Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/2 E. 2022/134 K. 22.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/2 Esas
KARAR NO : 2022/134
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/01/2020
KARAR TARİHİ : 22/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Tarafların Talepleri
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili lehine açılmış olan … İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı takip dosyasında davalı/borçlu tarafından takibin durdurulması amacıyla haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz edildiğini, işbu itiraz sonucu takibin durdurulmasına karar verildiğini, anılan icra dosyasında müvekkilinin alacaklı olduğu tarihleri farklı olan 7 adet faturadan dolayı toplam bedel olan 23.436,85 TL için takip başlatıldığını, müvekkilinin açmış olduğu takip için davalı yana ödeme emri gönderilmiş olduğunu borçlu tarafından itiraz edildiğini, borçlunun itirazında müvekkili ile hukuki ilişki ve ticari bir ilişkisinin olmadığını ve mevcut borçların banka hesabından müvekkile ödendiğini iddia ettiğini ancak davalı yanın iddialarının gerçek dışı olduğunu, müvekkilinin borçlu yana faturaların kesilmesine sebebiyet veren malları eksiksiz ve zamanında teslim ettiğini, irsaliyeli faturalar ile birlikte tüm faturaların gerek müvekkilinin gerekse davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarında yer aldığını, bilirkişi incelemesi yapıldığında müvekkili ile borçlu arasında alacak borç ilişkisinin olduğu ortaya çıkacağını, borçlu yan tarafından bu hususun bilinmesine rağmen borçtan kurtulmak ve müvekkilinin alacağını geciktirmek için haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, bu nedenle itirazın iptal edilmesi için huzurdaki davayı açmak zorunluluğu doğduğunu, davalı yanın anılı icra takip dosyasına yapmış oldukları haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle %20 ‘ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve sonuç olarak işbu itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili süresi geçtikten sonra sunduğu cevap dilekçesi ile özetle; Davacı tarafın aleyhlerine …. İcra Dairesi’nin 2020/… Esas sayılı dosyası ile genel haciz yolu ile icra takibi /ilamsız icra takibi başlatmış olduğunu, taraflarınca söz konusu icra takibine yetki ve borcun tamamına itiraz edildiğini, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yetki kurallarını düzenleyen 6. maddesinin genel yetkili mahkemeyi davalı gerçek ya da tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olarak belirlediğini, firmaları (… dan ltd şti ) ile davalı arasında herhangi bir yazılı sözleşme olmadığı gibi yetki sözleşmesinin de bulunmadığını, fatura alacağının tek başına para borcu olduğu iddiası gerçeğini yansıtmadığını, söz konusu fatura ile kesinleşmiş bir alacağın bulunmadığını, ancak yapılacak yargılama sonucu bir alacağın olup olmadığının belli olabileceğini, bu nedenle, Türk Borçlar Kanunu’nun 89 ve HMK’ nın 10.maddesinin uygulama yerinin bulunmadığını, firmanın adresinin (… ltd sti … mah … sok no: … istanbul pendik ) adresi olduğunu, bu nedenle söz konusu icra takibinde yetkili icra dairesinin de İstanbul icra Daireleri olduğunu, ve bu takibe ilişkin itirazın iptali davalarında yetkili mahkemenin de İstanbul mahkemeleri olduğunu, esasa dair itiraz ve beyan haklarının saklı kalması kaydı ile yetki itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
B.Uyuşmazlık, Deliller, Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe
Dava itirazın iptali davasıdır. Dava ilk olarak İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi’ne hitaben yazılan bir dilekçe ile ikame edilmiş, davalı tarafça süresi içinde sunulmayan cevap dilekçesinde yetkisizlik itirazında bulunulmuş, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nce 2020/ … Es numarasına kaydedilen davada verilen 2020/ … K. sayılı kararla yetkisizlik kararı verilerek dosya mahkememize gönderilmiştir.
Uyuşmazlık davacı ile davalı şirket arasındaki ilişkinin niteliği, davacının takip tarihi itibari ile muaccel ve talep edebileceği bir alacağının olup olmadığı, alacak var ise miktarı, faiz, icra inkar tazminatı şartları ile icra takibine yapılan itirazın haksız olup olmadığı hususlarına dayanmaktadır.
Davanın itirazın iptali davası olması sebebi ile öncelikle itirazın yapıldığı icra dosyası mahkememiz dosyası arasına alınmış, yapılan incelemede … İcra Müdürlüğü’nün 2020/ … Es sayılı dosyası ile mahkememiz dosyasının taraflarının aynı olduğu, icra dosyasında borçlu olarak yer alanın dosyamızda davalı konumunda olduğu, dosyamız davacısının alacaklı, olduğu, davalı tarafından süresinde ve geçerli bir şekilde borca dair itiraz dilekçesi sunulduğu görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir. Dava şartlarına ilişkin eksik ve incelenmesi gereken ilk itiraz bulunmadığı anlaşıldıktan sonra tarafların sulh olma imkanı bulunmadığından uyuşmazlık noktaları belirlenip tahkikat aşamasına geçilmiş, icra dosyası, tarafların ticari defterleri, vergi dairesi yazıları ve ihbar olunan kişi beyanlarından oluşan deliller toplanıp bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonuca gidilmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nce ilgili Vergi Dairelerine müzekkere yazılarak, davacı ve davalının BA-BS formları celp edilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen mali müşavir bilirkişi … hazırladığı 19.11.2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın 2018 yılında ticari faaliyete başladığını, işletme defterinin süresinde notere tasdik ettirildiğini ve ilgili yıl ticari defterlerinin sahibi lehine delil teşkil edebileceğini, davalı tarafın 2018, 2019, 2020 ve 2021 yılı ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin süresinde yapıldığını ve 2018, 2019 ve 2020 yılı yevmiye defteri kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığını ve ilgili yıllar ticari defterlerinin sahibi lehine delil teşkil edebileceğini, davacı ve davalı taraf arasında ticari mal alım-satım ilişkisinin olduğunu, davacı tarafından dava dilekçe ekinde sunulan 7 adet irsaliyeli faturaların, davacı tarafından davalı tarafa düzenlendiği görüldüğünü, KDV dahil toplam tutarı 40.769,00 TL olduğunu, dava konusu KDV dahil toplam tutarı 40.769,00 TL olan 7 adet irsaliyeli faturaların, davacı ve davalı tarafın 2018 yılı ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, davacı ve davalı tarafından dilekçe eklerinde sunulan, davalı tarafından davacı tarafa gönderilen … Bankası A.Ş.’ye ait ödeme dekontlarının olduğunun görüldüğünü, davalı tarafından dava dosyasına sunulan ödeme dekontları incelendiğinde, … ve … tarafından …’nin … Bankası Hesabına toplam 126.763,00 TL ödeme yapıldığını, ödeme dekontlarının açıklama kısmında dava konusu KDV dahil toplam tutarı 40,769,00 TL olan 7 adet irsaliyeli faturalar ile ilgili açıklama olmadığının tespit edildiğini, davacı tarafın … nolu cari hesapta 40.769,00 TL alacaklı olduğunu, davacı tarafın davalıdan 23.437,16 TL alacağının hesap edildiğini mütalaa etmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, taraflar arasındaki sözleşme, tarafların dilekçe ve beyanları ile duruşma esnasındaki sözlü açıklamaları, davalının icra dairesine sunduğu itiraz dilekçesi hep birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında ticari ilişkinin varlığına dair bir ihtilaf bulunmadığı anlaşılmaktadır.
TTK’nın 18. maddesinde tacir olmanın hükümleri arasında sayılan yükümlülüklerin biri de kanun hükümleri uyarınca gerekli ticari defterleri tutmaktır. Defter tutma yükümlülüğü Kanunun 64. maddesinde ayrıca düzenlenerek her tacirin, ticari defterleri tutmak ve defterlerinde ticari işlemleriyle ticari işletmesinin iktisadi ve mali durumunu, borç ve alacak ilişkilerini ve her hesap dönemi içinde elde edilen neticeleri, bu kanuna göre açıkça görülebilir bir şekilde ortaya koymak zorunda olduğu belirtilmiştir.
Her iki tarafın da tacir olması nedeni ile taraf vekillerinin hazır bulunduğu ön inceleme celsesinde tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına, tarafların inceleme gün ve saatinde ticari defterlerini incelemeye esas olmak üzere HMK 222 gereği sunmasına, bu süre içerisinde gereği yerine getirilmediği takdirde bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağının taraflara ihtarına karar verilmiş ve bilirkişi tarafından ticari defterler incelenmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, davacı tarafın ticari defterleri ve aldırılan bilirkişi raporundan davacının ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfında olduğu, davalı tarafın ticari defterlerininsahibi sahibi lehine delil vasfında olduğu, davacı tarafın işletme defteri tuttuğu ve bu deftere göre davacının davalıdan 40.769,00 TL alacaklı olduğu, davalı tarafın ticari defterlerinde davacıya 23.437,16 TL borcunun bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davalı taraf dava konusu borcun mükerrer ödemelere dayandığını, anılan borcun …’ye ödendiğini, ifade etmiş ise de mahkememizce davanın ihbarı talep edilen …’ye dava dilekçesi ve cevap dilekçesi tebliğ edilmiş, … 26/04/2021 tarihli dilekçesi ile iddiaların gerçek olmadığını, yapılan ödemelerin dava konusu ticari ilişkiye ait olmadığını ifade etmiştir.
Her ne kadar davalı taraf ticari defterlerinde dava konusu borç ortaklar hesabından kapatılmış ise de davacı davalı tarafça davacıya yapılan herhangi bir ödeme bulunmaması nedeniyle bu hesap işlemi tevsik edilememiştir.
Böylece davacının üzerine düşen ispat koşulunu ifa ettiği anlaşılmış, kendi lehine delil niteliği taşıyan ticari defterlerinde davacının alacağının kayıtlı olduğu görülmüş, davalı tarafça sunulan ticari defterlerde de davacının alacağının bulunduğu, davalı tarafça ödemenin ispatlanamadığı anlaşılmış davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ / (Ayrıntıları Gerekçeli Kararda Açıklanacağı Üzere)
1-Davanın KABULÜ ile; … İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Es sayılı takibine vaki itirazın; İPTALİNE; takibin kaldığı yerden DEVAMINA
2-Alacağın likit ve itirazın haksız olması nedeniyle takdiren %20 üzerinden hesaplanan 4.687,37‬-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 1.600,99 TL harçtan peşin alınan 138,99-TL ve 261,25 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 1.200,75-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 54,40-TL başvuru harcı, 138,99-TL peşin harç, 261,25 TL ıslah harcının 700,00-TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 832,50-TL olmak üzere toplam 1.987,14-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
7-Dava açılmadan evvel sonradan haksız çıkan taraftan alınmak üzere suç üstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına dair,
Dair; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/02/2022

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır