Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/698 E. 2021/233 K. 15.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/698 Esas
KARAR NO : 2021/233 Karar
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 28/12/2020
KARAR TARİHİ : 15/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 28/12/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine davalı şirket tarafından ….İcra Müdürlüğünün 2019/… E. Numaralı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, bahse konu takibe ilişkin tebligat müvekkilinin çalışıyor olması nedeniyle babası … …’e teslim edildiğini, müvekkilinin babası ise tebligatı oğlu …e teslim etmeyi unuttuğunu, bu suretle müvekkil de yasal süresi içerisinde tebligata itiraz edemediğini, müvekkilinin, davalı şirketten işçilik alacaklarını (Fazla mesai, UGBT, Kıdem Taz.vs) talep etmesine rağmen alamadığı için 4857 sayılı İş Kanununun 24. Maddesi uyarınca iş akdini haklı nedenle fesih ettiğini, taraflarınca Müvekkilinin iş akdini haklı nedenle feshettiğine dair … Noterliğinin 08.11.2019 tarih ve … Yevmiye numaralı ihtarnamesi ile de fesih bildirimi gönderildiğini, davalı şirketin İse … Noterliğinin 15.11.2019 tarih … Yevmiye nolu ihtarname cevabıyla iş akdinin haklı nedenle değil, istifa nedeniyle sona erdiğini iddia ettiğini, davalı yanın ihbar tazminat alacağına dair …. İcra Müdürlüünün 2019/… Esas Sayılı dosyası üzerinden başlatmış olduğu iş bu icra takibinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, icra takibinin kötü niyetli olarak açıldığını, davalı yan müvekkilinin itiraz süresini geçirmesi nedeniyle icra takibini kesinleştirdiğini, müvekkilinin maaşının 1/4’ûne Haciz konulduğunu, müvekkilinin olmayan bir borcun ödemesini yaptığını, Covid 19 Pandemi Salgını sebebiyle maaşını kesinti ile alan müvekkili açısından bu durum telafisi imkansız bir hak kaybına sebebiyet verdiğini, bu nedenlerle teminatsız yahut teminat mukabili olarak tedbiren ….İcra Müd. 2019/… Esas sayılı icra dosyasında vezneye giren paranın alacaklıya ödenmemesine ve icra takibinin durdurulmasına, haklı davalarının kabulüne ve … lcra müd. 2019/… e sayılı icra takibinin iptaline, alacağın%20’sinden az olmamak kaydıyla davalının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilerek, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükietilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 01/02/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf aleyhine ikame olunan ilamsız icra takibi … İcra Müdürlüğü’nde ikame olunduğunu, davacı taraf iş akdini haklı bir nedeni olmaksızın ve ihbar süresine uymaksızın sona erdirdiğini, davacının, davalı müvekkili şirket bünyesinde 12.08.2012 – 08.11.2019 tarihleri arasında … mağazasında “Mağaza Müdür Yardımcısı” olarak görev yaptığını, davacının ücreti, ücret bordrolarında tahakkuk ettirilen tutar kadar olduğunu, söz konusu miktarların banka kanalı ile davacıya eksiksiz olarak ödendiğini, davacı tarafından müvekkili şirkete keşide edilen ihtarname ile asılsız iddialarda bulunulduğunu ve birtakım işçilik alacakları talep edildiğini, iş akdinin davacı tarafından haklı nedenle fesih edildiğinin belirtildiğini, davacı tarafa keşide edilen … Noterliği’nin 14.11.2019 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ihbar tazminatı talep edildiğini, ihtarnamenin tebliğinden itibaren 7 iş günü içerisinde ödeme yapması talep edildiğini, ne var ki, davacı tarafça davalı müvekkil işverenliğe herhangi bir ödeme yapılmadığından ….İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı ilamsız takip başlatıldığını, davacı tarafından keşide edilen ihtarnamedeki iddiaların asılsız olduğunu, davacının müvekkili şirket uhdesinde fazla çalışma ücreti alacağı bulunmadığını, davacının hak ettiği fazla çalışma ücertleri ücret bordrolarında tahakkuk ettirilerek banka hesabına eksiksiz şekilde ödendiğini, davacının davalı müvekkili şirket uhdesinde hafta tatili ücret alacağının bulunmadığını, davacının müvekkil şirketten AGİ ve prim alacağının bulunmadığını, davacının iş akdinin feshini müteakip, müvekkili şirketçe davacının bakiye ücretleri ve bakiye prim alacağının eksiksiz şekilde ödendiğini, bu husus davacının son ay ücret bordrosu ile hesap ekstrelerinden görüldüğünü, davacı her ne kadar AGİ alacağı bulunduğunu iddia etmişse de, AGİ ödemelerinin maaş ödemelerine dahil olduğunu, davacının davalı müvekkili işverenlik uhdesinde AGİ alacağı bulunmadığının bordrolarla sabit olduğunu, bu sebeplerle davanın öncelikle usulü itirazları yönünden değerlendirilerek, dava şartı yokluğu nedeniyle reddine, aksi takdirde davanın görev ve yetki yönünden reddine, esasa yönelik itirazlarımızın kabulüne karar verilerek yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
-…. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas Sayılı dosyanın UYAP çıktısı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yapılan yargılama, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava, davacı aleyhine …. İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı takip dosyasında borçlu olup olmadığının tespitine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. Maddesi “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir” şeklindedir.
Aynı kanunun 4. Maddesi “Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; … öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.” demek sureti ile ticari dava kavramını açıklamıştır.
7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 5. Maddesi “.. 5953 sayılı Kanuna tabi gazeteciler, 854 sayılı Kanuna tabi gemiadamları, 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa veya 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren veya işveren vekilleri arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuk uyuşmazlıklarına..” demek sureti ile İş Mahkemelerinin görev alanına giren dava türlerini belirlemiştir.
Bu açıklama ışığında dosyaya bakıldığında; taraflardan davacı her ne kadar tacir ise de, taraflar arsındaki ilişkinin işçi-işveren ilişkisi olduğu hem dava dilekçesinde hem de cevap dilekçesinde açıkça belirtilmiştir. Bunun yanında Yargıtay 9. HD’nin 2012/23654 Esas – 2014/24454 Karar sayılı ilamında: “…davacı ile davacının çalıştığı şirket arasında hizmet ilişkisi olduğu konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, bu nedenle davaya bakma görevinin iş mahkemesine ait olduğu anlaşılmıştır…” belirtildiği üzere işçi – işveren ilişkisine ait davaların iş mahkemelerinde görülmesi gerektiğinden dava konusu uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme olan İş Mahkemesinin görevli olduğu değerlendirilip HMK’nın 114/1-e ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın HMK 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca görev yönünden USULDEN REDDİNE,
2-)Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın görevli olan İSTANBUL NÖBETÇİ İŞ MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-)HMK’nun 331 mad. uyarınca Harç, yargılama gideri ve gider avansının görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde talep üzerine harç yargılama gideri ve gider avansı konusunda mahkememizce karar oluşturulmasına,
4-)HMK 20.maddesi gereğince; karar tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtaratına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 15/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır