Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/10 E. 2021/448 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/10 Esas
KARAR NO : 2021/448
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/01/2021
KARAR TARİHİ : 17/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, Davacı tarafın mobilya malzemelerinin yurt çapında ticaret yaptığını, davalı taraf ile aralarında cari hesap ilişkisi içerisinde alım-satım faaliyeti gerçekleştirdiklerini, davalı tarafın borcunu ödemediğini, bunun üzerine …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… E. Sayıl dosyası ile takibe geçtiklerini, davalının itirazı ile takibin durduğunu beyan ettiğini, davacı şirketin yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamını, davalı aleyhine %40’ından az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından başlatılan … İcra Müd. 2020/… Esas sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca iptaline karar verilmesi isteminine ilişkindir.
… İcra Müdürlüğü’nün 2020/… E. Sayılı dosya aslı celp edilmiş ve incelenmesinde; alacaklısı …tarafından, borçlu … San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine 2.295,00 ₺ asıl alacak üzerinden belirtilen tutara takip tarihi olan 05/10/2020 tarihinden itibaren %19,5 oranında faiz işletmek kaydıyla tahsili talebi ile icra takibi başlatıldığı, takip öncesi işlemiş faiz talebinin bulunmadığı, yasal süresinde borçlu vekilinin borca ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz sonucu icra takibinin durduğu, mahkememiz nezdinde görülen davanın İİK.m67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı her ne kadar icra müdürlüğü nezdinde yetki itirazında bulunmuş ise de davacının fatura konusu ürünleri davalıya teslim etmesi, bu hali ile alacağın para alacağı ve götürülecek borç niteliğine bürünmesi nedeni ile yetki itirazının reddi cihetine gidilmiştir.
Davacı ve davalının uyuşmazlık konusu dönemi kapsar BA/BS kayıtları dosyamıza celp edilmiştir.
Taraf delilleri toplanmış ve davacı, fatura ve ticari defter deliline dayanmış olmakla, taraflar arasında ticari ilişki olup olmadığı, alacak olup olmadığının tespiti açısından taraf defterlerinin incelenmesine karar verilmiş olup, davalı tarafa defter incelemesinden kaçınması halinde aleyhine karar oluşturulabileceği mahkememizin 18/03/2021 tarihi ön inceleme duruşmasında ihtar edilmiş ve davalı taraf mazeretsiz olarak hazır bulunmamasına karşın duruşma zaptı inceleme gününü de belirtir şekilde davalıya tebliğ edilmiştir. Davalı belirlenen inceleme gününde defter ibrazında bulunmamış, defterlerini ibraz etmemesine ilişkin haklı veya geçerli bir mazeret de ileri sürmemiş ve defter ibrazından kaçınmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen mali müşavir bilirkişi … marifetiyle hazırlanan 17/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı tarafın 2018-2019-2020 yıllarına ait yasal defterlerini usulüne uygun tuttuğunu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığını, takibe konu olan cari hesap ekstresine ait 1 adet faturanın 2018 yılı Aralık ayına ait olduğunu, ilgili olduğu ay itibariyle yasal beyan sınırının altında kaldığından BS-BA Formu ile beyan edilmediğini, davalı tarafın inceleme günü gelmediğini, yerinde inceleme talebinin olmadığını, dava muhteviyatına ticari defter ve kayıtlarını sunmadığını, davacı tarafın takip tarihi itibariyle 2.295,00 ₺ alacağını talep edebileceğini, takip tarihinden itibaren 2.295,00 ₺ alacağına yıllık %19,5 faizi talep edebileceği şeklinde görüş bildirmiştir.
Bilirkişi raporu davalı tarafa tebliğ edilmiş ancak rapora karşı beyan veya itiraz sunulmamıştır.
Ticari davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir ancak sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında ticari ilişki olduğu ve buna istinaden davacı tarafça davalı adına fatura tanzim edildiği ve davalı tarafça davacıya kısmi ödeme yapıldığı sabittir. Tarafları arasındaki uyuşmazlık davacının davalıya bakiye borcu olup olmadığı ile bunun tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline karar verilmesi gerekip gerekmediği hususlarındadır. Bunun tespiti için bilirkişi incelemesi yoluna gidilmiş, buna göre davacı yanca davalı adına 3.780,00 TL lik fatura düzenlendiği, borcun 27.12.2018 tarihi itibari ile 2.295,00 TL ye düştüğü, yine takip ve dava konusu fatura üzerinde … irsaliye numarasının bulunduğu, belirtilen sevk irsaliyesinin ise teslim edildiği ve imzalandığı, davalı yanca ürünlerin teslim alınmadığına yahut fatura içeriğine karşı bir itirazda bulunulmadığı görülmüştür. Davacı takip ve dava konusu yapılan fatura içeriğinde yer alan ürünleri davalıya teslim ettiğini ispat etmiş, davalı fatura içeriğine itiraz etmediği gibi mazeretsiz olarak defter ibrazından kaçınmış ve alacağı ödediğine ilişkin bir kayıt veya belge de dava dosyasına sunmamıştır. Açıklanan nedenlerle davacı ticari defterleri lehine delil kabul edilmiş; takip, dava ve bilirkişi raporunda tespit edilen kadar davacının davalıdan alacaklı olduğu sabit görülmüştür. Tarafların tacir olması dikkate alınarak takip talebinde istenen faiz oranı da yerinde görülmüştür. Ayrıca İİK 67 maddesi uyarınca itirazın iptali davasında alacaklı-davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız ve alacağın da likit olması, borçlu-davalı yararına kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının takibe geçmede haksız ve kötü niyetli olması zorunludur. Alacağın likit ve hesaplanabilir olması, davalı/borçlunun itirazlarında haksız olduğunun anlaşılması karşısında hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında İİK 67/2 maddesi uyarınca icra inkar tazminatına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile; davalının … İcra Müdürlüğü’nün 2020/… e. Sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline; takibin takip talebindeki şartlar ile aynen devamına,
2-Hükmolunan alacağın %20’si nispetinde hesaplanan 459,00 ₺ icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesnie,
3-Alınması gerekli 156,77 ₺ harçtan peşin alınan 59,30 ₺ harcın mahsubu ile bakiye kalan 97,47 ₺’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafın yatırmış olduğu 59,30 ₺ peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacının yapmış olduğu harç, posta, bilirkişi ve müzekkere masrafı toplam 733,00 ₺’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Davacı tarafça yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
7-Arabulucu ücreti olan 1320,00 TL’nin davalı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
8-Davacı yargılamada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre thesap ve takdir olunan 2.295,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda HMK 341 maddesi uyarınca miktar itibari ile KESİN olmak üzere karar verildi, verilen karar usulen okundu anlatıldı. 28/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”