Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/584 E. 2022/114 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/584 Esas
KARAR NO : 2022/114
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 11/10/2021
KARAR TARİHİ : 15/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
A. Tarafların Talepleri
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin faaliyet gösterdiği adresten icra yoluyla tahliye edildiğini, müvekkili şirketin tahliye işleminin gerçekleştiğinden sonra vergi dairesinden defterlerinin incelenmesini talep ettiğini, tüm aramalara rağmen 2016 yılı ticari defterlerinin bulunmadığını, müvekilinin 2016 yılı ticari defterlerinin taşınmadan sonra bulunamaması sebebiyle defterlerin taşınma sırasında zayi olduğunu, defterlerin zayi olduğunun yeni öğrendiklerini, bu sebeple 2016 yılı ticari defterlerine yönelik zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
B.Uyuşmazlık, Deliller, Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe;
Dava ticari defterlerin zayi nedenine ilişkin zayi davasıdır. Davacı vekili 2016 yılına ait ticari defterlerin taşınmadan sonra bulunamadığı iddiasıyla iş bu davayı ikame etmiştir.
Mahkememizce vergi dairesine müzekkere yazılmış, … Vergi Dairesi’nce 14/12/2021 tarihinde cevap verilmiş, verilen cevapta davacı şirket hakkında 2016-2020 tarihleri arasındaki defterlerin istendiği, 7326 Sayılı Kanun kapsamında davacı tarafın yapılandırma talep etmesi nedeniyle matrah artırımı yapılarak şirketin defter ve belgelerinin incelenmeksizin teslim edildiği ifade edilmiştir. Yazıya ek sunulan 26/10/2021 tarihli vergi suçu raporunda davacı şirket yetkilisinin 2016 yılına ait ticari defterleri vergi dairesine ibraz etmediği bu nedenle vergi VUK 359/a-2 kapsamında düzenlenen kaçakçılık suçunu işlediği mütalaa edilmiştir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 07/02/2010 tarih 2009/6486 esas 2010/12598 karar sayılı ilamıyla, “… Dairemiz’in yerleşik uygulamasına göre, TTK’nun 68. maddesine dayalı hasımsız olarak açılan zayi nedeniyle iptal davaları sonuçları itibariyle sadece davacı tarafı değil, davada taraf olmayan kimseler bakımından da sonuç doğuran dava türlerinden olduğundan, mahkemece bu tür davalarda yapılacak incelemeler, sadece davacı tarafın iddia ve delilleri ile sınırlandırılmamalıdır.
Zayii belgesi verilmesi istenilen belgelerin, bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu belgelerden olup olmadığı tespit edilmelidir. TTK’nun 68. maddesinde yazılı afet kavramına davacıya kusur izafe edilemeyecek olan ve irade dışında meydana gelen olayların girebileceği gözetilmelidir. Zira, bu madde hükmüne göre, bir tacirin saklamakla mükellef olduğu defter ve kağıtlar; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet sebebiyle ve kanuni müddet içinde ziyaa uğrarsa, tacir, kendisine bir vesika verilmesini isteyebilir. Maddede yer alan “gibi” sözcüğü açıklanan hususların sınırlayıcı olmadığını göstermektedir. Tacirin belgelerini muhafazada gerekli dikkat ve özeni göstermesi, tasdike tabi defterlerin tasdik edilip edilmediğinin ilgili noterden, davacıya ait defterler hakkında soruşturma bulunup bulunmadığının ilgili vergi dairesinden sorulması ve iddia edilen olayın meydana geldiği yerin tacirin faaliyette bulunduğu yerlerden olup olmadığının araştırılması, ticaret sicil kayıtlarının celbedilmesi, sonuçta mahkemenin olayın şüpheden uzak bir şekilde meydana geldiğine kesin kanaat getirmesi gerekmektedir.” karar verilerek araştırma usulü ortaya konmuştur.
Bu açıklamalar ışığında dosya incelendiğinde davacının zayi için taşınma dışında herhangi bir sebep bildirmediği, Tacirin belgelerini muhafazada gerekli dikkat ve özeni göstermesi gereği, … kayıtlarında yapılan incelemede 21/06/2021 tarihli ticaret sicil gazetesinde de davacının adresinin dava ikame edilirken bildirdiği yerleşim yeri (… Mah … Cad No …) adresi olduğu, bu durumda 11/10/2021 tarihinde ikame edilen davamızın onbeş günlük süresinde ikame edildiğinden söz edilemeyeceği, öte yandan davacı hakkında vergi incelemesi bulunduğu, anlaşılmakla davacının hakkındaki vergi incelemesini sonuçsuz bırakmak amacı ile huzurdaki davayı ikame etmiş olduğu kanaati hasıl olmuş ve davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar Yasasına göre alınması gereken 80,70- TL red karar harcının, davacı tarafça peşin yatırılan 59,30 TL harçtan mahsubu ile bakiye 21,40 TL’ nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı15/02/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır