Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/357 E. 2022/298 K. 18.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/357 Esas
KARAR NO : 2022/298
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/06/2021
KARAR TARİHİ : 18/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 18/06/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket, mobilya üretim ve pazarlama işi ile iştigal etmekte olduğunu, Davalı tarafın da ticari faaliyetler ile iştigal etmekte olduğunu, Bu ticari ilişki çerçevesinde müvekkili şirket tarafından, davalı şirkete iki adet laminatlı tezgah satılıp teslim edildiğini, Dava konusu emtiayı satın ve teslim alan davalının ücretini ödememesi sebebiyle davalı aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün 2021/… E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, icra takibine konu ödeme emrini tebellüğ eden davalı, haksız ve hukuka aykırı olarak dayanak icra takibine itiraz ettiğini, Davalı tarafın haksız ve hukuka aykırı itirazı sebebiyle dayanak icra takibin durduğunu, bu sebeple huzurda görülen davayı açma zarureti hasıl olmuştur. Davalı ile yapılan arabuluculuk görüşmesinde anlaşma sağlanamadığını, Müvekkili şirketin dava konusu alacağı, usulüne uygun tutulmuş ticari defter, elektronik fatura, sevk irsaliyesi, cari hesap ekstresi ve her türlü yasal delille sabit olduğunu, Davalı, müvekkil dava konusu likit alacağına kötüniyetle ve sırf zaman kazanmak için itiraz etmiştir. Bu sebeple itirazın iptali ile davalı tarafın dava konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasını yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 17/09/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, Her ne kadar davacı taraf, müvekkil Şirketten 10.000,00 TL alacaklı olduğunu iddia etse de müvekkil şirketin davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını, Bu husus müvekkil şirketin, ticari defterlerinin incelenmesi sonucu alınacak bilirkişi raporu ile de ortaya çıkacağını, Davacı taraf, faturaya konu malın teslim edildiğini ispat yükümlülüğü altında olduğunu, Davacı taraf, müvekkil şirkete malzeme satışı yaptığını ve sattığı malzemenin de müvekkil şirkete teslim edildiğini ispat yükümlülüğü altındadır. Satış ve teslimin, yazılı belgelerle ispatı gereklidir. Müvekkil şirketin temel savunması, dava dilekçesine konu faturalardaki malların kendisine teslim edilmediğidir. Davacı tarafın dava dilekçesi ile faturaları sunmuş olması, tek başına malların teslim edildiğini göstermediğini, Davacı taraf, faturaya dayalı bir ticari ilişki nedeniyle alacaklı olduğunu iddia ettiğini, Taraflar arasında ticari ilişkiye konu yazılı bir sözleşme de dosyaya sunulamadığını, Faturaya dahil alacaklar, cari hesap ilişkisini göstermekte olup; cari hesap ilişkisinde taraflar arasında mutabakat yapılmadığı sürece borç alacak durumu kesin olarak belirlenemediğini, bu nedenle alacak likit olmayıp; davacı tarafın icra inkar talebi yerinde olmadığını, Cari hesap ilişkisinde faizin işlemeye başlaması için borçlunun temerrüde düşürülmesi gerektiğini, Temerrüt için ise alacaklının borçluya ihtar çekmesi gerekmekte olduğunu, Temerrüt ihtarı bulunmadığı için müvekkil şirketten takip tarihine kadar istenen temerrüt faizi haksız ve hukuka aykırı olduğunu, Davacı taraf davalı müvekkilime vadenin geçtiğine dair bir ihtar ya da bildirimde bulunmadığını, Ancak bu duruma rağmen davacı, müvekkilimden gecikme faizi talep etmektedir. Bu durum Hukuka aykırıdır. Temerrüd ihtarı bulunmadığı için icra takibinin tebliğinden önce müvekkilden faiz talep edilemeyeceğini, belirterek davacının taleplerinin haksız olması nedeniyle davanın esastan reddini, takibin iptaline ve %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER:
-Mali Müşavir … tarafından hazırlanan 08/03/2022 tarihli bilirkişi raporu,
-… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021 … talimat sayılı dosyasında alınan Öğretim görevlisi SMMM bilirkişisi … tarafından hazırlanan 25/11/2021 tarihli bilirkişi raporu,
– … İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı takip dosyasının UYAP çıktısı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yapılan yargılama, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava, takip talebine itirazın iptaline ilişkindir. İİK m.67’de “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir” hükmüne yer verilmiştir.
Davaya konu … İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyası celp edilmiş, incelenmesinde; Alacaklısının … A.Ş. olduğu, borçlusunun … A.Ş. olduğu, takip konusu alacak miktarının 10.000,00TL, takibin ilamsız icra yoluyla takip olduğu, ödeme emrinin borçluya 28/05/2021 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, borçlunun İcra Müdürlüğü’ne 31/05/2021 tarihinde itiraz dilekçesini sunmuş olduğu ve takibin İİK m.66 gereğince durdurulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce resen görevlendirilen Mali Müşavir … tarafından hazırlanan 08/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…Davacı şirketin 2020,2021 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliği taşıdığı, Davacı ticari defter kayıtlarında, davalı tarafa kesmiş olduğu faturaları ticari defterlerine usulüne uygun olarak işlediği, Dosyaya mübrez evraklarda davalının faturalara itirazını ihtarname ile yapmadığı; Davacının ticari defterlerinde davalı şirket ile cari hesabına ait dava tarihi olan 18.06.2021 tarihinde 10.000,00 TL alacaklı olduğu, Davacı yanın davalı yanı noter ihtarnamesi ile temerrüde düşürmediği, Davacı yanın icra takibinden önce temerrüde düşürülecek işlem yapılmadığından, temerrüdün icra takibi ile oluştuğu, , icra takip tarihi olan 24.05.2021 tarihi itibariyle davacı yanın davalı yandan 10.000,00 TL cari alacağa fiili ödeme tarihine kadar asıl alacağa tahsiline kadar işleyecek yıllık %16,75 faiz ve faiz oranlardaki artıştan işleyecek faiz hesaplanabileceği, Dava tarihi olan 18.06.2021 tarihinden sonra davalı şirket tarafından 15.10.2021 tarihinde yapılan 10.000,00 TL ödemeye ilişkin olarak; davalının dava aşamasında borcunu ödemiş olmasının icra inkar tazminatı sorumluluğu konusundaki kararın münhasıran Sayın Mahkemenize ait olduğu….” yönünde kanaat bildirilmiştir.
Yargıtay … HD’nin 2020/ … Esas – 2021/ … Karar sayılı ilamında: “… İcra Müdürlüğü’nün 2013/… esas sayılı icra takibine ilişkin davanın konusuz kalması nedeniyle yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılması gerekmektedir. Yine bu icra dosyasına ilişkin dava konusuz kaldığından, davacı lehine toplam alacak miktarından % 20’yi aşmayacak şekilde icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi gerekirken, icra inkar tazminatına hükmedilmemesi doğru görülmemiştir…” belirtilmiştir.
Alınan bilirkişi raporu dosya içeriğine toplanan delillere uygun ve karar vermeye elverişli bulunduğundan, mahkememizce verilen kararda dikkate alınmış ve dava konusu borç 15/10/2021 tarihinde dava açıldıktan sonra ödenmiş olduğundan esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, ancak Yukarıda belirtilen Yargıtay Kararı doğrultusunda davalının haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiğinden bahisle takip konusu asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep edildiğinden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar Yasasına göre alınması gereken 80,70TL maktu karar harcından peşin alınan 117,98TL harçtan mahsubu ile ‭37,28TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 18/04/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır