Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/426 E. 2022/787 K. 22.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/426 Esas
KARAR NO : 2022/787
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/08/2020
KARAR TARİHİ : 22/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil ile davalı arasında Saklama Sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşme uyarınca davacının Türkiye’de satmak üzere yurt dışından ithal etmiş olduğu matbaacılık sektöründe kullanılan kağıt niteliğindeki ürünlerini davalının deposuna teslim ettiğini, davacının davalıya teslim etmiş olduğu … marka ürünlerini nakliyecisine teslimini istediğini, davalının bu ürünlerin depoda olmadığını, bulamadıklarını beyan ettiğini ve davacıya bu nedenle doğmuş zararını karşılayacağını, sözlü olarak bildirdiğini, davacının da davalının bu beyanı üzerine davalı deposunda kaybolan malın bedeli için … numaralı 11/09/2019 tarihli 12.563,81 Euro tutarlı faturayı keşide ederek davalıya gönderdiğini, davalının işbu faturayı iade ederek bu kez daha evvel bulamadığını bu nedenle zararı karışlayacağını, ürünün aslında kaybolmadığını … sevk irsaliyesi ile … plakalı … Tic. Ltd. Şti’ne ait araca 21/08/2017 tarihinde teslim ettiğini, davalının her ay davacıya ait depoda saklama malların stok listesini gönderdiğini, davalının nezdinde kaybolduğunu iddia ettikleri ürünlerin Mayıs 2019 yılına kadar bu stok listelerinde davalı tarafından beyan edildiğini ve stok listesinde bulunan ürünler için ton başına 2018 yılı için 7 TL ardiye ücreti alındığını, böylece davalının yaklaşık iki yıl boyunca deposunda bulunmayan kayıp ürünler için ardiye bedeli aldığını, davacının nakliye işlerini yapan tek firma olan … Tic. LTd. Şti’ne davalının beyan ettiği sevk irsaliyesinde zikredilen aracı ve ilgili irsaliyeyi sorduğunda bu ürünleri o tarihte almadıklarını o tarihte … plakalı aracı da kullanmadıklarını, aracın irsaliye üzerindeki tarihten önce satıldığını beyan ederek … . Noterliğinin … yevmiye numaralı 05/11/2015 tarihi araç satış sözleşmesinin bir örneğini davacıya sunduklarını, davalının ürünü yüklediği o aracın o tarihte davacının nakliyecisi tarafından kullanılmadığının ortaya çıktığını, ayrıca davalının ilgili ürünlerin nakliyeciye teslimine ilişkin davacı tarafından gönderilmiş yazılı bir talimatta sunamadığını, yine sevk irsaliyesinde imza sahibinin ismi bütün sevk irsaliyelerinden farlı olarak bulunmadığını davacının davalı deposunda kontrole gittiğini, bazı malların hasarlı olduğunu gördüğünü, bunun üzerine ardiye sözleşmesini sonlandırma kararı aldığını ve mallarını teslim aldığı gün hasarlı ürünlerin tespitine ilişkin delil tespiti yaptırdığını, davacının hasarlı ürünler nedeni ile 3.092,00 TL zarara uğradığının tespit edildiğini, delil tespiti içinde davacı tarafından toplam 1.260,00 TL delil tespiti masrafı yapıldığını, davalının saklamak üzere kendisine verilen davacı ürünlerini usulüne uygun olarak teslim ettiğini muhafaza sırasında gerekli özeni yerine getirdiğini ispatlamak ile mükellef olduğunu, bu nedenle iş bu davada davacıya teslim edilmediğini iddia ettikleri ürünlerin taraflar arasındaki usulün gözetilerek geçerli bir sevk irsaliyesi ile teslim edildiğini, hasarlı malların davalıya teslimi sırasında hasarlı bulunduğunu veya hasarlanmalarında davacının kusurlu bulunduğunu ispat yükünün davalı ardiye işletinin olduğunu, … NUMARALI, 11/09/2019 tarihli faturada zikredilen ürünlerin bedeli olan 12.563,81 Eura’nun hasarlı teslim alınan mallar üzerinde delil tespiti için sarf edilen toplam 1.260,00 TL delil tespiti masraflarının 3.092,00 TL hasar bedelinin, delil tespiti için sarf edilen toplam 1.260,00 TL delil tespiti masraflarının ticari faizleri ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesini, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın alacak talebinin zamanaşımına uğradığını, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, müvekkil şirket ile davacı taraf arasında saklama sözleşmesi akdedildiğini, işbu sözleşme uyarınca müvekkil şirket davacı tarafa ait kağıt hammaddelerin saklanması edimini üstlendiğini, bu sözleşme kapsamında davacı tarafa ait kağıt hammaddeler müvekkili şirkete 12/06/2018, 28/07/2018 ve 11/08/2018 tarihlerinde sevk edildiğini, davacı tarafından müvekkili şirket tarafından tespit edildiğini, 12/06/2018 tarihinde davacı tarafa ait ürünlerin müvekkil şirkete nakliye aracı ile sevk edilmiş ve ürünlerin müvekkil şirkete ait depoya ulaştığında ürünlerde hasar oluştuğunun müvekkil şirket çalışanları tarafından tespit edildiğini, ürünlerin hasarlı olarak ulaştığının tespitinin ardından müvekkil şirket çalışanı depo memuru tarafından tutanak tutulduğunu, işbu tutanakta … nolu konteynerde bulunan 45 gr 70×74 27 palet malın konteyner içerisinde devrildiğini ve fotoğraflarının çekildiği hususlarının da belirtildiğini, söz konusu tutanağın nakliye aracı şoförü ve depo memuru tarafından imza altına alındığını, aynı şekilde 28/07/2018 tarihinde de davacı tarafa ait ürünlerin müvekkil şirkete ait depoya ulaştığında ürünlerde hasar oluştuğunun müvekkil şirket çalışanları tarafından tespit edildiğini, ürünlerin hasarlı olarak ulaştığının tespitinin ardından müvekkil şirket çalışanı depo memuru tarafından tutanak tutulduğunu, tutulan tutanakta 1 paletin devrildiği ve 1 paletin eksik olduğu hususlarının belirtildiğini, söz konusu … Etiket nakliye aracı şoförü ve depo memuru tarafında imza altına alındığını, 11/082018 tarihinde de davacı ya ait ürünler müvekkil şirkete ait depoya nakliye aracı ile sevk edilmiş ve müvekkil şirkete ait depoya ulaştığında ürünlerde hasar oluştuğunun, müvekkil şirket çalışanları tarafından tespit edildiğini, ürünlerin hasarlı olarak ulaştığının tespitinin ardından müvekkil şirket çalışanı depo memuru tarafından tutanak tutulduğunu, tutulan tutanakta 1 paletin hasar gördüğünü 2 paletin devrildiğini ve 4 paletin yarı açılmış vaziyette olduğu hususlarının belirtildiğini, söz konusu tutanağın hakliye aracı şoförü ve depo memuru tarafından imza altına alındığını, davacı tarafın iddia ettiği üzere ürünlerin ayıplı hale gelmesinde müvekkil şirketten kaynaklanan herhangi bir kusur bulunmadığını ayrıca karşı tarafın 14/06/2019 tarihinde müvekkil şirkete göndermiş olduğu mail ile stoklarda herhangi bir sorun bulunmadığı hususlarında müvekkil şirkete iletildiğini, davacı taraf dava dilekçesinde, nakliye işlerini yapan … Ltd. Şti’ne ait … aracın 05/11/2015 tarihli satış sözleşmesi ile satıldığını, nakliye şirketi tarafından sevk irsaliyesinde belirlene aracın kullanılmadığını beyan edildiğini iddia edilmiş ise de işbu iddialarının doğruluğu bulunmadığını, davacı tarafından dosyaya sunulan … Noterliğinin … yevmiye numaralı ve 05/11/2015 tarihli Araç Satış Sözleşmesi’nden … plakalı aracın … Tic. Ltd. Şti, … plakalı aracın satıldığını ve ürünlerin bu araç ile taşınmadığını ileri sürerek davacı laehine beyanda bulunsa da kötü niyetli olduğunu, söz konusu araç … Tic. Ltd. Şiti yetkilisi … tarafından aynı alında aynı isimle faaliyet gösteren … ‘ye satıldığını ve nakliye işleri bu şekilde yürütülmeye devam edildiğini, müvekkil şirketin davacı tarafa ait ürünleri davacı tarafından verilen talimat üzerine … seri sıra numaralı 21/08/2017 tarihli sevk irsaliyesi ile … Tic. Ltd. Şti’ne ait … plakalı araca 21/08/2017 tarihinde teslim ettiğini, akabinde davacı taraf müvekkil şirkete göndermiş olduğunu 19/03/2019 tarihli mail doğrultusunda … tic. Ltd. Şti’ne ait … araçla müvekkil şirkette bulunan ürünlerin gönderilen araca yüklenmesinin talep edildiğini, davacı tarafından müvekkil şirkete gönderilen mail ve sevk irsaliyesi incelendiğinde açıkça görüleceği üzere müvekkil şirkete gönderilen ürünler … Tic. Ltd. Şti’ne ait … araç ile gönderildiğini, uşbu nedenle davacı tarafından müvekkil şirkete gönderilen mail yazışmaları ve ekinde gönderilen sevk irsaliyesinde …’a ait … plakalı aracın 19/03/2019 tarihinde kullanıldığının sabit olmasına rağmen davacı tarafın işbu aracın 2015 tarihinde satıldığını ve mücvekkil şirketin sevk irsaliyesinin gerçeği yansıtmadığını iddia etmesi ile kötü niyetli olduğu sabit olduğunu, davacı tarafa ait ürünler müvekkil şirkete ait depoya geldiğinde hasarlı olduğundan dolayı ve işbu husus tutanak ve fotoğraflarla sabit olduğunu, müvekkil şirket ile davacı taraf arasında yapılan mail yazışmalarında davacı tarafından satklarda ilgili bir sorun bulunduğu da belirtilmemiş olduğunu belirterek, davacı tarafın haksız kazanç elde etme amacıyla ikame edilen huzurdaki işbu davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa üzerine bırakılmasını talep ve beyan etmiştir. araçla müvekkil şirkette bulunan ürünlerin gönderilen araca yüklenmesinin talep edildiğini, davacı tarafından müvekkil şirkete gönderilen mail ve sevk irsaliyesi incelendiğinde açıkça görüleceği üzere müvekkil şirkete gönderilen ürünler … Ltd. Şti’ne ait … araç ile gönderildiğini, uşbu nedenle davacı tarafından müvekkil şirkete gönderilen mail yazışmaları ve ekinde gönderilen sevk irsaliyesinde …’a ait … plakalı aracın 19/03/2019 tarihinde kullanıldığının sabit olmasına rağmen davacı tarafın işbu aracın 2015 tarihinde satıldığını ve mücvekkil şirketin sevk irsaliyesinin gerçeği yansıtmadığını iddia etmesi ile kötü niyetli olduğu sabit olduğunu, davacı tarafa ait ürünler müvekkil şirkete ait depoya geldiğinde hasarlı olduğundan dolayı ve işbu husus tutanak ve fotoğraflarla sabit olduğunu, müvekkil şirket ile davacı taraf arasında yapılan mail yazışmalarında davacı tarafından satklarda ilgili bir sorun bulunduğu da belirtilmemiş olduğunu belirterek, davacı tarafın haksız kazanç elde etme amacıyla ikame edilen huzurdaki işbu davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa üzerine bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER:
-29/01/2020 başvuru tarihli arabuluculuk son tutanağı.
-Bilirkişi heyeti Lojistik ve Taşimacılık Uzmanı … , Borçlar Hukuku Mevzuatından Kaynaklı Nitelikli Hesap Uzmanı Dr. Öğ. Üyesi … ve Mali Müşavir … tarafından hazırlanan 26/07/2021 tarihli bilirkişi heyet kök raporu ile 24/01/2022 tarihli ek raporu.
-Bilirkişi heyeti Karayolu Taşımacılık alınında uzman … , Üst Düzey Lojistik Yöneticisi ve Yüksek Lojitisyen … ve Mali Müşavir … tarafından hazırlanan 06/07/2022 tarihli bilirkişi heyet kök raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Huzurdaki dava, tazminat davasıdır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunun; davacı ile davalı arasındaki saklama sözleşmesinin taraflarca uygun ifa edilip edilmediği, ayıplı ifa olup olmadığı, ayıplı ifa var ise davacının zararının oluşup oluşmadığı, zararın miktarı, alacağın muaccel olup olmadığı hususlarına ilişkindir.
Ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir. Dava şartlarına ilişkin eksik ve incelenmesi gereken başka ilk itiraz bulunmadığı anlaşıldıktan sonra tarafların sulh olma imkanı bulunmadığından uyuşmazlık noktaları belirlenip tahkikat aşamasına geçilmiş ve dosyamızdaki tüm deliller toplanıp bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonuca gidilmiştir.
-Bilirkişi heyeti Lojistik ve Taşımacılık Uzmanı …, Borçlar Hukuku Mevzuatından Kaynaklı Nitelikli Hesap Uzmanı Dr. Öğ. Üyesi … ve Mali Müşavir … ‘den oluşan bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 26/07/2021 tarihli bilirkişi raporunu özetle; “Davacının ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğunu, defter kayıtlarının doğruladığı ve sahibi lehine delil vasfına sahip olduğunu, davalının ticari defterlerinin usulüne uyğun olarak tutulduğunu, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı ve sahibi lehine delil vasfına sahip olduğunu, davacı ve davalı arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, aralarında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığını, açık cari hesap şekilde çalıştıklarını, davacının davalıdan, rapor muhteviyatındaki açıklamalar ışığında (tamamıyla davacı yanın sunduğu açık cari hesap ilişkisinden hareketle) … numaralı … A.Ş. Hesabında açık cari hesap borç/alacak bakiyesi gözükmediğini, davalının davacıya, rapor muhteviyatındaki açıklamalar ışığında (tamamıyla davalı yanın sunduğu açık cari hesap ilişkinden hareketle) … numaralı … Ticaret ve Sanayi A.Ş. Hesabında açık cari hesap borç/alacak bakiyesi gözükmediğini, davacı yanca hasar gördüğü iddia edilen malzemeye ilişkin elektronik ortamda oluşturulan faturaların yine elektronik oluşturulan -iade faturalarının yine elektronik ortamda düzenlenen tarihi itibariyle davacıya iletildiğini, söz konusu faturalara davacı tarafça noter aracılığıyla veya Kayıtlı Elektronik Posta yahut taahhütlü mektup ile Türk Ticaret Kanunun 21/2 maddesi hükmü uyarınca yasal süre olan 8 gün içinde itiraz edildiğinin görülemediğini, davacı yanca hasar gördüğü iddia edilen malzemeye ilişkin olarak düzenlenen malzeme ve hasar bedeli faturalarının davalı yan ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, davalı yanca davacının hasara konu faturalarına karşılık olarak düzenlenen malzeme ve hasar bedeli -iade- faturalarının davacı yan ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, tarafların ticari defter kayıtlarının birbirini teyit ettiğini, tarafların ticari defterleri üzerinde huzurdaki davaya konu hasar hususunda başkaca bir tespit yapılamadığını, dava dosyasına taraflar arasında mevcut yazılı bir sözleşme sunulmadığını, taraflar arasında saklama sözleşmesinin kurulduğunu, kısmı hasar gören emtia- eşyanın, davacı yan tarafından davalı yana hasarlı teslim edildiği gözetilerek, davalı yanın saklama sürecinde herhangi bir hasar eyleminden bahsedilemeyeceği dolayısıyla kendisine hata ve kusur atfedilemeyeceği değerlendirildiğini, depoya saklanmak üzere alınan emtia-eşyada, davacı yanın davalı yandan kaynaklanan nedenlerle, kısmı hasara sebebiyet verildiğinin yanı sıra emtiaların kaybolduğu (ziyaı uğradığı ) savı ispata muhtaç olduğunu” mütalaa etmiştir.
-Mahkememizce resen görevlendirilen Karayolu Taşımacılık alınında uzman …, Üst Düzey Lojistik Yöneticisi ve Yüksek Lojitisyen … ve Mali Müşavir …’den oluşan bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 06/07/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ” Davalının, davacıdan yazılı bir talimat almadan sevk işlemi gerçekleştiğini, sevk irsaliyesine teslim alan kişiye ait isim bilgilerinin yazmadığını, sevk edildiği iddia edilen ürünleri stok kayıtlarından düşmediğini ve depolama ücreti almaya devam etmesi nedeni ile … nolu sevk irsaliyesindeki ürünlerin kaybından dolayı kusurlu olduğunu, davalının, ürün değeri olarak davacı tarafından düzenlenen 11/09/2019 tarih … NOLU FATURA TUTARI OLARAK 12.563,81 Euro (TL karşılığı olarak 78.596,71 TL)’yi davacıya ödemesi gerektiğini, davalının kayıp ürünler için almaya devam ettiği depolama ücreti olarak Davacıya 2.428,44 TL depolama ücretini iade etmesi gerektiğini, ” mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları, taraflarca sunulan deliller ve mahkememizce celp edilen tüm bilgi ve belgelerle tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirlmekle; davacı ve davalı arasında akdolunan saklama sözleşmesi gereğince davalının davacıya ait ürünleri deposunda sakladığı, taarfların belirli aralıklarla depoda saklanmaya devam eden ürünlerin hangileri olduğu hususunda mutabakat sağladıkları, davacının davalının yedindeyken kaybolduğunu iddia ettiği ürünün davalı yanın savunmasına göre dava dışı taşıma şirketine davacıya iletmesi amacıyla teslim ettiğini beyan ettiği, ancak dosyada bulunan ve teslim tarihi olarak mahkememize bildirilen tarihten sonraki tarihli mail yazışmaları çıktılarında davalı yanın sevk ettiğini beyan ettiği ürünlerin depoda saklanmaya devam ettiği davacı yana bildirdiği, böylelikle savunmasını dayandırdığı hususu ispat edemediği, keza dava dışı taşıma şirketine yazılan müzekkereye verilen cevapta da taşımanın gerçekleşmediğinin bildirildiği görülmekle davalı yanın kaybolduğu iddia edilen ürünleri davacıya teslim ettiği savunmasını ispatlayamadığı ; davalının davacıya her ay bildirmiş olduğu stoklarda göstermiş olduğu ürünlerin şu durumda davalı yedindeyken kaybolduğunun ispatlandığı değerlendirilerek davanın kaybolan ürün bedelinin tazmini talepleri yönünden kabulüne karar verilmiş; davacı yan dava dilekçesinde faiz talep ettiği tarihi bildirmemiş olduğundan dava tarihi itibariyle faiz işletilmesine karar verilmiştir.
Davacı yan, davalı yedinde zarar gören ürünler bakımından da tazminat talep etmiş ise de dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları ile ürünlerdeki hasarın davalı yedinde gerçekleştiği ispatlanamadığından davalının bu yönde tazmin yükümlülüğü bulunmadığı değerlendirilerek ispatlanamayan talebin reddi gerekmiştir. Bu doğrultuda, davacının hasar tazminatı talebi reddolunduğundan … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2019/… D.İş sayılı delil tespiti dosyasında yaptığı masrafları da davalıdan talep edemeyeceği; zira delil tespiti için yapılan harcamaların esas hakkında dava açıldığında yargılama giderlerinden sayılması ve davanın ispat edilmesi halinde davalıdan tahsili gerekir. Somut olayda davacı yanın hasar tazminatı bakımından iddialarını ispatlayamadığından delil tespiti masraflarını talep etme hakkı da bulunmadığı anlaşıldığından; bu talepler yönünden de davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE; 12.563,81 Euro’nun 31/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Kabul edilen dava değeri olan 12.563,81 Euro’nun (111.035,10TL) üzerinden Harçlar Yasasına göre alınması gereken 7.584,80TL harçtan peşin alınan 1.970,53-TL harctan mahsubu ile bakiye kalan 5.614,27 TL’ nin davalıdan alınarak hazine irat kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırıldığı anlaşılan 1.970,53 TL peşin harç, 54,40TL başvurma harcı, 5.400,00TL bilirkişi ücreti, 133,50TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 7.578,43TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre hesaplanan 7.275,29TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-6100 sayılı HMK.nun 326/2 maddesi gereğince bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 17.655,27TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı lehine hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 4.352,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00TL nin kabul red oranına göre 52,8TL’sinin davacıdan, 1.267,2TL’sinin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
8-6100 sayılı HMK.nun 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, … Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.22/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır