Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/228 E. 2022/873 K. 21.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/228 Esas
KARAR NO :2022/873

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:12/04/2021
KARAR TARİHİ:21/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; “… SİGORTA A. Ş. (Eski Adı: … Sigorta A. Ş.) tarafından … poliçe numaralı sigorta poliçesi ile zorunlu mali mesuliyet sigortası yapılmış ve … SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ şirketi tarafından … poliçe numaralı sigorta poliçesi ile ihtiyari mali mesuliyet sigortası (kasko içerisinde) yapılmış olan … plaka sayılı araç sürücü ve araç sahibi davalı … …’ın sevk ve idaresinde iken 05.08.2020 tarihinde … ilçesinden … ili istikametinde seyir halindeyken aracın yoldan çıkmasıyla tek taraflı ve yaralanmalı/ölümlü trafik kazası meydana gelmiş ve aynı araçta yolculuk eden … feci şekilde yaralanmış, 108 gün yoğun bakımda kalmış, ancak bütün müdahalelere rağmen kurtarılamamış ve 20.11.2020 tarihinde vefat ettiğini, davalı … …, 2918 sayılı KTK 52/1-B (aracın hızını aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmama) kuralını ihlal ettiğinden asli kusurlu bulunduğunu, … 3. Ağır Ceza Mahkemesi … E. Dosyası ile ceza davası açılmış ve işbu dosyadan alınmış olan 11.09.2020 tarihli Adli Tıp Raporunda da “Mevcut verilere göre; “Sürücü … … sevk ve idaresindeki otomobil ile meskun mahaldışında, eğimli, virajlı yolda seyrederken, yola gereken dikkatini vermediği, aracının hızını mahal ve yol şartlarına göre ayarlamadığı, sevk ve idare hatasıyla aracının direksiyon hakimiyetini kaybederek seyrine göre yolun sağ tarafından yol kenarındaki boş araziye düşmesi sonucu meydana gelen olayda dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı hareketiyle asli kusurludur.” denildiğini, aynı araçta yolculuk eden ve arka koltukta oturan … ağır yaralanmış, … … Üniversitesi Hastanesi’ne kaldırılmış ve tam 108 gün boyunca yoğun bakımda kalmış, ancak tüm müdahalelere karşın kurtarılamamış ve 20.11.2020 tarihinde yaşamını yitirdiğini, davacı … … tüm bu süreç boyunca eşi …’ın başında beklemiş, evleri İstanbul’da olmasına ve maddi durumu iyi olmamasına karşın …’ta kalarak, eşinin iyileşeceği ümidi ile yanından bir an bile ayrılmadığını, …’ın babası, annesi ve kardeşi olan davacılar … …, … … ve … … sürekli kendisini ziyaret edip durumuyla yakından ilgilendiğini, tüm bu süreç boyunca davalı … …’ın, ağır kusuruyla yaralanmış olan … veya davacılarla bir kez olsun ilgilenmemiş, durumlarını sormadığını, … …’ın müteveffa …’ın eşi olduğunu, eşini kaybetmesi sebebiyle onun desteğinden yoksun kaldığını, … … %68 oranında engelli olup çalışamadığını, … …’a vefat eden eşi … bir tekstil şirketinde çalışarak aldığı maaşla baktığını, eşinin kaybıyla … …’ın geçinemez duruma geldiğini, bu nedenlerle Müvekkili … … için eşinin acı kaybı dolayısıyla destekten yoksun kalma tazminatı ve 100.000,00 TL manevi tazminat talebi olduğunu, davacılar … …, … …’ın mütevefa …’ın babası ve annesi olduğunu, kızlarının genç yaşında acı kaybı dolayısıyla desteğinden yoksun kaldığını, bu nedenle derstekten yoksun kalma ve … … için 70.000,00 TL ve … … için 70.000,00 TL manevi tazminat tale ettiğini, … …’ın ise müteveffa …’ın kardeşi olup, kardeşinin genç yaşında acı kaybı nedeniyle 30.000,00 TL manevi tazminat talebimiz olduğunu, davalı ZMM sigortası olan … SİGORTA A. Ş. (Eski Adı: … Sigorta A.Ş.)’ye 30.12.2020 Tarihli başvuru evrakına 15 gün içerisinde herhangi bir dönüş yapılmadığını, bunun üzerine 17.02.2021 tarihinde bütün taraflara karşı Arabuluculuk başvurusunda bulunulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını beyanla; fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak ve belirsiz alacak davası olarak … … için ölen eşi …’ın desteğinden yoksun kalması sebebiyle şimdilik 5.000,00 TL Maddi tazminat ve 100.000,00 TL Manevi tazminatın, … … için ölen kızı …’ın desteğinden yoksun kalması sebebiyle şimdilik 5.000,00 TL Maddi tazminat ve 70.000,00 TL Manevi tazminatın, … … için ölen kızı …’ın desteğinden yoksun kalması sebebiyle şimdilik 5.000,00 TL Maddi tazminat ve 70.000,00 TL Manevi tazminatın, … … için ölen kardeşi …’ın kaybı için duyduğu acı dolayısıyla 30.000,00 TL Manevi tazminatın, kaza tarihi olan 05.08.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline (Sigorta şirketleri, manevi tazminat klozu işaretlenmemişse sadece poliçe limitleri dahilindeki maddi tazminat miktarınca), yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; dava dilekçesinin eklerinin müvekkiline tebliğ edilmediğini ve tebliğini istediğini, sigorta poliçesi kapsamında olan taleplerin kendisi yönünden reddi gerektiğini, olayda hatır taşıması olduğunu, davacıların ölenle yakınlığı ve manevi zararının ıspatı gerektiğini, manevi tazminatın olayın ve tarafların durumuna göre belirlenmesi gerektiğini, kusur araştırması ve tespiti gerektiğini, aynı kazada davalının da kız kardeşini kaybetiğini, istenen manevi tazminatın fahiş olduğunu, kazadan sonra davacılara yardımcı olduklarını beyanla, davanın reddi ile vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; Davacının manevi tazminatının poliçe teminatı dışında olduğunu, manevi zararın ve kapsamının netleştirilmesi gerektiğini, bir sorumlulukları varsa poliçe limiti ve sürücünün kusuru ile sınırlı olduğunu, kaza tarihinden itibaren faiz istenmesinin haksız olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Diğer davalı bir cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Ceza dosyası örneği dosyamız arasına alınmıştır.
Davalılardan sigorta poliçeleri ve hasar dosya örnekleri getirtilmiş, davacının, ZZM sigortacısı davalı … Sigorta’ya 30/12/2020 tarihinde, İMM sigortacısı olan … Sigorta’ya ise 12/01/2021 tarihinde başvuru yaptığı ve bir ödeme yapılmadığı anlaşılmıştır.
ZMMS poliçesinin kaza tarihindeki kişi başı limitinin 410.000,00TL sadece maddi, İMMS poliçesinin ise kişi başı 50.000,00TL maddi limitli olduğu, manevi tazminatların kapsama alınmadığı görülmüştür.
Davaya konu kazanın 05/08/2020 tarihinde olduğu ve bu kazaya bağlı olarak davacılar desteği …’nın 20/11/2020 tarihinde vefat ettiği, komadan hiç çıkmadığı anlaşılmıştır.
İncelenen trafik kaza tutanaklarından, davalı …’in maliki ve sürücüsü olduğu araç ile seyir halinde iken uyuyakalması nedeniyle virajlı yolda arabanın yoldan çıkarak takla attığı ve kazanın oluştuğu, davalının %100 kusurlu olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce dinlenen tanık anlatımlarından; davacılar desteğinin düğün dönüşünde kendi aracında yeterli yer olmaması nedeniyle davalının aracına bindirildiği, tarafların akraba olduğu, olayda hatır taşıması olduğu, taşımanın davacılar desteğinin yararına olduğu anlaşılmıştır.
Davacı …’nın görme engelli olduğu anlaşılmıştır.
Davacılar … ve …’in ölenin anne ve babası, …’in ise kardeşi olduğu anlaşılmıştır.
Kazada ölen desteğin, aracın arka koltuğunda olduğu, kazada aracın arka koltuğunda kalmaya devam ettiği, emniyet kemerinin takılı olup olmadığına dair çelişkili beyanlar sunulmuş ise de, emniyet kemerinin zarar miktarı üzerinde etkisi tespit edilememiştir.
ATK’dan alınan raporda da davalının tam kusurlu olduğu, ölenin kusurlu olmadığı bildirilmiştir.
Aktüer bilirkişiden rapor alınmış, davacıların destek miktarları ayrı ayrı hesaplanmıştır. Aktüer bilirkişi raporunun TRH 2010 yaşam tablosu ve progresif rant yöntemine göre hesapladığı ve rapor tarihi itibarıyla davacı eşin evlenme ihtimalinin doğru tespit edilerek tazminattan indirim yapıldığı görülmüş rapor hükme esas alınmıştır.
Davacılar vekili talep artırım dilekçesi sunarak; %20 oranında hatır taşıması indirimi uygulandıktan sonra … için 602.740,72TL, … için 96.856,30 TL ve … için 96.856,30TL maddi tazminatı talep etmiş, davalı sigorta şirketlerinin limit ile sınırlı, davalı …’in ise tamamından sorumlu olarak ve müteselsilen tahsilini talep ettiğini, kaza tarihinden itibaren de ticari faiz uygulanmasını istediğini bildirmiştir.
Talep artırım dilekçesi sonrası dava değerinin artması nedeniyle dosya mahkememiz heyetine tevdi edilmiş, taraflara yeniden duruşma günü tebliğ edilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizce yapılan incelemede, … sigortaya başvuru sonrası 13/01/2021 tarihinde, … Sigortaya başvuru sonrası 22/01/2021 tarihinde davalı sigorta şirketlerinin temerrüde düştüğü ve bu tarihten itibarın faizden sorumlu olacakları anlaşılmıştır. Davalı … ise ölüm tarihinden itibaren faizden haksız fiil hükümleri gereğince sorumludur. Davacının davadaki talebinde talep ettiği faiz türü yasal faiz olarak belirtildiği ve bunun ıslah da edilmediği anlaşıldığından yasal faiz uygulanması gerektiği anlaşılmıştır.
Tarafların alınan sosyal ve ekonomik durum bilgi ve belgeleri nazara alındığında, istenen manevi tazminatların davalının yoksulluğa düşmesine neden olacak nitelikte olduğu, davacıların yakınını kaybetmesi nedeniyle manevi zararı sabit ise de; zararın tazmini yönünden; yerleşik yargıtay içtihatlarına göre; hâkimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olması gerektiği, hükmedilecek bu paranın, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşıdığı, bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmediği, bu tazminatın sınırının onun amacına göre belirlenmesi gerektiğini, takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olması gerektiği, 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterildiği, bunların her olaya göre değişebileceğinden hakimin bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermesi gerektiği, hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği anlaşılmış ve davacıların manevi tazminat talepleri aşağıdaki gibi kısmen kabul edilmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle; davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen, maddi tazminat istemlerinin ise miktar yönünden tamamen ve poliçe limiti ile temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmek suretiyle kabulüne karar vermek gerektiği vicdani kanaat hasıl olmuş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Davacıların davasının kısmen kabul kısmen reddi ile;
1-Davacı … için 602.740,72 TL, … için 96.856,30 TL, … için 96.856,30 TL, maddi tazminatın, davalı …’in tamamından, davalı ZMM Sigortacısı … Sigortadan poliçe limiti olan 410.000,00 TL ile sınırlı olarak ve davacıların talepleri ile oranlanarak, davalı … sigortadan ise İMM Sigortası kapsamında 50.000,00 TL limitle sınırlı ve ZMMS kapsamında karşılamayan miktar ile sınırlı olarak müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, davalı … için 20/11/2020 olan ölüm tarihinden, davalı … Sigorta için 13/01/2021 tarihinden ve davalı … sigorta için 22/01/2021 tarihinden itibaren işleyen yasal faiz uygulanmasına ve faiz ile birlikte tahsiline,
2-Davacı … için 40.000,00 TL … için 25.000,00 TL, … için 25.000,00 TL ve … için 10.000,00 TL olmak üzere toplam 100.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’ ten 20/11/2021 tarihinden itibaren işleyen yasal faiz ile birlikte alınarak davacılara verilmesine, davacıların geri kalan manevi tazminat isteminin reddine,
3-Maddi tazminat 796.453,32TL yönünden alınması gereken 54.405,72 TL harçtan peşin alınan 973,42TL harcın ve 2.669,06 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 50.763,24 TL harcın, davalı …’in tamamından, davalı … Sigorta Şirketinin 28.007,1‬0 TL’sinden, davalı … Sigorta Şirketinin ise 3.415,5‬ TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
4-Maddi Tazminat yönünden kabul edilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 105.609,87 TL vekalet ücretinin davalı …’in tamamından, davalı … Sigorta Şirketinin 60.400,00TL’sinden, davalı … Sigorta Şirketinin ise 9.200,00 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Manevi tazminat yönünden Kabul edilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 16.000,00 TL TL vekalet ücretinin davalı …’ ten alınarak davacıya verilmesine,
6-Manevi tazminat yönünden red edilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 16.000,00 TL TL vekalet ücretinin davacılardan müteselsilen alınarak davalı …’e verilmesine,
7-Davacı tarafından sarfedilen toplam 1.821,90 TL yargılama giderinin ve davacı tarafça peşin ve ıslah harç olarak toplam ödenen 3.642,48 TL harcın davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-Dava açılmadan evvel sonradan haksız çıkan taraftan alınmak üzere suç üstü ödeneğinden ödenen 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
9-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
İlişkin, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/12/2022

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır