Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/672 E. 2021/842 K. 10.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/672 Esas
KARAR NO : 2021/842
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/12/2020
KARAR TARİHİ : 10/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; Davalı …, sahip olduğu … San. Dış Tic. Ltd şirketini, gelişmekte olan ve çok karlı bir işletme gibi göstererek Müvekkili … Anonim Şirketi yetkilisi …’ı hisse devri konusunda ikna ederek, 21.08.2017 tarihli hisse devri sözleşmesi ile hisse devri yaptığını, davalı … San, Dış Tic. Ltd şirketinin müdür unvanıyla yetkilisi olarak görev yaptığı 13.09.2017-07.01.2019 tarihleri arasında şirketin ortağı olan müvekkili …’den işlerin iyileştirilmesi ve firma ödemeleri gibi sebeplerle sürekli para talep ettiğini, müvekkili tarafından firma ödemeleri açıklamasıyla toplamda 1.079.760,00 TL gönderildiğini, davalının 2019 tarihli genel kurul kararı ile müdürlük görev ve yetkilerinden azledilerek, yerine münferit imza ile yetkili müdür olarak … ‘in atandığını, şirket müdürü … tarafından yapılan incelemede müvekkilinden talep edilen ve alınan paraların önemli bir kısmının davalı tarafından şirket hesaplarına alınmadığı veya hesaplardan başka yerlere aktarıldığı, muhasebe kayıtlarına işlenmediğinin görüldüğünü, davalının, hileli davranışlarla müvekkilinden almış olduğu 1.079.760,00 TL tutarındaki ana alacağa ilişkin olarak …, İcra Müdürlüğü 2019/… E. icra takibi yapıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, davalının icra takibine yaptığı itirazının şimdilik 75.000,00 TL’lik kısmının iptaline, davalının takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen yıllık %9 yasal faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın şimdilik 75.000,00 TL’lik kısmının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında; Müvekkilinin, … San. Dış Tic. Ltd. Şti.’nin tek hissedarı iken, şirketteki hisselerini davacı şirketin ortaklık kurmak istemesi ve …’ın da planlamış olduğu projeleri gerçekleştirmek için sermaye girişine ihtiyaç duyması nedeni ile bu ortaklığın gerçekleştirdiğini, ancak davacı şirketin müvekkiline vadetmiş olduğu projelerin gerçekleştirilmesi adına sunacağı finansal desteğin gerçekleştirmediğini, müvekkilinin ekibi ile birlikte geliştirdiği ve satış aşamasına getirdiği projelerin davacı şirketin ortak olarak vaad etmiş olduğu yatırımı yapmaması üzerine gerçekleşmediğini, davacı şirketin , müvekkilinden hiçbir alacağı bulunmadığını, müvekkili … hesabına hiçbir zaman ödeme yapmadığını, davacı şirket tarafından sunulan bir kısım banka ödeme … Ltd. Şti. Hesabına gerçekleştirildiğini belirterek, davanın reddi ile dava değerinin %20’sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İcra dosya aslı ve dava konusu belgelerin bir örneği dosyamız arasına sunulmuş ve incelenmiştir.
Dosyamız bilirkişiye verilmiş, bilirkişi tarafından sunulan raporda; ödemelerin şirket hesabına geçtiği, davalının hesabına geçen bir ödeme olmadığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacı tarafça hisseleri satın alınan dava dışı şirkete yatırım için davalıya paralar gönderildiği, ancak davalının bu paraları şirket için kullanmadığından bahisle paranın geri ödenmesine ilişkin icra takibine yönelik itirazın iptaline ilişkindir.
Bilirkişilerden rapor alınmış, raporda özetle; … ‘ın 111.432,64.-TL …’a borçlu olduğu şirket pos hesabından gönderilen ödemelerin … hesabında olmadığının görüldüğünü görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Her ne kadar davacı iddiasında paraları davalıya gönderdiği ve davalının şirkete yatırım amacıyla harcaması gerektiği ileri sürmüş ise de, davacı tarafından gönderilen paraların tamamanın ortak olunan … şirketi hesabına yatırıldığı, davalının şahsi hesabına yapılmış bir ödeme olmadığı, davalının şirket yöneticisi olarak şirket işlerini yaptığı ve harcamalar olduğu, yapılan bu harcamaların davalının şahsına yapıldığına dair herhangi bir delil elde edilemediği, davalının kötü yönetim iddiasına dayalı bir dava olmadığı, TTK’nun 644/1-a maddesi yollamasıyla TTK 553 ve 555 maddelerine dayanan bir dava da olmadığı, bu durumda davaya sorumluluk davası da olarak bakılamayacağı, kaldı ki somut davasının şirket merkezinin bağlı bulunduğu Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiği, bu haliyle davacının alacak iddiasının ispatlanamadığı, davacının 18/10/2020 tarihinde … şirketindeki tüm hisselerini dava dışı … ‘ya devredip ortaklıktan ayrıldığı ve davanın ise 2 ay sonra açıldığı, bu nedenle ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerektiği vicdani kanaat hasıl olunmuş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davacının davasının subuta ermediğinden reddine,
2-Davacının kötü niyeti sabit olmadığından kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
3-Harçlar Yasasına göre alınması gereken 59,30 TL karar harcının, davacı tarafça peşin yatırılan 905,82 TL harçtan mahsubu ile, artan 846,52 TL harcın kararın kesinleşmesi ve istek halinde davacıya iadesine,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 10.550,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
6-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İlişkin gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/11/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır