Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/141 E. 2021/431 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/141 Esas
KARAR NO : 2021/431
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 03/03/2021
KARAR TARİHİ : 10/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, Müvekkili şirkete … nolu ZMMS poliçesiyle sigortalı … plakalı araca, davalının maliki olduğu … plakalı araç sürücüsü … sevk ve idaresindeyken 19/02/2019 tarihinde Fatih ilçesinde çarptığını ev zarar verdiğini, kazadan dolayı oluşan hasar sebebiyle sigortalı araç perte çıkarıldığını ve sigortalıya 175.000,00 ₺ ödendiğini, ihbar koşulu yerine getirilmediğini ve aracın pert değeri olarak 145.000,00 ₺ tespit edildiğini ve sorumluların bu meblağdan sorumlu tutulduğunu, araç 96.000,00 ₺ ye satın alındığını kalan 49.000,00 ₺’nin 36.000,00 ₺’si de davalının aracına ZMMS poliçe teminatından tahsil edildiğini bakiye 13.000,00 ₺ zarar için de davalıya rücu edildiğini, bu sebeple %100 kusurlu olan sürücü ve malik sıfatıyla davalıya alacaklarının rücuen tahsili için icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, … İcra Müdürlüğü’nün 2020/… E. Sayılı dosyasına vaki haksız itirazın iptalini ve takibin devamını, davalının icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, Dava dilekçesinde dayandığı deliller ve delil dilekçesi taraflarına tebliğ olmadığını, deliller tebliğ edilene kadar tüm beyan ve itiraz haklarını saklı tuttuklarını, zaman aşımı ve hak düşürücü süre itirazlarının olduğunu, davanın görevsiz mahkemede ikame edildiğini, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, davacı taraf dava dilekçesinde sigorta ettirenin ihbar koşulunu yerine getirmediğini beyan ettiğini, sigorta ettiren ihbar koşulunu yerine getirmediğinden davacı tarafın rücu şartları oluşmadığını, kazaya müvekkilinin sebebiyet vermediğini ve herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davacı tarafın kusur iddiasının gerçeği yansıtmadığını, kusura yönelik denetime elverişli rapor alınması gerektiğini, yine ilgili aracın zarar ve pert iddiasına ilişkin tüm kayıtların denetleneceği şekilde rapor tanziminin gerektiğini, avans faizi talebinin hukuka aykırı olduğunu, taraflar arasında ticari ilişki olmamakla birlikte müvekkilinin tacir olmadığını, ayrıca takip öncesi faizin de talep edilebilir olmadığını, davacı taraf dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talep etmişse de dava konusu talep yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddinin gerektiğini, görev itirazlarının kabulü ile görevsizlik kararı verilmesini, zaman aşımı ve hak düşürücü süre itirazlarının kabulü ile davanın reddini, haksız ve hukuka aykırı davanın reddini, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini ve yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davacıya sigortalı araç ile davalının maliki olduğu aracın karıştığı trafik kazasında davacının sigortalısına ödediği tutar sonrası bakiye zararının tahsili için başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
HMK.nun 1. Maddesine göre, göreve ilişkin kurallar kamu düzeninde olup, aynı yasanın 114/1-c bendi uyarınca dava şartı olan bu husus, HMK.nun 115/1 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde mutlak ticari davalar belirtildikten sonra her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları nispi ticari davalar olarak sayılmış ve 5. maddesinde de “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir” hükmü getirilerek görev hususunun kapsamı düzenlenmiştir. Buna göre bir davada Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olabilmesi için mezkur kanunun 4. maddesinde sayılan mutlak bir ticari dava olması veya her iki taraf tacir olup uyuşmazlığın da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bir husustan doğması gerekmektedir.
Somut olayın incelenmesinden; davacının sigortalısına ait araç ile davalının maliki ve işleteni olduğu aracın karıştığı trafik kazasında davacıya ait araçta hasar meydana geldiği ve bu hasarın tahsili için davacı yanca icra yoluna başvurulduğu görülmüştür. Davacı, dava dilekçesinde her ne kadar ZMMS sigortacısı olduğundan bahsetmiş ise de dosyaya sunulan sigorta poliçesinin incelenmesinden davacının ZMMS sigortacısı değil kasko( ihtiyari mali mesuliyet) sigortacısı olduğu belirlenmiştir. ZMMMS poliçesi 6102 Sayılı TTK düzenleme altına alınmış ise de kasko sigortaları bu kapsamda değerlendirilmemekle mahkememiz davaya bakmakla görevli değildir. Yine davacının sigortalısı gerçek kişi olduğu ve dava halefiyete istinaden açıldığı gibi kazaya karışan zararlandırıcı davalı aracı da hususi araç olup bu kapsamda da davanın ticaret mahkemesi görevine girdiğinden söz edilemez. Huzurdaki dava haksız fiilden kaynaklandığından davaya bakmakla görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi’ dir. Açıklanan nedenlerle dava şartı yokluğundan usulden davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın HMK 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca görev yönünden USULDEN REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın görevli olan İSTANBUL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nun 331 mad. uyarınca Harç, yargılama gideri ve gider avansının görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde talep üzerine harç yargılama gideri ve gider avansı konusunda mahkememizce karar oluşturulmasına,
4-HMK 20.maddesi gereğince; karar tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtaratına,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.21/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”