Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/9 E. 2021/401 K. 31.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/9 Esas
KARAR NO : 2021/401 Karar
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 23/10/2019
KARAR TARİHİ : 31/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 23/10/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Dava dışı … …’in davacı şirket nezdinde … numaralı sertifika ile sigortalı olduğunu, dava dışı işçinin 12/09/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazası nedeni ile tedavi gördüğünü, kazaya karışan ve yaralanmaya neden olan … plakalı araç zorunlu mali mesuliyet sigortası ile … Sigorta tarafından sigortalı olduğunu, ancak kaza nedeniyle … …’in tedavi masraflarının davacı şirket nezdindeki sigorta poliçisinden karşılandığını beyanla; davacı şirket tarafından karşılanan 20.486,74 TL’nin Karayolları Trafik Kanunu 85 vd, BK 49 vd hükümleri gereğince … Sigorta tarafından 05/04/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılardan karşılanmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 29/06/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; 6111 Sayılı Kanun gereği yasanın yayımlandığı tarihten önce ve sonra meydana gelen tüm trafik kazaları nedeni ile sunulan belgeli sağlık hizmet bedelleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağını, trafik sigortacısının tedavi giderinden sorumluluğu bulunmadığı mevzuat ve kökleşmiş içtihatlarla sabit olduğu için davanın müvekkili şirket yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, bu nedenlerle, KTK. 97. Maddesi gereğince huzurdaki davanın “dava şartı” yokluğundan reddine, zaman aşımı nedeniyle reddine, dava esasına girilmesi halinde, gerek mevzuat gerekse kökleşmiş yargı içtihatları gereğince “tedavi gideri” yönünden sorumluluğu bulunmayan müvekkil şirket yönünden davanın reddine, ret talebinin kabul edilmemesi halinde, ödendiği iddia olunan meblağ fahiş olduğundan dosya üzerinde Adli Tıp Kurumu’ndan kusur ve zarar yönlerinden rapor tanzim ettirilmesine, kabul anlamına gelmemek kaydı ile müvekkili şirket aleyhine tazminata hükmedilmesi halinde, müvekkili şirket aleyhine hasar başvurusu yapılmadığı ve temerrüt söz konusu olmadığı için faiz talebinin reddine karar verilerek, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
-Bilirkişi Hakan Altınbüken tarafın hazırlanan 26/03/2021 tarihli bilirkişi raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yapılan yargılama, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava, davacının dava dışı sigortalısına yapmış olduğu ödemenin rücuen tazminine ilişkindir.
Somut olayda; davacı sigorta şirketinin sigortalısının 12/09/2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası neticesinde hastanede tedavi gördüğü ve tüm tedavi masrafları Sağlık Sigortası kapsamında davacı sigorta şirketi tarafından karşılandığı, tedavi masraflarının Sağlık Uygulaması Tebliği’ni aşan kısmı olan 20.486,74TL fatura bedelinin davalılar tarafından karşılanmasını talep etmiştir.
Yargıtay 17.HD’nin 2015/158/35 Esas – 2018/8627 Karar sayılı ilamında: “… Sigorta şirketi, motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır. Sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. 2918 sayılı Yasa’nın 98. Maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçtiğinde kuşku yoktur. Buna karşın belgesiz tedavi giderlerinden sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün sorumlulukları devam etmektedir. ..Dava tarihi 07/07/2011 olduğuna göre, belgeli tedavi giderlerinden SGK sorumludur…” ve Yargıtay 4. HD’nin 2018/1368 Esas – 2018/7039 Karar sayılı ilamında: “..2918 sayılı Kanun’un 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçtiğinin kabulü gerekir. Buna karşın belgesiz tedavi giderlerinden sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün sorumlulukları devam etmektedir…2918 sayılı Kanun’un 98.maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluk “Sosyal Güvenlik Kurumu’na” geçtiğinden, yasal hasmın “Sosyal Güvenlik Kurumu” olması gerekir…” şeklinde belirtilmiş olmakla; davacı sigorta şirketi dava dilekçesinde belgelendirilmiş tedavi masraflarını talep ettiğinden davacının bu husustaki talebini sadece SGK ya yöneltebileceği, karşı taraf ZMMS sigortası ile bağlı olduğu sigorta şirketinden yukarıda anılan Yargıtay kararı doğrultusunda talep edemeyeceği anlaşılmakla; davacı hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeni ile usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereli harç 59,30TL olup peşin alınan 349,87TL harçtan mahsubu ile artan 290,57TL harcın kararın kesinleşmesi halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
5-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00TL nin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
6-Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereği hesap ve takdir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.31/05/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır