfiyeye girdiği ancak henüz tamamlanmadığı, şirketin tasfiye memurunun vefat ettiği, şirketi temsile yetkili kişinin tasfiye memuru olduğundan bahisle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince verilen karar üzerine … İş mahkemesince davacıya süre ve yetki verilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davacı taraf şirketin ihyasıyla birlikte tasfiye memuru atanmasını talep etmiş ise de, amacın tüzel kişiliğin devam ettiğine dair tasfiye memuru atanması olduğu, davayı açmakta davacının hukuki yararının bulunduğu, şirketin ihyasına karar verilemeyeceği ancak tasfiye memuru atanması gerektiği anlaşılmıştır.
Şirketin ikin ortaklı olduğu, vefat eden ortağın tasfiye görevlisi ve %50 hissedar olduğu, sağ kalan ortağın ölenin eşi ve mirasçısı olduğu, şirketin tarafı olduğu davada tasfiye işlemlerinin ve taraf teşkilinin sağlanması için en az maliyetle ve şirketin de menfaatlerini koruyacak bir tasfiye memuru atanmasının gerektiği, şirkete dışardan birinin tasfiye memuru olarak atanmasının şirkete ve ortaklara mali külfet oluşturacağı gibi, şirketin malvarlığının da belli olmadığı, bu durumda isteği olmasa da şirketin ortaklarından …’ın tasfiye memuru olarak atanmasının en adil çözüm olacağı, davalı … müdürlüğünün yasal hasım olduğu, davanın açılmasına davalının sebebiyet vermediği, bu nedenle yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına karar vermek gerektiği yönünde vicdani kanaat hasıl olmuş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davacının davasının KABULÜNE,
…nün … sicil numarasında kayıtlı TASFİYE HALİNDE … LTD. ŞTİ’nin TASFİYE GÖREVLİSİ OLARAK Şirket ortaklarından … TC kimlik nolu …’ın atanmasına,
2-Tasfiye memurunun tescil ve ilanına, masrafın şirketçe karşılanmak üzere şimdilik davacı tarafça karşılanmasına,
3-Tasfiye memurunun ücretinin şirket ortaklar kurulunca belirlenmesine,
4- Yeterince harç alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
5- Yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6- Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İlişkin, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere, oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/02/2022
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır