Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/553 E. 2022/695 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/553 Esas
KARAR NO : 2022/695
DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 28/09/2021
KARAR TARİHİ : 20/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin, davalının … tesisat numaralı abonesi olduğunu, davalı tarafın müvekkili şirkete 05.08.2021-26.08.2021 tarihleri arasında 124.138 m3 doğalgaz kullandığı gerekçesi ile 26.08.2021 tarihli … numaralı 346.853,00 TL bedelli fatura kesildiğini ve müvekkiline borç tahakkuk ettirildiğini, müvekkilinin söz konusu faturaya davalı nezdinde 07.09.2021 tarih ve 38921 kayıt numaralı dilekçe ile itiraz ettiğini, müvekkilinin 01.08.2021 tarihinden beridir şirketinin faaliyet gösterdiğini, abonelik sözleşmesinin yapıldığı gün davalı … görevlisi müvekkili şirketteki sayacın okumasını yaptığını ve sayacın 615.270 m3 değerinde olduğunu tutanak altına aldığını, müvekkili şirketin 5.000.000,00 TL sermayeli kumaş boyama ve yıkama işi yapan 60’tan fazla işçisi olan büyük bir işletme olduğunu, müvekkilinin cari faturalarını düzenli olarak ödediğini ve davalıya hiç bir borcu bulunmadığını, davalı görevlileri müvekkilinin doğal gazını kesmekle tehdit ettiğini, müvekkilinin davalı ile iltihakı sözleşme yapma zorunluluğu olduğunu, doğalgaz enerjisini sadece davalıdan temin etmek zorunda olduğunu, doğalgaz enerjisinin kesilmesi halinde müvekkili açısından zor ya da imkansız hal ortaya çıkacağını, müvekkilinin 26.08.2021 tarihli … numaralı 346.853,00 TL bedelli fatura nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitini, işbu davaya konu fatura nedeniyle dava sonuna kadar davalı tarafından müvekkilinin doğalgazının kesilmemesi ve sonraki faturaların düzenli ödenmesi kaydı ile davalının davacıya düzenli olarak doğalgaz enerjisi vermesi yönünde HMK 389 ve devamı maddeleri yarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, öncelikle müvekkili ile davacı borçlular arasında doğalgaz sözleşmesi imzalanması sureti ile hukuki ilişkinin başladığını, akabinde 05.08.2021 tarihinde müvekkil yetkilisi … tarafından … numaralı tesisatta eksiklik ve usulsüz gaz kullanımı olduğunun tespiti yapılarak bu işlem tutanak altına alındığını, akabinde kanunda belirtilen şekilde faturalandırıldığını, öncelikle davacı şirketin henüz faaliyette olmadığı dolayısı ile bu gaz kullanımı yapmasının mümkün olmadığı yönündeki iddialarına karşı çıktıklarını, doğalgaz sayaç okuma endeksinin kanunda hesaplanma şeklinin net bir şekilde belirtildiğini, bu hususta dışarıdan elle müdahalenin mümkün olmadığını, tüm bu hususların yanında 05.08.2021 tarihli tespit tutanağından önceki tüm tüketimlerinin kendisine ait olduğu yönünde açık beyanları ve imzasının olmasının zaten hukuki işlemin ispat hukuku açısından en net delili olduğunu, kaçak veya usulsüz doğalgaz kullanımı durumunda uygulanacak usul ve esasların müvekkili tarafından tüm koşulları yerine getirilerek faturalandırma işlemi yapıldığını, kaçak kullanımı ve ilgili tesisata ilişkin olarak davacı şirket yetkilisi yazılı olarak tüm kullanımların kendisine ait olduğunu kabul ettiğini, bir önceki abonenin fesih bildiriminde yer alan sayaç endeksi davacının bilgisi ve kendi kullanımı dahilinde olduğunu, öncelikle eksik bilgi ve beyan içeren dilekçeden kaynaklı olarak verilen ihtiyati tedbir kararının kamu zararının önüne geçilmesi açısından kaldırılmasını, kötü niyetli olarak açılan dava nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığından kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, haksız olarak açılan davanın reddi ile yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davalı tarafça davacıya tanzim ettirilen doğalgaz faturası nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi istemine ilişkindir.
Taraf delillerinin toplanmasına geçilmiş, davacı tarafça dava dilekçesi ekinde imzalanan kira sözleşmesi, doğalgaz abonelik sözleşmesi, davacının davalıya başvuru dilekçesi, tanzim ettirilen fatura dosyaya sunulmuştur.
Davalı …’a müzekkere ile davacı ile aralarında mevcut abonelik dosyası celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
…. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2021/… E. ve …. İcra Müdürlüğü’nün 2021/… E. Sayılı dosyaları UYAP sistemi üzerinden getirilmiştir.
Davacı ve dava dışı … … San. Tic. A.Ş.’nin ortak ve yöneticilerini gösterir ticaret sicil kayıtları dosyamız arasına alınmıştır.
Davacı ve dava dışı … … San. Tic. A.Ş.’nin vergi kayıtları ile hangi adreste faaliyet gösterdiklerine ilişkin Vergi Dairesi kayıtları celp edilmiştir.
Davacı ve dava dışı … … San. Tic. A.Ş.’nin tüm çalışanlarını gösterir SGK kayıtları dosyamıza kazandırılmıştır.
Yine davalı …’ın 18.04.2022 tarihli müzekkere cevabı ile davacı şirketin abonelik sözleşmesinin tesisinden itibaren tüm tüketimlerini gösterir faturalar getirtilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın halli için dosya Makine Mühendisi, Nitelikli Hesap Uzmanı ve Mali Müşavir bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, heyetin 02.04.2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…Davacı şirketin 2021 yılı ticari defter incelemesi neticesinde davalı yana 736.893.89-TL borçlu olduğu, davalının 2021 yılları ticari defterlerinin, lehine delil niteliğinin olduğu, davalı şirketin ticari defter incelemesi neticesinde davacı yandan 470.051,35-TL alacaklı olduğu, sayın mahkemece tarafımıza verilen davacı şirket ile aralarında organik bağ olunduğu iddia olunan dava dışı … A.Ş. arasındaki organik bağın olup olmadığı, 01.10.2021 tarihli 101421 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nin 767 ve 768. Sayfalarında yayımlanan … … Sanayi Ticaret Anonim Şirketi’nin 10.09.2021 tarihinde gerçekleştirilen Genel Kurul toplantısında alınan kararlar uyarınca tescil ve ilana tâbi olan hususlardan “Görev Dağılımındaki Değişiklik” bildiriminde 768. Sayfada “daha önceden etim Kurulu Başkan Vekili olarak görevi olan … …’un önceki görevi sona ermiştir” şeklinde ilan yapıldığı tespit edilmiştir. 14.07.2021 tarihli 10370 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nin 774 ve 775. Sayfalarında yayımlanan kuruluşa dair tescil ve len hususlarda; … … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin tek ortaklı limited şirket olduğu, tek ortağı ve aksi karar alınıncaya kadar yetkili tem: Müdürünün … … olduğu; şirketinin adresinin “… Mah … Sok. No: … iç kapı: … / İstanbul” olduğu görülmüş olup, şirketin … … tarafından kurulmuş olduğu tespit edilmiştir. … Teksil … Sanayi Ticaret Anonim Şirketi’nin 10.09.2021 tarihinde gerçekleştirilen Genel Kurul toplantısında alınan karar uyarınca görevi sona ermiş olan daha önceden Yönetim Kurulu Başkan Vekili olarak … Tekstil … Sanayi Ticaret Anonim Şirketi’nde görevi olan … …’un aynı adres olan “… Mah … Sok. No:… iç kapı: … İstanbul” adresinde tek ortaklı limited şirket niteliğindeki tek ortağı ve aksi karar alınıncava kadar vetkili temsilcisi Müdürünün kendisi olduğu … … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’ni kurmuş olduğu ve her iki şirketin de ortak faaliyet konularının … ne İlişkin Diğer Bitirme Hizmetleri (APRELEME, Pliseleme, Sanforlama, vb. dahil) olduğu tespit edilmiştir; bu tespitler ışığında nihai Takdir Sayın Mahkeme’ye ait olup organik bağdan söz edilebileceği yönünde kanaatimiz oluşmuş olmakla T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 01.07.2020 tarihli 2019/11-808 Esas ve 2020/504 Karar sayılı Kararı da kanaatimize dayanak hususları barındırdığından ek olarak arz edilmekle…” görüşü mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraflarca bilirkişi raporuna itiraz edilmesi, ayrıca bilirkişi raporunda davacı ve dava dışı şirket arasında organik bağ bulunduğunun belirtilmesine karşın faturalandırmanın uygun olmadığı görüşüne istinaden aynı bilirkişi heyetinden davacı şirketin daha önceki yapılan faturalandırmaya dair tüm faturaların istendikten sonra gelen kayıtlar ile birlikte ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti 14.09.2022 tarihli ek raporunda özetle; “… 26.08.2021 tarihli … numaralı 346.853,00 TL bedelli faturanın 270.549,14 TL’lik kısmından davacı firma ile irtibatlı olduğu anlaşılan dava dışı … Tekstil unvanlı firma, 76.303,86 TL’lik kısmından davacı firmanın sorumlu olduğu…” görüşü mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi ek raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraflarca rapora karşı beyanda bulunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında doğalgaz kullanımına ilişkin abonelik sözleşmesi bağıtlandığı, davalı yanca davacıya dava konusu olan 346.853,00 TL tutarında fatura tanzim edildiği, davacının ise bu faturaya itiraz ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istediği hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık, davacının davaya konu ettiği fatura nedeniyle davalıya borçlu olup olmadığı, davalı iddiası gibi davacı ve dava dışı … Tekstil arasında fiili ve organik bağ bulunup bulunmadığı, davacının dava dışı şirketin dönemine tekabül eden kullanımdan ve sonuç olarak 346.853,00 TL’lik borçtan sorumlu olup olmadığı noktalarındadır.
Bunun tespiti için öncelikle ilgili kayıtlar celp edilerek bilirkişi heyetinden davacı ve dava dışı … Tekstil şirketi arasında organik bağ bulunup bulunmadığının belirlenmesi istenmiştir. Bilirkişi heyetinin 02.04.2022 tarihli raporunda da belirtildiği üzere dava dışı … Tekstil’in Yönetim Kurulu Başkan Vekili olarak görev yapan … …’un aynı zamanda davacı şirketin müdürü olduğu, … …’un dava dışı şirkette 10.09.2021 tarihinde gerçekleşen Genel Kurul ile görevinin sona erdiği ve aynı kişinin 14.07.2021 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi ile davacı şirkete tek temsile yetkili müdür olarak atandığı, her iki şirket faaliyet adresinin aynı olduğu ve şirketlerin faaliyet konularının da birbiri ile aynı olduğu, tüm bunlara göre dava dışı şirket ile davacı şirket arasında rapordaki tespit gibi organik bağ bulunduğu ve dava dışı şirketin borcunu ödememek için unvan değiştirerek aynı adreste aynı iştigal konusu ile faaliyet yürüttüğü mahkememizce de kabul edilmiştir.
Nitekim …. İcra Hukuk Mahkemesi nezdinde yapılan yargılamada dosyamız davacısı … Tekstil, dava dışı … Tekstil’in borcu için davacı tarafından yapılan icra takibinde istihkak iddiasında bulunmuş, mahkemece yapılan yargılamada da istihkak iddiasının reddine ve takibin devamına kesin olmak üzere karar verildiği görülmüştür.
Bilirkişi raporunda her ne kadar faturalandırmanın uygun olmadığı belirtilmiş ise de bu hususta davalı yanca yapılan itiraz ve mahkememizce resen görülen lüzum üzerine ek rapor alınması yoluna gidilmiş ve bilirkişi heyetinin ek raporu ile faturalandırmanın her iki şirket yönünden kullanımlarına tekabül eden dönemleri gösterir tutarlar ayrı ayrı gösterilerek rapor tanzim edilmiştir.
Az yukarıdaki kabule göre, davacı şirket dava dışı … Tekstil’in kullanımına tekabül eden 270.549,14 TL’den kendi kullanımı gibi sorumludur. Buna göre davacı davalı tarafa dava konusu edilen fatura tutarının tamamı kadar borçludur.
İzah edilen nedenlerle davacının davasının reddini, her ne kadar davalı tarafça cevap dilekçesi ile kötü niyet tazminatı talebinde bulunulmuş ise de mahkememizce verilen 14.10.2021 tarihli tedbir kararının infaz edilmediği, davacı tarafça dosyaya teminat yatırılmadığı anlaşılmakla kötü niyet tazminatı talebinin de reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının reddine,
2-Teminat yatırılmadığı ve tedbir kararının infaz edilmediği anlaşılmakla şartları gerçekleşmeyen davalı kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 80,70-TL karar ve ilam harcının, başlangıçta alınan 5.923,39 TL’den mahsubu ile artan 5.842,60-TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 51.559,42 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, Davalı vekilinin yüzüne karşı, davacının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi, verilen karar usulen okundu anlatıldı. 20/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır