Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/133 E. 2022/593 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/133 Esas
KARAR NO : 2022/593
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/03/2021
KARAR TARİHİ : 22/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 01/03/2020 tarihli dilekçesi ile, davacının hırdavat ve makine ticariti yaptığını, davalı ile aralarında bayilik sözleşmesi bulunduğunu, bu sözleşme doğrultusunda davalıya çeşitli hırdavat aleti ve makinelerin yollandığını, satılan mal bedellerinden bakiye borç olarak 10.856,37-TL kaldığını, … İcra Müdürlüğü 2020/ … sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, davalıya ödeme emri tebliğ edildiğini, davalının yetkiye, borca ve faize itiraz ettiğini, ancak faiz taleplerinin bulunmadığını, yapılan bayilik sözleşmesinde tarafların İstanbul mahkeme ve icra dairelerini yetkili olarak kabul ettiklerini, yapılan bütün ticari işlemlerin fatura üzerinden sürdürüldüğünü beyanla borca, talep edilmeyen faize, tüm itirazların kaldırılmasına ve takibin devamını, davalının %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, tüm yargılama masraf ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki ticari ilişkiden doğan alacağın tahsili için davacı tarafça başlatılan icra takibine davalı yanca yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
… İcra Müdürlüğü’nün 2020/ … Esas sayılı takip dosyası aslı celb edilmiş ve incelenmesinde; alacaklısı … tarafından Borçlu … aleyhine 10.855,37-TL asıl alacak ve yasal faiz faiz işletmek üzere icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlunun borca ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz sonucu icra takibinin durduğu, mahkememiz nezdinde görülen davanın İİK.m.67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı tarafça her ne kadar icra müdürlüğü dosyasında yetki itirazında bulunulmuş ise de taraflar arasındaki sözleşmenin yetki şartı nazara alınarak bu itiraza değer atfedilmemiştir.
Taraf delillerinin toplanmasına geçilmiş; … Vergi Dairesi Başkanlığı’na ve … Vergi Dairesi Başkanlığı’na müzekkere yazılarak tarafların 2020-2021 yılına ait karşılaştırmalı BA/BS formları celb edilmiş ve davacı …’nin BA/BS formları dosyamıza kazandırılmış, davalı …’nin yönünden ise … Vergi Dairesi’nce verilen yanıtta 396 nolu VUK genel tebliğine göre BA-BS formu verme zorunluluğu bulunmadığı bildirilmiştir.
Davacı taraflar arasındaki sözleşmenin sureti ile tanzim ettiği bir kısım faturayı dava dilekçesi ekinde dosyaya sunmuştur.
Davalının tacir olup olmadığının tespiti için … ne müzekkere yazılmış 04.02.2022 tarihli müzekkere cevabında davalının tacir kaydının bulunduğu bilgisi verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın halli bakımından dosya SMMM bilirkişiye tevdii edilmiş olup, 12/08/2021 tarihli bilirkişi raporu özetle:”… Sunulan defter kayıt ve belgeler değerlendirildiğinde; Sayın Mahkemeniz tarafından belirlenen inceleme günü ve saatinde, davacı taraf hazır bulunmuş ve 2020 dönemine ilişkin yalnızca envanter defterini sunmuştur. Fakat söz konusu döneme ilişkin defter-i kebir ve yevmiye defteri ve ayrıca 2019 yılına ilişkin yasal defterlerini sunmamıştır. Davacının sunduğu 2020 dönemi envanter defterinin noter açılış tasdikinin doğru, usulüne uygun ve zamanında yaptırıldığı ve defterin yazılı olduğu tespit edilmiştir. Davalı taraf incelemeye gelmemiş ve yasal defterlerini sunmamıştır. Netice olarak, HMK 222′ hükmü uyarınca, takdiri Sayın Mahkemenindir. Dava dosyası içerisine sunulan fatura görüntülerine göre, davacı tarafından, davalıya 5 adet KDV Dahil toplamı 52.588,15.TL tutarında satış faturası düzenlenmiştir. Davalı tarafından ise, davacıya 31.05.2020 – tarihinde … no.lu KDV dahil toplamı 41.732,78.TL tutarında (1) adet e-arşiv satış faturası düzenlenmiştir. Davalının, davacıya düzenlediği satış faturası, davacı tarafından BA beyannamesi ile beyan edilmiştir. Fakat 2019 dönemine ilişkin BA-BS beyanname bilgileri, dosya içerisinde yer almadığı için davacının davalıya 2019 yılında düzenlemiş olduğu faturaların, BS beyannameleri ile beyan edilip/edilmediği tespit edilememiştir. Diğer taraftan 3.3. davalının 2020 yılında 2.sınıf defter tutması sebebiyle BA-BS yönünden mükellefiyetinin olmadığı anlaşılmıştır. Tarafların, yasal defterlerini incelemeye sunmamaları sebebiyle, yalnızca sunulan faturalar ve dosya içerisindeki diğer belgelere göre Sayın Mahkemeniz tarafından bir değerlendirmeye gidilirse; a) Davacının, davalıya düzenlemiş olduğu (5) adet fatura toplamından (52.588,15-TL) davalının, davacıya düzenlediği (1) adet fatura toplamı (41.732,78-TL) düşüldüğünde, kalan bakiye 10.855,37-TL’dir. Davalının …İcra Müdürlüğü 2020/ … E. esas sayılı dosyasına, yapmış olduğu itirazın iptali ya da devamı hususu ve buna bağlı olarak talep edilen takip sonrası faiz talebi ile davacının icra inkar tazminatı talebinin nihai takdir değerlendirmesinin Mahkemeye ait olduğu…”şeklinde görüş bildirmiştir.
Mahkememizin 21/04/2021 tarihli duruşmasının 3 numaralı bendi uyarınca; eksik gelen BA-BS kayıtları ve davacı tarafça sunulmayan ticari defterler ile birlikte dosyanın önceki bilirkişiye tevdi edilerek ek rapor alınmasına karar verilmiş, 12/06/20222 tarihli bilirkişi raporu özetle:”…Dosya kapsamı ve davacı yasal defterlerinin incelenerek değerlendirilmesi neticesinde; usul yönünden incelenen, davacı 2019-2020 dönemi defter-i kebir ve yevmiye defterleri, e-defter olarak tutulmuş, beratları, zamanında ve usulüne uygun oluşturulmuştur. Fiziki tutulan envanter defterinin açılış noter tasdiki, zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmıştır. Hesap ve kayıt yönünden incelenen davacı yasal defterlerine göre; davalı, takip talebi tarihinde (22.10.2020) 10.855,37.TL tutarında borçludur. Takipte talep edilen asıl alacak tutarı ile davacı yasal defterlerindeki tutar birbiriyle uyumludur. Davacının 2019 dönemi BS formlarına göre, davaya konu (5) adet fatura KDV hariç 44.566,00.TL tutarında belge sayısı ve tutar yönünden doğru ve eksiksiz bildirilmiştir. Netice olarak; davacı yasal defter kayıt ve belgeleri dikkate alınarak haklı olduğuna karar verilmesi ve davalının, Bakırköy 36.İcra Dairesi”nin 2020/20402 esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın, iptali halinde, takip sonrası faiz talebine ilişkin, 3095 Sayılı Kanun (Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun) hükümlerine istinaden takip talebi tarihinden (22.10.2020) dava tarihine (01.03.2021) kadar geçen (130) gün için değişen oranda faizi 538,54.TL tutarında hesaplanmıştır. Davacının talep ettiği icra inkar tazminatı 2.171,07.TL (10.855,37.TL X %20) tutarında hesaplandığı…” Şeklinde görüş bildirmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraflarca ek rapora karşı beyan ve itirazda bulunulmamıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı ile davalı arasında bayilik sözleşmesi akdediliği hususunda ihtilaf bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık bu sözleşme kapsamında davacının sözleşme konusu malları davalıya gönderip göndermediği, davalının da bunların ücretinin davacıya ödeyip ödemediği hususlarındadır.
Bunun tespiti için bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve yapılan inceleme sonucu alınan kök ve ek bilirkişi raporları ile davacının kendi ticari defter ve kayıtlarına göre davalıdan icra takibinde talep edilen tutar kadar alacaklı olduğu görülmüştür.
Her ne kadar tek taraflı ticari defterler tek başına hükme esas alınamaz ise de 6100 sayılı HMK’nun 222/3 maddesi uyarınca davalı tarafa ticari defterlerini ibraz etmesi için sonuçlarını da içerir ihtar ile kesin süre verilmiş, davalı mazeret bildirmeksizin defter ibrazından kaçınmıştır. Bununla birlikte taraflar arasındaki sözleşmeyi inkar etmemiş, bilirkişi raporlarına karşı da böyle bir alacağın olmadığı beyanında bulunmadığı gibi davaya da cevap vermemiştir.
Açıklanan nedenlerle davacı tarafın ticari defterleri mahkememizce lehine delil olarak kabul edilmiş ve alınan kök ve ek bilirkişi raporları ile davacı davasını ispat ettiğinden icra takibinde talep edilen tutar kadar davalıdan alacaklı olduğu benimsenmiştir.
Sonuç olarak davacının davasının kabulü ile alacağın likit olduğu da göz önünde bulundurularak %20 icra inkar tazminatına da hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile; davalının … İcra Müdürlüğünün 2020/ … E. Sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline; takibin takip talebindeki şartlar ile aynen devamına,
2-Hükmolunan alacağın %20’si nispetinde hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 741,59-TL harçtan peşin alınan 185,40-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 556,19-TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafın yatırmış olduğu 185,40-TL peşin harç ile 59,30-TL başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacının yapmış olduğu bilirkişi, posta ve müzekkere masrafı toplam 1.307,55-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
7-Zorunlu arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı yargılamada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre tespit olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi, verilen karar usulen okundu anlatıldı.22/09/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır