Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/584 E. 2023/452 K. 13.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/584 Esas
KARAR NO : 2023/452

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/11/2020
KARAR TARİHİ : 13/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Tarafların Talepleri
Davacı vekilinin 12/11/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle: 07.06.2019 günü saat 02:30 sıralarında maktul …yönetimindeki… Plaka sayılı araç ile plakası belirlenemeyen kamyon Demirtaş Yolu Cad. Demirtaş istikameti Arıtma Tesisleri önünde, çift taraflı kaza sonucu ölümlü trafik kazasının meydana geldiğini, kaaza neticesinde müvekkillerinin oğlu …ın hayatını kaybettiğini, kaza neticesinde… Trafik Denetim Şube Müdürlüğü’nce düzenlenen Trafik Kazası Tespit Tutanağı’nda kazaya karışan kırmızı damperli kamyonun plakasının tespit edilemediğinin anlaşıldığını,… Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan… Soruşturma numaralı tahkikat neticesinde olaya karışan kamyon ve sürücüsünün tespit edilemediğini, söz konusu kazada sigortalının tespit edilememesi nedeniyle meydana gelen zarardan doğan sorumluluğun davalı Güvence Hesabı’na ait olduğunu, kazada ölen …’ın anne babası olan …ve…’ ın olay nedeniyle müteveffanın desteğinden yoksun kalarak maddi ve manevi zarar gördüğünü, müvekkillerinin bu kaza sebebiyle çok çocuklarının gelecekteki maddi desteğinden ve kendisine olan bakım gözetiminden mahrum kaldığını belirterek davacı … adına; destekten yoksun kalma tazminatı için şimdilik 5.000 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, davacı … adına; destekten yoksun kalma tazminatı için şimdilik 5.000 TL.’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 04/12/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle: davaya konu olayın bir trafik kazası olarak tanımlanamayacağını bu nedenle reddedilmesini, gerçek görgü tanığının beyanlarının yanı sıra trafik kazası tespit tutanağı ve tahkikat evrakında yer alan somut bilgilere istinaden haksız davanın reddedilmesini dava dilekçesinde maktul … yönetimindeki motosiklet ile plakası belirlenemeyen kamyonun çift taraflı kaza sonucu meydana geldiğinin iddia edildiğini, olayın belirtildiği şekilde meydana gelmediğini ifadesi alınan…’in beyanında 07.06.2019 tarihli Trafik Kazası Tespit Tutanağında öncelikle kazanın TEK ARAÇLI kaza olduğunun belirtildiğini, davacıların desteğinin kullandığı motosiklet üzerinden herhangi bir çarpma izine rastlanmadığının tespit edildiğini, Cumhuriyet Savcılığı soruşturmasında “şüpheli ölüm” olarak sürdürülmekte olduğunu, olayın trafik kazası olmadığını, bir kamyonun kasasından motosikletli bir şahsın yere bırakıldığı şeklinde beyanda bulunulduğunu, 2918 sayılı KTK m.3’te de trafik kazası tanımının yapıldığını, davaya konu olayın işbu tanıma girmediğini, bu sebeple müvekkili kuruma yapılan başvuru sonucu açılan 156807 sayılı işlem dosyası kapsamında yapılan değerlendirme sonucu tazminat başvurusunun reddine karar verildiğini belirterek davaya konu 07.06.2019 tarihinde damperli kamyonun arkasından yola atılan motosiklet ve sürücü olayının 2918 sayılı KTK düzenlemeleri gereği “trafik kazası” olarak nitelendirilemeyeceğinden, müvekkili kurum aleyhine haksız açılan davanın reddini, avukatlık ücreti dâhil her türlü yargılama giderinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
B.Uyuşmazlık, Deliller, Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe
Dava ölüm nedeni ile uğranılan destekten yoksun kalma niteliğindeki zararın tazminine ilişkin tazminat davasıdır. Dava ve cevap dilekçeleri birlikte değerlendirildiğinde uyuşmazlığın davacıların desteğinin vefat etmesi nedeniyle, davacıların destekten mahrum kalma tazminatına hak kazanıp kazanmadıkları, kazaya karışan tarafların kusurları, olayın trafik kazası olup olmadığı, varsa tazminatın hesabına dair olduğu anlaşıldı.
Mahkememizce görevlendirilen adli trafik uzmanı bilirkişi …hazırladığı 07/04/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle;… plaka sayılı hususi motosiklet sürücüsü …ın önünde seyreden araçla arasında güvenli mesafe bırakmadan yakın takiple seyrettiğini ve aracının hızını trafik ortamının gerektirdiği şartlara göre ayarlamadığını, motosiklet sürücüsü Muzaffer Bahar’ın % 75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğunu, kamyon sürücüsünün Madde 56/d) Yavaş sürme ve yavaşlama gereği kazanın oluşumunda % 25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğunu mütalaa etmiştir.
Mahkememizce seçilen İTÜ Trafik Kürsüsü bilirkişi heyetinin hazırladığı 18.01.2023 Tarihli raporda özetle; davacılar murisi motosiklet sürücüsü …’ın olayda % 75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğunu, plakası tespit edilemeyen aracın sürücüsü olayda % 25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu mütalaa etmiştir.
Mahkememizce seçilen aktüer bilirkişi … tarafından hazırlanan 11/05/2023 tarihli raporda özetle; 07.06.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalının %25 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacılar desteği …’ın vefatı nedeniyle; Davacı Anne …ın destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının79.478,07 TL olduğunu, hak sahibi Baba …’ın destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının 61.249,21 TL. olduğunu, davacıların maddi zarar toplamının poliçe limiti içinde kaldığını, başvuru tarihine göre temerrüdün 26.08.2019 tarihinde gerçekleşmiş olacağını mütalaa etmiştir.
Dava, Türk Borçlar Kanunu’ nun 49 ve devamı maddelerinde düzenlenen haksız fiil nedeni ile maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
6098 Sayılı TBK’nın 49. maddesinde “kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür” düzenlemesine yer verilmiştir. Buna göre haksız fiilin unsurları a) hukuka aykırı bir fiil, b) kusur, c) zarar ve d) illiyet bağıdır.
Mahkememizce toplanan tüm deliller ve yapılan yargılama sonunda, davaya konu kazanın trafik kazası olduğu gerek olayın kara yolunda meydana gelmiş olması gerekse de savcılık dosyasında kazanın trafik kazası şeklinde meydana geldiğine ilişkin oluşan şüphe gözetilerek anlaşılmış, kazasınınplakası tespit olunamayan kamyonun davacıların desteğinin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motorsiklete çarpması ile meydana geldiği anlaşılmıştır. Bu kazanın gerçekleşmesinde davacılar murisi motosiklet sürücüsü …’ın olayda % 75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu, plakası tespit edilemeyen aracın sürücüsü olayda % 25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu kanaatine varışmıştır.
Somut olayda davalı sigorta şirketi, plakası belirlenemeyen kamyonun kara yolunda işletilmekte iken vermiş olduğu zararlardan sorumludur.
Destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.
TBK’nun 53/3. maddesinde sözü edilen destek kavramı hukuksal bir ilişkiyi değil, eylemli bir durumu hedef tutar ve ne hısımlığa ne de yasanın nafaka hakkındaki hükümlerine dayanır; sadece eylemli ve düzenli olarak geçimini kısmen veya tamamen sağlayacak şekilde yardım eden ve olayların akışına göre eğer ölüm vuku bulmasaydı, az çok yakın bir gelecekte de bu yardımı sağlayacak olan kimse destek sayılır.
Bununla birlikte destekten yoksun kalan kimse devamlı ve gerçek bir ihtiyaç içerisinde bulunmalıdır. Genel olarak bakım ihtiyacı, sosyal düzeye uygun olan yaşamın devamını sağlamak için gerekli olanaklardan yoksun kalmayı anlatır. Eğer ölenin eylemli olarak baktığı davacı, ölüm yüzünden bu bakımın sağladığı yaşama düzeyinin altına düşmüş olursa, ihtiyaç bulunma koşulu gerçekleşmiş sayılır. Burada önemli olan, destekten yoksun kalan kimsenin ve ailesinin temsil ettiği sosyal ve ekonomik düzeye göre normal karşılanan giderlerdir.(Yargıtay HGK’nun 21/04/1982 gün ve 1979/4-1528 E,1982/412 K, sayılı kararı)
Somut olayda, destekten yoksun kalma tazminatı talep eden davacılarım müteveffanın anne ve babası oldukları, müteveffanın desteğinden yoksun kaldıkları anlaşılmış olup dosya tazminat hesabı yapılmak üzere bilirkişiye tevdii edilmiştir. destekten yoksun kalma tazminatının davacı …için 79.478,07 TL, davacı ….için 61.249,21TL olarak hesaplandığı görülmüş, hazırlanan raporun yerleşik yargı içtihatları doğrultusunda benimsenen bilimsel metodlara uygun ve yargısal denetime açık olarak hazırlandığı görülerek hükme esas alınmasına karar verilmiştir. Faiz bakımından ise davacıların davalı sigortaya başvuruları üzerine davalı güvence hesabının 15/09/2020 tarihinde başvurunun üzerinden bir yıl geçtikten sonra cevap verdiği, bu nedenle de temerrüdün davacıların davalı güvence hesabına başvuru tarihlerinden 8 gün sonra oluşacağı, 26/08/2019 tarihi itibari ile davalının temerrüde düştüğü gözetilerek 26/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta limitleri dahilinde aşağıdaki hükmolunan destekten yoksun kalma tazminatlarınıns davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere,
1-Davanın KABULÜNE;
-79.478,07 TL destekten yoksun kalma tazminatının 26/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı…’a verilmesine,
-61.249,21 TL destekten yoksun kalma tazminatının 26/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …a verilmesine,
2-Alınması gereken 9.613,08TL harçtan peşin alınan 54,40TL harç ile 426,26TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 9.132,42TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 54,40TL başvuru harcı, 54,40TL peşin harç, 426,26 TL ıslah harcı, 5.450,00TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 3.291,5‬0TL olmak üzere toplam 9.276,56‬TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 22.109,09TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesi halinde ödeyen tarafa iadesine,
6-Dava açılmadan evvel sonradan haksız çıkan taraftan alınmak üzere suç üstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.13/06/2023

Katip
e-imzalıdır

Hakim
e-imzalıdır