Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/381 E. 2022/487 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/381 Esas
KARAR NO : 2022/487
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/06/2021
KARAR TARİHİ : 23/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalı sigorta şirketi tarafından … poliçe numarası ile sigortalanan … …’a ait … plakalı aracın 03.11.2019 tarihinde müvekkiline ait … plakalı araca çarptığını ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonucu müvekkiline ait … plakalı araçta meydana gelen hasarın bağımsız eksper … … tarafından KDV dahil toplam 15.041,71 ₺ olarak tespit edildiğini, kaza sebebiyle oluşan hasar onarım alacaklarının şimdilik 100,00 ₺’sinin değer kaybı alacaklarının şimdilik 10,00 ₺’sinin ticari işlerde uygulanan en yüksek temerrüt faiz oranı üzerinden ve kaza tarihinden, kabul görülmez ise ihtar tarihinden itibaren işletilecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tazminini, dava konusu hasar onarım bedelinin tespiti için yapılan ekspertiz ücreti masrafı olarak ekspertiz ücretleri tarafisine göre belirlenecek ekspertiz ücretinin HMK 232/F gereğince Yargıtay 17. H.D 2015/6276 E., ve 2016/4564 K., sayılı kararı gereğince yargılama gideri olarak davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacı vekilinin dava dilekçesinde 03.11.2019 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını belirttiği … plakalı aracın 09.12.2018 – 09.12.2019 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numaralı ZMMS poliçesi ile … … adına kaza tarihi itibari ile maddi hasarda araç başına 39.000,00 ₺’sine kadar azami sorumluluk hadleri ile müvekkili şirkete sigorta ettirildiğini, söz konusu maddi teminat miktarı davalı müvekkili sigorta şirketinin işbu poliçeden doğan sorumluluğunun üst limiti olduğunu, öncelikle davacı vekilinin değer kaybına ilişkin maddi tazminat talebinin yerinde olmadığını, ZMMS poliçesi genel şartlarının teminat dışında kalan haller başlıklı ek 1.C maddesinde belirtilen oranlara göre yapılan hesaplama sonucunda davacıya ait aracın kilometresinin 165.000 km’nin üstünde olduğunu, formül doğrultusunda 160.000 km’nin üstü araçlarda değer kaybının çıkmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla zarar gören araçta meydana gelen değer kaybının belirlenebilmesi için 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca aşağıdaki kriterler çerçevesinde bir hesaplama yapılması gerektiğini, davanın reddini, aksi halde belirtilen şekilde hesaplama yapılarak hüküm tesis edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı sigorta şirketine müzekkere yazılarak davaya konu hasar dosyası celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Davaya konu araçların trafik tescil kayıtları celp edilmiştir.
… plakalı aracın tramer kayıtları Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinden getirilmiştir.
Tarafların uyuşmazlığının halli bakımından Makine Mühendisi bilirkişiden rapor düzenlenilmesi istenilmiş, 31.01.2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…Kusur yönünden; Dava dışı … …’ın %100 oranında tam kusurlu olduğunu, davacı Tahir TUNÇ’un kusurlu olmadığını, Hasar yönünden; Söz konusu araçtaki hasarla dosya muhteviyatındaki 27.11.2019 tarihli faturada belirtilen kalemlerin uyuştuğunu, davacının davalıdan talep edebileceği hasra ilişkin bir tutarın bulunmadığını, davalının %100 kusur oranına isabet eden bu kaza sonrası araçta 1.500,000 ₺ değer kaybı oluştuğunu, aracın kaza sonrası rayiç bedelinin 20.500,00 ₺ olduğu…” şeklinde görüş bildirmiştir.
Bilirikişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı rapora karşı itiraz etmiş ise de itiraz nedenlerinin yerinde görülmemesi üzerine bedel artırım dilekçesi sunmuş, eksik harcı ikmal etmiş, bedel artırım dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, davalı yan bilirkişi raporu ve bedel artırım dilekçesine karşı beyanda bulunmamıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacıya ait araç ile davalıya sigortalı aracın 03/11/2019 tarihinde çift taraflı trafik kazasına karıştığı ve bu kaza sonucu davacı aracının hasarlandığı noktalarında taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık gerçekleşen kazada tarafların kusur durumları, davacı aracındaki hasar bedelinin miktarı ile araçta değer kaybı meydana gelip gelmediği, davacının talebinin gerçek zarar ilkesine uyumlu olup olmadığı, davalının zarardan sorumluluğu bulunup bulunmadığı hususlarındadır.
Bunun tespiti için bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, alınan bilirkişi raporunda davacı yanın kazada kusursuz olduğu, davalıya sigortalı araç sürücüsünün ise asli ve tam kusurlu olduğu raporlanmıştır. Davalıya sigortalı aracın şerit değiştirme kurallarına riayet etmeden hatalı şerit değiştirmesi sonucu kazanın oluştuğu, davacının ise kendi şeridinde seyir halinde olduğu nedenleri dikkate alınarak bilirkişi raporundaki kusur oranlarına yönelik tespite mahkememizce de iştirak edilmiştir.
Bilirkişi raporundaki hasar ve değer kaybına ilişkin hesaplamalar da yerleşik Yargıtay içtihatlarına uygun olarak yapılmıştır. Bu nedenle davacının bilirkişi raporuna yaptığı itirazlara ilişkin olarak; özellikle dosyaya sunulan ekspertiz raporunun olay tarihinden 8 ay sonraya ait olması da dikkate alınarak bilirkişi raporu karşısında ekspertiz raporu ve bu muvacehede yapılan itirazlara değer atfedilmemiştir.
Sonuç olarak davacı aracında yapılan onarıma ilişkin faturanın dava dışı firmaya ödendiği anlaşılmakla hasar onarım tazminatı alacağının bulunmadığı, değer kaybı tazminatının ise 1.500,00 TL olduğu değerlendirilerek usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu gibi hasar onarım tazminatı talebinin reddine, değer kaybı tazminatının ise davacı tarafça ihtarnamede davalıya verilen 15 günlük sürenin sonuna tekabül eden süre temerrüt tarihi olarak kabul edilerek bu tarihten itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınmasına; davacı ekspertiz raporunun gerçekleşen hasar ile uyumlu olmaması, hasar onarım bedeline ilişkin tazminat talebinin de reddedildiği dikkate alınarak yargılama gideri olarak talep edilen ekspertiz ücreti masrafının davacı üzerine bırakılmasına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının hasar onarım bedeline ilişkin davasının Reddine,
2-Değer kaybı yönünden açılan davanın kabulü ile; dava ve talep artırım arttırılan 1.500,00-TL değer kaybı tazminatının temerrüt tarihi olan 27/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan davacıya verilmesine,
4-Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 102,46 ₺ harçtan peşin alınan 59,30 ₺’nin mahsubu ile bakiye 43,16 ₺ harcın davalıdan alınarak hazineye ödenmesine,
5-Davacı tarafça peşin olarak yatırılan 229,78 TL peşin harç ile 59,30 TL başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından tebligat, müzekkere, bilirkişi ücreti ve sair giderler için sarfedilen toplam 973,20 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 912,37 ₺’nin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiye kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Ekspertiz ücreti giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Zorunlu Arabuluculuk başvurusu nedeniyle harcanan 1.320,00TL’nın davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 82,50 ₺’sinin davacıdan; 1.237,50 ₺’sinin ise davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
9-Kabul edilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 1.500,00 ₺ vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Reddedilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. Maddesine göre hesap ve takdir edilen 100,00 ₺ vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
11-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, Tarafların yokluğunda HMK 341 maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi. 27/06/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”