Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/620 E. 2021/805 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/620 Esas
KARAR NO : 2021/805
DAVA : Elatmanın Önlenmesi (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/11/2020
KARAR TARİHİ : 04/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Elatmanın Önlenmesi (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
A. Davacının Talebi
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalıdan olan alacaklarının tahsili maksadıyla 04/04/2018 tarihinde imzalanan protokol ile … Mahallesi, … ada, … parsel, … nolu bağımsız bölümün davacıya devredildiğini fakat 04/12/2019 tarihine kadar davalıya geri alma hakkı tanıdığını, bu hak kullanılmadığı için protokolün 5.5 maddesi uyarınca taşınmazın boş şekilde bankaya teslim edilmesi gerektiğini, ihtara rağmen bu yükümlülüğe uyulmadığını dile getirerek el atmanın önlenmesi ve 04 Ekim 2019 sonrası için 1.000 TL ecrimisil talep ve dava etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. Maddesi “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir” şeklindedir.
Aynı kanunun 4. Maddesi “Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;… öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.” demek sureti ile ticari dava kavramını açıklamıştır.
Kanunumuzun 4. Maddesinde tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılan davalar doktrinde mutlak ticari dava olarak isimlendirilir. Kanunda belirtilen mutlak ticari davalar ile bir ticari işletme ile ilgili olması şartıyla havale vedia ve telif hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıklar dışındaki bir uyuzmazlığın ticari dava sayılabilmesi için ; her iki tarafın tacir olması ve aynı zamanda da uyuşmazlığın da her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bulunması gereklidir.
Bu açıklama ışığında dosyaya bakıldığında davacıların her ikisi de tacir ise de uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendiren hususlardan olmadığı anlaşılmaktadır. Dava, mülkiyet hakkına dayalı haksız kullanım nedeniyle elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve taşınmaza verilen zararın tazmini ve boş olarak taşınmazın davacıya teslimi talebine ilişkindir. Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin görev alanları yukarıda belirtildiği gibi Türk Ticaret Kanunu 3., 4.ve 5. maddesinde düzenlenmiştir. Her ne kadar iki taraf tacir ise de; taşınmaz ticari işletmeye ilişkin değildir. Haksız fiilden kaynaklanan kullanım nedeniyle dava açılmıştır. Bu nedenle asliye hukuk mahkemesi görevlidir. (Emsal nitelikte Y8HD 2019/699 – 2020/4277 ve İstanbul BAM 2HD 2021/278 ve 2021/1048)
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.
6100 Sayılı Kanunun 2. Maddesinde bulunan “Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir” düzenlemesi ile Asliye hukuk mahkemeleri genel görevli mahkeme olarak belirlenmiştir. Hal böyle olunca, uyuşmazlığın çözümünde genel yetkili mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu değerlendirilip HMK’nın 114/1-e ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle Davanın Usulden REDDİNE,
2-Görevli Mahkemenin … Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine,
3-Daha önce aynı konuda … Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilmiş ve istinaf edilmeksizin kesinleşmiş görevsizlik kararı bulunduğundan mahkememiz kararının istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın … Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesine gönderilmesine,
4-Yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda dosya üzerinden, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.