Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/423 E. 2021/903 K. 26.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/423 Esas
KARAR NO : 2021/903

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 25/07/2021
KARAR TARİHİ : 26/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, Davalı… Ltd. Şti.’nin işleteni ve…’ın sürücüsü bulunduğu … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası kapsamında sigortalı olduğunu, sigortalı aracın trafik kazasına karışmış olup davaya konu trafik kazasının, 03/02/2019 tarihinde Kocaeli ili Darıca ilçesinde meydana geldiğini, söz konusu maddi hasarlı ve yaranlanmalı trafik kazasının, davalı tarafın işleteni olduğu … plakalı aracın diğer davalı …’ın sevk ve idaresinde iken, önünde seyreden araca ve yolda yaya olan …’e çarpması sonucu meydana geldiğini, kaza sonrası kolluk görevlileri tarafından tutulmuş olan kaza tespit tutanağında müvekkil şirket nezdinde sigortalı olan … plakalı aracın sürücüsünün olay yerini terk ettiğinin belirtildiğini, tutanakta ayrıca “Bu kazanın oluşumunda firari sürücü 2918 Sayılı K.T.K.’nın 56/1-C maddesinde yer alan, önlerinde giden araçları güvenli ve yeterli bir mesafeden izlemek (Yakın Takip)’ kuralını ihlal ettiği diğer sürücü …ve yaya …’in herhangi bir kural ihlali olmadığı” ifade edildiğini, … plakalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunun açık olduğunu, kaza sonrası düzenlenen belgeler incelendiğinde, kazaya karışan sigortalı araç sürücüsünün, kaza sonrasında olay yerini terk etmesi için zorunlu ya da en azından makul hiçbir sebebinin bulunmadığı anlaşıldığını, ZMMS Genel Şartları’nın “Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı”nı düzenleyen B.4 başlıklı hükmünün f bendine göre;“Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde…” sigortacının, ödemiş olduğu tazminat dolayısıyla, sigortalısına rücu hakkının bulunduğunu, davalı tarafın işleteni olduğu … plakalı aracın sürücüsünün, alkollü olmadığına veya kaza sonrasında herhangi bir hastaneye veya kolluk birimine başvurulduğuna ilişkin bir yazılı belge sunmadığını, bu hususun bile davalı tarafın maliki olduğu aracın olay yerini terk etmesinde makul bir gerekçe bulunmadığının, aksine kaza sonrası gereken evrakların düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davrandığının açık bir göstergesi olduğunu, söz konusu tazminatın anılan halefiyet ilkesi uyarınca, davalıdan rücuen tahsili amacıyla, İstanbul … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve fakat borçlunun borca itirazı üzerine takibin durduğunu, İstanbul … İcra Müdürlüğünün…E. sayılı icra dosyasına davalı tarafından yapılmış haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile takibin devamına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, öncelikle davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemenin Bakırköy Ticaret Mahkemesi olduğunu, icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemesinin mahkemeyi yetkili hale getirmeyeceği, davacının iddia ve taleplerinin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkili şirketin zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olan davacının müvekkil şirket adına yaptığı ödemeyi talep hakkının olmadığını, ayrıca kusur oranları ve maluliyet belirlenmeden yine dava açılıp yargılama sonucunu beklenmeden yaptığı fazla ödemeyi talep hakkının olmadığını, müvekkili şirket yetkilisinin kullandığı araç sürücüsü olay yerini keyfi terk etmediğini, can korkusuyla olay yerinden kaçtığını, can korkusunun en somut delilinin müvekkili şirkete ait …marka ciddi ekonomik değeri olan aracını dahi olay yerinde bırakarak kaçmış olmasının olduğunu, sürücünün can korkusundan ne aracı bulunduğu yerden alabildiğini, ne de 2 gün şirkete gelebildiğini, şirket yetkilisine ulaşır ulaşmazda 05.02.2019 tarihinde, olaydan kısa sayılacak bir süre içinde kendi iradesiyle şirket yetkilisi ile birlikte karakola giderek ifade verdiğini, kendisine ulaşılmasını mümkün kılan tüm bilgileri verdiğini, kendisinin alkol testi için hastaneye sevk edilmediğini, şirket yetkilisini taşıyan, şirket çalışanı araç sürücüsünün alkol kullanmasının mümkün olmadığını, davacının tüm iddialarının soyut iddialar olduğunu, kazada… dışında mağdur ve parasal talebi olan kimsenin olmadığını, sürücü, …’e kaldırımda ya da yol dışında çarpmadığını, … trafiğin akış halinde olduğu , yaya geçişi olmayan, ışık bulunmayan yoldan dikkatsiz bir şekilde karşıdan karşıya geçmeye çalışırken kazanın meydana geldiğini, kazanın meydana geldiği yerin İstasyon Caddesi üzeri ve … Bey Caddesine dönülen kavşak olduğunu, olay yerinde yaya geçidi ya da ışığında olmadığını, yolun araç yolu olup yaya için geçmeye uygun olmadığını, geçit ya da ışığın biraz ileride olduğunu ancak davacının yasak olan yerde yola çıktığını, ayrıca dikkat ve özen yükümlülüğünü hiçe sayarak aracın önüne atlayarak kazanın oluşumunda ağır kusur sahibi olduğunu, davanın …A.Ş’ye ihbarına, müvekkil şirket yönünden öncelikle yetki yönünden aksi halde esastan davanın reddiyle,haksız ve kötüniyetli davacının % 20 kötüniyet tazminatına, yargılama masrafları ve vekalet ücretine mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davacı tarafından başlatılan icra takibinde davalı yanca yapılan itirazın İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca iptaline karar verilmesi istemine ilişkindir.
Davacı, sigortalısının karıştığı trafik kazası nedeni ile 3. Kişiye ödediği tutarın icra takibi yolu ile davalıdan tahsilini talep etmiş, davalının itirazı üzerine ise takibin durdurulmasına karar verilmiştir.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklısı …Sigorta Anonim Şirketi tarafından, borçlu …Ticaret Limited Şirketi ve … aleyhine 83.290,00 TL asıl alacak, 5.679,13 TL olmak üzere yekün 88.969,13 TL üzerinden, asıl alacağa takip tarihi olan 09/09/2020 tarihinden itibaren avans faiz işletmek kaydıyla tahsili talebi ile icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlu … Limited Şirketi’ nin borca ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz sonucu icra takibinin durduğu, mahkememiz nezdinde görülen davanın İİK.m67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplanmış, …Sigorta A.Ş’ye müzekkere yazılarak dava dilekçesine konu hasar dosyası celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
…Müdürlüğü … Polis Merkezi Amirliği’ne müzekkere yazılarak …suç numaralı dosya celp edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalının işleteni olduğu ve davacıya sigortalı aracın 03/02/2019 tarihinde trafik kazasına karıştığı ve dava dışı 3. Kişi için bu kaza nedeni ile davacı sigorta şirketi tarafından ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Davalı cevap dilekçesi ile mahkememizin yetkisiz olduğunu, yetkili mahkemenini Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu ilk itirazını ileri sürmüştür.
Sorumluluk sigortası kapsamında ödemede bulunan sigortacının, kendi âkidi olan sigorta ettirene veya halefiyet ilkesi uyarınca üçüncü kişilere karşı açacakları rücu davalarında yetkili mahkemenin hangi yer mahkemesi olacağı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 110. maddesinde düzenlenmiş değildir. Anılan madde ile genel şartların C.7 maddesinde, zarar gören üçüncü kişilerin ve bunların haleflerinin, zorunlu mali sorumluluk sigortacısına karşı açacakları tazminat davaları bakımından bir yetki kuralı getirilmiştir.
Somut olayda, davacı sigorta şirketi kendi sigortalısına karşı rücu davası açmıştır. Buna göre, anılan hükümlerin bu davada uygulanması mümkün olmadığından, yetkili mahkeme bu hükümlere göre değil, HMK’nın genel yetki kuralları çerçevesinde ve özellikle anılan yasanın 9. ve 21. maddelerine göre belirlenecektir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 19.10.2005 gün ve 2005/11- 543 esas, 2005/590 karar sayılı kararı da bu yöndedir.(Yargıtay 17 HD 2008/1337 E. 2008/2939 K. sayılı kararı)
Dava dosyasının incelenmesinden, davalının ikamet adresinin Bağcılar/İstanbul, diğer davalının ikamet adresi ise kazanın gerçekleştiği yer olan Kocaeli/Darıca İlçesidir. Davalı, davacının icra müdürlüğünün yetkisine itiraz etmediğini buna göre mahkememizin yetkili hale geldiği iddiasında bulunmuştur.
İtirazın iptali davası yönünden özel bir yetki kuralı getirilmediğinden genel hükümlere göre yetkili mahkeme belirlenecektir. İcra dairesinin yetkisine itiraz edilmemesi o yerdeki mahkemeyi itirazın iptali yönünden yetkili hale getirmez. Dolayısıyla davalı borçlu açılan itiazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz edebilir.( Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’ nin 27/01/2016 tarih 2014/6945 Esas, 2016/1011 Karar sayılı ilamı)
Tüm bunlara göre mahkememizin yetkisiz olduğu, görevli ve yetkili mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu anlaşılmakla davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin YETKİSİZ olması nedeniyle davanın usulden reddine,
2-Kararın kesinleşmesinden sonra 2 haftalık süre içinde talepte bulunulması halinde dosyanın yetkili BAKIRKÖY TİCARET MAHKEMESİNE gönderilmesine, aksi halde dosya üzerinden açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-H.M.K.’nun 331/2. maddesi gereğince yargılama, harç, masraf ve giderlerinin yetkisizlik kararından sonra dosyanın gönderildiği mahkemede davaya devam edilmesi halinde davanın gönderildiği mahkemece devam edilmesine, yetkisizlik kararından sonra davaya başka mahkemede devam edilmemiş ise talep halinde mahkememizce dosya üzerinden bu durumun tespiti ile gerekli kararın verilmesine,
İlişkin davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
26/11/2021

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır