Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/82 E. 2023/618 K. 03.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/82 Esas
KARAR NO : 2023/618
DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 04/02/2020
KARAR TARİHİ : 03/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili sigorta şirketine … numaralı 13.08.2015-2016 vadeli Montaj Tüm Riskler Sigortası Poliçesi ile sigortalı olan … … ve Tic.A.Ş.’nin İstanbul ili … ilçesi … Pafta, … Parselde inşaa edeceği … projasi inşaat adresinde (… Mah. … Cad. No:1) 18.06.2016 tarihinde hırsızlık olayı meydana geldiğini, inşaat projesindeki mekanik tesisat imalatı işleri için anlaşma yapılan … . Ltd.Şti.’ye ait malların bulunduğu depoda hırsızlık olayının vukü bulduğunu, şirketin güvenlik ve koruma hizmetlerini sağlaması için davalı özel güvenlik firması ile anlaşıldığını, davalı şirket, sigortalısı ile arasındaki güvenlik hizmeti sözleşmesindeki borç ve yükümlülüklerini yerine getirseydi işbu hırsızlık olayı vuku bulmayacağını, hasarla ilgili zarar gören … Şirketi tarafından müvekkil şirket aleyhine açılan …. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/… E. 2019/… K. Sayılı kararı sonucu ….lcra Müdürlüğü 2019/… E. Sayılı dosyasına 11.11.2019 tarihinde ödeme yapıldığını, davalı yükümlü ve borçlu olduğu koruma ve güvenliğin sağlanması edimini yerine getirmediğinden hasardan sorumlu olduğunu, uyuşmazlığın çözümü için zorunlu arabuluculuğa başvurulsa da anlaşma sağlanamadığını belirterek, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla, rücuen tazminat alacağı olan 126.647,13 TL’nin ödeme tarihi olan 11.11.2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Yaşanan hırsızlık olayında müvekkilin herhangi bir kusur ve sorumluluğu bulunmadığını, 18.06.2016 tarihinde dava dışı sigortalı … … ve Tic.A.Ş.’nin inşa ettiği … projesi inşaat adresinde yaşanan hırsızlık neticesinde, davacı yan tarafından sunulan ekspertiz raporunda davacı sigorta şirketinin ödediği bedel müvekkil şirkete rücu edileceğinin belirtiltildiğini, ancak söz konusu değerlendirmeye katılmadıklarını, dava dışı sigortalı şirket ile müvekkil şirket arasında imzalanan Danışmanlık ve Gözetim Hizmeti sözleşmesi kapsamında, müvekkili şirketin dava dışı sigartalı şirkete gözetim ve danışmanlık hizmeti verdiğini, dava dışı sigortalı şirket ile müvekkil şirket arasında imzalanan sözleşme özel güvenlik sözleşmesi olmadığını, müvekkili şirketin projenin temizlik ve düz işçilik işleri kapsamında, personeller temizlik işi yaptığı gibi site giriş çıkışlarında da kimlik sormak suretiyle danışmanlık hizmeti verdiğini, söz konusu işin ve yapıları sözleşmenin özel güvenlik kapsamında olmadığını, dava dışı sigortalı şirketin müvekkili ile imzaladığı sözleşmede herhangi bir güvenlik hizmeti tatep etmediğini, şantiye alanının herhangi bir özel güvenlik ile güvenliğinin sağlanmadığını, yaşanan hırsızlık olayında asli kusurlunun yüklenici firma … … A.Ş. olduğunu, müvekkili şirketin herhangi bir kusuru olmamasına rağmen tamamen iyi niyet prensibi çerçevesinde dava dışı … … A.Ş’nin söz konusu zararını karşıladığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
B.Uyuşmazlık, Deliller, Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe
Dava sigorta şirketinin sigortalısına ödediği bedelin zarar verene rücusuna ilişkin alacak davasıdır. Uyuşmazlık dava dışı … … A.Ş. İşyerinde meydana gelen hırsızlık nedeni ile davacı sigorta şirketince ödenen zarar bedelinin güvenlik hizmetleri üstlenen davalı kurumdan rucu edilip edilemeyeceği, davalı kurumun sorumluluğunun ya da müterafik kusurunun olup olmadığı, davalı kurumun güvenlik işlerini üstlenip üstlenmesiği ile zararın hesabı ile faizin şartları hususlarında toplanmaktadır.
Davanın itirazın iptali davası olması sebebi ile öncelikle itirazın yapıldığı icra dosyası mahkememiz dosyası arasına alınmış, yapılan incelemede … İcra Dairesinin 2019/… esas sayılı dosyası ile mahkememiz dosyasının taraflarının aynı olduğu, icra dosyasında borçlu olarak yer alanın dosyamızda davalı konumunda olduğu, dosyamız davacısının alacaklı, olduğu, davalı tarafından süresinde ve geçerli bir şekilde borca dair itiraz dilekçesi sunulduğu görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir. Dava şartlarına ilişkin eksik ve incelenmesi gereken ilk itiraz bulunmadığı anlaşıldıktan sonra tarafların sulh olma imkanı bulunmadığından uyuşmazlık noktaları belirlenip tahkikat aşamasına geçilmiş, deliller toplanıp bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonuca gidilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişi heyetinin 17/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Davalı, … Şti.’nin; Münhasıran özel güvenlik hizmeti sunma yetkisinin bulunmadığı, 5188 sayıtı yasa ve uygulama yönetmeliğine aykırı olmasına rağmen dava dışı sigortalı şirket ile yapmış olduğu danışmanlık ve gözetim sözleşmesinde güvenlik ile ilgili bir takım hususlara yer vererek, personellerinin de fiilen sahadaki uygulamaları ile gözetim hizmetleri görüntüsü altında dava dışı sigortalıya ait inşaat alanının koruma ve güvenlik hizmeti işini üstlendiği, bu bağlamda birçok inşaat malzemesinin bulunduğu inşaat alanında, özellikle giriş-çıkış kapılarında görevlendirdiği personeli yeterli ve bilinçli bir şekilde eğitmediği, inşaat alanında üstlenmiş olduğu görev ve sorumluluğunu gerektiği şekilde yerine getirmeyerek maddi zararın meydana gelmesine sebebiyet verdiğinden dolayı, davalı … Ltd.Şti.’nin Ye50 oramında kusurlu olduğu kanaati hasıl olmuştur. Dava dışı sigortalı … … Tic. A.Ş.’nin; İnşaat alanının korunması amacıyla özel güvenlik faaliyet izin belgesine sahip bir özel güvenlik şirketi ile sözleşme dahilinde, özel güvenlik hizmeti alması gerekirken bunu yapmadığı, özel güvenlik hizmeti verme yetkisi bulunmayan davalı şirket ile danışmaniık ve gözetim hizmeti sözleşmesi dahilinde özel güvenlik hizmeti görüntüsü altında inşaat alanının korunmasına çalışıldığı, yine davalı tarafından hazırlanan risk analiz raporlarında belirtilen eleman eksikliği ve fiziki (inşaat alanının her tarafının tamamen çevrilmesi vs.) güvenlik tedbirlerini almadığı, bir çok kıymetli malfzemenin bulunduğu depoya alarm sistemi kurmadığı, kontrol ve denetim görevini tam olarak yerine getirmemesi ve malının korunması konusunda basiretli bir tüccar gibi hareket etmemesinden dolayı dava dışı sigortalı … … A.Ş.’nin de sorumluluğunu yerine getirmediği kanaatine varılmıştır. Davacı tarafın 2019 yılı ticari defter ve kayıtlarının sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, …. lera Dairesi 2019/… Esas Sayılı Takip Dosyası ile … ısıtma san. ve tic. İtd. şti.’nin davacı hakkında 90.239,97 TL asıl alacak ve 26.256,12 TL işlemiş faiz, 2.503,20 TL bakiye harç alacağı ve 29,63 TL işlemiş faiz, 9.969,20 TL ilam vekalet ücret alacağı ve 117,99 TL işlemiş faiz, 1.127,07 TL yargılama gider alacağı ve 13,34 TL işlemiş faiz, toplam olarak 130.256,52 TL üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %9 yasal faizi ile 28.10.2019 tarihinde takibe geçtiği, takibe dayanak olarak …. Asliye Ticaret mahkemesinin 10.09.2019 tarihli 2017/… esas sayılı dosyası, 2019/… karar nolu kararının gösterildiği, takip dosyasının kapak hesabında, takipte kesinleşen miktarının 130.256,52 TL olduğu, ödeme bilgilerinde 126.647,13 TL tutar ile 19.847,08 TL tutarın birlikte belirtildiği, davacı taraftarı talep edilen 11.11.2019 tarihli Türkiye Ekonomi Bankası dekontunda, davacı tarafın … iban Numaralı hesabından, …. İcra müdürlüğünün … iban numaralı hesabına, “2019/…E.- …-…’” açıklaması ile 11,11.2019 valör tarihli ve gönderilen havale bedeli olarak 126.647,13 TL tutar gönderildiği, davacı tarafın 126.647,13 TL tutarı yevmiye defterine “ödenen tazminat” açıklamalı olarak, 11.11.2019 tarih ve … yevmiye madde numarası ile kayıt ettiği, davalı … Ltd.Şti.’ne söz konusu hırsızlık olayında %50 oranında kusur atfedilmiş olması nedeniyle davacı tarafından sigortalısına 11.11.2019 tarihinde ödenen 126.647,13 TL’nin %50’si olan 63.323,57 TL’nin 11.11.2019 tarihi itibariyle davalı tarafa işleyecek ticari faizi ile birlikte rücuen tazminat talebinde bulunabileceği…” mütalaa etmiştir.
İtiraz nedeniyle alınan 10/03/2021 tarihli ek raporda özetle; “…17/12/2020 tarihli kök raporda da belirtildiği gibi; olayın oluş biçimi tüm detaylarıyla birlikte irdelendiğinden bu defa davacı ve davalı yanın itirazları yeniden incelenmiş ve hangi bir değişikliğe gidilmemiştir…” görüş bildirilmiştir.
İtiraz üzerine yeni bir heyetten rapor alınmış, düzenlenen 06/06/2022 tarihli raporda: “…Hırsızlığın meydana gelmesindeki eksikliğin danışmanlık hizmeti veren firmada çalışanı personelde olmasına rağmen, bu firmanın güvenlik firması olmadığı, güvenlik işi ile ilgilenmediği, yasal olarak böyle bir faaliyetinin olmadığı, danışma hizmeti veren personellerin güvenlik personellerinin göstereceği hassasiyeti gösteremeyeceği anlaşılarak, kusurlu davranışın güvenlik hizmetini danışmanlık şirketine yaptıran, güvenliğin nasıl yapıldığını veya yapılmadığını denetlemeyen dava dışı şirket olduğu, hırsızlığın vuku bulduğu şirket, güvenlik şirketi ile bir sözleşme yapmış değildir. İbraz ettikleri bakanlık belgesi başka bir şirkete aittir. Burada kusurlu olan gerekli tedbirleri almayan dava dışı sigortalı şirkettir. Zira … Tic. Ltd. Şti. sadece koruma ve danışmanlık hizmeti yapmak üzere dava dışı şirketle anlaşma yapmıştır. Hırsızlık olayı esnasında hırsızlığı önlemek için bir yaptırımı olmadığı gibi, sigorta şirketinin bu rizikoyu ödememesi gerekmekteydi. bu hırsızlık olayında kusurun tamamen tedbirleri almayan dava dışı Sigortalı şirkette bulunduğu ve icra takibindeki borcu isteyemeyeceği…” görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi açısından yeni bir heyetten rapor alınmış, 22/08/2023 tarihli raporda; “…Davadışı sigortacının poliçe kapsamında ödemiş olduğu ve sigortalısının haklarına halef olduğu miktarca, hırsızlık hadisesinin meydana gelmesinde sorumluluğu olan 3. Şahısların sorumluluğu oranında rücu talebinde bulunabileceği, bu anlamda dosya üzerinde yapılan incelemede Zararın Sigorta Teminatı kapsamında olduğunun, sigorta poliçesi ile temin edilen riskin gerçekleşmesi sonucu, sigorta süresi dahilinde bir zararın meydana geldiğinin. sigorta tazminatının ödenmiş olduğunun tespit edildiği, heyetimiz üyesi Güvenlik Uzmanının tespitlerine bağlı olarak, davacı sigortacının yapmış olduğu tazminat ödemesi açısından davalı taraf rücu talebinin yerinde olduğu, %50 kusur/sorumluluk orana bağlı olarak, 126.647,13 TL’lik ödemenin %50’sinin 63.473.-TL’ ye isabet ettiği, davacının 63.473-TL bedel için rücuen tazminat talep etme tarihi 11.11.2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz talep edebileceği…” bildirilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları ticari defter ve kayıtları ile deliller, müzekkere cevapları,, bilirkişi ek ve kök raporları ile tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davacının sigortalısının şantiyesinde meydana gelen hırsızlık olayı sebebiyle davacının dava dışı sigortalısına 126.647,13TL özeme yaptığı, yapmış olduğu bu ödemenin dava dışı sigortalıya ait şantiyenin özel güvenlik işini yapan davalı yana rücu etmek amacıyla işbu davayı ikame ettiği anlaşılmıştır. Davalı yan davanın reddini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, dava dışı sigortalının şantiyesinde meydana gelen hırsızlık sebebiyle davacı sigorta şirketinin davalı güvenlik işlerini yapan şirkete rücu talebinde bulunup bulunamayacağı noktasında toplanmaktadır.
Tarafların kusur durumunun belirlenmesi amacıyla mahkememizce dosya bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, ilk bilirkişi heyeti davalının %50 kusurunun bulunduğu kanaatini bildirmiş, itirazlar üzerine dosya yeni bir bilirkişi heyetine tevdii edilmiş ve ikinci heyetin davalının kusurunun bulunmadığı kanaatini bildirir rapor sunduğu görüldüğünden raporlar arasındaki çelişknin giderilmesi amacıyla dosya yeni bir heyete verilmiş, son bilirkişi heyet hazırladığı raporda; davalı şirketin dava dışı sigortalı ile aralarındaki “Danışmanlık ve Gözetim Hizmetleri Sözleşmesi” kapsamında şantiydeki güvenlik işini üstlendiği, ancak mahalde suç işlenmesini engelleyememiş olması sebebiyle kusurlu bulunduğunu, anca dava dışı sigortalının da mahalde fiziki olarak gerekli önlemleri almadığından hırsızlığın meydana gelmesinde kusurunun bulunduğu yönünde kanaatini bildirmiştir. Son heyet tarafından hazırlanan raporun denetime elverişli olduğu, olayın oluşuna uygunluk gösterdiği ve dosya kapsamında alınan önceki raporları da irdelediği, böylelikle çelişkileri giderici mahiyette bulunduğu anlaşılarak hükme esas alınmasına karar verilmiştir. Davalı yanın gerçekleşen hırsızlık olayında %50 kusurunun bulunduğu, bu nedenle de davacının dava dışı sigortalısına ödediği bedelin yarısını davalı şirkete rücu edebileceği anlaşılmış davanın kısmen kabulüne karar verilerek 63.323,56TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, temerrüt tarihi davacı sigortanın dava dışı sigortalısına ödeme yaptığı 11/11/2019 tarihi olarak belirlenerek bu tarihten itibaren faiz işletilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE; 63.323,56TL’nin 11/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alınması gereken 4.325,63 TL harçtan peşin alınan 2.162,82TL harcının mahsubu ile bakiye 2.162,81TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırıldığı anlaşılan 2.162,82TL peşin harç,54,40TL başvurma harcı olmak üzere toplam 2.217,22TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 10.800,00TL bilirkişi ücreti, 142,50TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 10.942,50TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre hesaplanan 5.471,24TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6100 sayılı HMK.nun 326/2 maddesi gereğince bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 17.900,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 17.900,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
7-Arabuluculuk ücreti olan 1.560,00 TL nin kabul ret oranına göre 780,00TL’lik kısmının davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına, 780,00TL’lik kısmının davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
Dair; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, … Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/10/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır