Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/79 E. 2021/520 K. 12.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/79 Esas
KARAR NO : 2021/520 Karar
DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/11/2019
KARAR TARİHİ : 12/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 11/11/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ana şirketlerinden aldığı yetkiye istinaden davaya konu …’de işletmekte olduğu fast food restoranları olan … , sistemlerinin benimsenmesi ve kullanılması için Türkiye’de lisans haklarına olan şirket olduğunu, Kat Mülkiyeti Kanunu, Alışveriş Merkezleri Hakkında Yönetmelik, kira sözleşmeleri, İşletme projesi ve ilgili sair mevzuat uyannca … Merkezi ortak alanı olan yemek katındaki oturum alanları, bu alanda hizmet veren kiracı işletmelerin eşit kullanımına özgülendiğini, kiralanamaz ve işgal edilemez nitelikte olduğunu, davalı oturum alanlarını müvekkili şirketleri restoranları aleyhine azaltacak şekilde alışveriş merkezi yemek katı ortak alanında kendi hususi masa-sandalyeleri vasıtası ite münhasıran servis açtığını ve sipariş aldığını, davalının ortak oturum alanına hususi masa, sandalye ve servisini koymak suretiyle kendisine ayrıcalık yaratması ve bu surette hakkı olmamasına rağmen işletmesini müşteriler bakımından cazip ve avantajlı hale getirmesi haksız fiil ve haksız rekabet teşkil ettiğini, davalının münhasır ve imtiyazlı masa, sandalye ve servisinin bulunduğu ortak oturum alanlar şirket müşterileri tarafından kullanılamadığını, sonuç olarak … ile akdettikleri kira sözleşmelerinin bidayetindeki yemek katı oturum sayısı ve alanları davalı komşu işletme tarafından fiili olarak azaltıldığını, davalının ortak alanlar üzerinde yaptığı konusu imtiyazlı masa, sandalye ve seı konumlandırması, eşit ve ortak kullanımı engellenmesi gibi keyfi tasarruf müvekkili şirketi büyük zarar ve kayıplara uğrattığını, ortak oturum alanlarındaki işbu haksız durum “… Noterliğinin 06,04.2018 tarih … yevmiye numaralı Düzenleme Şeklinde Tutanağı” ile tespit edildiğini, … ortak alanına vakî el atmanın durdurulmasını, kamusal alan olup da davalının işgali altında olan ortak alanların bu surette eski hale iadesi, … food court katında herkesin ortak kullanımına özgülenmiş masa ve sandalyelerdeki davalı işletmesine mahsus tüm özel servis ekipmanlarının kaldırılmasını ve bunların masalardan toplatılması, davalının …’deki ortak alanları kendi münhasır kullanımına ayırmak suretiyle meydana getirdiği Haksız Rekabete son verilmesi gerektiğinin bildirildiğini, bağımsız bölüme konu olmayan numaratajı ve nitelik belgesi bulunmayan kiralanamaz nitelikteki ortak oturum alanlarına davalı tarafından usul ve yasaya aykırı olarak konumlandırılan hususi masa sandalye, servis malzemeleri ve saksı gibi separatörler de dâhil tüm materyallerin imhasına, bu surette … food court ortak oturum alanlarında mevcut haksız rekabetin kalıcı olarak önlenmesine, …’nin ortak yerlerinden olan oturum alanlarında davalı tarafından gerçekleştirilen ortak alana vaki haksız el atmanın önlenmesine ve … ortak oturum alanlarının ki sözleşmelerinin bidayetindeki haline getirilmesine, food cou katındaki bu haksız işgale son verilerek işgal edilen alanın … belediye onaylı projesine, usul ve yasaya, … yönetmeliğine ve en geniş manada meri mevzuata uygun hale ve ortak alanların olması gerektiği gibi herkesin ortak oturum alanlarından standart masalar ile eşit vaziyette faydalanmasına elverişli hale getirilmesine, işbu davada uğradıkları zararlar ve mahrum kalınan kazancına yönelik olarak fazlaya dair her türlü hakları saklı kalmak kaydıyla davalı aleyhine şimdilik 20.000,00 TL belirsiz alacak tazminatına hükmedilmesine, haksız rekabete yol açmak suretiyle müvekkili şirkete ve markalarına verilen zarar, tüketiciler nezdinde sarsılan güven ve itibar nedeniyle uğradıkları ticarî itibar kaybına yönelik 50.000,00 TL tazminatın davalıdan alınarak şirketlerine verilmesine, en geniş manada müşteri şikayetlerine neden olan, tüketiciyi tercihlerini değiştirmek zorunda bırakmak suretiyle şirketlerini muhtemel kazançtan mahrum bırakan tüm eylem ve uygulamalara son verilmesini ve geri dönülmesini, bu uygulamaların başladığı tarihten itibaren uğradıkları tüm zarar ve ziyanın davalı tarafından giderilerek tazmin edilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı asilin 23/09/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle: Şahsının iş bu davada taraf sıfatının bulunmadığını, söz konusu …’nin sahibi ve işletmecisi … San. A.Ş.’ olduğunu, davacı tarafın iddialarını ve taleplerini tarafına yöneltmesinin mümkün olmadığından davanın husumet yokluğundan reddi gerektiğini, davanın görev yönünden reddedilmesi gerektiğini, davacı taraf davanın ana konusunun kira sözleşmesinden kaynaklı haksız el atmanın önlenmesi ve haksız el atma nedeniyle uğranılan zararlar olduğunu belirterek iş bu davayı … Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açtığını, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunu, haksız el atmanın önlenmesi talebi ise Asliye Hukuk Mahkemesinde yapılması gerektiğini, her iki talebin aynı davada ve Asliye Ticaret Mahkemelerinde açılması isabetsiz olduğunu, bu kapsamda huzurdaki davanın esasına girilmeden usulden reddedilmesi gerektiğini, derdestlik itirazının bulunduğunu, iş bu davanın konusuna dair davacı firma ve … sahibi arasında hali hazırda devam etmekte olan derdest yargılamalar söz konusu olduğunu, bir davaları … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/ … Esas sayılı dosyası ile görüldüğünü, yasal mevzuat gereği aynı uyuşmazlık konusu ile ilgili olarak birden çok mahkemeye başvurulamayacağını, bu sebeple iş bu davanın konusu derdest bir dava ile aynı talepleri içerdiği için derdestlik itirazı doğrultusunda davanın reddedilmesini talep ettiğini, davacı taraf davasını belirsiz alacak davası olarak açmış, ancak ticari itibar kaybından kaynaklanan zararın giderilmesi, maddi – manevi tazminat içerikli davalar belirsiz alacak ya da kısmi dava olarak açılamayacağını, haksız, hukuka aykırı ve kötü niyetli olarak ikame edilen davada ileri sürülen hususları kabul etmeyerek itiraz ettiğini, davacı kendisine ait …, markaları ile … … İstanbul isimli alışveriş merkezinde kiracı olarak yer aldığını, şahsının ise … isimli işletme ile … … isimli alışveriş merkezinde kiracı konumunda olduğunu, dava konusu ilgili yerde herhangi bir ortak alan kullanımının söz konusu olmadığını, davanın … sahibi olan … San. A.Ş.’ye ihbar edilmesini talep ettiğini, iş bu davadan … sahibi firmanın sorumlu olacağı tartışmasız olduğunu, bu nedenle davacı tarafından işbu dosyada hasım gösterilmeyen … sahibi şirkete davanın ihbar edilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın öncelikle esasa girilmeksizin hukuki yarar yokluğu, husumet (taraf sıfatı yokluğu), derdestlik, yetki, görev, dava şartı yokluğu ve zamanaşımı itirazları doğrultusunda reddine, davanın … Mah. … Cad. No: … adresinde bulunan … San. A.Ş.’ye ihbarına, her halükarda şahsı iş bu davada herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığının tespiti ile haksız davanın reddine karar verilmesini, tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER:
-Jeodezi Ve Fotogrametri Mühendisi … ve Mali Müşavir … ‘dan oluşan bilirkişi heyetinin 22/06/2021 tarihli bilirkişi raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davalının davacının da ticari faaliyet yürüttüğü … … İsimli …’de yemek bölümünde … ortak alanına ait kısma kendi markasına ait masa sandalye ve bilimum eşyayı koyarak ortak alana tecavüz edip etmediği, davalının bu eyleminin davacıya karşı haksı zrekabet teşkil edip etmediği, davacının bu eylemler nedeni ile ekonomik zarara uğrayıp uğramadığı, marka hakkının ve ticari itibarının zarar görüp görmediği ve görmüş ise bunun miktarının tespiti ile davalıdan alınıp davacıya verilmesi gerekip gerekmediği istemine ilişkindir.
Yargılama aşamasında, tarafların sulh olduğunu bildirdiği, karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığı, davanın konusuz kaldığı, davacının tazminat talebinden vazgeçtiği anlaşılmakla, konusuz kalan dava yönünden esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.12/07/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır