Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/439 E. 2021/197 K. 08.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/369 Esas
KARAR NO : 2021/200
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/11/2019
KARAR TARİHİ : 08/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 04/08/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle;Müvekilleri …’in oğlu, …’in eşi, … ve küçük çocuk …’in babaları … …’in 15/08/2009 tarihinde sürücüsü olduğu … plakalı araç ile yaptığı tek taraflı trafik kazasında vefat ettiğini, kaza tarihi itibarıyla müvekkillerinin desteğinin ölümüne sebebiyet veren aracın kaza tarihinde trafik sigortası olmadığını, usul ve yasalar ile … yasası ve mevzuatı gereği kaza esnasında trafik sigortası bulunmayan araçların 3. Kişilere verdiğini maddi zararlarının-destekten yoksun kalma zararlarının tazmininden davalının sorumlu olduğunu belirterek, müteveffanın eşi, oğlunun destekten yoksun kalma zararının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 16/12/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müteveffa … …’in söz konusu kazaya kusuru ile sebebiyet verdiğini, verdiği kaza neticesinde davacının destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesi hakkın kötüye kullanılması olarak değerlendirilmesini, çünkü kendi kusuruyla sebebiyet verdiği ya da artmasına neden olduğu zararın ödettirilmesini istemek Türk Medeni Kanunu’nun 2. Maddesinde düzenlenen doğruluk ve dürüstlük kurallarına aykırı olduğunu, tazminat hesaplamasında, müteveffanın gelirinin destekçiler arasında paylaştırılması yapılırken, müteveffanın destek olduğu ve ileride destek olacağı tüm şahısların paylarının da dikkate alınması gerektiğini, müteveffanın eşi davacı …’in öncelikle güncel nüfus kayıtlarının incelenmesini, hali hazırda evli olup olmadığı hususunun tespitini, evli olduğunu tespiti halinde evlenme tarihine kadar destek tazminatının hesaplanmasını, tazminat hükmedilmesi halinde, davacı tarafın faize hükmedilmesine yönelik talebi usul ve yasaya aykırı olduğunu ve müvekkilinin temerrütü bulunmadığını, ayrıca …nın sorumluluğu 15/08/2009 tarihinde geçerli olan teminat limiti ve sigortasız aracın kusur oranı ile sınırlı olduğunu, tazminat ödenmesine hükmedilmesi halinde bu sınırların aşılması hukuka aykırılık teşkil edeceğini, 15/08/2009 tarihinde meydana gelen kazaya ilişkin …na herhangi bir başvurunun yapılmadığını, kaza tarihi üzerinden on yılı aşkın bir süre geçtiğini, KTK’nun 109. Maddesinde, “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talep, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl içinde zamanaşımına uğrar” şeklinde ifade edildiği üzere dava konusu talebin zamanaşımına uğradığını, davacı tarafın yetkisiz mahkemede dava açtığını, yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olduğunu, ancak görev itirazında bulunduğunu ve görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesinin olduğunu, ve dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesini, belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası neticesinde davacıların destekten yoksun kalma tazminat istemine ilişkindir.
… Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/… Esas 2020/… Karar sayılı kararı ile yetkisizlik kararı verilmiş ve mahkememize iş bu dosya tevzi edilmiştir.
Davalı tarafça zamanaşımı defiinde bulunulmuş, tarafların iddia ve savunmaları, dosyada mevcut delil mahiyetindeki tüm kayıt ve belgeler nazara alınarak; dava dışı … …’in 15/08/2009 tarihinde sürücüsü olduğu … plakalı araç ile yaptığı tek taraflı trafik kazasında vefat ettiği, davacıların müteveffanın desteğinden yoksun kaldığı ve davalıdan 12.000,00TL talep ettiği, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 109.maddesinde “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir. Zamanaşımı, tazminat yükümlüsüne karşı kesilirse, sigortacıya karşı da kesilmiş olur. Sigortacı bakımından kesilen zamanaşımı, tazminat yükümlüsü bakımından da kesilmiş sayılır. Motorlu araç kazalarında tazminat yükümlülerinin birbirlerine karşı rücu hakları, kendi yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdikleri ve rücu edilecek kimseyi öğrendikleri günden başlayarak iki yılda zamanaşımına uğrar.” hükmü neticeside, dava konusu olayın gerçekleştiği 15/08/2009 tarihi ve dava tarihi olan 18/11/2019 günü dikkate alındığında zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın zamanaşımı nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken 819,72 TL ret harcının peşin alınan 44,40TL harçtan mahsubu ile artan 775,32TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davalı yargılamada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre tespit olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır