Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/220 E. 2023/378 K. 23.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/220 Esas
KARAR NO : 2023/378
DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/04/2021
KARAR TARİHİ : 23/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 09/04/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket … … Asansör San. A.Ş. ile davalı … San, Ltd. Şti, arasında … Sk. No:1 …/İstanbul adresine “1 adet 3300 makine dairesiz asansörün temin ve tesisinin bu sözleşme şartları çerçevesinde” yapılmasına dair “… Mühendislik … Konut Projesi Asansör Sözleşmesi” imzalandığını, müvekkili şirket ile davalı arasında imzalanan sözleşmenin “işin fiyatı” başlıklı 3. maddesi gereği Toplam iş bedeli “15.800,00 EUR + KDV” olarak kararlaştırıldığını, sözleşmenin “Ödeme Şartları”başlıklı 4. maddesinde ise: “Sözleşme bedelinin %100’ü avans olarak ödenecektir. %18 KDV bedeli fatura kesimini takip eden ayın 25. günü banka havalesi ile ödenecektir.” düzenlenmesinin yer aldığını, Müvekkili şirketin, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 7. maddesinde belirtilen sorumluluklarını yerine getirdiğin, ancak davalı tarafın sözleşmenin 8. maddesinde belirtilen sorumluluklarını yerine getirmediğini, Müvekkili şirketin üniteleri temerrütte düşmeden teslim ettiğini, yapılan hizmet gereği davalı firmaya 26.10.2018 tarihli fatura düzenlendiğini, Davalı şirketin, borcun ödenmesi hususunda taraflarınca yapılan bütün iyiniyetli girişimlere rağmen taraflar arasındaki ticari münasebet ve düzenlenen fatura gereğine aykırı olarak borcunu ödemediğini, Müvekkili şirket tarafından borçlarını ödemeleri için davalıya … vasıtası ile 20.06.2019 tarihli ihtarname gönderildiğini, borcun ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E. sayılı dosyasından icra takibi yapıldığını ve borçlu zaman kazanmak için hukuka aykırı bir şekilde takibe itiraz ettiğini, borçlunun itirazının mesnetsiz ve hukuka aykırı olduğunu” belirterek; davanın kabulüne, Davalı tarafın haksız itirazının iptaline, … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E. sayılı dosyası üzerinden takibin devamına, alacak likit olduğundan davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 21/05/2021 tarihli dilekçesinde özetle: “Davacı tarafça arabuluculuk sürecine başlanması ve arabuluculuk süresi içerisinde sürenin durduğu varsayılsa dahi yine de davacının işbu davayı “ yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açtığı açık olduğunu, davanın usulden reddi ve İhtiyati Haciz kararının kaldırılması gerektiğini, Müvekkili şirketin 2018 yılında İstanbul ili, … ilçesi, … mahallesi … Sok No: 1’de yer alan ve toplam maliyeti yaklaşık 1.500.000 USD olan arsa kat karşılığı inşaat projesi için davacı şirketten 1 adet asansör almaya karar verdiğini, bu kapsamda tarafların 10.09.2018 tarihli Sözleşme ile 1 adet 3300 makine dairesiz asansörün teslimi ve tesisi için toplam 18.644.-EURO bedel üzerinden anlaştıklarını, anılan Sözleşmenin 3. maddesine göre belirtilen fiyata asansörün dizaynı, üretim, ithalat nakliye, montaj, test ve devreye almasının dahil olduğunu ve asansör sözleşme ekinde yer alan özellikleri havi olması gerektiğini, yine sözleşme gereği (madde 6) müvekkili şirketçe 15.800.-EURO peşinatın yatırılması sonrasında davacı tarafın işe başlayıp asansörü 3.5 ay içerisinde çalışır vaziyette müvekkili şirkete teslim etmesi gerektiğinin kararlaştırıldığını, Müvekkili şirket inşaat projesini bir an önce bitirip arsa maliklerine teslim etmek istediğinden henüz Sözleşme imzalanmadan taraflar arasında sözlü olarak kararlaştırılan peşinatı 07.09.2018 tarihinde davacının hesabına ödendiğini, davacının asansör henüz teslim edilmeden ve sözleşmeden doğan yükümlülükler ifa olmadan işbu davaya konu yaptığı faturayı düzenleyip müvekkil şirkete gönderdiğini, davacının kestiği faturaya konu işi halen tamamlamamış olduğunu, davacının asansörü ayıpsız olarak zamanında teslim ettiğini ispatlamakla mükellef olduğunu, yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi asansörün bugüne değin hala ayıpsız olarak teslim edilmediğini göstereceğini, taraflar arasında kararlaştırıldığı şekilde anılan peşinat müvekkili şirket tarafından ödendikten sonra davacı tarafın Sözleşme içerisinde yer alan kesin ve hesaplanır süresinin başlamış olduğunu, davacı tarafın yükümlülüğünde bulunan asansörün eksiksiz olarak çalışır vaziyette teslimini en geç 23.12.2018 tarihinde gerçekleştirmesi gerektiğini, ancak asansör sözleşmede belirtilen 3.5 aylık sürede teslim edilmediğini, sözleşmenin 6. Maddesinden görüleceği üzere davacı tarafın teslim borcu için süre 3.5 ay olarak belirlendiğini ve geçen süreden sonra davacı tarafın Kanunen temerrüde düştüğünü, asansörün ayıplı ve eksik tesliminin ancak 19.04.2019 tarihinde yani yaklaşık 4 ay sonra yapıldığını, asansörün bir an önce yapılıp teslimi için müvekkili şirketin müteaddit defa davacı şirket çalışanlarını aradığını ve Whatsapp üzerinden mesajlar attığını, dava konusu asansörün bugüne değin hala tüm eklentileriyle birlikte ayıpsız olarak teslim edilmediğini, sözleşmenin eki madde 1.4’de asansörün interkom/diyafonu sistemine sahip olacağı yer almasına rağmen asansöre ait interkom/diyafon sisteminin hala takılmamış olduğunu, esasen sözleşmeye uygun bir teslimattan bahsedilmesinin mümkün olmadığını, davacının yukarıda yer verilen temerrüdü nedeniyle müvekkili şirketin çok büyük sıkıntıya düştüğünü ve maddi zarara uğradığını, müvekkili şirketin asansör tamamlanmadığından inşaatı kat maliklerine teslim edemediğin ve kat malikleri ile aralarında sorunlar çıktığını, bu bağlamda müvekkili şirket zararının bir kaleminin kat maliklerine yapılan kira destek ödemesi olduğunu, Müvekkili şirketin kat karşılığı inşaat projesi kapsamında inşaat devam ettiği sürece kat maliklerine kira desteği adı altında aylık ödemeler yaptığını ve davacının temerrüdü nedeniyle inşaatı teslim edememiş olması sebebiyle müvekkili şirketin anılan kira destek ödemelerine davacının temerrüdü süresince 4 ay daha devam etmek zorunda kaldığını, bu kapsamda müvekkili şirketin bina maliklerine 4 aylık fazladan toplam 36.000,00TL kira bedeli ödediğini ve bu nedenle davacıdan en az 17.229,60TL alacaklı olduğunu, her ay yapılan kira ödemelerine ilişkin kat malikleri ve tutarlarının; … : aylık 2.000TL, …: aylık 1.000TL, …: aylık 1.000TL, …: aylık 1.000 TL, …: aylık 4.000TL olmak üzere toplam aylık 9.000TLx 4 ay-36.000TL olduğunu, neticede belirtmek gerekir ki davacı tarafın müvekkili şirketten bir alacağı olmadığını ” belirterek; davanın reddine, davacının, davalı müvekkil şirkete takibe konu miktarın % 20’sinden aşağı olmamak şartıyla kötü niyet tazminatı ödemesine, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini karar verilmesine talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava itirazın iptali davasıdır. Uyuşmazlık taraflar arasındaki sözleşme kapsamında tarafların edimlerini sözleşmeye uygun olarak ifa edip etmediği, bu nedenle davacının alacağının olup olmadığı, süresin ayıp ihbarı yapılıp yapılmadığı, usulüne uygun teslim olup olmadığı, tarafların temerrüde düşüp düşmediği, icra takibine yapılan itirazın haklı olup olmadığı, kötüniyet ve icra inkar tazminatlarının şartlarının oluşup oluşmadığı, zamanaşımının dolup dolmadığı hususlarına ilişkindir.
Davanın itirazın iptali davası olması sebebi ile öncelikle itirazın yapıldığı icra dosyası UYAP sistemi üzerinden gönderilmiş ve mahkememiz dosyası arasına alınmıştır, yapılan incelemede … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyası ile mahkememiz dosyasının taraflarının aynı olduğu, icra dosyasında borçlu olarak yer alanın dosyamızda davalı konumunda olduğu, dosyamız davacısının alacaklı, olduğu, davalı tarafından süresinde ve geçerli bir şekilde borca dair itiraz dilekçesi sunulduğu görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir. Dava şartlarına ilişkin eksik ve incelenmesi gereken ilk itiraz bulunmadığı anlaşıldıktan sonra tarafların sulh olma imkanı bulunmadığından uyuşmazlık noktaları belirlenip tahkikat aşamasına geçilmiş, dosya kapsamında oluşan deliller toplanıp bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonuca gidilmiştir.
Mahkememizce resen görevlendirilen Bilirkişi heyetinin hazırladığı 11/06/2022 tarihli bilirkişi kök raporunda özetle; ” Keşif günü dava konusu asansörün çalışır vaziyette ve Yeşil etiketli Asansör Ruhsatına sahip olduğu, ayrıca kabin içinde interkom/diyafon sisteminin bulunduğu, nereye bağlantı yapılacağı (kapıcı/güvenlik odası) belli olduğunda bağlantısının gerçekleşmesi için bir teknik sorun olmayacağını, Eğer sözleşmenin imzalanması ile başlayan sözleşme tarihi olarak kabul edilir ise, asansörün geç teslim nedeninin, asansör montajı ve kurulumu için gerekli olan asansör kuyusunun, sözleşmeye göre davalı tarafından zamanında hazır hale getirilmemiş olduğunun anlaşıldığını, Sözleşemeye göre davalının sorumluluğunda olan asansör kuyusunun geç teslim edilmesi nedeniyle asansör kurulumunu teknik yönden geciktirmiş olduğundan, dolayısıyla asansörün sözleşme edimine uygun sürede ve çalışır vaziyette teslim edildiğinin değerlendirildiğini, Sözleşme ediminde Asansör Ruhsatı alınması edimi olmadığı, sadece asansörün çalışır vaziyette testlerinin yapılarak teslimin gerektiğinin belirtildiği, bununla birlikte ASANSÖR RUHSATI için … A.Ş. şirketi tarafından eksik görülen hususların davalı ve davacı tarafından üstlenmesi gerekenleri belirlenerek bu onarım bedellerinin taraflar arasında ödenmesi gerektiğini, Davacıya ait yasal 2018-2019 yılı Yasal Defterlerin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 64 üncü maddesinde 3 fıkrası hükmümce belirtilen ticari defterlerin açılış tasdiklerinin kanunda belirtilen süreler içerisinde yaptırıldığı ancak Kapanış tasdikinin yapılmadığı, Davacının ibraz edilen ticari defterlerinin delil olarak değerlendirilmesi Sayın Mahkememizin takdirinde olduğunu, Davalıya ait yasal 2018-2019 yılı Yasal Defterlerin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 64 üncü maddesinde 3 fıkrası hükmümce belirtilen ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin kanunda belirtilen süreler içerisinde yaptırıldığı delil olma vasfı taşıdığı, Davacının ibraz edilen ticari defterlerinin delil olarak değerlendirilmesi Sayın Mahkememizin takdirinde olduğunu, Davalı ile Davacı Asansör Alım sözleşmesinden kaynaklı Cari hesap ilişkisi bulunmaktadır. Taraflar arasında tutulan yasal defter kayıtlarının birbirini doğruladığını, Defter kayıtlarına göre Davalı … Mühendislik 31.12.2018 tarihi itibari ile 181,54 TL Davacı … … Asansör’den ALACAKLI alacaklı olduğu, ancak yapılan sözleşme ve işlemlerin Euro Para cinsinden gerçekleştirldiği göz önünde bulundurulduğunda her iki tarafından kur değerlemesi yapmadığı, sonuç itibari ile Euro cinsinden Değerlendirildiğinde Davalı … Mühendislik 31.12.2018 tarihi itibari ile 2.844,Euro Davacı … … Asansöre BORÇLU olduğunu, Alacak yabancı para alacağı olduğundan ve takipte yabancı paralara uygulanan faiz talep edildiğinden asıl alacağa a 3095 Sayılı Kanun’un 4/a bendi gereği bankaların EUR ile açılmış bir yıl vadeli döviz mevduat hesabına uyguladığı en yüksek faiz oranlarının işleyeceği tespit ve değerlendirildiği yönünde ” mütalaa etmiştir.
İtirazlar doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, Mahkememizce resen görevlendirilen bilirkişi heyetinin hazırladığı 22/12/2022Tarihli bilirkişi ek raporunu özetle; Kök bilirkişi raporuna itirazlar eserin geç teslim edilip edilmediği ve ayıp sebebiyle sözleşme bedelinden yapılacak indirim noktalarında toplanmakla beraber, ilgili hususlarda kök rapordaki görüşlerle bağlı kalındığını, Davalı iş sahibinin 13/03/2019 tarihli yapı kontrol listesi, 14.03.2019 tarihli kuyu teslim listesi, 18.03.2019 tarihli eksik işler ve şantiye gereksinimleri listesi ile ilgili olarak, imzaların davalı çalışan ve yetkililerine ait olmadığına dair davalı itirazları bakımından heyetimizin bu alanda bir uzmanlığı bulunmadığını, Teknik Yönden ise kök raporda vardığı Teknik değerlendirmeyi değiştirecek yeni bir değerlendirme yapılmadığı ” şeklinde görüş ve kanaatine varılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, ticari defter ve kayıtları, taraflar arasında akdolunan sözleşme,ihtarnameler, mahkememizce celp edilen bilgi ve belgeler, icra dosyası ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; taraflar arasında 10/09/2018 tarihinde asansör sözleşmesi akdedildiği, davacının sözleşmedeki edimlerini yerine getirdiği ancak tahsil edemediğialacağının bulunduğunu iddia ettiği, davalının ise geç teslim nedeniyle zararının bulunduğunu ve davacı yana borcunun bulunmadığını iddia ettiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, asansör sözleşmesine göre davacı yanın edimlerini gereği gibi yerine getirip getirmediği ve sözleşme kapsamında kararlaştırılan ücret alacağından bakiye alacağının kalıp kalmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Mahkememizce mahallinde alanında uzman bilirkişi heyetiyle birlikte keşif gerçekleştirilmiş, iş yerinde incelenmş, tarafların ticari defter ve kayıtları incelenmiş tüm bunlar bir arada değerlendirilerek davacının edimlerini gereği gibi yerine getirdiği, sözleşmede kararlaştırılan tarihtensonraki bir tarihte iş teslim edilmiş olsa da geç teslimin davacının kusurundan kaynaklanmadığı anlaşılmış ve davacının bakiye 2.844€ alacağının bulunduğu kanaatine varılarak davanın kabulüne … İcra Dairesinin 2019/… esas sayılı dosyasında yürütülmekte olan takibe yapılan itirazın iptaline, takibin devamına karar verilmiştir Davalı yann icra takibine yaptığı itiraz sebebiyle likit ve belirlenebilir alacağına zamanında kavuşamayan davacının alacağını geç tahsilden doğan zararlarına karşılık olmak üzere takibe konu asıl alacak miktarı olan 18.150,00TL ‘nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; … İcra Dairesinin 2019/… esas sayılı dosyasında yürütülmekte olan takibe yapılan itirazın İPTALİNE, takibin DEVAMINA,
2-Davacı yanın icra inkar tazminatı talebinin KABULÜ İLE, takibe konu asıl alacak miktarı olan 18.150,00TL ‘nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 3.854,77TL harcın peşin alınan 219,95TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 3.634,82 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 59,30 TL başvuru harcı, 3.000,00TL bilirkişi ücreti, 419,90 TL keşif ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 246,00TL olmak üzere toplam 3.725,20TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
7-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00TL nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
Dair; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, … Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/05/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır