Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/500 E. 2022/120 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/500 Esas
KARAR NO : 2022/120

DAVA : Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin)
DAVA TARİHİ : 07/09/2021
KARAR TARİHİ : 16/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesi ile; Müvekkili…’un, davalı …Ticaret Sicili Memurluğunda …sicil numarası ile kayıtlı bulunan dava dışı TASFİYE HALİNDE … TİCARET ANONİM ŞİRKETİnin paydaşı ve İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin 4.4.2019 Tarih ve … Esas … Karar sayılı hükmü ile atanmış tasfiye memuru olduğunu, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin kesinleşen söz konusu kararında, şirketin, Sakarya … Asliye Hukuk Mahkemesinin…Esas sayılı dosyasındaki işlemlere münhasır olarak ihya ettiğini, bu durumdan yarar sağlamaya çalışan bazı kişilerin sicilde tasfiye halinde görünmesine rağmen şirketi ihya etmeye gerek duymadan yasal zorunluluk olmasına rağmen tasfiye memuru atanmasına karar da almadan, şirketin terk edilmiş adresine yaptıkları tebligatlarla, şirket aleyhinde haksız ve kötüniyetli davalar ikame ve icra takipleri yaptığını, müvekkilinin paydaşı olduğu Tasfiye Halinde… Anonim Şirketi aleyhinde ikame edilmiş ve halen derdest çok sayıda dava ve icra takibinin bulunması, varlığından haberdar oldukları bu davalar ve icra takipleri dışında, dava dışı şirket aleyhine, Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemelerinde ikame edilmiş bir takım davalar ve icra takiplerinin daha bulunduğu duyumlarının alınmış olması nedeniyle varlığı öğrenilen her bir dava ve icra takibinde kısa savunma ve itiraz süreleri içinde o dosyaya münhasır tasfiye memuru atanması için başvuruda bulunmanın hak kaybına neden olduğunu, bütün bu davalar ve icra takiplerindeki tüm yargılama masraflarını ve vekalet ücretlerini kendi malvarlığından karşılamak zorunda kalması, bazıları kesinleşen bu haksız takiplere karşı açılacak menfi tespit davalarının harçlarının, yargılama giderleri ve teminatlarının, depo kararlarının müvekkili tarafından karşılanmasının mümkün olmaması karşısında, dava dışı tasfiye halinde şirketin paydaşı olan müvekkili …un, şirket malvarlığı üzerinde tasarrufa yetkili tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında; Ticaret Sicil Müdürlüğünün davacının talebine ilişkin TTK.m. 32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliği m. 34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, Müvekkili Ticaret Sicil Müdürlüğünün resen terkin işleminin, 6102 sayılı Kanunun Geçici 7’nci maddesi ve 30.12.2012 tarihli ve 28513 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olan “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ” kapsamında olup, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını, Ticaret Sicil Müdürlüğünün, mahkeme hükmü olmaksızın bir şirketi tekrar sicile tescil yükümlülüğü bulunmadığını, davanın açılmasına sebebiyet vermeyip de davanın niteliği gereği Yasal hasım konumunda bulunan müvekkili aleyhine yargılama giderlerine ve vekâlet ücretine hükmedilemeyeceğini, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin çok sayıda ilamı ve yerleşik uygulamanın da bu yönde olduğunu beyanla, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahale talep eden … vekili dilekçesinde özetle; müdahale taleplerinin kabulü ile davacı…’un sicili, yürütülmekte olan savcılık dosyası ve kötü niyetli bir şekilde haksız kazanç elde etme amacıyla yapmış olduğu eylemler göz önünde bulundurularak tasfiye memuru olarak atanması yönündeki talebinin reddi ile, tasfiye memuru ataması yapması halinde müvekkili …’un tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dışı olan ve TASFİYE HALİNDE…TİCARET A.Ş’nin alacaklısı olduğunu iddia eden … Müzik şirketinin müdahale talebi, davanın konusu itibarıyla yerinde görülmemiş ve red edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, dava dışı şirket Tasfye Halinde …A.Ş’nin tarafı bulunduğu çok sayıda dava olduğu ve her dava ve icra ile ilgili ayrı ayrı sınırlı ihya kararı verildiğinden bahisle şirketin ihyasına ve davacının mal varlığı ile ilgili tasarrufa yetkili tasfiye memuru olarak atanmasına ilişkindir.
İncelenen ticaret sicil kayıtlarından, TASFİYE HALİNDE … A.Ş’nin 07/07/2014 tarihinde resen terkin edildiği, şirketin tarafı olduğu kimi dosyalara münhasır olmak üzere sınırlı ihya edildiği anlaşılmıştır.
TASFİYE HALİNDE… A.Ş’nin tarafı olduğu başka takip ve davaların da olduğu, her dava yönünden ayrı ayrı ihya edilmesinin usul ekonomisine aykırı olduğu, bu nedenle şirketin tüm dava ve icra takiplerinin devamı ve malvarlığının tasfiyesi için genel olarak ek tasfiye amacıyla ihyası ve tasfiye memuru atanması gerektiği anlaşılmıştır. Talep bu yönüyle haklı görülmüştür.
Her ne kadar davacı, şirkete yetkili olarak atanmasını talep etmiş ise de, müdahale eden ortak ile davacı arasında çekişme olduğu, şirketin tarafı olduğu dava ve takiplerde şirket menfaatinin ve dolayısıyla tüm ortakların menfaatinin korunması gerektiği, dolayısıyla tarafsız ve bağımsız kişilerin tasfiye memuru olarak atanması gerektiği anlaşılmıştır.
Şirketin malvarlığının korunması için bir hukukçu bir de mali müşavirin atanmasının yerinde olacağı değerlendirilerek, aşağıda isimleri bulunan kişilerin tasfiye memuru olarak atanmasına ve üç aylık ücretlerinin şimdilik davacı tarafça karşılanmasına karar vermek gerektiği vicdani kanaat hasıl olmuş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
Davacının davasının KISMEN KABULÜNE,
1-Davacının veya müdahilin şirkete tasfiye memuru olarak atanmasına ilişkin taleplerin REDDİNE,
2-… Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasına kayıtlı TASFİYE HALİNDE … A.Ş’nin mevcut dava ve icra takipleri ile ilgili sınırlı olmak üzere tüm mal varlığının tasfiyesi amacıyla TTK 547/2 Maddesi uyarınca ek tasfiye amacıyla İHYASINA,
3-Tasfiye amacıyla ihya edilen şirkete tasfiye memuru olarak Hukukçu… ve Mali Müşavir …’ın atanmasına, aylık her biri için 6.500,00 TL ücret takdirine, 3 aylık ücretler toplamı 39.000,00 TL’nin davacı tarafça mahkememiz veznesine depo edilmesine ve sonuçta şirketten tahsiline,
4-Kararın tescil ve ilanına, ilan masrafın şirketten karşılanmak üzere davacı tarafça ödenmesine,
5- Yapılmış yargılama giderinin davanın niteliği gereği davacı üzerinde bırakılmasına,
6- Yeterince harç alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
7- Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İlişkin, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
16/02/2022

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır